Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/651 E. 2021/249 K. 08.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/651 Esas
KARAR NO : 2021/249

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/12/2020
KARAR TARİHİ : 08/04/2021
GR.KR.YZM.TARİHİ : 09/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; müvekkilinin …’ın önde gelen şirketlerinden biri olup … Devleti ve resmi kurumlarına çok çeşitli dizel motorları, jeneratör setleri tedariki ve özelleştirilmiş bakım hizmetleri gibi bir çok alanda tedarik ve hizmet sağladığını, bu kapsamda müvekkilinin müşterilerinden … Genel Elektrik ve Su idaresi arasında 35 adet jeneratörün römorkları ile birlikte idareye teslim edilmesi için müvekkili ile idaresi arasında sözleşme akdedildiğini, müvekkilinin sözleşme uyarınca idareye sunulması gereken 35 adet jeneratör römorklarının tedarikini Türkiye’den yapmaya karar verdiğini ve bu kapsamda davalı ile anlaştığını, müvekkili ile davalı arasındaki anlaşma uyarınca 35 adet jeneratör römorkunun 470.000 USD tutarı karşılığında davalıdan alınmasına karar verildiğini, 352.000 USD’nin davalıya peşin olarak ödendiğini, davalı ile yapılan anlaşma uyarınca römorkların tesliminin 11/10/2018 tarihinden itibaren 60 ila 75 gün içerisinde yapılmış olması gerekirken ödeme tarihinden 3 ay geçmiş olmasına rağmen taraflar arasındaki anlaşmaya konu römorkların tamamıyla farklı ve yalnızca 8 adedinin müvekkiline teslim edildiğini, müvekkili ile davalı yan arasında ücreti ödenmiş römorkların modifiye edilmesine dair harcamaların kalan ücretten düşüleceği ve kalan 27 römorkun da Ocak 2019 ayı itibari ile teslim edileceğinin kararlaştırıldığını ancak davalının yükümlülüklerini bir kez daha ihlal ettiğini, sonuç olarak taraflar arasındaki sözlü mutabakattan doğan edimlerin gereği gibi ve eksiksiz olarak yerine getirilmediğinden bahisle davalı tarafa 27/01/2020 tarihinde ihtarname gönderildiğini ve ardından taraflar arasındaki anlaşmanın müvekkili tarafından feshedildiğini, davalının müvekkili tarafından çekilen mail yazışmalarında borcu kabul etmesine rağmen müvekkiline ödeme yapmadığını, bu nedenle 239.002 USD’nin tahsili amacıyla davalı aleyhine … Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından yapılan itiraz üzerine icra takibinin durdurulduğunu beyan ederek, itirazın iptaline, takibin devamına ve davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı şirketin yabancı tüzel kişi olması sebebiyle 5718 sayılı yasanın 48, HMK. 114/1-ğ ve 115/2 maddeleri uyarınca mahkememizin 08.12.2020 tarihli tensip zaptının (4) nolu ara kararı uyarınca belirlenen 100.825,00 -TL teminat, davacı şirket tarafından 30.12.2020 tarihli tahsilat makbuzu ile mahkememiz veznesine depo edilmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine yöneltilen davayı kabul etmediklerini, her ne kadar davacı ile müvekkili arasında bir ticari ilişki mevcut ise de tarafların likit bir miktar üzerinde anlaşamamalarının bu güne kadar anlaşmanın sağlanamamasına neden olduğunu, davacının da belirtiği üzere müvekkili firma ile davacının 35 adet jeneratör römorkunun imal ve teslimi hususunda anlaştıklarını, römorkların imaline ilişkin teknik detayların sipariş aşamasında verildiğini, verilen özelliklere göre ilk parti üretiminin tamamlandığını ve 8 adetinin teslim edildiğini, diğer römorkların ise üretimine geçildiğini, ancak bu süreçte teslimi gerçekleşen römorkların, anlaşmaya teknik taleplere uygun olarak üretilmiş olmasına rağmen istenilen özelliklere uygun olmadığının belirtildiğini, davacının tamamlanmış olan römorklara modifiye uyguladıklarını ve uygulanan modifiyelerin ücretten düşüleceğinin belirtildiğini, ancak defalarca davacıya belirtilmesine rağmen siparişe uygun olarak üretilen römorkların modifiye edilmesi ve maliyetinin de müvekkiline yansıtılması hususlarının taraflarınca kabul edilmediğini, bu süreçte imalatı devam eden bir kısım römorkunda imalatının durdurulduğunu, müvekkili firma da istenilen özelliklerdeki römorkların imalatlarına ilişkin olarak yaptığı masrafları ve anlaşmanın karşılığını talep ettiğini, davacın tarafın hakkaniyete aykırı olarak taraflarından onay almadan ve anlaşmaya dahil olmayan modifikasyonların bedellerini de düşerek kalan bedelin tamamını talep ettiğini, davacının söz konusu anlaşmadan kar elde etmeye çalıştığını, müvekkilinin ….Türk Büyükelçiliği Ticaret Müşavirliği ile arasındaki yazışmalarda herhangi bir rakam telaffuz etmediğini, çünkü ortada belirli olmayan bir alacak ve borç bulunduğunu, müvekkilinin alacağının teslim ettiği römorklardan kabul etmediği modifikasyon ücretlerinden ve imalatı talebe özel olarak yapılmış ancak henüz teslim edilmemiş römorklardan kaynaklı olduğunu, davacının asıl alacak talebinin belirsiz ve likit olmayan bir talep olduğunu, tek taraflı olarak ortaya konulan hesap ve bu hesaba ilişkin talebi kabul etmediklerini defalarca belirttiklerini, dava konusu sözleşmenin hükümlerinin davacının taleplerinin değişiklik göstermesinden kaynaklandığını, müvekkili firma ilk anlaşmaya göre üzerine düşen yükümlülüğünü süresi içerisinde yerine getirmeye başladığını, sözleşmeye konu olarak talep edilen römorkların imalatının talep edildiği şekilde yerine getirerek teslimatın gerçekleştirildiğini, davacı tarafından istenen ek özellikler ve yapılan modifikasyonlar ile anlaşma konusu ürün değişikliği nedeniyle davacı tarafından ihlal edildiğini, söz konusu ürünün davacının talepleri doğrultusunda özel olarak üretildiğini, teslim edilen römorklar dışında da üretimin aralıksız yapıldığını, ancak üretilip de halen gönderilemeyen römorklar ile üretim aşamasında, üretimine başlanan römorkların da mevcut olduğunu, bu haliyle edimini eksiksiz olarak yerine getirmek için çaba gösteren tarafın müvekkili olduğunu, ancak üretim hattı için yapılan masrafların ve ödemelerin olduğunu, davacının bunları görmezden geldiğini, müvekkilinin icra takibine mal kaçırma amacıyla itiraz etmediğini, belirtildiği şekilde bir borcu olmadığı için itiraz ettiğini, müvekkilinin halen aktif olarak çalışan, hiçbir varlığını elinden çıkarmayan bir firma olduğunu beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
KABUL VE GEREKÇE : Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
Eldeki davada, … Müd. … E sayılı takip dosyasının tetkikinden; Davacının, davalı aleyhine 239.002,00-USD üzerinden ilamsız icra takibinde bulunduğu, ödeme emrinin davalıya 16.03.2020 tarihinde tebliğ edildiği, davalının süresi içerisinde (17.03.2020 tarihinde) takibe borcun esası yönünden itiraz ettiği, davacının süresi içerisinde iş bu itirazın iptali davasını açtığı, davalı tarafından imal edilecek 35 adet jeneratör römorkunun 470.000,00 USD karşılığında davacıya teslimi konusunda sözlü eser sözleşmesi akdedildiği, sözleşme kapsamında davalının davacıya 8 adet römork teslim ettiği, müteakiben davacı tarafından sözleşmenin feshedildiği dosya kapsamı ile sabit olup, somut olayda taraflar arasındaki ihtilaf sözleşmenin feshi sebebiyle davacının davalıdan takibe konu 239.002,00 USD tutarında alacaklı olup olmadığı noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
Öncelikle, davalı vekili cevap dilekçesinde …. Büyükelçiliği Hukuk Müşavirliği ile davalı şirket adına …com adresinden yapılan yazışmalarda herhangi bir rakam telaffuz edilmediğini beyan ederek, anılı mail adresinin şirket yetkili temsilcisinde ait olduğunu kabul ettiği, bu suretle HMK. 199. maddesi uyarınca belge niteliğinde olan ve takip sebebi olarak gösterilen ….com ve davalı şirkete ait …com adresinden yapılan elektronik posta yazışma içeriklerinin mahkememizce değerlendirilmesi gerekmiştir. Anılı mail adreslerinden davacı şirkete gönderilen 11.04.2019 tarihli yazıda, davalı şirketin davacının fesih iradesini kabul ettiği ve aynı tarihli mailde davacı şirket tarafından istenilen 239.002,00 USD bedelli ödeme için geri ödeme planı hazırlamak için süre talep ettiği, yine davacı şirket tarafından gönderilen ve 239.000,00 USD tutarındaki alacağı 3 eşit taksitte almayı kabul ettiklerine ilişkin 13.04.2019 tarihli maile verilen 04.05.2019 tarihli cevapta anılı borcu 3 ay içerisinde eşit taksitler halinde ödemeyi istediği beyan ettiği ve yine dava dilekçesine ekli diğer mail içerikleri nazara alındığında, davacı şirketin 239.000,00 USD tutarındaki alacağının davalı tarafından kabul ettiği mahkememizce belirlenmiştir. Her ne kadar takibe konu alacak 239.002,00 USD ise de, davacı şirketin davalıya gönderdiği 13.04.2019 tarihli mailde 239.000,00 USD üzerinden ödemeyi geri almayı kabul ettiğini beyan etmesi karşısında 239.000,00 USD üzerinden davacının davalıdan alacaklı olduğunu ispat ettiği mahkememizce kabul edilmiştir.
Bu kabulden hareketle, davalının … Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 239.000,00 USD asıl alacak ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı Yasanın 4/a maddesi gereğince devlet bankalarının bir yıllık mevduata uyguladıkları USD faiz oranını uygulanmak suretiyle devamına, icra takibine dayanak olarak sunulan elektronik posta yazışmalarının 6100 sayılı HMK’nın 199. maddesinde tanımı yapılan “belge” niteliğinde olması sebebiyle alacağın likit olduğu nazara alınarak hükmolunan alacağın takip tarihindeki kur karşılığı olan 294.949,90-TL icra inkar tazminatının İİK 67 maddesi gereğince davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm fıkrası tesis kılınmıştır.
HÜKÜM :
Davanın KISMEN KABULÜ ile,
1-Davalının … Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 239.000,00 USD asıl alacak ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı Yasanın 4/a maddesi gereğince devlet bankalarının bir yıllık mevduata uyguladıkları USD faiz oranını uygulanmak suretiyle devamına,
-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
İİK. 67. maddesi gereğince 294.949,90-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli karar ve ilam harcı 128.538,57-TL olduğundan peşin alınan 26.689,77-TL harcın mahsubu ile bakiye 101.848,80-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
– 6325 sayılı yasanın 18/A-13 maddesi uyarınca 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına
3-Davacı duruşmada kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul ve red oranına göre hesaplanan 97.695,51-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davalı duruşmada kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul ve red oranına göre hesaplanan 15,75-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 119,70-TL (dava açılış masrafı ve posta gideri olmak üzere) davanın kabul ve red oranına göre hesap edilen 119,69-TL yargılama gideri ile davacı tarafından peşin harç olarak yatırılan 26.689,77-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6- Taraflarca tarafından yatırılan gider avansından artan kısmının ve davacı tarafından yatırılan teminatın karar kesinleştiğinde ve istek halinde yatırana iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 08/04/2021

Başkan …
¸e-imza
Üye …
¸e-imza
Üye …
¸e-imza
Katip …
¸e-imza