Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/97 E. 2021/395 K. 29.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/97 Esas
KARAR NO : 2021/395

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 14/02/2018
KARAR TARİHİ : 29/06/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 02/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili ile davalı arasında 03/10/2016 tarihinde sözleşme imzalandığını, sözleşme çerçevesinde müvekkili tarafından “…-İnternatioal Airport Terminal 2” inşaatı ile ilgili Danışmanlık Hizmeti kapsamındaki işleri yerine getirdiğini, hizmet sözleşmesine uygun olarak tüm yükümlülükleri tamamlamış olmasına rağmen cari hesap bakiyesi 6.750,00-USD’lik kısmının yazışmalara ve taleplere rağmen ödenmediğini, söz konusu bedelin ödenmemesine neden olarak herhangi bir açıklama yapılmadığını, 11/10/2017 tarihinde davalı tarafıa mail ortamında mutabakat mektubu iletildiğini ancak dönüş olmadığını, bunun üzerine 21/12/2017 tarih ve 15749 yevmiyeli ihtarname keşide edildiğini ve 6.750,00-USD’nin ödenmesinin talep edildiğini, davalı şirketin 29/12/2017 tarih ve 48635 yevmiye nolu ihtarname ile taraflar arasındaki imzalanan sözleşmenin üçüncü maddesine istinaden tüm vergilerin müvekkiline ait olduğundan bahisle %5’lik vergi kesintisi yapılarak ödeme yapıldığını belirttiğini, davalının iddialarının yersiz olduğunu, müvekkilinin yükümlülüklerini yerine getirmesine rağmen söz konusu bedeli alamadığını beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davalı borçlunun … Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasından başlatılan icra takibine yaptığı itirazın iptalini, takibin kaldığı yerden devamına karar verilmesini, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacının dava dilekçesine her ne kadar vergi mükellefinin müvekkili şirket olduğundan bahsetmiş ise de sözleşmenin taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 3.maddesi uyarınca bütün vergilerin kendilerine ait olduğunu kabul ettiğnii, bu nedenle davacı tarafa ödeme yapılırken sözleşme bedelinden %5 kesinti yapıldığını, dolaysıyla müvekkilinin davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını, talep edilen bedel %5’lik vergi kesintisi olduğundan söz konusu bedelin yeni yılın vergi beyanamesi döneminde … Vergi Daireleri’nden vergi muafiyeti yazısı alındıktan sonra muaccel hale gelebileceğini, muaccel hale gelmeyen 6.750,00-USD’lik tutarın bu aşamada davacı tarafa ödenmesinin talep edilmesinin haksız olduğunu beyanla davanın reddini, kötü niyetli davacının icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılamagideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
… Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası getirtilerek dosya içerisine alınmıştır.
Taraflar arasında “IPMS-Uluslararası Proje Yönetimi ve Hizmetleri” başlıklı 03/10/2016 tarihli sözleşmenin bulunduğu, söz konusu sözleşmenin “Ticari Teklif” başlıklı 3. Maddesinin son fıkrasında “…Danışman …’teki vergi yönetmeliklerine uyulmasından sorumlu olacaktır ve görevlerinin ve sorumluluklarının yerine getirilmesinden dolayı …’te doğan tüm vergiler danışmanın sorumluluğu altında olacaktır…” şeklinde düzenlemenin bulunduğu görülmüştür.
Mahkememizce yapılan yargılama sonunda, taraflar arasında 03/10/2016 tarihli sözleşmenin olduğu ve söz konusu sözleşmede yapılan işten dolayı davalı tarafından davacıdan yapılan 6.750,00-USD kesintiye ilişkin herhangi bir uyuşmazlığın bulunmadığı, uyuşmazlığın söz konusu kesintinin yapılıp yapılamayacağı, danışmanın sorumluluğunda doğan bir verginin olup olmadığı, var ise söz konusu verginin davalı tarafından ödenip ödenmediği noktasında toplandığı, bu çerçevede inceleme yapıldığında; taraflar arasındaki 03/10/2016 tarihli sözleşmede …’te doğacak vergilerden danışmanın sorumlu olduğunun açıkça belirtildiği ancak davacı ve davalı tarafından dosyaya yapılan işten dolayı … tarafından düzenlenmiş ve tahsilatı gereken bir vergi belgesinin dosyaya sunulmadığı, yine davalı tarafından davacının sorumluluğunda olan ve kendisi tarafından ödenmiş bir vergi makbuzunun dosyaya sunulmadığı, taraflar arasındaki sözleşmede vergi nedeniyle davalı tarafından davacının hakkedişinden kesinti yapılabileceğine ilişkin bir düzenlemenin bulunmadığı, şayet iş devam ederken veya devam ettikten sonra davalı tarafından davacının sorumluluğunda olan bir vergi ödenmiş olsaydı davalının davacıya ait hakkedişlerden ödediği bedeli düşme hakkının olduğu ancak yukarıda da bahsettiğimiz gibi davalı tarafından yapılan kesintileri haklı gösterecek ve davacı adına düzenlenmiş ve ödenmiş herhangi bir vergiye ilişkin belgenin sunulmadığı, bundan dolayı davalının aralarındaki sözleşme uyarınca davacının hakkedişlerinden yapmış olduğu kesintinin yerinde olmadığı, kaldı ki taraflar arasındaki sözleşmede de vergi yükümlülüğünden dolayı danışmanın hakkedişinden kesinti yapılabileceğine dair herhangi bir maddenin bulunmadığı, sözleşmeye aykırı olarak %5’lik oranın dahi davalı tarafından tamamen farazi olarak belirlenerek kesinti yapılmasının yerinde olmadığı anlaşılmış olup tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde, taraflar arasındaki sözleşmede vergi nedeniyle davacının hakkedişinden kesinti yapılabileceğine ilişkin sözleşmede herhangi bir hüküm olmaması, davalı tarafından davacının sorumlu olduğu herhangi bir verginin ödendiğine ilişkin dosyaya herhangi bir makbuz sunulmaması nedeniyle mahkememizde davacının davasında haklı olduğu ve davalı tarafından yapılan kesintinin haksız olduğu yönünde kanaatin oluştuğu, bundan dolayı davalı tarafın 6.750,00-USD asıl alacağa yönelik itirazının iptalinin gerektiği, yine davacı tarafından asıl alacağa yönelik faiz talep edilmiş ise de davalıya çekilen ihtarnamenin davalıya ne zaman tebliğ edildiğine ilişkin dosyaya herhangi bir belge sunulmaması nedeniyle söz konusu ihtarnamenin davalıya 29/12/2017 tarihinde tebliğ edildiğinin kabulünün gerektiği, zira söz konusu tarihte davalı tarafından davacıya ihtarnameye cevap yönünde ihtarname çekildiği, söz konusu tarihten sonra davacı tarafından davalıya çekilen ihtarnamede verilen süre icra takip tarihi itibariyle dolduğundan ve icra takip tarihi itibariyle işlemiş bir faizin olmadığından davacının faiz talebinin reddinin gerektiği, yine asıl alacağın likit olması nedeniyle takip tarihindeki Türk Lirası karşılığı olan 25.324,65-TL üzerinden davacı lehine %20 inkar tazminatına hükmedilmesine şeklinde karar verildiği, söz konusu kararın T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23.Hukuk Dairesi tarafından 20/01/2021 tarih, 2018/2218 Esas, 2021/89 Karar sayılı ilamı ile “HMK m.353/1,a.6 gereğince, Ankara 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/119 E., 2018/483 K. sayılı dava dosyasında verdiği 05/06/2018 tarihli kararının, ESASI İNCELENMEDEN KALDIRILMASINA” şeklinde karar verildiği görülmüştür.
İstinaf’ın kaldırma kararı doğrultusunda … Büyükelçiliği’ne müzekkere yazıldığı, söz konusu elçilik tarafından müzekkeremize 05/05/2021 tarihli yazıları ile cevap verildiği, söz konusu cevapta … ile iş yapan tüm yabancı şirketlerin ve taşeronların vergisel bildirimlerinin kendileri tarafından yapılması gerektiği ve “… International Airport Terminal 2” projesi için alınmış bir muafiyet belgesinin bulunmadığı bildirilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonunda, … Büyükelçiliği’nin vermiş olduğu yazı cevabının mahkememizin kaldırılan kararının gerekçesinde bir değişiklik yaratmadığı anlaşıldığından mahkememizin kaldırılan kararının gerekçesi doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
1-Davanın kısmen kabulü ile … Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına davalı borçlu tarafından yapılan itirazın 6.750,00-USD asıl alacak yönünden iptali ile takibin kaldığı yerden aynı şartlarda devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Davacının inkar tazminatı talebinin kabulü ile 25.324,65-TL asıl alacak üzerinden hesaplanacak %20 inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli karar ve ilam harcı 1.799,26-TL olduğundan peşin olarak alınan 307,77-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.491,49-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı duruşmada kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin uyarınca hesaplanan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı duruşmada kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/2.maddesi uyarınca hesaplanan 158,44-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan 307,77-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 41,10-TL harç toplamı, 141,00-TL tebligat ve posta masrafı olmak üzere toplam 182,10-TL yargılama giderinin red kabul oranına göre hesaplanan 180,97-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, geri kalanın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın karar kesinleştiğinde, yatırana iadesine,
Dair davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı tebliğiden itibaren iki haftalık süre içerisinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.05/06/2018

Katip …
¸¸

Hakim …
¸¸