Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/374 E. 2021/365 K. 11.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

T.C.
ANKARA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/374 Esas
KARAR NO : 2021/365

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 25/01/2021
KARAR TARİHİ : 11/06/2021

Mahkememizin 2020/716 Esas sayılı dosyasının 08/06/2021 tarihli ara kararı ile Karşı davanın tefrikine karar verilmekle, mevcut 2021/374 Esas sayılı dosyası numarasını aldığı görülmüştür.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :
Davacı vekili mahkememize sunduğu 25/01/2021 tarihli karşı dava dilekçesinde özetle; davalı Asıl davada davacı’nın müvekkili aleyhine İcra takibi başlatmış ise de, davacı tarafa borcu bulunmadığını ve müvekkilinin davacı taraftan alacaklı olduğunu dolayısıyla icra takibine de itiraz edildiğini, davacı tarafça icra dosyasına konu edilen faturalara yazılı malların müvekkili şirkete teslim edilmediğini, davacı taraftan da herhangi bir mal hizmet alınmadığını, müvekkili tarafından davacı tarafça ürünlerin teslim alınmış olmasına rağmen, faturanın kabul edilmemesi nedeniyle Beyoğlu … Noterliğinin …. yevmiye nolu 17/01/2020 tarihli ihtarnamesi ile davacıya ihtarname gönderildiğini, ihtarnamenin müvekkili şirkete gönderildiğini ancak kabulünün mümkün olmadığını beyan ederek, Asıl davada davacı, karşı davada davalı vekilince açılan davanın reddine, karşı davanın kabulü ile 10.327,36-TL cari hesap alacağının tahsili ile müvekkiline ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı, Asıl davada davacı vekilince mahkememize sunulan 13/02/2021 tarihli karşı davaya cevap dilekçesinde karşı davanın reddinin gerektiğini taraflarına açılan davanın konusu olan faturayı davalı şirketin sgk’lı çalışanının imzaladığını, davalının açık açık borcu kabul ettiğini, itirazın iptali davasının usülüne uygun olarak açıldığını, davalı tarafından açılan karşı davanın reddine, kendi davalarının kabulü ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :
Dava, Alacak davasıdır.
Ankara ….Asliye Ticaret Mahkemesinin …. Esas sayılı dosyasının 08/06/2021 tarihli Ara kararı gereği karşı dava yönünden davanın tefriki ile yeni bir esasına kayıt edilmesine karar verilmiş ve mahkememizin yukarıdaki esasında kaydının yapıldığı anlaşılmıştır.
01.01.2019 tarihinde yürürlüğe giren 7155 sayılı yasanın 20. Maddesi ile değişik 6102 sayılı yasanın 5/a. maddesinde; “bu kanunun 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalarda konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.” hükmü ile aynı kanunun 6325 sayılı kanunda değişiklik yapan 23. Maddesinde ” (2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” hükmü yer almaktadır. Bu hükümlerden anlaşılacağı üzere konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talebi içeren ticari davalarda arabuluculuk başvurusunun dava şartı olduğu ve başvuru sonucunda düzenlenen son tutanağın dava dilekçesine eklenmenin zorunlu olduğu, son tutanak eklenmediği takdirde 1 haftalık kesin süre verilerek son tutanağın mahkemeye sunulmasının istenilebileceği öngörülmüştür.
Somut olayda; davacı tarafından mahkemeye sunulan dava dilekçesi ve eklerinde dava şartı olarak zorunlu arabuluculuğa başvurduğuna dair herhangi bir kayıt bulunmaması, dava açılmadan önce arabuluculuk sürecinin sonuçlandığının anlaşılmaması, arabuluculuk son tutanağı istendiğinde sadece tefrik öncesi esasta kayıtlı diğer davacıya ilişkin arabulucuk son tutanağının sunulması, karşı dava yönünden arabuluculuk son tutanağının sunulmaması karşısında yukarıda aktarılan kanun hükümleri gereğince söz konusu dava şartının gerçekleşmediği kanaati hasıl olduğundan davanın HMK. 114. ve 115. maddeleri gereğince usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm fıkrası tesis kılınmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelere binaen;
1-Davanın HMK. 114. ve 115. maddeleri gereğince usulden REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30-TL harçtan, peşin alınan 180.00-TL harçtan mahsubu ile bakiye 120,70-TL harcın talep halinde karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
3-Davalı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesine müteakip davacıya iadesine,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.11/06/2021

Katip … Hakim …
¸e-imzalıdır

¸e-imzalıdır