Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/104 E. 2022/505 K. 18.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/104 Esas – 2022/505

T.C.
ANKARA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/104 Esas
KARAR NO : 2022/505

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 27/12/2018
KARAR TARİHİ : 18/07/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; 23/02/2017 tarihinde davalı sigorta şirketi tarafından 4101601127560 poliçe numarası ile sigortalı … plakalı aracın %25 kusurlu olarak davacıya çarpması neticesinde meydana gelen trafik kazasında davacının sakat/malul kalması nedeni ile Ankara 1 ATM’nin 2017/335 esas sayılı dosyası üzerinden davacının Sürekli ve Geçici İş Göremezlik Tazminatlarının tahsili için dava açıldığını, açılan davada tüm deliller eksiksiz olarak toplandığını, kusur raporu alındığını, açılan davada davacının 9 aylık sürede bakıcı yardımına muhtaç olduğunu, bu sürede bakıcı tazminatı talebinde bulunmadığını, bu nedenle davacının 9 aylık dönemde bakıcı yardımına muhtaç olduğundan davalı sigorta şirketine başvurulduğunu ve bakıcı tazminatlarının ödenmesini talep edildiğini ancak davalı tarafından bugüne kadar herhangi bir ödeme yapılmadığını, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydı ile şimdilik 50,00 TL bakıcı tazminatının temerrüt tarihinden itibaren faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile dava harç, masraf ve vekalet ücretinin davalıya tahmilini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; dava şartı yokluğu sebebiyle, davanın usulden reddinin gerektiğini, davacı tarafça dava öncesi müvekkilinin şirkete usulüne uygun bir başvuru yapılmadığından, kanunda öngörülen başvuru şartının gerçekleştirilmediğini, davacı tarafından, dava öncesi müvekkilinin şirketine başvuru şartı yerine getirilmediğini, bu suretle müvekkilinin şirketinin temerrüde düşmesi söz konusu olmayacağını, henüz miktarı ve niteliği belirlenmemiş bir alacağa dair talep hakkının borcu muaccel hale getirmesinin de imkansız olduğunu, … plakalı aracın, müvekkilinin şirketine, 21.05.2016-2017 tarihleri arasında 4101601127560 numaralı KTK Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, manevi tazminat poliçesinin teminatlarına dahil olmadığını, sigortalı aracın sürücüsünün kusuru yoksa işletene düşen bir sorumluluk da olmadığını, bakıcı gideri talebi konusunda yeniden değerlendirme yapılmasını ve rapor alınmasını talep ettiklerini, davacının herhangi bir sosyal güvenlik kurumuna başvurması halinde geçici veya daimi iş göremezlik ödeneği alıp almadığının da öncelikle araştırılması gerektiğini, 6111 sayılı kanun ile bu talepler tedavi gideri kapsamından sayılacağından SGK tarafından karşılanması gerektiğini, bu nedenle davacının “bakıcı gideri”ne ilişkin talebinin reddi gerektiğini, davacı yanın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faiz talebinin haksız olduğunu, bu nedenle müvekkilinin şirketi aleyhine açılan haksız ve hukuka aykırı davanın reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki ihtilafın; 23/02/2017 tarihinde … plakalı aracın davacıya çarpması sonucu meyana gelen trafik kazası etkisiyle Ankara 1 ATM nin 2017/335 esas sayılı dosyası üzerinden sürekli ve geçici iş göremezlik davasının görüldüğü, karar verildiği, ancak dosya içerisinde yer alan maluliyet raporunda da belirtildiği üzere 9 aylık dönem için bakıcı giderinin istenmesine ilişkin açılan bu davada dava şartının gerçekleşip gerçekleşmediği, davalı sigorta firmasının bakıcı giderinden sorumluluğunun bulunup bulunmadığı, bulunuyor ise miktarına ilişkin olduğu görülmüştür.
Mahkememizin, davaya dayanak 2017/335 Esas sayılı dava dosyası, dosya içerisine alınmış, dava dosyasının incelenmesinde 03/02/2017 tarihli yaya olarak bulunan davacı ile davalı sigorta şirketi tarafından sigortalı bulunan … plakalı aracın karıştığı kaza sebebiyle davacının yaralandığı, davacının özürlülük durumuna ilişkin Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi ATK nın düzenlemiş olduğu 22/10/2018 tarihli raporda özür oranının %5 olduğu, 9 ay süre ile iş göremezlik halinde kaldığının rapor edildiği ve buna göre 11.172,77 TL sürekli iş göremezlik tazminatı almasına 19/12/2018 tarihinde hüküm altına alındığı görülmüştür.
Mahkememizin 2018/984 Esas, 2019/408 Karar sayılı dosyasında davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilince yapılan istinaf başvurusu üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26 Hukuk Dairesinin 2019/2198 Esas, 2021/2505 Karar, 23/12/2021 tarihli kararı ile “……………..Somut olayda yaralanan davacı tarafından iş göremezlik tazminat talebine ilişkin olarak açılan Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/335 esas nolu dosyasında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi ATK’dan alınan 22/10/2018 tarihli raporda davacının özür oranının %5 olduğu, 9 ay süre ile iş göremezlik halinde kaldığının belirlendiği ancak anılan raporda bakıcı ihtiyacına ilişkin belirleme yapılmadığı anlaşılmıştır. Davacının zararı ve zararın kapsamı ile bu zarardan davalının sorululuğu 2918 sayılı KTK ve 6098 sayılı TBK’nın haksız fiile ilişkin hükümleri gereğince belirlenmesi gerekir. 6098 Sayılı TBK’nın 54. maddesinde çalışma gücünün azalmasından veya yitirilmesinden doğan kayıplar ile kazanç kaybı, tedavi gideri bedensel zararlar kapsamında sayılmıştır. Bakıcı gideri ve geçici iş göremezlik zararları da bu kapsamda olduğundan, sürücü ve işletenin, zarar görenin bakıcı gideri ve geçici iş görmezlik zararlarından sorumlu olması nedeniyle aracın sigortalı olması halinde 2918 Sayılı Yasanın 90. maddesi gereğince, sigortanın sorumluluğu da TBK hükümlerine göre belirleneceğinden ve ayrıca bakıcı gideri ve geçici iş göremezlik zararları 2918 Sayılı Kanunun 92. maddesinde sigorta teminatı dışında tutulmadığından, davacı bu zararlarını davalı sigorta şirketinden talep edebilir. Sigortanın sorumluluğuna ilişkin Genel şartlara atıf yapan kanuni düzenleme Anayasa Mahkemesince iptal edildiği gibi, geçici iş göremezlik zararı tedavi gideri niteliğinde değildir. Davacının geçici bakıcı giderlerinden Sosyal Güvelik Kurumunun sorumlu olduğu mahkeme gerekçesinde kabul edilmiş ise de; Sosyal Güvenlik Kurumu’nun sorumluluğunu düzenleyen 6111 Sayılı Yasa ile değişik KTK’nın 98. Maddesinde; Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından, trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmî ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin karşılanacağı belirtilmiş olup, geçici iş göremezlik ödemeleri ve bakıcı giderleri bu madde kapsamı içerisinde bulunmamaktadır. (Yargıtay 10.H.D.’nin 2016/10172 E. 2019/10217 K. 24.12.2019 Tarihli, Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2012/5743-2013/4496 sayılı, 01.04.2013 tarihli ilamı vb.) Bu itibarla davalı şirket, zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olup kanun ile belirlenen sigortanın sorumluluk sınırları, ikincil norm olan genel şartlar ile daraltılamayacağından, geçici iş göremezlik zararları ve bakıcı gideri teminat kapsamında bulunduğundan, davacının bakıcı giderine ilişkin taleplerinin bu nedenle reddine karar verilmiş olmasında isabet bulunmamaktadır. Buna göre davacının istinaf talebinin kabulü ile, mahkemece uyuşmazlığın çözümünde etkili deliller toplanılmadan ve değerlendirilmeden karar verilmiş olması nedeniyle ilk derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılmasına, davanın yeniden görülerek, taraflarca bildirilen tüm delillerin toplanmasıyla , öncelikle mahkemece davacının, işgöremezlik döneminde bakıcıya ihtiyacı olup olmayacağı, bakıcıya ihtiyaç olması halinde bakıcı ihtiyacının süresi (tam zamanlı/yarı zamanlı/süreli) konusunda maluliyet raporunu düzenleyen Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi ATK’dan ek rapor alınması, bakıcı ihtiyacı var ise, akabinde bakıcı giderinin hesaplanması için aktüer bilirkişiden rapor alınmasıyla sonucuna uygun bir karar verilmesi için dosyanın mahal mahkemesine gönderilmesine……………KESİN olmak üzere 23/12/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.” karar verilerek dosya mahkememize gönderilmiş olup, işbu esasa kayıt olmuştur.
Mahkememizce, Ankara 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/335 Esas sayılı dosyası dosyamız arasına alınmış, davacının maluliyet durumunun tespiti amacı ile Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi hastanesine müzekkere yazılmış, davacının maluliyet durumuna ilişkin 30/03/2013 tarihli ve 28603 sayılı Resmi Gazete’ da yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik uyarınca bakıcı ihtiyacı bulunup bulunmadığı hususunda rapor düzenlenilmesine karar verilmekle, atk raporunda özür oranının %65(yüzdebeş) olduğu, 9 (dokuz) ay süre ile iş göremezlik halinde kaldığı, 1(bir) ay süresince başkasının yardımına ihtiyaç duyduğu, Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği’nin 12. Maddesine (03.08.2013-28727 sayılı resmi gazete) göre devamlı surette başka birinin bakımına muhtaç olmadığı belirtilmiştir.
Dava konusu kaza nedeni ile maluliyet sonrası davacının tazmin edilebileceği miktarın hesaplanması amacı Aktüer uzmanınca sunulan 30/05/2022 tarihli raporda, davacı vekilince 50,10 TL bakıcı gideri tazminatı talebinde bulunulduğu, dava konusu kazanın meydana gelmesinde, davalı sigorta şirketine sigortalı … plakalı araç sürücüsünün % 25 (yüzde yirmibeş) oranında kusurlu davacı yayanın % 75 (yüzde yetmişbeş) oranında kusurlu olduğu tespit hesaplanan maddi zarardan TBK 52 inci maddesi kapsamında % 75 oranında kusur indirimi yapıldığı, davacının özür oranının %5 olduğu, 9 ay süre ile iş göremezlik halinde kaldığı ve 1 (bir) ay süresinde başkasının yardımına ihtiyaç duyduğunun tespit edildiği, tedavi gideri teminatından, davacı lehine 444,37 TL geçici bakıcı gideri tazminatı hesaplandığı, davalının 09/08/2018 tarihinde temerrüte düştüğü, kazaya karışan aracın hususi araç olduğundan davalı şirket aleyhine hükmedilecek tazminata temerrüt tarihinden itibaren yasal faiz uygulanması gerektiği rapor edilmiştir.
Davacı vekiline sunulan ıslah dilekçesi ile, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesinin 23/12/2021 tarihli ve 2019/2198 Esas, 2021/2505 Karar sayılı kararı ile davacının bakıcı gideri tazminatının poliçe teminat limiti dahilinde olduğu ve davalı sigortacının sorumluluğunun devam ettiğine karar verildiği bu nedenle davalarını 50,00-TL’den 351,02 TL’ye ıslah ettiklerini, davanın kabulü ile 351,02-TL bakıcı gideri tazminatının poliçe teminat limitleri ile sınırlı olmak kaydı ile temerrüt tarihi olan 10/12/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 327,00-TL adli tıp rapor ücretinin de dahil olmak üzere yargılama giderleri ve harçları ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiş, ıslah harcının yatırıldığı görülmüştür.
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26 Hukuk Dairesi ilamı, bilirkişi raporu ile ıslah dilekçesi ile birlikte yapılan değerlendirme neticesinde; davacının 23/02/2017 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası nedeni ile yaralandığı, davacının geçici iş göremezlik ve kalıcı iş göremezlik taleplerinin mahkememizin 2017/335 Esas sayılı dosyasında karara bağlandığı, ancak davacının bakıma muhtaç olduğu dönem için bakıcı tazminatı talebinde bulunulmadığından, bakıcı gideri tazminatına ilişkin açılan davada, davacının 1 (bir) ay süre ile geçici bakıcı ihtiyacı bulunduğu, söz konusu zararın poliçe limiti dahilinde olduğu teminat kapsamında olduğu anlaşılmakla, taleple bağlı kalınarak davacının ıslah dilekçesi gözetilmek kaydı ile 351,02-TL bakıcı gideri tazminatının davalı sigorta şirketine başvuru tarihi olan 11/04/2017 tarihinden itibaren, kazaya sebebiyet veren aracın cinsi gözetilmek kaydı ile yasal faiz işletilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
1-Davanın Kabulü ile 351,02-TL bakıcı gideri tazminatının 11/04/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli karar ve ilam harcı 80,70-TL olduğundan, peşin alınan 35,90-TL harçtan mahsubu ile bakiye 44,80-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı duruşmada kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 351,02-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 73,80-TL harç toplamı ile 1.129,00 TL posta, tebligat, bilirkişi ücreti, 327,00-TL atk masrafı olmak üzere toplam 1.529,80-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısım var ise talep halinde yatırana iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, davanın değeri itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/07/2022