Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/557 E. 2022/65 K. 08.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/557 Esas – 2022/65
T.C.
ANKARA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/557 Esas
KARAR NO : 2022/65

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 14/09/2021
KARAR TARİHİ : 08/02/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 11/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dava dışı borçlu … GRUP İNŞ SAN TİC LTD ŞTİ tarafından keşide edilerek müvekkili tarafından tahsile konulan 30.11.2017 keşide tarihli 103.934,26-TL bedelli … seri nolu çek (Yeni Sanayi Şubesi/Ankara) çekin karşılıksız çıktığını, bu çekle ilgili yapılan takibin semeresiz kaldığını, davalı bankanın Çek Kanunu kapsamında çek hesabı açarken göstermesi gereken özeni ve dikkati göstermediğini, çek hesabı açılmaması gereken şirket adına çek hesabı açarak müvekkilinin zarara uğramasına neden olduğunu, dava dışı borçlu şirketin mali durumunun çek karnesi almaya yeterli olmadığı halde davalı banka çek hesabı açarken gerekli özeni göstermediğini, bankaların yükümlülüğünün 5941 sayılı Çek Kanunu’nun 2nci maddesinde ayrıca ve açıkça vurgulandığını, davalı bankanın dava dışı borçlu şirkete çek karnesi verirken henüz vadesi gelmemiş, ödenmeyen çok sayıda çeki olduğunu buna rağmen çek karnesi verdiğini, şirket ortaklarının TCMB’dan karşılıksız çek kaydı bulunup bulunmadığının araştırılmadığını, şirket ve ortakları hakkında icra takipleri olup olmadığının araştırılmadığı, şirketin ve ortaklarının Vergi ve SGK borçlarının araştırılmadığını, Kurumlar Vergisi Beyannameleri ve ekleri ile Bilançoların gereği gibi incelenmediğini, bu beyanname ve bilançolara göre şirket likit değerlerinin (Hazır Değerler) çek karnesi alma (kredi) yeterliliğinde olmadığını, şirket ve ortakları adına müşteri istihbarat sorgulama ekranından karşılıksız çek, protestolu senet ve kanuni takip işlemi olup olmadığının sorgulanmadığını, davacı müvekkili adına işbu belirsiz tazminat alacağı davasına konu edilen değer kaybının varlığının ve miktarının belirlenebilmesi, ancak yargılama sırasında bir kısmı davalının elinde olan delilerin toplanıp değerlendirilmesinden yani HMK 107/2 maddesinde belirtildiği gibi tahkikatten sonra mümkün olabileceğini, bu nedenle iddia edilen zararın dava tarihi itibariyle miktar ve değerinin tam ve kesin olarak belirleyebilmesinin davacıdan beklenemeyeceğinin kabul edilmesinin gerektiğini, açıklanan nedenlerle fazlaya ilişkin hak ve alacaklarının saklı kalmak kaydıyla alacak değerinin tam ve kesin olarak belirlendiği aşamada HMK m.107 hükmü gereğince arttırılmak üzere şimdilik 1.000,00-TL’nin öncelikle çekin karşılıksız çıktığı (zararın doğduğu) 30.11.2017 tarihinden itibaren, kabul görmez ise dava tarihinden itibaren 3095 sk m.2/2’ye göre işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkile ödenmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dışı … Grup İnş. San. Tic. Ltd. Şti. ile müvekkili banka arasında 04/06/2013 tarihinde çek ilişkisi başladığını, ilgili şirkete çek karnesi tesis edilmesi aşamasında şirketin çek yasaklısı olup olmadığının araştırıldığını, çek yasaklısı olmadığının tespit edildiğini, çek teslimi aşamasında firma hakkında yapılan araştırmalarda, çek karnesi tesis edilene kadar firmanın başka bankalara çeklerinin ödendiğini, firmanın başka bankalar nezdinde yüksek kredi limiti olduğunun tespit edildiğini, çek karnesi teslimi aşamasında karşılıksız çekinin olmadığının tespit edildiğini, müvekkili banka tarafından firmanın sosyal ve ekonomik durumunun araştırılması bakımından gereken özenin gösterildiğinin açık olduğunu, müvekkili banka tarafından, çek teslim edilirken tüm yükümlülüklerin yerine getirildiğini, bu nedenle bankanın herhangi bir kusur ve sorumluluğunun bulunmadığını, dava dışı şirketin daha sonraki bir dönemde ödeme güçlüğüne düşmesi nedeniyle çek bedelini ödeyememiş olması nedeniyle çek bedelinden müvekkili bankanın sorumlu tutulmaya çalışılmasının açıkça hukuka aykırı olduğunu, açıklanan nedenlerle belirsiz alacak davası olarak açılan davanın usulden reddini, aksi kanaatte olunursa davanın esastan reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Taraflar arasındaki ihtilafın; Davalı tarafından dava dışı … Grup….Ltd.Şti.’ye verilen çek defterinde davalının kusurlu olup olmadığı, kusurlu ise dava dışı şirketin kestiği çekten dolayı davalının davacıya karşı sorumlu olup olmadığı, sorumlu ise miktarı noktasında toplandığı anlaşılmaktadır.
Ankara … Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının uyap sureti, Türkiye Bankalar Birliği Risk Merkezi’nden dava dışı şirkete ait yasaklama kararı ve protestolu senet kaydının olup olmadığını gösterir belgeler, dava dışı şirketin T…. Bankası A.Ş.’den çek karnesi verilirken istenilen belgelerin tamamı getirtilerek dosya içerisine eklenmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonunda, davaya konu çekin yer aldığı çek karnesinin davalı banka tarafından dava dışı firmaya 16/08/2017 tarihinde teslim edildiği, söz konusu çek karnesi teslim edilmeden önce Çek Kanunu kapsamında davalı tarafından alınması gerekli zorunlu tüm evrakların ve yapılması gerekli tüm zorunlu araştırmaların yapıldığı, buna ilişkin kayıtların dosya içerisine alındığı, yine Türkiye Bankalar Birliği Risk Merkezi’ne müzekkere yazılarak çek karnesinin verildiği tarihten önce ve sonrasına dair dava dışı … Grup….Ltd.Şti.’nin karşılıksız çıkan çek ya da protestoya kalan senedinin olup olmadığının sorulduğu, gelen yazı cevabı incelendiğinde dava dışı şirketin ilk protestosunun 04/12/2017 tarihinde senetten dolayı yapıldığı, söz konusu tarih öncesine ilişkin herhangi bir dava dışı şirketin karşılıksız çıkan çeki ya da protestoya uğrayan senedinin bulunmadığı, 04/12/2017 tarihinden sonra çok sayıda karşılıksız çıkan çek ve protesto edilen senedinin bulunduğu, çek karnesi verildikten sonra dava dışı şirketin kötüye gidişatından davalı bankanın sorumlu tutulamayacağı, çek karnesinin verildiği tarih itibari ile davalı bankaya çek karnesinin verilmesinden dolayı dosya kapsamında isnat edilecek bir kusur bulunmadığından davaya konu çekten dolayı davacıya karşı davalı bankanın sorumlu olmadığı anlaşılmış ve davacının davasının reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
1-Davanın reddine,
2-Alınması gerekli karar ve ilam harcı 80,70-TL olduğundan peşin olarak alınan 59,30-TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40-TL harcın davacıda alınarak hazineye irat kaydına,
3-Zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davalı duruşmada kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/2 maddesi uyarınca hesaplanan 1.000,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısım var ise karar kesinleştiğinde talep halinde yatırana iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı kesin olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.08/02/2022