Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/206 E. 2022/863 K. 22.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/206 Esas
KARAR NO : 2022/863

DAVA : Ticari Şirket (Fesih İstemli)
DAVA TARİHİ : 20/03/2022
KARAR TARİHİ : 22/12/2022
GR.KR.YZ.TARİH : 23/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Fesih İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; davalı şirketin 08/04/2011 tarihinde Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi’nde ilan edilerek kurulduğunu, müvekkilinin de davalı şirketin %25 payına sahip kurucu ortaklarından olduğunu, davalı şirketin kurulduğu tarihten bugüne kadar fiilen herhangi bir ticari faaliyetinin bulunmadığını ve yaklaşık 10 yıldır Ortaklar Kurulu (Genel Kurul) gibi kanunen gerekli organları da toplamadığını, davalı şirketin yaklaşık 10 yıldır aktif veya pasif herhangi bir ticari faaliyeti ve yine esas sözleşmesinde gösterilen faaliyet konularıyla ilgili olarak herhangi bir faaliyetinin de bulunmadığını, sermayesinin zayi olmasından ve uzun yıllardır herhangi bir gelir elde etmemesinden dolayı SGK ve vergi borçlarını da ödeyemediğini, bu borçların müvekkili tarafından ödendiğini, uzun süreden beri herhangi bir faaliyetinin bulunmaması nedeniyle davalı şirketin kuruluş amacının gerçekleştirilmesinin imkanının kalmadığını, müvekkilinin davalı şirketin devamında korunmaya değer menfaatinin kalmadığını ve davalı şirketin haklı nedenlerle feshine karar verilmesi gerektiğini, davalı şirket uzun süredir herhangi bir faaliyette bulunmadığından, bu organların mevcut hale getirilmesinin ve toplanmasının sağlanmasının mümkün olmadığı gibi bunun beklenmesinde de hukuki yarar bulunmadığını beyanla; davalı şirketin haklı nedenlerle feshine ve tasfiye işlemlerinin başlatılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalıya, usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen, süresi içinde cevap dilekçesi sunmayarak, davacının iddialarını inkarla yetindiği kabul edilmiştir.
KABUL VE GEREKÇE: Dava; 6102 sayılı TTK’nun 636/3. maddesi gereğince şirketin haklı nedenle feshi ve tasfiyesi talebine ilişkindir.
Eldeki davada, davacı ortak tarafından davalı şirketin kurulduğu andan itibaren bu zamana kadar fiilen çalışmadığı, yapılması gereken genel kurulların yapılmadığı, sermayesinin kaybolduğu, vergi dairesine ve SGK’ya borçlarının bulunduğu belirtilerek, söz konusu şirketin haklı nedenle feshine ve tasfiyesine karar verilmesinin talep edildiği, bu çerçevede taraflar arasındaki uyuşmazlığın davalı şirketin haklı nedenle fesih şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
Davalı şirketin Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğü’nden getirtilen kayıtlarında söz konusu şirketin 08/04/2011 tarihinde 100.000,00-TL bedelli sermaye ile kurulduğu, şirket hissedarlarının …. olduğu, her bir hissedarın 25.000,00-TL’lik sermaye koyduğu, şirket müdürü olarak …’in atandığı, kurulduğu andan itibaren dava tarihine kadar şirketle ilgili ticaret sicilde başkaca bir tescilin ve ilanın yapılmadığı görülmüştür.
Davalı şirketin bağlı bulunduğu Mithatpaşa Vergi Dairesi’ne yazılan müzekkereye verilen cevabın incelemesinden; davalı şirketin 31/12/2014 tarihi itibari ile vergi dairesince resen vergiden terk edildiği, kurulduğu andan vergiden resen terkedildiği ana kadar tüm vergi beyannameleri ile BA ve BS’lerinin gönderildiği, söz konusu BA ve BS’lerin boş olduğunun bildirildiği görülmüştür.
Uyap sistemi üzerinden davalı şirketin mal varlığı konusunda yapılan araştırmada, davalı şirket üzerine kayıtlı hiçbir mal varlığının bulunmadığı anlaşılmıştır.
Dava dilekçesi ekinde davalı şirketin vergi borçlarından dolayı davacı ortağı ödeme emirlerinin gönderildiğine ilişkin ödeme emri belgelerinin suretlerinin bulunduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan değerlendirme sonunda; dosya kapsamına kazandırılan ve yukarıda bahsedilen müzekkere cevaplarından da anlaşılacağı gibi, söz konusu şirketin kurulduğu andan itibaren hiç faaliyete geçmediği, kurulduğu andan itibaren BA ve BS formlarının tamamen boş olarak düzenlendiği, bu durumun şirketin faaliyete geçmediğinin yegane göstergesi olduğu, şirketin 31/12/2014 tarihinde vergi dairesince vergiden resen terk edildiği, şirketin kurulduğu andan itibaren hiçbir ortaklar kurulu toplantısının yapılmadığı, şirket ile ilgili vergi borçlarının ödeme emirlerinin tahsilat için ortaklara gönderildiği anlaşılmakla, mahkememizde davacı açısından şirketin haklı nedenle feshi için TTK’nun 636/3 maddesi gereğince haklı nedenlerin bulunduğu yönünde kanaatin oluştuğu, dosya kapsamından da anlaşılacağı üzere, şirketin faaliyette bulunmaması ve mal varlığının olmaması nedeni ile TTK 636/3 maddesindeki diğer çözüm yollarının da faydasız olacağı mahkememizce anlaşılmış ve davalı şirketin haklı nedenle fesih ve tasfiyesine dair talebin kabulüne ve yine tasfiye memuru olarak mali müşavir …’nun (TC:…) atanmasına, söz konusu tasfiye memuruna bir defaya mahsus olmak üzere 12.000,00-TL ücret takdirine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
1-Davanın kabulü ile Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün 295342 sicil numarasında kayıtlı bulunan …’nin FESİH ve TASFİYESİNE,
2-Tasfiye memuru olarak … T.C. Kimlik numaralı …’nun atanmasına,
3-Tasfiye memurunun görevinin kararın kesinleştiği tarihten itibaren başlamasına,
4-Tasfiye memuruna bir defaya mahsus olmak üzere 12.000,00-TL ücret takdirine, söz konusu ücretin davacı tarafından dosya adına mahkeme veznesine depo edilen bedelden karşılanmasına,
5-Harçlar Kanunua göre alınması gerekli 80,70-TL harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davacılar tarafından yapılan 12.241,95-TL (dava açılış masrafı, tasfiye memuru ücreti ve posta gideri olmak üzere) ile davacı tarafından peşin harç olarak yatırılan 80,70-TL olmak üzere toplam 12.322,65-TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK’nun 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde, yatırana iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı tebliğiden itibaren iki haftalık süre içerisinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/12/2022

Başkan …
¸¸
Üye …
¸¸
Üye …
¸¸
Katip …
¸¸