Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/160 E. 2022/830 K. 14.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/160 Esas – 2022/830
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/160 Esas
KARAR NO : 2022/830

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/03/2022
KARAR TARİHİ : 14/12/2022
KR.YZL.TARİHİ : 03/01/2023

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında ticari iş ilişkisi kurulmuş olduğunu, cari hesap ekstresi tahsil edilemeyince, Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, itiraz edildiğini, takip öncesi faiz işletilerek icra takibi başlatılmış olsa da 03/03/2021 tarihinden itibaren herhangi bir temerrüt söz konusu olmadığından takip tarihi itibariyle işlemeye başlamış faizlerin esas olduğunu, takip konusu meblağın davalı tarafça gayet iyi bir şekilde bilinmekte olduğunu, icra takibi başladıktan 2 gün sonra müvekkiline banka kanalı ile 50.000,00 TL tutarında cari hesap borcuna istinaden bir EFT gerçekleştirildiğini, itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının dosyaya bir sözleşme sunamadığını, dava dilekçesinde atıf yapılan tüm içtihat ve mevzuat hükümleri arada bir sözleşmesel ilişkinin varlığının ispatı ve kesinliği halinde değerlendirilebilecek nitelikte olduğunu, uyuşmazlığın çözümünde öncelikle iddiaya konu malın eksiksiz ve kusursuz teslim edildiğinin ispatının gerektiğini, faturaların ve faturada bahsi geçen ürünlerin teslimine dair dava dilekçesi ekinde tarafımıza herhangi bir belge sunulmuş olmadığını, bu tip bir belge dosyaya girmiş ise ve teslim alan kısmında bir imza yada kayıt var ise de bu kişinin müvekkili şirkette çalışıp çalışmadığının ve imza /mal teslimi yetkisi olup olmadığının tetkikini, öncelikle davacının yaptığı iş ve teslim ettiği malları ispatlaması yönünde karar verilmesini, daha sonra eğer var ise yapılan iş bedellerinin uzman bir bilirkişiye hesaplattırılarak bu doğrultuda borç miktarının tespitini, müvekkili tarafından davacıya bir kısım ödemeler yapıldığı bilgisinin olduğunu, bu ödemelerin cari hesaptan düşülüp düşülmediğini, takip dosyasına beyan edilip edilmediğini, faturaların hangi tarihte ve kim imzasına teslim edildiğini, faturaların içeriği ve fatura karşılığı yapıldığı iddia edilen mal veya hizmet tespitine ilişkin bilgi bulunmadığı ve bu doğrultuda net bir cari hesap bakiyesi ortaya konulamadığından takibe konu borca itiraz zarureti hasıl olmuş olduğunu, kabul anlamına gelmemekle birlikte, iki taraf arasında bir ticari ilişkinin varlığı kabul edilse dahi burada müvekkil şirket ile takip alacaklısı davacı arasında cari işleme dayalı bir ticari ilişkin söz konusu olacak olduğunu, bu doğrultuda davacı ve müvekkil şirket arasındaki ticari ilişkinin tekil olaylar/ilişkiler üzerinden değil belli dönemlerde kesilen toplam rakamlar üzerinden yürüyecek olduğunu, yani yapılması gerekenin dönem sonunda tüm alacak/borç kalemlerinin hesaplanıp mahsup edildikten sonra kalan bakiye miktar üzerinden hareket etmek olduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER, KABUL VE DEĞERLENDİRME: Dava, faturaya/cari hesaba dayalı olarak başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Dava açılmadan önce arabulucuya müracaat edilmiş olup işbu dava şartı yerine getirilmiştir.
Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının Uyap kayıtları, getirtilerek dosya kapsamına alınmış, tarafların bildirdiği diğer tüm deliller toplanmıştır.
Davanın dayanağı olan Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacının toplam 103.599,79 TL alacak için icra takibi başlattığı, ödeme emrinin davalı tarafa tebliğ edildiği ve davalının süresi içerisinde borca ve yetkiye itiraz etmesi üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Davalının ticari defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin süresinde yapılıp yapılmadığının dolayısı ile delil niteliğine haiz olup olmadığının tespiti, davaya konu cari hesap ve dayanağı faturanın/faturaların davalının ticari defterlerine kayıtlı olup olmadığının kayıtlı ise kayıt tarihinin tespiti, faturaya/faturalara istinaden davalının ticari defterlerinde ödeme kaydının olup olmadığının varsa ödeme miktarı ve ödeme tarihinin bildirilmesi var ise dayanak belgenin ibrazı, davalının ticari defterleri arasında farklılık var ise farklılık arz eden kayıtların tespiti ve dayanaklarının ibrazı, takip tarihi itibariyle var ise alacak miktarının tespiti maksadıyla ticari defterlerin bulunduğu yerde incelenmesi bakımından Kütahya Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine talimat yazılmış, dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, 17/06/2022 tarihli bilirkişi raporunda; davalının resmi kayıtları göre davacının davalıdan 2021 yıl sonu ve takip tarihi itibariyle 89.863,58 TL ve dava tarihi itibariyle 39.863,58 TL alacağı olduğu rapor edilmiştir .
Davacının ticari defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin süresinde yapılıp yapılmadığının dolayısı ile delil niteliğine haiz olup olmadığının tespiti, davaya konu cari hesap ve dayanağı faturanın/faturaların davacının ticari defterlerine kayıtlı olup olmadığının kayıtlı ise kayıt tarihinin tespiti, faturaya/faturalara istinaden davacının ticari defterlerinde ödeme kaydının olup olmadığının varsa ödeme miktarı ve ödeme tarihinin bildirilmesi var ise dayanak belgenin ibrazı, davacının ticari defterleri arasında farklılık var ise farklılık arz eden kayıtların tespiti ve dayanaklarının ibrazı, takip tarihi itibariyle var ise alacak miktarının tespiti maksadıyla dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, 11/11/2022 tarihli bilirkişi raporunda; tarafların ticari defterlerinin açık hesap (cari hesap) davalı borç/davacı alacak bakiyesinin takip tarihi 01/02/2022 itibari ile 89.863,58 TL miktarında mutabık olduğu, 03/02/2022 tarihinde yapılan 50.000,00 TL ödeme sonucundan tarafların ticari defterlerinin açık hesap (cari hesap) davalı borç/davacı alacak bakiyesinin dava tarihi 03/03/2022 tarihi itibari ile 39.863,58 TL miktarında mutabık olduğu rapor edilmiştir.
Taraflar arasındaki ihtilafın; davacının dayandığı cari hesap ve dayanağı faturalardan dolayı davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise takip tarihi itibariyle miktarı ve bu kapsamda yapılan icra takibine itirazın haksız olup olmadığı noktasında toplandığı tespit edilmiştir.
Davalının icra takibine yaptığı itiraza ilişkin dilekçe davacıya tebliğ edilmediğinden dava için öngörülen 1 yıllık hak düşürücü süre başlamamış ve davanın süresinde açıldığı kabul edilmiştir.
Dava, taraflar arasındaki sözleşmeden kaynaklandığından ve sözleşmeden doğan alacaklar 10 yıllık zamanaşıma tabi olduğundan davalının zamanaşımı itirazı yerinde görülmemiştir.
Davalı takibe itirazda bulunurken, öncelikli olarak icra dairesinin yetkisine ve sonrasında borca itirazda bulunmuş, cevap dilekçesi ile de mahkemenin yetkisine itiraz etmiştir. İcra takibi, sözleşmeden kaynaklanan bir miktar paranın ödenmesine ilişkindir. Sözleşmeden doğan para borçları götürülecek borçlardan olup alacaklının ikametgahında ödenmesi gerekmektedir. Bu kapsamda davacının sözleşmeden kaynaklanan alacağı için kendi ikametgahı olan Ankara icra dairelerinde takip başlatması ve sonrasında Ankara mahkemelerinde dava açmış olması usule uygun olup davalının icra dairesinin ve mahkemenin yetkisine itirazları da yerinde görülmemiştir.
Davacı, davalı aleyhine asıl alacak ve işlemiş faiz olmak üzere toplam 103.599,79 TL için adi haciz yolu ile icra takibi başlatmış, eldeki davayı ise işlemiş faiz talebinde bulunmaksızın davacının takipten sonra yaptığı 50.000,00 TL tutarındaki ödemeyi de mahsup ederek 39.863,58 TL üzerinden açmıştır. Yukarıda ayrıntıları yazılı taraf defterlerinin incelenmesine ilişkin bilirkişi raporlarında, tarafların mutabık olan ticari defter kayıtlarına göre davacının davalıdan dava tarihi itibari ile 39.863,58 TL alacaklı olduğu belirlenmiştir. Ticari defterlerin mutabık kayıtları gözetildiğinde davacı davasını ispat etmiş olup davanın kabulü gerekmiştir Davacının davaya konu alacağı, davalı tarafından bilinebilecek durumda olup likittir. Alacağın likit olması ve takibe itirazın haksızlığı karşısında davacı lehine icra inkar tazminatı ödenmesine ilişkin koşulların gerçekleştiği kabul edilerek hüküm altına alınan miktarın %20 si oranı ile icra inkar tazminatına da hükmedilmek suretiyle aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
Davalının Ankara …İcra Müdürlüğü’ne … Esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın 39.863,58 TL asıl alacak bakımından iptali ile takibin kaldığı yerden aynı şartlarda devamına,
7.972,71 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 2.723,08 TL harçtan, peşin alınan 159,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.563,38 TL karar harcının davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
3-Zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 240,40 TL harç toplamı ve 2.278,20 TL posta, tebligat ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.518,60 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmının HMK’nun 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde ve istek halinde yatırana iadesine,
Dair, Davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı 14/12/2022