Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/559 E. 2021/484 K. 15.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/559 Esas
KARAR NO : 2021/484

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/01/2021
KARAR TARİHİ : 15/09/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 17/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının 2016 yılında Keçiören’de bulunan “… Oto Kiralama” adlı bir iş yerinden bir günlüğüne 300,00 TL karşılığında bir araç kiraladığını, kiralama esnasında firma, davacıdan teminat olarak bir senet imzalamasını, aracı geri teslim aldıklarında senedi iade edeceklerini söylediklerini, davacının, senedi yalnızca isim, soyisim ve TC. Kimlik numarası kısımlarını doldurarak imzaladığını, senedin geri kalan kısımlarını tamamen boş olarak bırakıldığını, davacının, aracı teslim ederken senedi istediğini, ancak senedin teslim edilmediğini, araç kiralama firması sahibinin, ortağı ile ayrıldıklarını, senetten haberinin olmadığını, bu sebeple senedi iade edemeyeceğini beyan ettiğini, daha sonraki süreçte davacının, aracı kiraladığı kişiye ulaşamadığını ve senedin iş yerinde kaldığını, davaya konu senedin boş kısımlarının 2018 yılında daktilo ile doldurulduğunu ve 37.500,00 TL bedel yazılarak alackalı kısmında da davacının tanımadığı …’ın ismi yazılarak … Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davacının şikayeti üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı … Soruşturma sayılı dosyasında araç kiralama şirketinde çalışanların ifadelerinin alındığını ve ifadesi alınan şahısların çelişkili beyanlarda bulunarak söz konusu senedin davacıya teslim edilmediğini, teyit ettiklerini, bu sebeple telafisi imkansız bir zararın doğmaması amacıyla dava sonuçlanıncaya kadar takip üzerine ihtiyati tedbir konularak takibin durdurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememizce yapılan değerlendirme sonunda, davacının 2016 yılında Keçiören’de bulunan “… Oto Kiralama” adlı bir iş yerinden bir günlüğüne 300,00-TL karşılığında bir araç kiraladığı, kiralama esnasında firmanın davacıya teminat olarak bir senet imzalattığı, aracı teslim ederken senedin istendiği, ancak senedin teslim edilmediği belirtilerek davalıya karşı menfi tespit davası açtıkları, bu çerçevede yapılan incelemede 6100 sayılı HMK’nın 4. maddesinde Sulh Hukuk Mahkemesi’nin görev alanının düzenlendiği, söz konusu maddenin 4/1-a maddesinde ” …. Kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları, ….” şekilinde düzenlemenin bulunduğu, söz konusu düzenleme uyarınca kira ilişkisinden kaynaklı tüm uyuşmazlıklara bakma görevinin Sulh Hukuk Mahkemesi’nin görevinde bulunduğu, mevcut olayımızda da kira ilişkisinden kaynaklı olarak menfi tespite konu kambiyo senedinin doldurulduğunun iddia edildiği, bundan dolayı mevcut davaya bakma görevinin Sulh Hukuk Mahkemesi’nde olduğu, zira aynı konuya ilişkin Yargıtay 3.Hukuk Dairesi’nin …. Karar sayılı kararlarının da bu yönde olduğu görülmüş olup tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde mevcut davaya bakma görevinin Sulh Hukuk Mahkemesi’nde olduğu anlaşılmış ve davanın görev yönünden usulden reddine dair aşağındaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
1)Mahkememizin görevsizliği nedeni ile HMK nun 114/1-c ve 115/2 maddesi gereğince davanın usulden REDDİNE,
2)Kararın kesinleşmesine müteakip talep halinde dosyanın görevli Ankara Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3)HMK’nun 331/2 maddesi gereğince yargılama giderlerinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
4)İş bu ilam taraflardan birinin süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli ya da yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesi gerektiği, aksi takdirde re’sen HMK 20. Maddesi gereğince mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği hususunnu taraflara ihtaratına,
Dair, tarafların yokluğunda tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 15/09/2021

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza