Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/427 E. 2021/421 K. 07.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/427 Esas
KARAR NO : 2021/421

DAVA : İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/03/2017
KARAR TARİHİ : 07/07/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 09/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle müvekkil davacının 07/09/02018 tarihinde davalı kooperatife üye olduğunu, A nakara ….Noterliğinin 18/02/2016 tarih ve ….yevmiye numaralı ve 29/07/2016 tarih … yevmiye numaralı ihtarnameleri ile istifa ettiğini, davali taraftan,üyelikten ayrılam nedeni ile ortaklık payı ve ödenilen aidatların yasal kesintiler yapıldıktan sonra iadesinin talep edildiğini, yanıt alınamaması üzerine alacağın tahsili için … Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası ile ile icra takibi başlatıldığını, davalı kooperatifin”müvekkilin üye olarak aidat ödeme yükümlülüğü olduğu” gerekçesiyle takibe itiraz ederek takip durudurullmasını sağladığını, müvekkil davacının bitmiş bir aldığını,evin iskanının davalı kooperatif tarafından alınacağı belirtilidiği için kooperatife üye olduğunu,verilen sözlerin yerine getirilmemesi nedeni ile istifa ettiğini, üyeliği sırasında kooperatifin müvekkil davacıyı genel kurula davet etmediğini, genel kurul kararlarının iletilmediğini, davalı kooperatifin konu ile ilgili genel kurul kararı var ise de müvekkile usulüne uygun tebliğ edilmediğini,davalı kooperatifin istifa edildiğinin bildirillmesine rağmen müvekkilin davalı kooperatifin üyesi olduğu gerekçesiyle takibe itiraz ettiğini ve kötü niyetli davrandığını beyanla, davanın kabulü ile davalı kooperatifin … Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin devamın, davalının dava konusu alacağın % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: davacı tarafın 07/09/2015 tarihinde … parselde kayıtlı 4 numaralı daireyi satın aldığından müvekkil kooperatife üye olma isteğini bildirdiğini, 2015-37 sıra numaralı yönetim kurulu kararı ile davacının üyelik başvurusunun kabul edildiğini, 01/09/2015 tarihinden sonraki aidatlardan yükümlü olmasına karar verildiğini,davacı tarafın noter aracılığıyla gönderdiği istifanamelerin Kooperatifler Kanununa uygun olmadığını, yazılı başvuru yapılmadığı için konunun genel kurulda görüşülmediğini,bu nedenle karar bağlanmadığını, davacı tarafın iadesini talep ettiği aidatların hangi dönemlere ait olduğunu, bu nedenle aidat borcunun bulunduğunu,istifasının genel kurulda kabulüne kadar üyeliğinin devam ettiğini, davacı tarafın iskan alınmaması nedeniyle üyelikten istifa ettiğinin beyan edildiğini, ancak gayrimenkulün devredilmediğini, davacının üyelik aidatı ödemeden kooperatif imkanlarından faydalanmaya çalıştığını, … Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasına yapılan itirazın haklı olduğunu, takibin iptalinin gerektiğini, % 20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatı ödemeye mahkum edillmesine karar verilmesini talep etmiştir.
… Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası mevcut dosya içerisine alınmıştır.
Tarafların bildirmiş olduğu deliller topladıktan sonra dosyanın bilirkişiye tevdi edildiği, söz konusu bilirkişi tarafından hazırlanan 14/11/2017 tarihli rapora göre, davacının çıkma alacağının 5.508,52-TL olduğu ancak istifa ettiği 2016 yılının bilançosunun 09/07/2017 tarihli Genel Kurul’da görüşülerek onaylanmış olması nedeniyle takip tarihi olan 20/02/2017 tarihi itibariyle alacağın muaccel hale gelmediği, davacının alacağının ancak 10/08/2017 tarihi itibariyle muaccel olacağının rapor edildiği görülmüştür.
Davacı vekili tarafından dosyaya 21/11/2017 havale tarihli ıslah dilekçesinin sunulduğu, söz konusu ıslah dilekçesi ile davanın tamamen ıslah edildiği ve alacak davasına dönüştürüldüğü 5.508,52-TL alacağın muacceliyet tarihi olan 09/08/2017 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan talep edildiği görülmüştür.
Mahkememizce yapılan yargılama sonunda, tarafların bildirmiş olduğu deliller topladıktan sonra dosyanın bilirkişiye tevdi edildiği, söz konusu bilirkişi tarafından hazırlanan 14/11/2017 tarihli rapora göre, davacının çıkma alacağının 5.508,52-TL olduğu ancak istifa ettiği 2016 yılının bilançosunun 09/07/2017 tarihli Genel Kurul’da görüşülerek onaylanmış olması nedeniyle takip tarihi olan 20/02/2017 tarihi itibariyle alacağın muaccel hale gelmediği, davacının alacağının ancak 10/08/2017 tarihi itibariyle muaccel olacağının rapor edildiği, söz konusu raporun usul ve yasaya uygun olarak hazırlanması, denetime elverişli olması nedeniyle mahkememizce kabul edildiği, sonrasında davacının davasını tümden ıslah ederek alacak davasına çevirdiği, söz konusu ıslah dilekçesi değerlendirildiğinde; her ne kadar dava alacak davasına çevrilmiş ise de her davanın açıldığı tarihteki şartlara göre değerlendirilmesinin gerektiği, ıslah ile alacağa çevrilen talebin de dava tarihi itibariyle değerlendirilmesinin gerektiği, mevcut davanın 07/03/2017 tarihinde açıldığı, dosyaya alınan bilirkişi raporuna göre davacının alacağının 10/08/2017 tarihi itibariyle muaccel olacağı, dava tarihi itibariyle muaccel bir alacağın bulunmadığı görülmüş olup tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde, dava tarihi itibariyle davacının muaccel bir alacağı olmadığından davanın reddine şeklinde karar verildiği, söz konusu kararın T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23.Hukuk Dairesi tarafından 25/06/2021 tarih, …Karar sayılı ilamı ile “… Ticaret Mahkemesi’nin …. K. sayılı dava dosyasında verdiği 13/03/2018 tarihli kararının, ESASI İNCELENMEDEN KALDIRILMASINA ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın karar veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE” şeklinde karar verildiği görülmüştür.
Mahkememizce yapılan yargılama sonunda, mahkememizce verilen kararın Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23.Hukuk Dairesi tarafından yetkili mahkemenin Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunda bahisle kesin olarak kaldırıldığı görülmüş olup tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23.Hukuk Dairesi’nin kararı doğrultusunda mevcut davanın yetkisizlikten dolayı usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
1-Mahkememizin yetkisizliği nedeni ile HMK nun 114/1-ç ve 115/2 maddesi uyarınca davanın usulden REDDİNE,
2-Kararın kesinleşmesine müteakip talep halinde dosyanın yetkili Ankara Batı Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine,
3-HMK’nun 331/2 maddesi gereğince yargılama giderlerinin yetkili mahkemece hüküm altına alınmasına,
4-İş bu ilam taraflardan birinin süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli ya da yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesi gerektiği, aksi takdirde resen HMK 20. maddesi gereğince mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği hususunun taraflara ihtaratına;
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğiden itibaren iki haftalık süre içerisinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.03/02/2021

Katip …
¸¸

Hakim …
¸¸