Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/167 E. 2022/499 K. 05.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/167 Esas – 2022/499
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/167 Esas
KARAR NO : 2022/499

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ : 07/03/2022
KARAR TARİHİ : 05/07/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 08/07/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı borçlu ile müvekkili arasında Taşeron Sözleşmesi bulunduğunu, müvekkili şirketin Taşeron şirket olarak sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirmiş olmasına rağmen ve ayrıca söz konusu sözleşme kapsamında İşveren firma olan davalı/borçlunun asıl işveren idareden (DSİ Edirne Bölge Müdürlüğünden) hakediş ödemesini almasına rağmen müvekkilinin hakedişinin ödenmemiş olduğunu, icra takibine konu olan 06.07.2021 tarih ve GIB2021000000007 numaralı “Tekirdağ-Saray Ayvacık Göleti İsale Hattı Ve Arıtma Tesisleri Yapım İşinin 6 Nolu Hakediş Bedeli” konulu faturanın taraflar arasındaki sözleşmeden doğan alacağa ilişkin olduğunu, söz konusu faturada davalı şirketin müvekkili şirkete ödemesi gereken miktarın 261.064,66-TL olduğunu, e-mail aracılığı ile faturanın ayrıca gönderilmiş olduğunu, davalı şirketin söz konusu borcu ödemediğini, davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalı tarafın borca itiraz ettiğini, takibin durduğunu, tüm bu nedenlerle davalının borca vaki itirazlarının iptaline, takibin devamına, alacağın %20’sinden az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın dava dilekçesinde iddia etmiş olduğu vakıaların hiçbirinin gerçeğe dayanmadığını, müvekkilinin davacı tarafa herhangi bir borcu bulunmadığını, müvekkilinin davacı taraftan alacağı bulunduğunu, müvekkili şirket ile davacı tarafın ticari defter kayıtları, muavin defterleri, cari hesapları incelendiğinde müvekkili şirketin davacı taraftan 475.327,87 TL alacaklı olduğunun görüleceğini, müvekkilinin davacıdan alacaklı olması nedeniyle Ankara …İcra Müdürlüğü … Esas sayılı takip dosyası ile davacı şirket aleyhine cari hesaptan kaynaklanan bakiye alacak tutarı olan 475.327.87 TL bedelli ilamsız icra takibi başlatılmış olduğunu, tüm bu nedenlerle davanın reddini, davacının dava değerinin %20’sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatı ödemesini talep etmiştir.
Taraflar arasındaki ihtilafın; Ankara …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası nedeniyle davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı noktasında toplandığı anlaşılmaktadır.
Ankara …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası uyap kayıtları ile Ankara …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası uyap kayıtları dosyamız içerisine alınmıştır.
Mali Müşavir bilirkişi 04/06/2022 tarihli raporunda; tarafların ticari defterleri ve dayanak belgeleri üzerinde yapılan incelemeler neticesinde davacının, davalıdan alacağının bulunmadığının hesap edilmiş olduğunu rapor etmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonunda; tarafların bildirmiş olduğu deliller toplandıktan sonra dosyanın mali müşavir bilirkişiye tevdi edildiği, söz konusu bilirkişi tarafından dosyaya 04/06/2022 tarihli raporun hazırlandığı, söz konusu raporda takibin dayanağı olan 261.094,66 TL lik faturanın her iki tarafın ticari defterinde kayıtlı olduğu, fatura yönünden taraf ticari defterlerinin birbirini doğruladığı, ödeme kayıtları incelendiğinde, davacı defterlerine göre davacının davalıdan 123.842,93 TL alacaklı gözüktüğü, davalı defterlerinde davalının davacıdan 46.305,07 TL alacaklı gözüktüğü, aradaki uyuşmazlığın 120.148,00 TL ve 50.000,00 TL lik olmak üzere toplam 170.148,00 TL olan iki adet çekin davalı defterlerinde kayıtlı olup, davacı defterlerinde kayıtlı olmamasından kaynaklandığı, söz konusu iki adet çek fotokopisinde davacının imzası bulunduğundan borç alacak hesabına dahil edilmesi gerektiği, borç alacak hebasına iki adet çek dahil edildiğinde davalının davacıdan 46.305,07 TL alacaklı olduğunun rapor edildiği, söz konusu rapor mahkememizce değerlendirildiğinde davacı tarafından söz konusu çeklerin kabul edildiği ancak söz konusu çeklerin teminat senetlerine binaen kendilerine verildiğinin iddia edildiği, ancak davacının bu iddialarını doğrular mahiyette dosyaya herhangi bir yazılı belge sunmadığı, bilindiği gibi çekin ödeme aracı olduğu, davalı tarafından iki adet çek nedeniyle davacıya toplamda 170.148,00 TL ödeme yapıldığı, davacı tarafından söz konusu iki adet çek ödemesinin başka bir ticari iş için yapıldığına dair dosyaya hiçbir delilin sunulmadığı, bu nedenden ötürü bilirkişi tarafından söz konusu çeklerin borç alacak hebasına dahil edilmesinin yerinde olduğu mahkememizce bilirkişi tarafından hazırlanan raporun kabul edilmesi gerektiği yönünde kanaat oluşmuş olup, tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde davacının davasının bilirkişi raporu doğrultusunda davalıdan alacağı olmadığından reddine, davalının kötü niyet tazminat talebinin dosya kapsamında davacının kötü niyetli olduğuna dair bir delil olmaması nedeniyle bu talebin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalının kötü niyet tazminat talebinin reddine,
3-Alınması gereken 80,70 TL maktu harçtan peşin alınan 3.153,38 TL’nin mahsubu ile bakiye 3.072,68 TL harcın karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
4-Zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00 TL nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 26.726,63 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmının HMK’nun 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde ve istek halinde yatırana iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mankemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 05/07/2022