Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/117 E. 2021/208 K. 25.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/117 Esas
KARAR NO : 2021/208

DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)
DAVA TARİHİ : 28/09/2017
KARAR TARİHİ : 25/03/2021
GR.KR.YZM.TARİHİ : 26/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; müvekkilinin davalı şirkette 37.106,00-TL sermaye miktarlı ve 37.106 hisseli ortağı olduğunu, davalı şirketin 2016 yılı Olağan Genel Kurul Toplantısı’nın 29.06.2017 tarihinde başlattığını, ortak olarak müvekkili adına vekaleten …’ın toplantıya katıldığını, olağan genel kurul toplantısında divan heyet-inin müvekkilinin muhalefet oyu ile seçildiğini, gündem maddelerine geçildiğinde yönetim kurulu faaliyet raporu ve finansal tablolar bilanço gelir gider hesaplarının okunmadığını, buna rağmen müvekkilinin vekaleten yetkilendirdiği …’ın toplantıda söz olarak iptalini istediği faaliyet raporu ile yönetim kurulunun ibrasına ilişkin alınan kararlara karşı muhalif oyu kullanarak ve bu muhalefetlerini toplantı tutanağına geçirilmesini ve bir nüsha toplantı tutanağından tarafına verilmesini divan başkanlığından istemesine rağmen sadece bilanço ve gider hesaplarına muhalefet şerhi olduğundan usulüne uygun muhalefet şerhlerini toplantı tutanağına yazdıramadığını ve iradesi tam olarak toplantı tutanağına yansıtmasının engellendiği gibi toplantı tutanağının tarafına verilmeyerek toplantının sonlandırıldığını, müvekkilinin muhalefet ettiği hususları Divan Başkanlığınca toplantı tutanağına yazılmaması ve haklarını kullanmasının engellenmesi nedeni ile 04.07.2017 tarihli ihtarnameyi Beypazarı Noterliğinden davalı şirketin hem Etlik/Ankara’daki hem de Beypazarı’ndaki adresine keşide edildiğini, anılan ihtarnamede muhalefet ettiği konuların toplantı tutanağına ilave edilmesini istediğini, ayrıca 28.08.2017 tarihli dilekçe ile Ankara Ticaret İl Müdürlüğü’ne başvurduklarını, olağan genel kurul toplantısının usulüne uygun yapılmadığını, bu olayın tanıklarının da toplantıya katılanlardan … ile … vekili … olduğunu, toplantıda eski adıyla hükümet komiseri de bulunmadığını beyanla; fazlaya ilişkin her türlü dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla; davalının 29.06.2017 tarihinde yapılan 2016 yılı Olağan Genel Kurul Toplantısında alınan kararların, öncelikle hükümsüzlüğünün tespitine, aksi halde olağan genel kurulda usul ve yasaya aykırı olarak alınan gündem maddelerinden (3), (4) ve (5) maddelere ilişkin kararların iptallerine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalıya yasaya uygun tebligat yapılmasına karşın, davayı takip etmediği gibi, yazılı bildirimde de bulunmadığından HMK.nun 128. maddesi hükmü gereğince davayı inkar ettiği varsayılmıştır.
KABUL VE GEREKÇE : Dava, anonim şirket genel kurul kararlarının iptali ve özel denetçi atanması istemine ilişkindir.
Eldeki davada, davalı şirketin Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sicil numarasına kayıtlı olduğu, davaya konu 29.06.2017 tarihli genel kurula şirket sermayesinin 724.544,00 TL’sine tekabül eden 724544 adet hissenin 233134 adet hissenin asaleten 228131 adet hissenin ise vekaleten katıldığı, gündemin 2. maddesi ile divan başkanlığı seçiminin yapıldığı, gündemin 3. maddesinde şirketin 2016 yılına ait hazırlanan yönetim kurulu raporunun okunduğu ve hesapların müzakereye açıldığı, gündemin 4. maddesinde 2016 yılına ait bilanço ve gelir tablosunun oylandığı ve oy çokluğuyla kabul edildiği, gündemin 5. maddesi ile ise 2016 yılı faaliyetlerinden dolayı yönetim kurulunun oy çokluğuyla ibra edildiği, ibraya ilişkin oylamada yönetim kurulu üyelerinin oy kullanmadığı, gündemin 4. maddesinde davacı vekilinin muhalefetinin bulunmasına rağmen 3. ve 5. Maddelerde muhalefet şerhinin bulunmadığı, davacının davalı şirket ortağı olmakla aktif husumet ehliyetinin bulunduğu, TTK. 445. maddesi gereğince işbu davanın 3 aylık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı, anılı genel kurulda gündemde olmayan maddelerin görüşülmediği, genel kurula katılanların listesinin TTK. 417/4. maddesine uygun olarak hazırlandığı ve genel kurula pay sahiplerinin katıldığı dosya kapsamı ile sabit olup, somut olayda, davacı davalı şirketin 29.06.2017 tarihli 2016 yılı olağan genel kurul toplantısında divan heyetinin müvekkilinin muhalefet oyu ile seçildiği, yönetim kurulu faaliyet raporu ve finansal tablolar, bilanço gelir-gider hesaplarının okunmadığı, bilanço ve gelir-gider tablosunda yer alan kasa mevcudunun ve verilen sipariş avanslarının fiili durumu yansıtmadığı, faaliyet raporu ile yönetim kurulu ibrasına ilişkin alınan kararlarda muhalefetinin olduğu gerekçesi ile genel kurulun 3., 4. ve 5. maddelerinin iptali için işbu davayı açtığı saptanmıştır.
Mahkememizin 2017/659 esas-2019/793 karar sayılı ilamı ile, davanı reddine karar verilmiş, ilam davacı vekili tarafından istinaf edilmiş, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. HD. 2020/1279 esas-2021/104 karar sayılı ilamı ile,”Dosya içerisinde yer alan ticaret sicil kaydından davalı şirketin ticaret sicil adresi “…. Ankara”dır. Yargılama aşamasında dava dilekçesi davalı şirketin anılan adresine bila tebliğ olması üzerine TK’nun 35.maddesi uyarınca usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir. Davalı şirket defterlerinin sunulması veya bulunduğu yerin bildirilmesi yönünde davalı şirkete iki haftalık kesin süre içeren ihtarname gönderilmiş ise de ihtarnamenin gönderildiği adres dava konusu genel kurul toplantısının yapıldığı “… Ankara” olup, davalı şirketin ticaret sicil adresi dışında bir adrestir. Yargılama aşamasında alınan bilirkişi raporunun davalı şirketin ticaret sicil adresine bila tebliğinden sonra TK’nun 35.maddesi uyarınca tebliğ sağlanmadığı gibi alınan ek bilirkişi raporunun da davalı şirketin ticaret sicil adresi dışında dava konusu genel kurul toplantısının yapıldığı adrese TK’nun 35.maddesi uyarınca tebliğ edildiği görülmüştür. Davalı şirkete yargılama aşamasında yapılacak tebligatların ticaret sicil kaydında yer alan adrese yapılması gerekir. Bu adrese tebligatın bila tebliğ olması halinde ise TK’nun 35.maddesi uyarınca tebliğ edilmelidir. Davalı şirkete çıkarılacak tebligatların ticaret sicil kaydı dışında başka bir adrese gönderilmesi ise davalı yanın savunma hakkının kısıtlanması niteliğinde olup, kamu düzenine aykırılık teşkil eden bu durumun resen gözetilmesi gerekir. Hal böyle olunca mahkemece yapılması gereken iş bilirkişi raporu ve ek raporu ile davalı şirketin ticari defterlerini sunması veya bulunduğu yeri bildirmesine ilişkin kesin süre içeren ihtaratı davalı şirketin ticaret sicil adresine yukarıda açıklandığı şekilde tebliğ sağlanarak defterlerin sunulması veya bulunduğu yerin bildirilmesi halinde bilirkişi heyetinden ek rapor alınması, defterlerin sunulmaması veya bulunduğu yerin bildirilmemesi halinde ise ihtarata sonuç bağlanmak suretiyle sonucuna uygun bir karar verilmesinden ibarettir.” şeklindeki gerekçe ile mahkememizin davanın reddine ilişkin kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
Öncelikle, TTK. 446.maddesi gereğince genel kurul kararları iptali istemine ilişkin olarak pay sahibinin dava açabilmesi için karara olumsuz oy vermesi ve muhalefetini tutanağa geçirmesinin gerekmesi, davacının 3. ve 5. maddelerdeki muhalefetinin tutanağa geçirilmediğini iddia etmesi karşısında mahkememizin 07.02.2019 tarihli celsesinde davacının muhalefetinin iradesi dışında toplantı tutanağına geçirilmediği iddiasına münhasır olarak tanık dinlenilmiş, tanıklar … ve … yeminli beyanlarında davacının toplantının 3. ve 5. maddelerine muhalefet ettiğini, divan heyeti tarafından muhalefetin tutanağa geçirileceğinin söylendiğini beyan etmeleri karşısında mahkememizce davacının 4. madde ile birlikte 3. ve 5. maddeleri için de muhalefet ettiği kabul edilmiştir.
Mahkememizce Ankara Bölge Adliye Mahkemesi kesin kararı doğrultusunda, bilirkişi ve ek bilirkişi raporu ile, ihtilafın çözümü için davalı şirket ticari defterlerinin incelenmesi zorunlu olduğundan, “Uyuşmazlık dönemi olan 2016 ve 2017 yıllarına ilişkin 6102 sayılı T.T.K.’nun 64. maddesinde sayılan ve tacir tarafından tutulmak zorunda olan tüm ticari defter, kayıt ve belgelerinin bilirkişi incelemesine esas olmak üzere H.M.K.’nun 216, 219, 220 ve 222. maddeleri gereğince iki haftalık kesin süre içerisinde şirket merkezinde incelemeye hazır bulundurulması ve/veya aynı süre içerisinde bulunduğu yerin bildirilmesi, T.T.K.’nun 220/3. maddesi gereğince defterlerinizi verilen sürede incelemeye hazır bulundurmadığınız ve/veya bulunduğu yeri bildirmediğiniz takdirde ve ibraz etmeme hakkında kabul edilebilir bir mazeret göstermediğiniz takdirde ticari kayıt ya da defterlerinin bulunmadığını beyan veya inkar ederseniz kendinize teklif edilecek yemini kabul veya icra etmezseniz, mahkememizin duruma göre belge ve kayıtların içeriği konusunda karşı tarafın beyanını kabul etmek suretiyle karar verebileceği ihtar olunur.” şeklindeki ihtarı içeren davetiye davalının ticaret sicil müdürlüğündeki adrese TK. 35.maddesi uyarınca tebliğ edilmiş (Ticaret sicilinde yer alan ….Ankara adresine dava dilekçesinin tebliğ edilemediği gözetilerek), anılı ihtaratın Tebligat Kanunları hükümlerine uygun olarak tebliğ edilmiş olmasına rağmen davalı şirket ticari defterlerini mahkememize ibraz etmemiş, HMK. 220/3. maddesi uyarınca davacının iddialarını kanıtlayan belge ve kaydı olmadığından ticari defterlerin ibraz edilmemesi sebebiyle davacının iddialarına yine de itibar olunamamış, bu kabulden hareketle, iptale konu her bir gündem maddesinin ayrı ayrı değerlendirilmesi gerekmiştir.
A) Davalı şirketin 29.06.2017 tarihli 2016 yılı olağan genel kurul toplantısının 3.maddesinin iptaline yönelik açılan dava yönünden yapılan değerlendirmede;
Genel kurulun 3. maddesi ile şirketin 2016 yılına ait hazırlanan yönetim kurulu raporunun okunduğu, raporun ve hesapların müzakereye açıldığı, aleyhte ve lehte söz alan olmadığı, bu suretle 3. madde ile iptale kabil bir karar alınmadığı gibi herhangi bir oylama dahi yapılmadığı, bu suretle davalının aleyhe oy kullanmadığı nazara alınarak 3. madde iptali isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
B) Davalı şirketin 29.06.2017 tarihli 2016 yılı olağan genel kurul toplantısının 4.maddesinin iptaline yönelik açılan dava yönünden yapılan değerlendirmede;
Genel kurulun 4. maddesi ile davalı şirketin bilanço ve kar/zarar cetvellerinin görüşüldüğü, bilanço ve gelir-gider hesaplarının davacının aleyhe oyu ile oy çokluğuyla kabul edilip, davacının karara muhalefet şerhini tutanağa geçirdiği, ancak her ne kadar davacı kasa mevcudunun ve verilen siparişlerin fiili olmadığı iddiası ile bilançonun gerçeğe aykırı olduğu gerekçesi ile iptal isteminde bulunmuş ise de, iddiasının ispata yönelik olarak somut bir veri, incelenmesini istediği fatura, belge ve vs. kayıtları ileri sürmediği gerekçesi ile soyut nitelikteki iddiaya yönelik olarak açılan 4. maddenin iptali isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
C) Davalı şirketin 29.06.2017 tarihli 2016 yılı olağan genel kurul toplantısının 5.maddesinin iptaline yönelik açılan dava yönünden yapılan değerlendirmede;
Genel kurulun 5. maddesi ile 2016 yılı faaliyetlerinden dolayı yönetim kurulunun oy çokluğuyla ibra edildiği ve davacının aleyhte oy kullandığı, her ne kadar davacı yönetim kurulu ibrasında faaliyet raporunun okunmadığını iddia etmiş ise de, salt faaliyet raporunun okunmamasının yönetim kurulu kararının iptalini gerektirmeyeceği gibi, yönetim kurulunun ibrasına ilişkin kararın kanuna, ana sözleşmeye veyahut dürüstlük kuralına aykırı olduğuna ilişkin somut bir veri, yasal bir dayanak ileri sürüp ispat edemediğinden 5. maddenin iptali isteminin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm fıkrası tesis kılınmıştır.
HÜKÜM :
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu’na göre alınması zorunlu 59,30-TL maktu harcın, peşin alınan 31,40-TL harçtan mahsubu ile bakiye 27,90-TL karar harcının davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmının HMK’nun 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde, yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mankemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 25/03/2021

Başkan …
¸e-imza
Üye …
¸e-imza
Üye …
¸e-imza
Katip …
¸e-imza