Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/147 E. 2022/416 K. 06.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/147 Esas
KARAR NO : 2022/416
DAVA : Ticari Şirket (Olağanüstü Genel Kurul İstemli)
DAVA TARİHİ : 25/02/2022
KARAR TARİHİ : 06/06/2022
GR.KR.YZM.TARİHİ : 08/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Olağanüstü Genel Kurul İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı … Müh. Mim. İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin şirket müdürü olduğunu ve 5200 pay sahibi olan müvekkilinin 130.000,00-TL payına sahip olan hissedarı olduğunu, şirketin organ eksiklikliği nedeniyle şirket genel kurulunun yapılamadığını, organ eksikliğinin giderilememesi halinde TTK m.530 gereği şirketin feshine karar verilmesi tehlikesinin doğacağını, halihazırda şirketin müdürler kurulunun olmadığını ve son toplantılarının uzunca bir süredir yapılamadığını, şirket ortaklarının aralarındaki husumet nedeniyle bir araya gelerek karar alma ihtimallerinin olmadığını, bu nedenle şirketin genel kurulu toplantıya çağrılamadığını, şirketin günlük işlerinin sıkıntıya girdiğini, şirketin geleceği için karar alınamadığını, birlikte hareket eden diğer şirket ortağının tek amacının şirketin içini boşaltmak ve düzenli işleyen şirket işlerini sekteye vurmaktan başka hiçbir amacının olmadığını ve şirkete karar verdiğini beyan ederek; davalarının kabul edilerek TTK m. 410/2 gereği, …’a genel kurulu toplantıya çağırmaya izin verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; haksız, usulsüz ve hukuka aykırı işbu davanın reddinin gerektiğini, usule ilişkin olarak; davacı süresinde ara kararı yerine getirmediğini, mahkememizin 28.02.2022 tarihli tensip tutanağı ile davacıya müvekkili şirkete kayyum atanmasını sağlamak üzere görevli ve yetkili mahkemede dava açması için 2 haftalık kesin süre verildiğini ve tensip zaptının 03.03.2022 tarihinde davacıya tebliğ edildiği halde davacı tebliğ tarihinden itibaren verilen süre içerisinde işbu davayı açmayarak kesin süre gereklerini yerine getirmediğini, bu nedenle davanın usulden reddedilmesine karar verilmesini talep ettiklerini, işbu davanın açılmasında hukuki yarar olmadığını, TTK’da düzenlenen koşulların bu davada sağlanamadığını, esasa ilişkin olarak; somut olayda ispat yükü karşı tarafta olup davacının iddialarını ispatlayacak herhangi bir delil sunmayarak iddialarını ispatlayamadığını, davacının kötü niyetli olduğunu, davacının basiretli bir iş insanı gibi hareket etmediğini, işbu davanın açılmasında hukuki yararın bulunmadığını, TTK’da düzenlenen koşulların da bu davada sağlanamadığını beyan ederek; haksız, hukuka aykırı ve hukuki dayanaktan yoksun ve kötü niyetle açılan davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
KABUL VE GEREKÇE :
Dava, limited şirket genel kurulunu toplantıya çağırmasına izin verilmesi istemine ilişkin olup, talebin yasal dayanağı TTK. 617/3 delaletiyle TTK. 410/2. maddesidir.
Davanın tarafları arasındaki uyuşmazlık hukuki niteliği itibari ile; davalı şirketin genel kurulu toplantıya çağırmaya izin verilmesini talebinden ibarettir.
Eldeki davada, davalı şirketin Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sicil numarasına kayıtlı olarak …ANKARA adresinde faaliyet gösterdiği, şirketin 22.01.2008 tarihinde kurulduğu, ilk 20 yıl içinde … ve …’nun şirket müdürü olarak seçildiklerini, şirket müdürlerinin şirketi münferiden (ayrı ayrı) temsil ve ilzama yetkili oldukları görülmüştür.
Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinin 25/01/2008 tarihli sayısında yayımlanan şirket ana sözleşmesinde olağan genel kurula ilişkin bir düzenlemenin bulunmadığı, ana sözleşmenin 8.maddesinde şirketi … ve …’nun 20 yıl süre ile münferiden temsile yetkili olduğunun belirlendiği görülmüştür.
Mahkememizce yapılan değerlendirme sonunda, limited şirketlerde TTK’nın 617/1.maddesi gereğince olağan genel kurulun müdürler tarafından yapılacak çağrı ile her yıl hesap döneminin sona ermesinden itibaren 3 ay içerisinde yapılacağının belirtildiği, tarafların beyanından ve ticaret sicil gazetesindeki ilanlardan anlaşılacağı üzere davalı şirketin kurulduğu andan itibaren bu zamana kadar hiç genel kurul toplantısının yapılmadığı, toplantıya çağrı hususunda TTK’nın 617/3.maddesi yollamasıyla TTK’nın 410.maddesinin limited şirketlere uygulanabileceği, limited şirketlerde birden fazla müdür olması durumunda TTK’nın 624/1.maddesi gereğince genel kurul tarafından bir müdürün başkan olarak seçilmesinin gerektiği, mevcut olayımızda genel kurul tarafından seçilen bir müdürler kurulu başkanının bulunmadığı, TTK’nın 624/2.maddesi gereğince limited şirketlerde birden fazla müdür olduğu takdirde genel kurulu toplantıya çağırma yetkisinin müdürler kurulu başkanına verildiği, mevcut olayımızda davalı şirketin her ne kadar iki müdürü olsa da genel kurul tarafından TTK’nın 624/1.maddesi gereğince atanmış bir başkan bulunmadığından her iki müdüründe TTK’nın 624/2.maddesi uyarınca genel kurulu toplantıya çağırma yetkisinin bulunmadığı, davacı tarafından müdürler kurulunun toplanamadığından bahisle genel kurulu toplantıya çağırma yetkisinin istenildiği, TTK’nın 410/2.maddesi limited şirketlere uyarlandığında “Müdürler kurulunun, devamlı olarak toplanamaması, toplantı nisabının oluşmasına imkan bulunmaması veya mevcut olmaması durumlarında mahkemenin izni ile tek bir pay sahibi genel kurulu toplantıya çağırabilir. Mahkemenin kararı kesindir.” şeklinde olacağı, söz konusu uyarlama mevcut olay açısından göz önüne alındığında her iki müdüründe TTK’nın 624/1 ve 2.maddeleri gereğince olağan genel kurulu toplantıya çağırma yetkisinin bulunmadığı, TTK’nın 410.maddesinde bahsedilen müdürler kurulunun genel kurulu toplantıya çağırabilecek yetkiye sahip müdürler kurulu olması gerektiği, mevcut dosyamızda her iki müdüründe genel kurulu toplantıya çağırma yetkisi bulunmadığından limited şirketlere uyarlanan ve yukarıda belirtilen TTK’nın 410.maddesindeki müdürler kurulunun mevcut olmaması kavramının dosyamızda gerçekleşmiş olacağı, bu nedenden ötürü davacının talebinin yerinde olduğu ve davacıya müdür seçilmesi maddesine münhasır olmak üzere TTK’nın 410/2.maddesi uyarınca genel kurulu toplantıya çağırmasına izin verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
Davanın Kabulü ile;
1-Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sicil numarasına kayıtlı davalı …’ni genel kurulunu “MÜDÜR SEÇİLMESİ GÜNDEM MADDESİNE MÜNHASIR OLMAK ÜZERE” toplantıya çağırması için TTK 410/2. maddesi uyarınca … T.C. kimlik numaralı davacı …’a İZİN VERİLMESİNE,
2-Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan toplam 174,45-TL (dava açılış masrafı, tebligat gideri ve posta gideri olmak üzere) yargılama gideri ile davacı tarafından peşin harç olarak yatırılan 80,70-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan bakiye kısmın HMK’nun 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde, yatırana iadesine,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu TTK’nın 410/2.maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi. 06/06/2022

Başkan …
¸e-imza
Üye …
¸e-imza
Üye …
¸e-imza
Katip …
¸e-imza