Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/226 E. 2022/493 K. 30.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/226 Esas – 2022/493
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/226 Esas
KARAR NO : 2022/493

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 28/03/2022
KARAR TARİHİ : 30/06/2022
GR.KR.YZM.TARİHİ : 07/07/2022

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; müvekkilinin tasfiye edilmeksizin resen terkin edilen ve ihyasını talep ettikleri … Otomotiv Ticaret Ve Pazarlama Limited Şirketi isimli şirkette temsil ve ilzama yetkili kişi olarak hem pay sahibi hem de şirket müdürü olarak görev aldığını, … Otomotiv Ticaret Ve Pazarlama Limited Şirketi’nin Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğü’nde … sicil numarası ile 17.05.1991 tarihinde tescil edildiğini, terkin işlemi ve ana sözleşmenin 21.05.1991 tarihli ve 2780 sayılı Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edildiğini, tescil ve ilan işlemleri ile birlikte ihyası talep olunan şirketin ….” adresinde faaliyet göstermeye başladığını, müvekkilinin temsil ve ilzama yetkilisi, aynı zamanda pay sahibi olduğu … Otomotiv … Ltd. Şti.’nin , 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunun geçici 7. Maddesi uyarınca münfesih sayılarak Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından 23.01.2014 tarihinde tasfiye aşaması gerçekleştirilmeksizin resen terkin edildiğini ve 28.01.2014 tarihli Ticaret Sicil Gazetesinde ilan olunduğunu, her ne kadar Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğü’nce anılan şirketin tasfiye edilmeksizin resen terkinine karar verilmiş ise de, Ticaret Sicil Müdürlüğünce yapılan resen terkin işleminin 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun geçici 7. maddesinde yer alan usul ve esaslara aykırı bir şekilde şirketi temsil ve ilzama yetkili kişilere ihtarat yapılmaksızın gerçekleştirildiğinden geçersiz ve hukuka aykırı olduğunu, öncelikli ve asli olarak Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğünce yapılan resen terkin işleminin geçersizliğinin tespiti ile anılan şirketin ihyasına ve Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne yeniden tesciline karar verilmesinin talep edildiğini, şirketin temsil ve ilzama yetkilisi ve pay sahibi olan müvekkilinin de dahil olmak üzere hiçbir yetkili kimseye veyahut hissedara Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından herhangi bir ihtar ve tebligat yapılmamış olması nedeniyle bu durumun farkına varılamadığını, müvekkili şirket yetkilisi bu durumdan şirketin üzerine kayıtlı olan taşınır ve taşınmaz mallar üzerinde işlem yapmak üzere Notere gittiğinde öğrendiğini, Kanun hükmünde belirtilen usule aykırı bir şekilde usulsüz tebligat işlemi gerçekleştirildiği ve hatalı bir şekilde şirketimizin sicilden resen terkin edildiğinin ortada olduğunu, kaldı ki, şirketin son adresine yapılan tebligatın şirketin taşınmış olması nedeniyle şirkete yapılamadığını, “taşınmış” açıklaması ile işlem görerek bila iade olduğunu, Ticaret Sicil Müdürlüğünce gerçekleştirilen resen terkin işleminin usul ve yasaya aykırı olduğunun Yargıtay Yerleşik İçtihatlarınca da kabulünün gerektiğini, A bendinde yer alan “asli taleplerinin kabul görmemesi halinde, Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğünce usule aykırı tasfiye edilmeksizin resen terkin işlemi öncesinde, şirketin tasfiye aşaması görmemesi nedeniyle hali hazırda aktifinde taşınır ve taşınmaz bir takım malların kaldığını, işbu taşınır ve taşınmaz malların üzerinde herhangi bir tasarrufta bulunulamaması nedeniyle müvekkilinin bu durumdan zarar gördüğünü ve hukuki menfaatlerinin ihlal edildiğini, ikincil ve tali olarak şirketin üzerine kayıtlı menkul ve gayrimenkul tüm malların tasfiyesinin gerçekleştirilmesi adına sınırlı olarak şirketin ihyası talep ettiklerini beyan ederek; haklı davalarının kabulüne, öncelikli ve asli talepleri olarak Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğünce usüle uyulmaksızın yapılan resen terkin işleminin geçersizliğinin tespiti ile Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğüde … sicil numarası ile kayıtlı iken 23.01.2014 tarihinde tasfiye edilmeksizin resen terkin olunan ” … Otomotiv Ticaret Ve Pazarlama Limited Şirketi” unvanlı şirketin tüzel kişiliğinin ihyasına, Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğüne tesciline, öncelikli ve asli taleplerinin kabul görmemesi halinde ikincil ve tali olarak, usul ve yasaya aykırı şekilde resen terkin edilen şirketin aktifinde yer alan malların tasfiyesinin yapılabilmesi ile sınırlı olarak resen terkin olunan “… Otomotiv Ticaret Ve Pazarlama Limited Şirketi” unvanlı şirketin tüzel kişiliğinin ihyasına, Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğüne tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı Ticaret Sicil Müdürlüğü temsilcisi cevap dilekçesinde özetle; müdürlüklerinde … sicil numarası ile kayıtlı bulunan … Oto Ticaret Pazarlama Limited Şirketi’nin 17/05/1991 tarihinde kurulduğunu, dava konusu şirketin 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun Geçici 7.maddesi kapsamında 23/01/2014 tarihinde re’sen terkin edildiğini, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun Geçici 7.maddesinin b bendinde “Bu Kanunun yürürlük tarihinden önce veya yürürlük tarihinden itibaren iki yıl içinde münfesih olan anonim ve limited şirketler”inde tasfiye usulüne uyulmaksızın ticaret sicilinden kayıtlarının silineceğinin düzenlendiğini, daha sonra 30.12.2012 tarihinde 28513 sayılı Resmi Gazete’de “Münfesih Olmasına veya Sayılmasına Rağmen Tasfiye Edilmemiş Anonim ve Limited Şirketler İle Kooperatiflerin Tasfiyelerine ve Ticaret Sicili Kayıtlarının Silinmesine İlişkin Tebliğ” yayınlandığını, … Oto Ticaret Paz. Ltd. Şti.’nin müdürlüklerine bildirilen son adresinin ….ANKARA olduğunu, şirketin adresine kapatılma nedenine ilişkin TTK’nin Geçici 7.Maddesinin 4.fıkrasının a bendi uyarınca 03.10.2013 tarihinde çıkarılan tebligatın “taşınmış” notuyla iade olduğunu, ihtarın ayrıca, 07/10/2013 tarih 8420 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde ilan edildiğini, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 18’inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, her tacirin, ticaretine ait bütün faaliyetlerinde basiretli bir iş adamı gibi hareket etmesi gerektiğini, ayrıca şirketlerin 6102 sayılı TTK’nin 31’nci maddesi uyarınca, tescil edilmiş hususlarda meydana gelen her türlü değişikliği tescil ettirmesi gerektiğini, ancak şirketin adres değişikliğinin tescili zorunluluklarını yerine getirmediğini, şirket merkezine yapılan tebligatın iade olduğunu ve bu konudaki sorumluluğun şirket yetkililerine ait olduğunu, 2 ay içinde bildirimde bulunmadığı takdirde münfesih sayılacağı ilanen bildirilen şirketin, süresi içinde başvuruda bulunulmadığı için 28/01/2014 tarih ve 8495 sayılı TTSG’de yapılan ilan ile sicilden re’sen terkin edildiğini, şirketin terkin tarihinde derdest davalarının, alacak ve borçlarının müdürlükleri tarafından bilinmesi mümkün olmadığından Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün işbu davanın açılmasına sebebiyet vermediğini, dava konusu şirketin Geçici 7.maddedeki prosedüre uygun olarak hukuka uygun bir şekilde kapatıldığını, mahkemenin şirketin TTK’nin Geçici 7.maddesindeki düzenlemeye göre terkin edilmemesi gerektiğine kanaat getiriyorsa, şirketin ihyasına karar vermesi gerektiğini, bu durumda ek tasfiyeye karar verilmeyip şirketin ihyasının gerektiğini, resen terkinin hukuka uygun olduğuna kanaat getiriliyorsa, TTK’nin 547.maddesi uyarınca ek tasfiyeye karar verilmesi ve TTK’nin 547/2.maddesi gereğince tasfiye memuru atanması gerektiğini, Ticaret Sicili Müdürlüğü’nün tescile dair verilen kararlara karşı açılan davalarda yasadan doğan zorunlu hasım durumunda olduğunu, davada taraf gösterilmesinin gerekçesinin de bu olduğunu ve bu nedenle yapılacak yargılama sonucu zorunlu hasım olmaları ve davanın açılmasında kusurlarının bulunmaması nedeniyle taraflarına yargılama gideri ve vekâlet ücretine hükmedilmemesi gerektiğini beyan ederek; davanın süre yönünden reddine karar verilmesine, ek tasfiyeye karar verilmesi halinde TTK’nin 547/2. maddesi uyarınca tasfiye memuru atanmasına, müdürlükleri açılan bu davada yasal hasım olduğundan tarafımız aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderlerine hükmedilmemesine karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE : Dava; ticaret sicilden terkin edilen şirketin ihyası talebine ilişkindir.
Eldeki davada, Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sicil numarası ile kayıtlı bulunan … Oto Ticaret Pazarlama Limited Şirketi’nin 23.01.2014 tarihinde tasfiye aşaması gerçekleştirilmeksizin resen terkin edildiği ve 28.01.2014 tarihli Ticaret Sicil Gazetesinde ilan olunduğu, ….Parsel üzerindeki hissesi ve … plakalı aracın malikinin sicilden terkin edilen ve bu suretle tüzel kişiliği sona eren … Oto Ticaret Pazarlama Limited Şirketi olduğu dosya kapsamı ile sabittir.
6102 sayılı TTK’nın geçici 7. maddesinin 4 fıkrasında; “Kapsam dâhilindeki şirket ve kooperatiflerin ticaret sicilindeki kayıtlı son adreslerine ve sicil kayıtlarına göre şirket veya kooperatifi temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişilere bir ihtar yollanır. Yapılacak ihtar, ilan edilmek üzere Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi Müdürlüğüne aynı gün gönderilir. İlan, ihtarın ulaşmadığı durumlarda, ilan tarihinden itibaren otuzuncu günün akşamı itibarıyla, 11/2/1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapılmış tebligat yerine geçer. Ayrıca anılan ilan, bildirici niteliği haiz olarak ilgili ticaret ve sanayi odası veya ticaret, sanayi ya da deniz ticaret odasının internet sitesinde aynen yayımlanır.
Ticaret Sicil Müdürlüklerince; 559 sayılı Kanun Hükmünde Kararname gereğince sermaye artırımında bulunmayarak münfesih olan şirketlere yapılacak ihtarda; ortaklarından, yönetici veya denetçilerden ya da müdürlerinden tebliğ tarihinden itibaren iki ay içinde tasfiye memurunun bildirilmesi, aksi takdirde, bu madde hükümlerine göre ticaret sicili kayıtlarından unvanın silineceği, şirkete ait malvarlığının unvana ilişkin kaydın silindiği tarihten itibaren on yıl sonra Hazineye intikal edeceği ve bunun kesin olduğu açıkça yazılacağı” hükmü yer almaktadır.

Davalı Ticaret Sicil Müdürlüğünce ihyası istenen şirketin temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişilere ticaret sicilindeki adreslerine bu konuda ihtarat yapıldığına ilişkin tebligat bulunmamaktadır. Bu nedenle sicil işlemi hatalı olmakla birlikte münfesihlik durumu ortadan kalkmadığı nazara alındığında tasfiye ile sınırlı olmak üzere ihyası karar verilebileceği, terkin işleminini hatalı olması sebebi ile geçici 7/15. maddesi uyarınca hak düşürücü sürenin geçtiğinden bahisle davanın reddine karar verilemeyeceği gözetilerek, ihya isteminin kabulüne, TTK 547/2. maddesi gereğince tasfiye memuru olarak şirket yetkili temsilcisi 35921088950 T.C. kimlik numaralı Hüseyin Avni Tataroğlu’nun atanmasına, davacının yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi olmadığından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına ve lehine vekalet ücreti taktirine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm fıkrası tesis kılınmıştır.
KARAR :
1-Talebin KABULÜ ile,
Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil numarasına kayıtlı … Oto Ticaret Pazarlama Limited Şirketi’nin üzerine kayıtlı …. Parsel üzerindeki hissesi ve … plakalı araç ile ilgili sınırlı olmak üzere ihyasına,
TTK. 547/2. maddesi gereğince ihya edilen şirkete …. T.C. kimlik numaralı ….’nun tasfiye memuru olarak atanmasına,
İhya kararının ticaret siciline tesciline ve ticaret sicil gazetesinde ilanına,
2-Harçlar Kanunu’na göre alınması zorunlu karar ve ilam harcı 80,70-TL peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı duruşmada her ne kadar kendisini bir vekil ile temsil ettirmiş ise de vekalet ücreti talebi olmadığından lehine vekalet ücretin taktirine yer olmadığına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın karar kesinleştiğinde ve istek halinde yatırana iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 30/06/2022