Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/312 E. 2023/199 K. 29.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.

1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/312 Esas
KARAR NO : 2023/199

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : … – (T.C:…)
VEKİLİ : Av. …

DAVALI : … – (T.C:…)
VEKİLİ : Av. …

DAVA : Menfi Tespit (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/04/2022
ISLAH TARİHİ : 01/03/2023
KARAR TARİHİ : 29/03/2023
KR.YZL.TARİHİ : 02/05/2023

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili talep dilekçesinde özetle; müvekkili, … adresinde bulunan taşınmazda hakim hissedar olduğunu, taşınmaz …ile inşaata yapılması için …’a verildiğini, üçüncü kişi yüklenici … tarafından inşaatın tamamlandığını, ancak binaya konulacak jeneratörün alınmadığını, müvekkili üçüncü kişi yükleniciyi kendi bulduğu ve kefil olduğu için sorun yaşanmaması için jeneratörü kendisi almayı taahhüt ettiğini, bu sebeple üçüncü kişi hissedarlardan …, ….,…., …., …., …., …, …. vekili …. ile 09.02.2021 tarihinde protokol imzalandığını, bahsi geçen protokolün 4. Maddesine istinaden müvekkili 150.000,00 TL’lik teminat senedini imzalayarak teslim ettiğini, bu senedin davalı … adına tanzim edildiğini ve muhafaza edilmek üzere kendisine verildiğini, müvekkili jeneratörü alarak binaya montajını yaptırdığını ve çalışır vaziyette teslim ettiğini, teminat senedi bedelsiz kaldığından müvekkiline iadesinin gerektiğini, müvekkilinin defalarca senedin iadesini talep ettiğini ancak iade yapılmadığını, iade yapılmadığı gibi …Müdürlüğü’nün 2022/6856 Esas sayılı icra takibi başlatıldığını ve ödeme emrinin müvekkili şehir dışında bulunduğundan 22.04.2022 Cuma günü muhtara teslim edildiğini, takibe konu senedin teminat senedi olduğunu, gereği icra edildiği için bedelsiz olduğunu, kambiyo evrakı olduğundan borca itirazın takibi durdurmadığını, önlenemez zararların doğmaması için teminat mukabili takibin durdurulmasını, …Müdürlüğü’nün 2022/6856 Esas sayılı icra takibine konu 19.02.2021 tanzim tarihli, 30.03.2021 vadeli, 150.000,00 TL miktarlı teminat senedi nedeniyle borçlu olmadıklarının, senedin bedelsiz olduğunun tespiti ile takibin iptalini, davalı alacaklı aleyhine %20 kötüniyet tazminatına, mahkeme masrafları ve avukatlık ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 28/02/2023 tarihli davanın tamamen ıslahına ilişkin dilekçesi ile; icra takibine konu teminat senedi ve dayanak işlemlerinin hata, hile, aldatma ve aşırı yararlanma sureti ile alındığını ve bedelsiz olduğunu ileri sürerek, …Müdürlüğü’nün 2022/6856 Esas sayılı takibine dayanak senedin bedelsiz olduğunun tespitine, takibin iptaline ve davalı aleyhine %20 oranında kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin son adresine tebligat çıkartılmadan ve son adresinde bulunup bulunmadığı tespit edilmeksizin Tk 21’e göre taraflarına usulsüz olarak tebliğ edildiği iddia edilen 27.04.2022 tarihli dava dilekçesi ile takibe dayanak 150.000,00 TL bedelli, 19.02.2021 tanzim ve 30.03.2021 vade tarihli senedin kat karşılığı inşaat sözleşmesi kapsamında, üçüncü kişi yüklenici … tarafından alındığını, monte edilmeyen jeneratörden kaynaklı olarak, arsa hissedarı dava dışı … ile yine arsa hissedarı davacı arasında imzalanan 09.02.2021 tarihli protokole istinaden teminat olarak müvekkili …’e teslim edildiği, protokol gereğinin yerine getirildiğini, bu sebeple takibe konu senedin bedelsiz hale geldiğinin iddia edildiğini, borçlu olmadıklarının ve bedelsiz olduğunun tespiti ile takibin iptaline karar verilmesini talep etmişseler de bunu kabul etmediklerini, davacı, borçlu olmadığının ispat yükü altında olduğunu, alacağın mücerret, soyut bir borç ikrarı niteliğinde olan kambiyo senedine bağlı olduğunu, bu nedenle alacağın varlığını ispatlamasına lüzum olmadığını, senetle ispat zorunluluğundan bahsedilse de esasen burada ispat diğer kesin deliller ile de olabileceğini, ikinci ispat kuralının senede karşı senetle ispat kuralı olduğunu, senede bağlı her çeşit iddiaya karşı ileri sürülen ve senedin hüküm ve kuvvetini ortadan kaldıracak veya azaltacak nitelikte bulunan hukuki işlemlerin tanıkla ispat olunamayacağını, bu durumda ispat konusu hukuki işlemin değerine bakılmaksızın kesin delil ile ispatlanması gerektiğini, davacının teminat senedi vermesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, hem davacı … hem de …’in arsa sahibi olduğunu, jeneratör alıp takma işinin dava dışı yüklenici …’ın yükümlülüğünde olduğunu, dolayısıyla davacı …’ın bu yükümlülüğü üstlenerek teminat mektubu vermesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, 09.02.2021 tarihli protokolde müvekkili …’in imzasının bulunmadığını, dava dışı …’in protokol yapma yetkisinin bulunmadığını, protokolün icra takibinden sonra delil oluşturma gayesi ile düzenlendiğini, senedin vade tarihinin 30.03.2021 olduğunu, bu tarih ayrıca jeneratörlerin takılması gereken son tarih olduğunu, davacı tarafça jeneratörlerin takıldığına dair tutanak tarihinin 15.10.2021 olduğunu, edimin yaklaşık 8 ay sonra yerine getirildiği gözetildiğinde bahse konu senedin teminat senedi olarak kabul edilmesi halinde dahi muacceliyet şartının oluştuğunu ve dolayısıyla icra edilebilir hale geldiğini, müvekkilinin hem davacı ile … arasında imzalanan protokolde taraf olmaması hem de davacı ile arasında herhangi bir sözleşmenin bulunmaması ile senede karşı tanık yasağı hususları değerlendirildiğinde haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddini, işbu davanın açılmasında ve borcun ödenmesinde kötüniyeti olduğunu, bundan dolayı alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmolunmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili davanın tamamen ıslahına ilişkin dilekçeye karşı sunduğu cevap dilekçesinde; ıslah dilekçesinde ileri sürülen vakıaların gerçekleşmediğini ve ayrıca davacının iddialarının zamanaşımına uğradığını savunarak, davanın reddine ve kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
DELİLLER, KABUL VE DEĞERLENDİRME: Asıl ve ıslah edilen dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
Dava, açıldığı tarih itibari ile arabuluculuk dava şartına tabi değildir.
…Müdürlüğünün 2022/6856 Esas sayılı takip dosyasının Uyap kayıtları getirtilerek dosya arasına alınmış, tarafların bildirdiği diğer tüm deliller toplanmıştır.
Taraflar arasındaki ihtilafın; davacının …Müdürlüğünün 2022/6856 Esas sayılı takip dosyasının dayanağı olan 30/03/2021 vade tarihli ve 150.000,00 TL bedelli senet dolayısıyla davalıya borçlu olup olmadığının tespitine ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Gerçekte var olmayan bir borç ya da geçersiz bir hukuki ilişki nedeniyle icra takibine maruz kalması muhtemel olan veya icra takibine maruz kalan bir kimsenin (borçlunun) gerçekte borçlu bulunmadığını ispat için açacağı dava, menfi tespit olarak adlandırılmaktadır. Menfi tespit davası, 2004 sayılı… Kanunu (İİK)’nun 72. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre, borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. İcra takibinden önce açılan menfi tespit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir. İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ise ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir.
Somut olayda; davacı vekili, dava dilekçesiyle …Müdürlüğünün 2022/6856 Esas sayılı takip dosyasının dayanağı olan 30/03/2021 vade tarihli ve 150.000,00 TL bedelli senedin teminat senedi olduğunu, teminat koşullarının yerine getirildiğini ve böylelikle senedin bedelsiz kaldığını iddia ederek menfi tespit isteminde bulunmuş ise de; 28/02/2023 tarihli tam ıslah dilekçesi ile söz konusu senedin ve dayanak işlemlerinin hata, hile, aldatma ve aşırı yararlanma sureti ile alındığını/yapıldığını, senedin bedelsiz olduğunu ileri sürerek menfi tespit isteminle bulunmuştur. Davalı taraf tam ıslah dilekçesine vermiş olduğu cevapta; ileri ileri sürülen vakıaların gerçekleşmediğini ve ayrıca davacının iddialarının zamanaşımına uğradığını savunmuştur.
Yargılama sırasında davacı vekili, davalının alacağının senede dayanması karşısında dava konusu senedin teminat senedi olduğunu kesin bir delille ispat edemediğinden kendisine yemin delili hatırlatılması yapıldıktan sonra yemin deliline müracaat etmeyeceklerini beyan ederek, tam ıslah dilekçesini sunmuştur. Tam ıslah dilekçesindeki vakıalar; hata, hile, korkutma ve aşırı yararlanma iddiaalarına ilişkindir. 6098 sayılı … Kanunu’nun 28 ve 39. maddelerinde hata, hile, korkutma ve aşırı yararlanmaya ilişkin iddiaların 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde ileri sürülmesi gerektiği hüküm altına alınmıştır. Davacı taraf ıslah dilekçesi ile hata, hile, korkutma ve aşırı yararlanma iddialarında bulunmuş ise de; sadece iddianın ileri sürülüş şekli dahi gözetildiğinde hata, hile, korkutma ve aşırı yararlanma vakaları somut olayda gerçekleşmemiştir. Bu vakaların gerçekleştiğinin kabulü halinde dahi, 6098 sayılı … Kanunu’nun 28 ve 39. maddelerinde öngörülen 1 yıllık hak düşürücü süre, ıslahın yapıldığı tarih itibariyle geçmiş olduğundan ve öncelikle usule ilişkin nedenlerin gözetilmesi gerektiği nazara alınarak davanın usulden reddine karar vermek gerekmiştir. Eldeki dava nedeniyle davalının alacağına kavuşması geciktiğinden, davalı yararına İİK’nın 72/4 maddesi uyarınca menfi tespit istenen alacağın %20 si oranında hesaplanan 30.000,00 TL tazminata da hükmedilmesi gerekmiş ve neticeten aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
İİK. 72/4 maddesi gereğince hesaplanan 30.000,00 TL tazminatın davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
2-Alınması gereken 179,90 TL maktu harcın, peşin alınan 2.992,19 TL harçtan mahsubu ile bakiye 2.812,29‬‬ TL harcın karar kesinleştiğinde, istek halinde yatırana iadesine,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 27.281,85 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmının HMK’nun 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde ve istek halinde yatırana iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde … Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 29/03/2023

Katip … Hakim …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır