Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/59 E. 2021/32 K. 27.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/59 Esas – 2021/32
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/59 Esas
KARAR NO : 2021/32

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :

DAVA : Konkordatonun Feshi
DAVA TARİHİ : 26/01/2021
KARAR TARİHİ : 27/01/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 27/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan Konkordatonun Feshi davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin teklif etmiş olduğu konkordatonun …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 19.06.2020 tarihli ve ….. Karar numaralı kararı ile tasdik edildiğini, davalının konkordato projesine ve mahkemenin tasdik kararının 1. numaralı maddesine göre konkordatoya tabi borçların tasdik tarihini takip eden 7. aydan başlamak üzere 42 ayda eşit taksitte ödenmesi gerektiğini, davalı şirket tarafından konkordato tarihinden önce keşide edilen; ….Şubesi 9125033 Seri Numaralı , 20.12.2018 vadeli 100000,00 TL bedelli, …. Ankara / …. Şubesi 9125026 Seri Numaralı , 30.01.2019 vadeli 125000,00 TL bedelli, ….. Şubesi 9125027 Seri Numaralı , 28.02.2019 vadeli 125000,00 TL bedelli, …. Şubesi 9125028 Seri Numaralı , 31.03.2019 vadeli 125000,00 TL bedelli, ….. 9125036 Seri Numaralı , 20.03.2019 vadeli 100000,00 TL bedelli çeklerin ciro yolu ile müvekkil şirkete geçmiş olup, çeklerden dolayı müvekkili şirketin davalıdan 575.000,00-TL alacaklı olduğunu, davalı şirketin konkordato geçici ve kesin mühlet alması sebebi ile iş bu çeklerin karşılığının vadelerinde ödenmediğini, ayrıca yine müvekkili şirketin davalı şirketten, konkordato mühleti içinde … .tarafından davalı şirkete düzenlenen ve ciro yolu ile ….. Şti.’ye, sonrasında da müvekkil şirkete cirolanan her biri 100.000,00-TL bedelli, 20.12.2019 vadeli , 20.01.2020 vadeli , 20.02.2020 vadeli, 20.03.2020 vadeli, 20.04.2020 vadeli, 20.05.2020 vadeli, 20.06.2020 vadeli, 20.07.2020 vadeli, 20.08.2020 vadeli 20.09.2020 vadeli, 20.10.2020 vadeli, 20.11.2020 vadeli olmak üzere toplamda 12 adet senetten doğan 1200.000,00-TL alacağı bulunduğunu, konkordato süresi içerisinde düzenlenen iş bu senetlerin ilki vadesinde ödenmeyince davalı borçlu şirket ile irtibata geçildiğini, davalı şirket tarafndan da bu senetlerin konkordato komiserlerinin onayı olmaksızın düzenlenerek (cirolanarak) piyasaya sürüldüğünü, bu nedenle ödenmeyeceğinin beyan edildiğini, bunun üzerine davalı şirketin görevlendirilen komiserleri ile irtibata geçildiğini, iş bu senetlerden doğan alacaklarının senet görüntüleri ile birlikte komiserlere iletildiğini, komiser kurulu tarafından, bahsi geçen senetlerin komiser izni olmaksızın cirolandığı ve piyasaya sürüldüğü bilgisinin verildiğini, bu hususun Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. Esas Sayılı dosyasında duruşma tutanakları, davalı şirket ve görevlendirilen komiser beyanları ve dosyada mübrez komiser raporları ile de sabit olduğunu, davalı yanın tamamen kötü niyetli olduğunun açık olduğunu, konkordato sürecinde iken mahkemenin kararlarına ve komiser heyetinin talimatlarına aykırı davranarak komiser izni olmaksızın senet ciroladığını, sonrasında senetlerin komiser izni olmaksızın ciroladığını ve senetlerin bu nedenle geçerli olmadığını gerekçe göstererek senetleri ödemediğini, davalı yanın kendi kusurundan haksız yarar elde ederek müvekkili şirketi zarara uğratmayı amaçladığını, davalı borçlunun tutum, davranış ve işlemlerinin doğruluk ve güven kuralı ile bağdaşmadığını, konkordato geçici veya kesin mühleti içerisinde olan borçlunun konkordato komiserinin onayı olmaksızın üstlenmiş olduğu bütün borçların konkordato kapsamında olduğunu ve konkordato projesine göre ödenmesi gerektiğini, bu nedenle, …Noterliğinin …. yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davalı şirkete, …. Noterliğinin ….. yevmiye numaralı ihtarnamesi ile de davalı şirkete atanmış kayyıma, müvekkili şirketin, davalı şirketten, konkordatoya tabi olan yukarıda dayanakları ile belirtmiş oldukları alacağını ve iş bu alacağın ödeme planına eklenmesini ihtar etmiş olsalar da davalı şirket ve atanmış kayyımı tarafından iş bu taleplerinin reddedildiğini, davalı şirketin …. Noterliği’nin …..yev. Numaralı cevabı ihtanamesi ile konkordato projesinin mahkeme tarafından tasdik edilmesinden sonra projeye herhangi bir ekleme yapılmasının hukuken mümkün olmadığından ve konkordato başvuru tarihinden öncesine dair bir alacak talebi olmadığından bahisle senet bedellerinin proje kapsamında ödenmesi taleplerinin reddettiklerinin taraflarına ihtar edildiğini, yine aynı şekilde davalı şirkete atanmış kayyım …. tarafından gönderilen …. Noterliği’nin …. Yev. Numaralı cevabı ihtarnamesi ile, taraflarına mahkemece onaylanmış konkordato projesine ekleme çıkarma yapılamayacağından ve konkordato projesine ekleme talep süresini kaçırmış bulunduklarından taleplerinin reddedildiğinin ihtar edildiğini, müvekkili alacağının davalının konkordato başvuru tarihinden öncesine dair bir alacak olduğunun tartışma götürmez bir gerçek olduğunu, bu çeklerin davalı şirketin ve atanan kayyımının beyanlarının aksine şirketin Mahkemeye sunmuş olduğu 09/11/2018 tarihli konkordato ön projesinde, 6. Numaralı Konkordato Kapsamındaki Borçlar başlığı altında 6.2 İkinci grup alacaklar listesinde ve projenin 8. ve 9. sayfalarında da yer aldığını, ayrıca davalı şirketin yine ….. Noterliği’nin ….. yev. Numaralı cevabı ihtanamesi ile iş bu alacaklarına ve ihtarnemelerine konu senetlerin hiç birinin doğrudan müvekkili şirkete verilmediğini, davalı şirket ile müvekkili şirket arasında hiç bir ticari münasebet bulunmadığını, bu senetlerin tamamının mal alınması amacı ile ….. Şti’ye verilmiş olup Özcanlar şirketi tarafından davalıya mal verilmemesine rağmen kötü niyetle müvekkili şirkete verildiğini ve bu hususun da müvekili şirketçe bilindiğini, bu nedenlerle müvekkili şirketin senet bedellerinden alacaklı olmadığını iddia ederek abesle iştigal etmekte olduğunu, davalı şirketin, …. tarafından düzenlenip tedavüle çıkarılan senetleri cirolayarak iş bu senetler sebebi ile keşideci ve cirantalar ile birlikte müşterek ve müteselsilen müvekkil şirkete borçlandığını, müvekkili şirket ticari hayatın olağan akışı gereği iş bu senetleri ciro yolu ile devraldığını, davalı yanın iş bu senetler sebebi ile müvekkile borçlanması için senetlerin doğrudan müvekkili şirkete verilmesine yahut davalı şirket ile müvekkili şirket arasında doğrudan bir ticari ilişki olmasına gerek olmadığını, iş bu senetlerin özellikleri gereği temel hukuki ilişkiden bağımsız olduklarını, kıymetli evrakta mücerretlik ilkesi gereği, senette yer alan hak ile bu hakkın oluşumuna neden olan temel borç ilişkisi arasındaki bağın ortadan kalktığını, yine soyutluk ilkesi gereği, senet düzenleyenin düzenlediği senetle borçlandığını ve davalının temel borç ilişkisindeki sakatlığı müvekkili şirkete karşı ileri süremeyeceğini beyan ederek, konkordatonun müvekkili açısından kısmen feshine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
KABUL VE GEREKÇE : Dava, konkordatonun kısmen feshi istemine ilişkin olup, davanın yasal dayanağı İİK. 308/e maddesidir.
İİK. 308/e maddesinde açıkça konkordatonun kısmen fesih talebinin konkordatoyu tasdik eden mahkemeden talep edilebileceği düzenlenmiş olmakla ve somut olayda, konkordato tasdikine ….Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. karar sayılı ilamı ile hükmedilmekle, davada Ankara ….Asliye Ticaret Mahkemesi’nin görevli olduğu saptanmıştır.
HMK 114/1-c maddesi gereğince, mahkemenin görevli olup olmadığına ilişkin dava şartının, HMK nun 115 maddesi gereğince mahkemece davanın her aşamasında re’ sen dikkate alınması gerektiği gözetilerek, mahkememizin görevsizliği nedeni ile HMK nun 114/1-c ve 115/2 maddesi uyarınca davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmış ve aşağıdaki hüküm fıkrası tesis kılınmıştır.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİ nedeni ile HMK nun 114/1-c ve 115/2 maddesi uyarınca davanın usulden REDDİNE,
2- Kararın kesinleşmesine müteakip talep halinde dosyanın yetkili ve görevli ANKARA ….. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’ne gönderilmesine,
3-HMK nun 331/2 maddesi gereğince yargılama giderlerinin yetkili ve görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
4-İş bu ilam taraflardan birinin süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli ya da yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesi gerektiği, aksi takdirde talep halinde HMK 20. maddesi gereğince mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği hususunun taraflara ihtaratına;
Dair, evrak üzerinden yapılan inceleme sonucu, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/01/2021

Başkan
¸e-imza
Üye
¸e-imza
Üye
¸e-imza
Katip
¸e-imza