Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/340 E. 2021/326 K. 27.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/340 Esas
KARAR NO : 2021/326

DAVA : Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235))
DAVA TARİHİ : 07/01/2020
KARAR TARİHİ : 27/05/2021
GR.KR.YZM.TARİHİ : 28/05/2021

Mahkememizde görülmekte olan Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı … İnşaat Turizm A.Ş.’nin 24/10/2018 tarihinde iflas ettiğini, kararın derecattan geçerek kesinleştiğini, müflis şirketin iflas işlemlerinin Ankara 21. İflas Dairesi’nin … sayılı dosyası üzerinden yürütüldüğünü, müvekkilinin dava dışı müflis … İnşaat Turizm A.Ş.’nin alacaklılarından olup, alacağını iflas masasına 06/11/2018 tarihinde bildirerek alacak kayıt defterinin 2. sırasına kaydının yapıldığını, iflas idaresi tarafından davalının müflisten 1.162.931,27-TL alacağının bulunduğu kabulüyle iflas masasına 01/04/2019 tarihinde 71 ve 71 ek numaralı başvurusu üzerine alacak kaydının kısmen kabul kısmen reddedilerek sıra cetvelinin 4. sırasına kaydedildiğini, başlı başına bu başvurunun kayda alınıp değerlendirme yapılmasının isabetsiz olduğunu, … İnş. Tur. A.Ş.’nin alacaklılarının başvurusuna ilişkin ilanın 13/12/2018 tarihinde yayımlandığını, sürenin 6102 sayılı TTK.’nun 36. hükmü uyarınca takip eden günden itibaren 1 aylık süre içerisinde kayıt başvurusunun yapılması gerektiğini, kanunun ön gördüğü bu sürenin geçmesinden sonra yapılan tüm başvuruların gecikmiş başvuru sayılıp, ek cetvel de gösterilebileceğini, davalının sıra cetveline kaydı yapılan alacağının gerçek bir alacak olmayıp, dava dışı müflis ile davalı alacaklının anlaşmalı biçimde borç ilişkisine dayanmadığını, bu nedenle davalının alacağının sıra cetvelinden kaydının terk…. edilmesi gerektiğini, sıra cetvelinin dayanağı olan alacağın davalı tarafından alacak kayıt defterinin 71 ve 71 ek nolu sırasına vekili vasıtasıyla hukuka aykırı olarak düzenlenen İcra Müdürlüğü’nün … Esas sırasında kayıtlı yok hükmünde olan bir icra dosyası ile yine dosyaya kazandırılan ve müflisin iflastan sonra iflas idaresinin izni olmadığı açıkça belli olan borcun nakli sözleşmesine dayanarak alacağın varlığı ve kabulü cihetine gidilerek müflisin her zaman ki gibi borcu olduğunu bildirdikten sonra iflastan sonra dahi borç doğduğunu bildirerek beyanda bulunmasına rağmen, iflas hukukunda uzman olan ve sıra cetvelini kanun ön gördüğü tüm ilkelere uygun yapan iflas idare memurlarının iflas kararından sonra doğan borçların iflasa tabi olmadığı prensibinden zuhulen ayrılarak alacağın varlığını kabul ettiklerini, ki bu alacaklının talebinin tümden hukuka aykırı olduğunu, iflas idare memurları tarafından alacağın tetkiki yoluna gidildiğini, müflisin beyanı, ortada belge olmadığı halde “alacağın 4.sıraya kaydına karar verilmiştir” denilmek suretiyle alacak kaydının yapıldığını, iflas idare memurlarının tüm naylon alacakları kabul, bir mahkeme kararına veya daha evvel müflisin iflas erteleme davasında kaydı bulunan alacaklıları ise reddetmek suretiyle görevi kötüye kullandıklarını, alacaklının soyut beyanı, borcun hukuki sebebinin dahi gösterilmediği sadece müflis şirket yetkilisinin imzasının bulunduğu ve yeminli mali müşavirin imzasının bulunmadığı muavin defteri, cari hesap ilişkisi veya kambiyo senedi tek başına sıra cetveline kaydı yapılan alacağın varlığını ispatlandığını göstermeyeceğini, ayrıca iflasın açılmasından sonra müflisin beyanı alacağın var olduğunu göstermesinde delil olarak kabul edilemeyeceğini, iflasın açılmasından sonra müflisin borcunun varlığına ilişkin irade açıklama hak ve yetkisinin bulunmadığını, alacağın varlığının davalı tarafından usulüne uygun delillerle ispat etmesi gerektiğini, kayıt-terkin davasında ispat yükü kural olarak davalı iflas masasına yazılması gereken alacağının olduğunu iddia eden alacaklıya ait olduğunu, muvazaa nedenine dayalı sıra cetveline itiraz davalarında iddianın kural olarak, borçlu ile davalı alacaklının anlaşmalı biçimde borç ilişkisi oluşturarak, diğer alacaklılardan mal kaçırma amacı güttükleri gerekçesine dayandığını, bunun için muvazaalı muamelenin borçlandırıcı işleme göre yapıldığı tarihin önem taşıdığını, muvazaadan söz edilebilmesi için kural olarak, muvazaalı tasarrufun, diğer alacaklı lehine yapılan borçlandırıcı işlemden sonraki tarihi taşıması gerektiğini, eldeki davada, müvekkil şirketin alacağının davalının alacağından önce doğduğunu, davalı alacağının mevcut olduğunu gösteren hukuken geçerli delillerle yöntemince ispatlanamamış olmakla birlikte, davalı alacağının çok enteresan bir şekilde dava dışı müflis hakkında iflas kararının verildiği tarihten bir gün önce doğduğunu, yine sıra cetveline kaydı yapılan alacaklar için cari hesap kaydından bahsedildiğini, yok hükmünde olan icra takip dosyasının iflas idaresinin onayı olmayan borcun devri sözleşmesinin alacağın varlığını ispatlamaya tek başına yeterli olmadığını, davalının alacağının dayanağı olarak herhangi bir belge sunmadığını, zira müflisin 2015 yılından iflas ettiği tarihe kadar, ….Asiye Ticaret mahkemesinin ….Esas sayılı dosyasından iflas erteleme ihtiyati tedbir kapsamında koruma tedbiri altında ve kayyum denetiminde olduğunu, ayrıca müflis şirket yöneticileri hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının ….soruşturma dosyası üzerinden hileli müflis suçundan, …. soruşturma dosyası üzerinden iflas idare memurları hakkında görevi kötüye kullanma suçundan şikayette bulunulduğunu, başkaca alacaklılar tarafından da aynı mahiyette şikayette bulunulduğunu beyanla; davalının Ankara 21. İcra İflas Müdürlüğü’nün … Esas sırasındaki iflas dosyası üzerinden düzenlenen sıra cetvelindeki alacak kaydının ve sırasının iptali ile sıra cetvelinden terkinine, davalıya ayrılan payın yargılama giderleri ve vekalet ücreti dahil olmak üzere taraflarına ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş;
Dava dilekçesinin mahkememizin 2020/16 esasına kaydı sağlanmış, mahkememizin 2020/16 esas sayılı dosyasının 27.05.2021 tarihli celsesinde …. … A.Ş. tarafından açılan davanın dosyadan tefrikine karar verilmiş ve tefrik edilen dosyanın yukarıdaki esasa kaydı sağlanmıştır.
CEVAP : Davalı vekili davanın reddini istemiştir.
GEREKÇE : Dava, sıra cetveline itiraz (kayıt terkin) davası niteliğindedir.
Somut olayda, davacı vekili 29/01/2021 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiğini, davalı vekili ise yine 29/01/2021 tarihli dilekçesi ile yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etmeğini beyan etmiş olmakla, vekaletnamesinde yetki bulunan davacı vekilinin beyanına istinaden, davanın feragat nedeni ile reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm fıkrası tesis kılınmıştır.
HÜKÜM :
1-Davanın FERAGAT NEDENİ İLE REDDİNE;
2-Davadan feragat ilk celseden sonra vuku bulduğundan, Harçlar kanununun 22. maddesi gereğince harcın 39,53-TL olarak kabulü ile bakiye 14,87-TL harcın talebi halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafın açık beyanı doğrultsunda davalı yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına, davalı tarafından yapılan yargılama gideri talepleri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5- Taraflarca yatırılan gider avansının karar kesinleştiğinde, yatırana iadesine,
Dair, evrak üzerinden yapılan inceleme sonucunda kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 27/05/2021

Başkan …
¸e-imza
Üye …
¸e-imza
Üye …
¸e-imza
Katip …
¸e-imza