Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/638 E. 2023/31 K. 17.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/638 Esas – 2023/31
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :2021/638 Esas
KARAR NO :2023/31

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLLERİ :

DAVALI :
VEKİLİ :…
DAVA :Değer kaybına ilişkin tazminat
DAVA TARİHİ :18/10/2021

BİRLEŞEN ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN
2021/797 ESAS SAYILI DOSYASI

DAVACI :…
VEKİLİ :…
DAVALI :…
VEKİLİ :…
DAVALI :…
VEKİLİ :…
DAVA :Değer kaybı ve araç mahrumiyetine ilişkin tazminat
KARAR TARİHİ :17/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili; 25.03.2021 tarihinde davalılardan …’ın sevk ve idaresinde bulunan … plakalı araç ile davacıya ait … plakalı aracın çift taraflı kazaya karışmaları neticesinde müvekkilinin aracının değer kaybına uğradığını, olayın meydana gelmesinde … plakalı araç sürücüsünün herhangi bir kusurunun bulunmadığını, davalı sürücünün işleteni olan … Otomotiv şirketinin de kazadan sorumlu olduğunu, davalılardan Serkan’ın kullanımındaki aracın davalı …. Sigorta A.Ş. tarafından sigortalı olması nedeni ile zorunlu mali sigorta kapsamında müvekkiline 12.434,55 TL tutarında ödeme yapıldığını, ödenen kısmın zararı karşılamaya yetmediğini, dava açılmadan zorunlu arabuluculuğa başvurulmuş ise de sonuç alınamadığını, taleplerinin belirsiz alacak niteliğinde olduğunu, bu itibarla yapılacak bilirkişi incelemesi sonucunda ortaya çıkacak değer kaybının fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile tüm davalılardan; kaza nedeni ile yapılan işlemlerden dolayı doğan araç mahrumiyet zararının ise davalılar … ile … şirketinden faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 23.11.2022 tarihli bedel artırım dilekçesi ile; 50,00 TL değer kaybına ilişkin taleplerini 12.515,45 TL artırarak 12.565,00 TL’ye, 50,00 TL araç mahrumiyeti zararına dair istemlerini ise 5.450,00 TL artırarak 5.500,00 TL’ye çıkarmıştır.
Davalı … Otomotiv şirketi vekili; davacının aracını hasara uğrattığı ileri sürülen aracın dava dışı … şirketi nezdindeyken Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliğine uzun süreli kiralama sözleşmesi ile kiralandığını, aracın işleteninin kendileri olmadığını, bu nedenle davanın husumet yokluğu nedeni ile reddine karar verilmesi gerektiğini belirtmiştir.
Davalı … vekili, arabuluculuk şartının yerine getirilmediğini, dava şartı yokluğu nedeni ile mevcut davanın reddinin gerektiğini, davacının taleplerinin belirli ya da belirlenebilir nitelikte alacaklar olduğunu, belirsiz alacak davası açılamayacağını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı … Sigorta A.Ş vekili; hasar dosyasının açılmasına müteakip … Sigorta şirketi tarafından alanında uzman ve yetkili eksperin tespitleri doğrultusunda … plakalı araçta meydana gelen değer kaybına ilişkin olarak 12.434,55 TL ödeme yapıldığını, maddi araç başına ödenmesi gereken sigorta limitinin ise 43.000,00 TL olduğunu belirtilerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
14.12.2021 tarihli celsede ön inceleme aşamasının tamamlanmasından sonra davalılar … ve … Otomotiv şirketi yönünden davanın tefriki ile mahkememizin yeni esasına kaydının yapıldığı, 27.12.2021 günlü ve 2021/797-2021/821 sayılı kararla bu kez dosyaların birleştirilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
Dava, trafik kazası sonucunda meydana gelen değer kaybı ve araç mahrumiyet zararının tazmini istemine ilişkindir.
Olay sonrasında düzenlenen kaza tespit tutanağında; sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile Mevlana bulvarından 1449. caddeye dönüşünü yaparak tercihli yol üzerinden 1449. cadde istikametine geçiş yaptığı sırada tercihli yolda seyir halinde olan sürücü Nur Uçar’ın sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile karşılaştığı ve 1449. cadde yol kesişinde kazanın meydana geldiği, kazada Serkan’ın 57/1-c, Nur Uçar’ın 52/1-a. maddelerinde yer alan kural ihlallerini yaptıkları belirtilmiştir.
Ankara Adli Tıp Kurum Başkanlığının 18.03.2022 tarih ve 1694 sayılı raporunda; sürücü …’ın yönetimindeki otomobili ile kavşakta dönüşü esnasında düz seyirle gelen araçların seyir durumunu gözetip gerekli ve yeterli kontrollerini yaparak tedbirli bir şekilde dönüşü gerçekleştirmesi gerekirken bu hususlara riayet etmediği, kontrolsüz bir şekilde sağa dönüş yaparak kazanın oluşumuna sebebiyet verdiği, ilk geçiş hakkını düz seyirle gelen araca vermediğinden kazada asli kusurlu olduğu, sürücü Nur Uçar’ın yönetimindeki otomobili ile kavşak mahallini dikkate alıp hızını yeterince azaltarak tedbirli bir şekilde seyretmediği ve dönüş yapan araca karşı zamanında etkin fren direksiyon tedbirini almadığı kazada tali kusurunun bulunduğu, oluşan değer kaybının 16.500,00 TL, makul tamir süresinin 10 iş günü olduğunun belirtildiği, bu itibarla sürücü Serkan’ın % 75, Nur Uçar’ın % 25 oranında kusurlu olduklarının bildirildiği anlaşılmıştır.
Adli Trafik Uzmanı ile Makine Mühendisi tarafından düzenlenen 23.10.2021 tarihli raporda; davalı sürücü …’ın sevk ve idaresindeki araç ile Mevlana bulvarını takiben olay mahalli olan refüj aralığından sağ tarafında kalan 1449. caddeye dönüşe geçmeden önce refüj başında durarak 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 53/1-a, sağa dönüş ve yine aynı kanunun sağa ve sola dönüş ve yanaşış manevra kuralları olan 67/a, 84/J yönetmeliğin 137. maddelerine göre sağa dönüş manevrasıyla sağından normal seyrini sürdürmekte olan davacıya ait … plakalı TOYOTA marka aracın dava dışı sürücüsünün seyir yönünün tamamen kapatılmasına neden olarak kendi aracının sağ arka kapı ve tekerlek kısmının olduğu yerden, bu aracın ön tarafıyla çarpıştığı, maddi hasarlı kaza oluşumunda tamamen kusurlu, … plakalı araç sürücüsünün ise kusursuz olduğu yönünde görüş bildirildiği görülmüştür.
Mahkememizce yapılan keşif sonrasında Karayolları Genel Müdürlüğü Fen Heyeti bilirkişileri tarafından düzenlenen 25.07.2022 tarihli raporda ise; davalı sürücü …’ın yönetimindeki … plakalı araç ile Mevlana Bulvarı yan yol üzerinde seyir halinde iken olay mahalli 1449. cadde kavşağına gelmeden önce sağa dönüş işaretini vermesi, en az 30 metre önceden sağ şeride geçmesi ve kavşağa geldiğinde 1449. caddeye sağ tarafa dönüşünü dar bir kavisle yapması gerekirken aksine seyir şeridinde engel oluşturarak olayın hazırlanması ve vukuuna neden olduğu, bu itibarla asli kusurlu olduğu, sürücü Nur Uçar’ın ise yönetimindeki araç ile yan yol üzerinde sağ şeridi takiben seyir halinde iken solundan gelen ve sağ tarafa dönüş yapan … plakalı araca çarptığı olayda alabileceği herhangi bir önlem bulunmadığından kusursuz olduğu yönünde görüş belirtildiği, dava konusu aracın kilometresi, model ve hasar durumu dikkate alınarak tamirden sonra davaya konu aracın piyasada 210.000,00 TL’den alıcı bulabileceği ve piyasa değerinin 235.000,00 TL olduğu, bu itibarla araçta 25.000,00 TL değer kaybının bulunduğu, sigorta tarafından ödenen miktarın düşülmesinden sonra belirlenen miktar oranında ödeme yapılması gerektiği, aracın tamiri için gerekli makul sürenin 10 gün olduğu, aracın yokluğunda günlük kira bedelinin ortalama 250,00 t/gün olduğu tespit edilerek toplamda 2.500,00 TL araç mahrumiyet zararının bulunduğu yönünde hesaplama yapıldığı, Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanlığı Destek ve Mali Hizmetler Genel Müdürlüğünün 22.09.2022 gün ve 1097948 sayılı yazılarında, dava konusu … plakalı aracın “Araç Kiralama Projesi” kapsamında 25.11.2020 tarihinden itibaren kurum hizmetlerinde kullanıldığının bildirildiği, Gelir İdaresi Başkanlığının 22.02.2022 tarih ve 209696 sayılı yazılarında ise “Taşıt kira sözleşmesinin” ödevli tarafından daireye ibraz edildiğine ilişkin herhangi bir kayda rastlanılmadığının belirtildiği, ayrıca kazaya karışan araçların hususi araç oldukları anlaşılmıştır.
Yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; her ne kadar kaza tespit tutanağı ile buna uygun düzenlenen Adli Tıp Kurum Başkanlığı raporunda, davacıya ait araç sürücünün % 25, davalı sürücü Serkan’ın % 75 oranında kusurlu oldukları yönünde görüş belirtilmiş ise de; alınan bu rapor ile sonradan makine ve kusur bilirkişisi tarafından düzenlenen raporlar arasında çelişki bulunması nedeniyle çelişkilerin giderilmesine yönelik olarak mahkememizce yapılan keşif sonrasında Karayolları Genel Müdürlüğü Fen Heyeti tarafından düzenlenen 25.07.2022 tarihli bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere; davalı sürücü …’ın yönetimindeki … plakalı araç ile Mevlana Bulvarı yan yol üzerinde seyir halinde olduğu sırada olay mahalli olan 1449. cadde kavşağına gelmeden önce sağa dönüş işaretini vermesi, en az 30 metre önceden sağ şeride geçmesi ve kavşağa geldiğinde 1449. caddeye olan sağ taraflı dönüşünü dar bir kavisle yapması gerekirken aksine seyir şeridinde engel oluşturarak olayın hazırlanması ve vukuuna sebebiyet verdiği, bu itibarla asli kusurlu olduğu, sürücü Nur Uçar’ın ise yönetimindeki araç ile yan yol üzerinde sağ şeridi takiben seyir halinde iken solundan gelen ve sağ tarafa dönüş yapan … plakalı araca çarptığı, alabileceği herhangi bir önlemi bulunmadığından olayda kusurunun olmadığı görüldüğünden bu kabulden hareketle hesaplanan tazminat doğrultusunda hüküm kurulmuştur.
Daha önce herhangi bir kazaya karışmadığı anlaşılan aracın piyasadaki rayiç değerinin 235.000,00 TL olduğu; kilometresi, model ve hasar durumu dikkate alınarak aracın tamir edilmesinden sonra piyasada 210.000,00 TL’den alıcı bulabileceği, dolayısıyla değer kaybının 25.000,00 TL olacağı, davalı sigorta tarafından ödenen 12.434,55 TL değer kaybı tazminatının düşülmesinden sonra davacının 12.565,45 TL alacağının kaldığı, dava konusu araçların hasarları göz önüne alınarak aracın tamiri için 10 günlük makul tamir süresinin olduğu, her gün için günlük kira bedelinin ortalama 250,00 t/gün olması nedeni ile davacının isteyebileceği araç mahrumiyet tutarının 2.500,00 TL olduğu, hesaplama yaparken denetime elverişli olduğu anlaşılan Karayolları Fen Heyetinin raporu hükme esas alınmış ise de raporda, davalı sigortanın yaptığı ödemeye ilişkin yapılan indirim tutarına ilişkin hesap hatası yapıldığı, mahkememizce hatanın giderilmesine yönelik basit hesaplama yapılmak sureti ile; değer kaybı yönünden asıl ve birleşen davanın kabulüne karar verilerek 12.565,45 TL’nin 18.05.2021 tarihinden itibariyle işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiştir.
Araç mahrumiyet zararı yönünden davacı tarafça kaza gören aracın tamirhanede kaldığı sürenin 20 gün olduğu belirtilerek 5.500,00 TL talep edilmiş ise de Yargıtay 4. HD’nin 23.12.2020 gün ve 2020/1587-4597 sayılı ilamı ile yerleşik diğer içtihatlarında da belirtildiği üzere trafik kazalarında araç mahrumiyeti nedeniyle zarar belirlenirken; aracın hasar durumuna göre onarımı için gereken makul sürenin tespit edilmesi ve belirlenen bu süre üzerinden zarar hesabının yapılması gerekir. Bu hesaplama ise çözümü hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren bir husus olup mahkemece bilirkişi görüşüne başvurulmalıdır. Mahkememizce aldırılan bilirkişi raporlarında davacının aracının onarımı için gereken makul süre 10 iş günü olarak belirlenmiştir. Davacıdan kaynaklanan sebeplerle aracın geç onarıma verilmesi, servis yoğunluğu nedeniyle onarımda geçen süre, aracın kiralayana geç teslim edilmesi vb. hususların davalıya yüklenemeyeceği, bu itibarla araç mahrumiyet zararı yönünden talebin kısmen kabulü ile 2.500,00 TL’nin 25.03.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline hükmolunmuştur.
Önemle belirtmek gerekir ki, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 85/I. maddesinde, işletenin hukuki sorumluluğu düzenlenmiş, anılan kanunun 3. maddesi ile işletenin tanımı yapılmıştır. Buna göre işleten; “Araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışla alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görünen veya aracın uzun süreli kiralama, ariyet veya rehni gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişidir.” şeklinde tanımlanmıştır. Aynı maddenin son cümlesinde ise; “Ancak ilgili tarafından başka bir kişinin aracı kendi hesabına ve tehlikesi kendisine ait olmak üzere işlettiği ve araç üzerinde fiili tasarrufu bulunduğu ispat edilirse, bu kimse işleten sayılır.” şeklinde sorumluluk kapsamı açıklanmıştır.
Otomobilin kayden maliki davalı … Otomotiv şirketi olup kazadan önce adı geçen adı geçen tarafından aracın Cumhurbaşkanlığına uzun süreli kiralandığının savunulduğu, Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Müdürlüğünün cevabi yazılarında da, dava konusu … plakalı aracın “Araç Kiralama Projesi” kapsamında 25.11.2020 tarihinden itibaren kurum hizmetlerinde kullanıldığının bildirildiği, sözleşmenin taraflarından birinin resmi kurum olması ve kiralama hususunun resmi yazı ile mahkememize bildirilmesi dolayısıyla davalı işletenin üçüncü kişileri bağlayıcı nitelikte ve güçte uzun süreli kira sözleşmesinin varlığını ispatladığının kabulü gerektiğinden, bu davalı yönünden davanın pasif husumet yokluğu nedeni ile reddine karar verilmiştir.
Davacının kayıt maliki olarak görünen … Otomotiv İnşaat şirketine karşı işleten sıfatıyla dava açmasına davalının sebebiyet verdiği, uzun süreli kira ilişkisinin davanın açıldığı anda davacı yanca bilinmesinin kendisinden beklenemeyeceği dikkate alınarak davalı şirket yararına vekâlet ücreti ve yargılama giderlerine hükmedilmemiştir (Yargıtay 4. HD’nin 22.03.2021 gün ve 2021/418-1358 sayılı ilamı ile yerleşik diğer içtihatlar).
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda da açıklandığı üzere;
1)Asıl davanın kabulü ile;
Araçta oluşan değer kaybı nedeni ile hesaplanan 12.565,45 TL’nin mükerrer tahsilata yol açmayacak şekilde (birleşen dava davalısı … ile müteselsil sorumluluğu bulunduğu dikkate alınarak) 18.05.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … Sigorta Anonim şirketinden tahsili ile davacıya ödenmesine,
2)Birleşen 2021/797-821 sayılı davada;
a)Davalı … aleyhine açılan davanın kısmen kabulü ile;
Araçta oluşan değer kaybı nedeni ile hesaplanan 12.565,45 TL’nin mükerrer tahsilata yol açmayacak şekilde (asıl dava davalısı … Sigorta A.Ş ile mütelselsil sorumluluğu bulunduğu dikkate alınarak) 25.03.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’dan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Araçta meydana gelen kar mahrumiyeti yönünden hesaplanan 2.500,00 TL’nin 25.03.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’dan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
b)Davalı … Otomotiv Şirketi yönünden değer kaybı ve araç mahrumiyet zararının tazmini talebiyle açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeni ile reddine,

A)Asıl dava yönünden;
1-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 858,35 TL harçtan, peşin alınan 368,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 490,05 TL karar harcının mükerrer tahsilata yol açmayacak şekilde (Birleşen dava davalısı … ile müteselsil sorumluluğu bulunduğu dikkate alınarak) davalı … Sigorta Anonim şirketinden tahsili ile Hazineye irat kaydına,
2-Zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00 TL’nin davalı … Sigorta Anonim şirketinden tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin mükerrer tahsilata yol açmayacak şekilde (Birleşen dava davalısı … ile müteselsil sorumluluğu bulunduğu dikkate alınarak) davalı … Sigorta Anonim şirketinden tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 1.008,00 TL harç toplamı ve 2.721,20 TL posta, tebligat ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.729,20 TL yargılama giderinin 1/2’si olan 1.864,60 TL’nin davalı … Sigorta Anonim şirketinden tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmının HMK’nun 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde ve istek halinde yatırana iadesine,
B)Birleşen 2021/797-821 sayılı dava yönünden;
1-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 1.029,13 TL harçtan, peşin alınan 309,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 720,13 TL karar harcının mükerrer tahsilata yol açmayacak şekilde (Asıl dava davalısı … Sigorta A.Ş. ile müteselsil sorumluluğu bulunduğu dikkate alınarak adı geçen davalıdan tahsilatı yapılacak 490,05 TL ile sınırlı olmak üzere) davalı …’dan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
2-Davacı tarafından yatırılan 1.008,00 TL harç toplamı ve 2.721,20 TL posta, tebligat ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.729,20 TL yargılama giderinin 1/2’si olan 1.864,60 TL’nin kabul ret oranına göre hesaplanan 1.554,45 TL’sinin davalı …’dan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Birleşen davada değer kaybı yönünden davacı duruşmada kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin mükerrer tahsilata yol açmayacak şekilde (Asıl dava davalısı … Sigorta A.Ş ile mütelselsil sorumluluğu bulunduğu dikkate alınarak) davalı …’dan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Birleşen davada kar mahrumiyeti tazminatı yönünden davacı duruşmada kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul ve red oranına göre hesaplanan 2.500,00 TL vekalet ücretinin davalı …’dan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı … kar mahrumiyeti yönünden duruşmada kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul ve red oranına göre hesaplanan 3.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı Serkan’a verilmesine,
6-Birleşen dosyada davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısım var ise talep halinde yatırana iadesine,
7-Davalı … Otomotiv İnş…. Ltd. Şti kendisini bir vekil ile temsil ettirmiş ise de davacının dava açmasına davalının sebebiyet verdiği de anlaşılmakla, adı geçen davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, davalı … Sigorta vekili ile davalı … vekillerinin yüzüne karşı davanın değeri itibari ile KESİN olarak karar verildi. 17/01/2023

Katip
¸e-imza

Hakim
¸e-imza