Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/426 E. 2022/42 K. 27.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/426 Esas – 2022/42
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/426 Esas
KARAR NO : 2022/42

DAVA : İflas (Doğrudan Borçlu Tarafından Talep Edilen İflas (İİK 178))
DAVA TARİHİ : 03/07/2021
KARAR TARİHİ : 27/01/2022
GR.KR.YZM.TARİHİ : 28/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan İflas (Doğrudan Borçlu Tarafından Talep Edilen İflas (İİK 178)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; müvekkili şirketin kurulduğu tarih olan 23/06/2014 tarihinden bugüne kadar ağır tonajlı araçların parça alım-satım işi ile iştigal ettiğini, 2018 yılında özellikle inşaat sektöründe yaşanan kriz nedeni ile mali dengesinin bozulduğunu, Ankara … Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı ilamı ile konkordatosunun tasdik edildiğini, 2020 yılı başında meydana gelen pandemi koşulları sebebi ile git gide ağırlaşan ekonomik şartlardan dolayı müvekkili şirketin ciro kaybına ve kar kaybına uğradığını, iyi niyetli olarak ödeme yapmaya çalıştığını ancak mevcut malvarlığının borçlarını ödemeye yetmediğini ve en sonunda tıkanma noktasına geldiğini, tasdik edilen konkordato kapsamında ödenmesi gereken 7 taksitten sadece bir tanesinin ödenebildiğini, şirketin borca batık olduğunu, borca batıklık ara bilançosunu dava dilekçesi ekinde sunulduğunu beyan ederek, İİK 178/1-2-3 ve İİK 179 maddesi uyarınca şirketin iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
KABUL VE GEREKÇE : Dava, İİK 178/1-3 ve İİK’nın 179. maddesine dayalı limited şirketin doğrudan iflas istemine ilişkindir.
İİK’nun 178/1. maddesi uyarınca iflasa karar verilebilmesi için şirketin aciz halinde bulunması gerekli olup, aciz hali borçlunun ödeme araçlarından yoksunluğu nedeniyle, derhal ödemesi gereken para borçlarını ödemek konusundaki iktidarsızlığıdır. Borçlunun aciz hali ne kadar ağır olursa olsun (İİK.nun 178/III deki durum olmadıkça) kendi iflâsını isteyen borçlu aciz halinde bulunduğunu ispat etmek zorundadır. Ayrıca, borçlunun istem dilekçesine bütün aktif ve pasifi ile alacaklıların isim ve adreslerini gösteren mal beyanını eklemesi şarttır, bu belge mahkemeye ibraz edilmedikçe iflas kararı verilemez.
Yine İİK 178/3 maddesi uyarınca doğrudan iflasa karar verilebilmesi için yapılan haciz neticesinde borçlunun yarı mevcudunun elinden çıkması sureti ile kalanının muaccel ve vadesi bir yıl içerisinde dolacak olan borçlarının karşılamaması gerekmektedir.
Ayrıca İİK’nın 179. maddesi uyarınca iflasa karar verilebilmesi için de şirketin borca batık durumda olması zorunludur. Borca batıklığın tespiti için TTK’nın 376. maddesi uyarınca bir borca batıklık bilançosu hazırlanmalıdır. Zira, TTK’nın 376. maddesine göre borca batıklık bilançosunda aktiflerin rayiç değerden bilançoya geçirilerek borca batıklık bilançosunun çıkarılması gerekir. Böyle bir talep üzerine mahkemece, bu şirketin öncelikle borca batık durumda olup olmadığı rayiç değerlere göre tespit edilmelidir. Bunun için borçlu şirket tarafından mahkemeye ibraz edilen bilanço üzerinde mahallinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak, rayiç değerler ve yapılan araştırma ve inceleme sonucu elde edilen gerçekçi verilere göre bilirkişilerce yeniden oluşturulacak şirket bilançosu (borca batıklık bilançosu) da dikkate alınıp bir sonuca gidilmelidir. Bir sermaye şirketinin borca batıklık bildiriminde bulunarak iflasını istemesi halinde, bu durumun mahkemece re’sen tesbiti gerekir. Borca batıklığın tesbitinde sadece davacının kayıtlarına değil, varlıklarının rayiç değerlerine de özellikle bakılmalı, davacının sunduğu delillere ek olarak, mahkemece gerekli görülen diğer deliller toplanmalı, bu kapsamda ilgisi görülen kamu kurumlarından alınacak bilgiler, yapılacak keşif ve mahkemece atanacak bilirkişilerce düzenlenecek raporlar da değerlendirilmelidir. Yine, dava teorisindeki genel ilkenin bir istisnası olarak, borca batıklık sadece dava tarihi itibariyle değil, yargılama safhasındaki olumlu veya olumsuz gelişmeler de dikkate alınarak belirlenmelidir.
Yukarıda açıklanan hukuki gerekçeler ışığında mahkememizce alınan bilirkişi heyet raporundan rayiç değer bilançosuna göre davacı şirketin aktif malvarlığı toplamının 4.474.195,03-TL olup, pasif toplamının ise 10.384.157,57-TL olduğu, bu suretle şirketin öz varlığının -5.909.962,54-TL olup, davacı şirketin varlıklarının borçlarını karşılama oranının %43 olduğu, bu suretle şirketin rayiç değer bilançosuna göre borca batık olduğu, yine şirketin İİK 178/1 maddesi kapsamında ödeme araçlarındaki yoksunluğu nedeni ile derhal ödemesi gereken para borçlarını ödeme konusunda iktidarsızlığa haiz olup aciz halinde olduğu, ayrıca şirketin rayiç değeri 243.750,00-TL olan 06 AGH 882 plakalı aracının Türkiye İş Bankası tarafından haczedildiği, bunun dışında talepte bulunanın aktifinde bulunan diğer mal varlıklarına haciz uygulandığına ilişkin kayıt bulunmadığı, şirketin aktifinde kayıtlı varlıkların rayiç değerinin 3.986.695,03-TL olup, vadesi dolan ve bir yıl içerisinde ödenmesi gereken borç tutarının da 11.872.124,47-TL olduğu anlaşılmış, ibraz edilen rapor mahkememizce hukuka uygun ve hüküm kurmak için yeterli kabul edilmiştir.
Böylelikle, davacı şirketin Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sicil numarasına kayıtlı olup, davacı şirketin İİK. 43. maddesi gereğince iflasa tabi olduğu, davacı şirketin muamele merkezi itibariyle İİK. 154. maddesi kapsamında mahkememizin yetkili olduğu, davacı vekilinin vekaletnamesinde iflas özel yetkisinin bulunduğu, İİK 178/1-3 maddesi kapsamında kalan iflas talebi yönünden iflas ilanlarının yaptırıldığı, İİK 179 maddesi kapsamındaki borca batıklık sebebi ile iflas ilanlarının yapılması konusunda yasal düzenleme bulunmadığı, iflas avansının mahkeme veznesine depo edildiği, bu suretle şirketin borca batıklık sebebi ile İİK 179 maddesi uyarınca iflasına karar verilmesi gerektiği, borca batıklık sebebi ile şirketin iflasına karar verilmekle ayrıca İİK 178/1-3 maddesi kapsamında şirketin iflasının talep edilmesinde davacının hukuki yararının kalmadığı, davacı şirketin konkordato projesinin tasdik edilmiş olmasının borca batıklık sebebi ile şirketin iflasına karar verilmesine yasal engel oluşturmadığı kabul edilerek, davalının İİK’nun 179. maddesi gereğince iflasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm fıkrası tesis kılınmıştır.
HÜKÜM :
Davanın KABULÜ ile,
1-Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sicil numarasına kayıtlı … MOTORLU ARAÇLAR YEDEK PARÇA MADENİ YAĞ İNŞAAT SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ’nin İİK. 179. maddesi gereğince İFLASINA,
İflasın 27.01.2022 günü saat 14.20 itibariyle açılmasına,
2) Alınması gerekli karar ve ilam harcı 80,70-TL olduğundan, peşin alınan 59,30-TL harçtan mahsubu ile bakiye 21,40-TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3) Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4) Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK’nun 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde iflas masasına gönderilmesine,
Dair, davacı vekili Av. ….. yüzüne karşı kararın tebliği tarihinden itibaren 10 günlük süre içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 27/01/2022