Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/210 E. 2022/208 K. 21.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

T.C.
ANKARA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/210 Esas
KARAR NO : 2022/208

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/03/2021
KARAR TARİHİ : 21/03/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :
Davacı vekilince mahkememize sunulan dava dilekçesinde özetle, müvekkilin başta … olmak üzere çeşitli markaların gıda ürünleri satışı taptığını, davalının kendisinin alt bayi konumunda olduğunu, kendisine satılan ve fatura edilen gıda ürünlerinin, davalı tarafından yapılan satışlar sonucunda tahsil edilen bedellerini müvekkile makbuz karşılığı ödemede bulunduğunu ve cari hesabından düşüldüğünü, cari hesap kontrolünde davaya konu icra dosyasına dayanak olan fatura bedellerinin ödemediğini, çeşitli defalar davalıya müracaat edilmiş ise de ödeme yapılmaması üzerine davalı aleyhine Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası üzerinde icra takibi başlattıklarını, ancak takibin davalının haksız itirazı nedeniyle durduğunu belirterek, bu sebeplerle müvekkil alacağının semeresiz kalmaması adına davalı adına kayıtlı taşınmaz, araç, menkul ve 3. kişilerdeki hak ve alacakları üzerine iyiniyetli üçüncü kişilere devrinin engellenmesi bakımından ihtiyati Tedbir/Haciz vaazına, davalının icra dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin devamımı, haksız itirazı nedeniyle % 20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekilince mahkememize sunulan cevap dilekçesinde özetle; müvekkilin … Gıda isimli şahıs şirketi sahibi olduğunu, davacı şirketten İçim marka süt ve süt ürünlerini fatura karşılığında almakta olduğunu, dağıtımını da kendisi fatura ederek market, bakkal ve restorantlara yaptığını, davacı şirket tarafında düzenlenen fatura bedelleri nakit ve kredi kartı ile ödenmekte karşılığında tahsilat makbuzu alındığını, haricen de iade edilecek ürünler için, iade faturası düzenlendiğini, tüm bu işlemlerin cari hesaptan düşüldüğünü, müvekkilin borçlarını eksiksiz ödediğini ve borçlarının bulunmadığını, tahsilat makbuzlarının ve davacı yan ile kendilerine ait muhasebe kayıtlarının incelendiğinde durumun anlaşılacağını, kötü niyetli tarafın davacı yanın olduğunun ortaya çıkacağını belirterek, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddini, müvekkil tarafa yapılan icra takibinin iptali ve dosyanın kapatılmasını, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE :
Dava, Ticari Satımdan Kaynaklanan İtirazın İptali davasıdır.
Taraflar arasındaki ihtilafın; Taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle cari hesaptan kaynaklı ödenmediği iddia edilen faturalar dayanak gösterilerek davacının Ankara …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı yapmış olduğu icra takibine, davalının itirazının yerinde olup olmadığı, itirazlar yerinde değil ise davacının takip tarihi itibariyle takip kalemlerinde gösterilen miktarlar kadar alacaklı olup olmadığı noktasında toplanmıştır.
Mahkememizce, Ankara … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyası aslı ile Ankara CBS … sayılı soruşturma dosyası uyap sureti ile vergi dairesi kayıtları ilgili yerlerden getirtilerek dosyaya kazandırılmıştır.
Davacının Ankara … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyasına dayanak faturalar nedeni ile takip tarihi itibari ile davacının alacaklı olup olmadığı hususunda tarafların ticari defterlerinin incelenmesi sureti ile Mali müşavir bilirkişi marifeti ile inceleme yapılmasına karar verilmiş, davacı tarafın ticari defterlerinin bulunduğu mahal mahkemesine 2020 yılına ilişkin kayıtların incelenmesi için talimat yazılmış, talimat mahkemesince sunulan 03/09/2021 tarihli raporda, davacı firmanın incelemeye sunulan 2020 yılında e defter mükellefi olduğu, defter beratlarının uygun ve süresinde gönderildiğinin görüldüğü, dava konusu faturanın cari hesap bakiyesinin ticari defterlerinde kayıtlı olup olmadığı, taraflar arasında alacak borç ilişkisinin bulunup bulunmadığı, ticari defter kayıtlarının birbirlerini doğrulayıp doğrulamadığı, davacı firma ticari defterlerine göre, davalı firma işlemlerinin takip edildiği cari hesabın 349.000,00-TL davacı firmaya borçlu olduğunun görüldüğünü, davalı firma ile ilgili işlemlerin, davacı firmanın ticari defterlerinde kayıtlı olduğu davacı firma kayıtlarında kendi içerisinde birbirlerini doğruladığı, kayıtların muhasabe usul ve esaslarına göre tutulduğunun tespit edildiği, davacı firma ticari defter ve kayıtlarına göre, davalı firma hesaplarının takip edildiği 120.01.008 nolu hesabın muavin defter dökümünde 2020 yılı sonunda 349.000,00-TL borçlu olduğunun görüldüğü, davacı firma ticari defter ve kayıtlarına göre, davalı … için açılmış olan 136.01.009 nolu hesabın 2020 yılı sonunda 648.744,12-TL borçlu olduğunun görüldüğü, davacı firma yetkilileri tarafından bu alacak tutarı için Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına şikayette bulundukları soruşturmanın … numara ile soruşturmanın devam ettiğinin tarafına beyan edildiği, takdirin mahkemede olduğu, dolayısı ile huzurdaki dava ile ilgili olarak tutarın 349.596,321-TL olduğu, davacı firma ticari defterlerine göre ise davacı firmanın davalı firmadan 349.000,00-TL tutarında alacaklı olduğunun görüldüğü rapor edilmiştir.
Davalı tarafın ticari defterlerinin incelenmesi sonucunda mahkememize sunulan 01/02/2022 tarihli raporda, davalı tarafın 2020-2021 yılı ticari defterlerinin kanuni süresi içinde noter onaylarının yapılmış olduğu, usulüne uygun olarak tutulduğu ve TTK gereği kendisi lehine delil teşkil edeceğinin saptandığı, davalı firmanın muhasebe kayıtlarına göre, davacı şirketten aldığı mal alışları ve kendisinin yaptığı satışlar ile davacı tahsilat makbuzları karşılığında yaptığı ödemelerin dikkate alınması sonucunun icra takip tarihi itibari ile , davacının 351.001,42-TL alacaklı bulunduğu saptandığı, ancak davalının davacı şirketten aldığı fatura ile davacıya düzenlediği fatura bilgileri ve dosyaya kazandırılan Dikimevi vergi dairesi müdürlüğü yazıları ekinde bulunan ve davalı tarafından beyan edilen Form Bs, Form Ba beyannamelerinde bilgilerle uyuşmadığı tespit edildiği ve yapılan tespitte davalının beyannamede, kendi düzenlediği fatura sayısını 107 adet olarak belirtmesine rağmen kendi muhasebe kayıtlarında 89 adet olduğu, beraberinde davacı şirketin düzenlediği fatura sayısının 278 adet bildirilmesine rağmen kendi muhasebe kayıtlarında 271 adet olduğunun saptandığı, davacı şirketin 2020 yılı ticari defter ve belgelerini incelemeyen bilirkişi mali müşavir tarafından hazırlanan raporda, davacının davalı şirketten 349.000,00-TL alacaklı olduğunun belirtildiği ancak cari kayıtlarında bulunan faturaların Form Ba, Form Bs ile ilişkisinin belirtilmediğini, davacının düzenlemiş olduğu satış fatura taturları ve sayılarının uyumlu olduğu ancak davalıdan almış olduğu alış fatura tutarları ve sayılarının ise uyumsuz olduğunun görüldüğü, davacı şirketin kayıt ve bildirimleri esas alınarak yapılan tespitte , davacı şirketin kendi düzenlediği faturalarda sorun olmadığı ancak davalı tarafın düzenlediği fatura tutarı ve sayısının kayıtlarına eksik alındığı tespit edilmesi üzerine davacı tarafından kayıtlarına eksik alınan davalı fatura sayısının 92 olduğu eksik beyan edilen tutarın ise 398.966,00-TL olduğu 31.917,25-TL KDV bedelinin eklenmesi ile 430.883,28-TL tutar fatura alacağının kayıtlarında olmadığı ve beraberinde 2020 yılı 10 11 ve 12 aylarında davalı tarafından yapılan ödemelere karşılık alınan davacı tarafa ait tahsilat makbuzlarından raporda detay bilgileri belirtilen toplam 267.850,00-TL olan ödeme kayıtlarının davacı taraf kayıtlarında olmadığının tespit edildiği, bu durumda her iki tutarın dikkate alınması durumunda davacı tarafın alacağı olduğu tespit edilen 349.000,00-TL tutardan (430.883,28-TL +267.850,00-TL)=698.733,28-TL tutarın tenzili sonucunda 349.000,00-698.733,28=349.733,28-TL davalı tarafın alacağı çıkmakta olduğu bu nedenle davalı tarafın itirazında haklı olduğu sonucuna ulaşıldığı rapor edilmiş, mahkememize sunulan 01/02/2022 tarihli bilirkişi raporu hüküm kurmaya ve denetime elverişli kabul edilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller ile birlikte hüküm kurmaya ve denetime elverişli kabul edilen bilirkişi raporu ile birlikte yapılan inceleme sonucunda; eldeki davanın taraflar arasındaki ticari mal satım ilişkisinden kaynaklı cari hesap nedeni ile davacının davalı firmadan Ankara 5 İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası ile yapmış olduğu takip miktarı kadar alacaklı olduğu iddiası ile yapmış olduğu takibe davalının itirazının yerinde olup olmadığı hususuna ilişkin olduğu bu kapsamda davacının ticari defter kayıtlarının incelenmesine yönelik yazılan talimat sonucunda alınan 03/09/2021 tarihli bilirkişi raporunda, davacının davalıdan 349.000,00-TL alacaklı olduğunun belirtildiği ancak davacı cari kayıtlarında bulunan faturaların form Ba ve Bs ile karşılaştırılmasının yapılmadığı, ilişkinin ortaya konmadığı, davalı ticari defter kayıtları ile davacı defter kayıtlarına ilişkin raporun karşılaştırılmalı olarak incelenmek sureti ile mahkememize sunulan 01/02/2022 tarihli bilirkişi raporunda yapılan tespite göre, davacı şirketin beyan ettiği form Bs ve form Ba beyannameleri ile davacı tarafından düzenlenmiş satış ve davalıdan mal alındığına ilişkin alış faturaları karşılaştırıldığında satış faturalarının Bs kayıtları ile uyumlu olduğu ancak davalıdan almış olduğu alış faturalarının sayılarının uyumsuz olduğu davacının beyanına göre, davalıdan 114 adet alış faturası aldığını beyan etmesine rağmen, kayıtlarında 22 adet olarak görüldüğü buna göre 92 adet fatura beyan edilmesine rağmen defter kayıtlarına eksik alındığı, eksik alınan bu miktarın toplam beyan edilen fatura bedeli olan 458.616,00-TL’den kayda alınan 22 adet fatura miktarı olan 59.650,00-TL mahsup edildiğinde 398.966,00-TL faturanın davacı kayıtlarına eksik işlendiği, KDV hariç bedel olması nedeni ile söz konusu miktara %8 KDV eklendiğinde 430.883,28-TL fatura tutarının davacı kayıtlarında olmadığı ayrıca 2020 yılı 10, 11 ve 12. Aylarında davacı tarafından yapılan ödemelere karşılık davacı tarafa ait tahsilat makbuzları incelendiğinde toplam 267.850,00-TL ‘lik ödeme kayıtlarının davacı kayıtlarında yer almadığı, bu durumda davacının iddia edilenin aksine eksik kayda alınan alış faturaları miktarı ve ödeme yapılmasına rağmen kayda alınmayan tahsilat makbuzları dikkate alındığında davalıya 349.733,28-TL borcu olduğu anlaşılmakla, davalının icra takibine konu olan itirazın yerinde olduğu kabulü ile davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM :
1-Davanın Reddine,
2-Alınması gerekli karar ve ilam harcı 80,70-TL olduğundan, peşin alınan 4.185,48-TL’den mahsubu ile bakiye 4.104,78-TL’nin talep halinde karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
3-Zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davalı duruşmada kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 32.921,74-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısım var ise talep halinde karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mankemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı 21/03/2022

Katip … Hakim …
¸e-imzalıdır

¸e-imzalıdır