Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/275 E. 2021/409 K. 05.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

T.C.

1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/275 Esas
KARAR NO : 2021/409

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/02/2015
KARAR TARİHİ : 05/07/2021

Mahkememizde görülmekte bulunan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı arasında 22/08/2011 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere “Satış Sözleşmesi ( Açık Satış Noktası Sözleşmesi)” ile “Kapalı ve Açık Nokta Sözleşmeleri Ek Protokol” imzalandığını, davalı tarafın belirtilen sözleşme ve ek protokol ile sözleşme hükümlerine uymak kayıt ve şartı ile sözleşme tarihinden itibaren işletmekte olduğu işyerinde müvekkil şirketin yetkilendirilmiş olduğu bayi veya distribütör vasıtasıyla dağıtımını yaptığı bira ve malttan mamül ürünleri müşteri taleplerine uygun ve düzenli olarak süreklilik arz edecek şekilde satın almayı ve sözleşmede belirtilen diğer hüküm ve taahhütlere uymayı, uyulmadığı ve herhangi birini yerine getirmediğinde veya ihlal etmesi halinde önceden herhang bir ihtar ve hükme gerek kalmaksızın tek taraflı olarak sözleşmeyi derhal feshetmeyi ve Şirket veya Bayi/Distribütör kayıtrındaki yatırım hacamaları tümünü ve uygulanan iskonto tutarlarını verildiği tarihten itiraber işlemiş faizi ile birlikte nakden ve defaten itirazsız geri ödemeyi ve ayrıcı 28.600,00 TL cezai şart ile birlikte şirket veya distiribütör’ün kar kaybı da dahil olmak üzere uğradığı her türlü zararı itiraz etmeksizin nakden veya defaten ödemeyi cezai şartın tenkisini Hiçbir şekilde talep etmemeyi açıklanan maddelerin içeriği ile sözleşmenin diğer hükümlerinde sair hususları kabul etmeyi taahhüt ettiğini, müvekkil şirketin taraflar arasındaki sözleşmenin 11. maddesinde belirtilen geri ödenmek kaydıyla ve iş yerinin açılmasında yardımcı olmak amacıyla 28.600,00-TL katkı sağlandığını ancak sözleşmenin 15. ve 16. maddelerinin uygulama koşulları olması karşısında fazlaya dair ve işlemiş faizi ile birlikte başkaca talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla 28.600,00 TL ceza şartın ticari avans faizi oranında faizi ile, 28.600,00 TL mali yardım/ katkı tutarlarının verildiği tarihten itibaren işlemiş faizleride dahil olmak üzere bankalarca uygulanana en yüksek kredi faizi üzerinden hesaplanak faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen, süresi içinde cevap dilekçesi sunmayarak davacının iddialarını inkar ile yetinmiştir.
GEREKÇE :
Dava, Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan Alacak davasıdır.
Taraflar arasındaki ihtilafın; davalının sözleşmeye aykırı davaranışı nedeniyle davacının cezai şart ve sözleşme kapsamında davalıya yapmış olduğu mali yardımları talep edip edemeyeceği noktasında toplanmaktadır.
Mahkememizin 2015/144 Esas, 2015/421 Karar ve 01/06/2015 tarihli kararı ile Ankara Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verildiği, Yargıtay 19.HD.’nin 2016/7036 Esas, 2017/904 Karar ve 08/02/2017 tarihli ilamı ile “…dava, davalının ticari işletmesi ile ilgili yapılan bayilik sözleşmesi nedeniyle alacak istemine ilişkindir. İş ticari mahiyette sayılacağından TTK 4. maddesi uyarınca görev ticaret mahkemesine aittir. Mahkemece işin esasına girilip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir…” gerekçesi ile bozulduğu,
Dosyanın mahkememizin 2017/344 Esas, 2018/459 Karar ve 28/05/2018 tarihli kararı ile kısmen kabulü ile; 28.380,69 TL mali yardımın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 20.020,00-TL cezai şartın, dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verildiği, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin …. tarihli ilamı ile “…Taraflar arasında akdedilen 22.08.2011 tarihli satış sözleşmesinin 16. maddesi; “İŞLETİCİ, sözleşme süresi içinde işletmeyi kısmen veya tamamen çalıştırmaması, işletmeyi devretmesi veya işletmede iş değişikliği yapması veya işbu sözleşmede belirtilen hükümlerden herhangi birini ihlal etmesi veya işbu sözleşmenin feshine sebebiyet vermesi halinde, ŞİRKET veya BAYİ/DİSTRİBÜTÖR kayıtlarındaki borçları ile ŞİRKET’ten ve/veya BAYİ/DİSTRİBÜTÖR’den almış olduğu mali yardım, katkılar ve … verildiği tarihten itibaren işlemiş faizi de dahil olmak üzere …faizi ile birlikte ŞİRKET ve/veya BAYİ/DİSTRİBÜTÖR’e nakden ve defaten itirazsız geri ödemeyi…” düzenlemesini içermektedir. Anılan bu sözleşme hükmü değerlendirilmeksizin mahkemece hüküm altına alınan mali yardım alacağına dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesi doğru görülmemiş, davacı vekilinin karar düzeltme itirazının kabulü ile Yargıtay (Kapatılan) 19. Hukuk Dairesi’nin 26.11.2019 gün, …. Karar sayılı onama ilamının kaldırılarak hükmün bu yönden bozulmasına karar verilmiştir…” şeklinde, mahkememize gönderilerek, mevcut esasa kayıt olmuştur.
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller ile birlikte yapılan inceleme neticesinde; yukarıda aktarılan Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda taraflar arasında imzalanan 22/08/2011 tarihli satış sözleşmesinin 16. maddesi gereğince işletmeyi 3. Bir kişiye devretmek sureti ile sözleşmeyi ihlal ettiği, bu ihlal nedeniyle aynı madde gereğince 20.020,00-TL cezai şart ve yapmış olduğu 28.380,69-TL olarak tespit edilen mali yardım talebinde bulunabileceği, mali yardımın verildiği tarihlerden itibaren faiz işletilmesi gerektiği, bu bağlamda dosya içerisinde faturalar, irsaliye faturaları ve taraflar tarafından imza altına alınan teslim tutanaklarındaki miktar ve tarihler esas alınarak belirlenen tarihlerden faiz işletmek suretiyle aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM :
-Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1-Davacının mali yardım istemine ilişkin olarak toplam 28.380,69-TL’nin
-4.400,00-TL’lik kısmının 30/09/2011
-4.400,22-TL’lik kısmının 07/10/2011
-5.000,13-TL’lik kısmının 19/10/2011
-5.000,13-TL’lik kısmının 26/10/2011
-5.000,13-TL’lik kısmının 04/11/2011
-2.500,07-TL’lik kısmının 17/11/2011
-2.080,01-TL’lik kısmının 11/05/2012 tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2- 20.020,00-TL cezai şartın, dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3- Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 3.306,25- TL harçtan peşin alınan 976,84- TL harcın mahsubu ile bakiye 2.329,41-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydna,
3-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre davanın kabul edilen kısmı yönünden hesaplanan 7.092,09-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 1.004,54-TL harç toplamı ve 1.073,48-TL posta, tebligat ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.078,02‬-TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre hesap edilen 1.758,35-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Yatırılan gider avansından artan kısmın HMK’nun 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesine müteakip yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 15 gün içinde içinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı . 05/07/2021

Katip … Hakim …
¸e-imzalıdır

¸e-imzalıdır