Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/37 E. 2023/452 K. 11.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :2020/37 Esas
KARAR NO :2023/452

DAVA :Alacak
DAVA TARİHİ :16/01/2020
KARAR TARİHİ :11/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili; müvekkilinin 700’ü aşkın bayisi bulunan akaryakıt dağıtım şirketi olduğunu, 31.08.2015 tarihli bayilik sözleşmesi ve protokol ile taraflar arasında dağıtıcı bayilik ilişkisinin başladığını, bu kapsamda davalı şirkete 5 yılı kapsayacak şekilde akaryakıt bayiliği ile işletmecilik hakkı tesis edildiğini, davalı şirketin sözleşme ve protokol kapsamında 9.500,00 m3 beyaz ürün alması gerekirken yalnızca 3.836,00 m3 beyaz ürün ve 3,780824 ton madeni yağ alımı gerçekleştirerek tonaj taahhüdünün (5.664 m3) oldukça gerisinde kaldığını, …. Noterliğinin 29.01.2019 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davalı şirkete bu durumun ihtar edildiğini, söz konusu ihtarnameye cevap vermeyen ve yükümlülüklerini yerine getirmemeye devam eden davalıya bu kez …. Noterliğinin 09.08.2019 gün ve … sayılı ihtarnamesinin gönderilerek sözleşme ve eki niteliğindeki tüm protokollere aykırı hareket edilmesi nedeni ile sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğini, bu şekilde eksik kalan 5.664,00 m3’lük kısım için beher m3 başına 40,00 USD’den olmak üzere toplam 226.574,92 USD ile sözleşmenin erken feshi nedeninden kaynaklı 180.000,00 USD cezai şart borcunun ve 5 ton maden yağın eksik kalan kısmından kaynaklı 2.583,52 USD’nin muaccel hale geldiğini, cezai şart alacağı için de …. Noterliğinin 09.08.2019 tarihli ihtarnamesi ile davalının temerrüde düşürüldüğünü, bu kapsamda davalının borçlarına mahsup edilmek üzere davalı tarafından müvekkil şirket lehine düzenlenmiş olan 150.000,00 TL teminat mektubunun nakde çevrildiğini, ayrıca şirket tarafından kısmi cezai şart faturası düzenlenerek karşı tarafa gönderildiğini, bu şekilde 600.000,00 TL‘lik kısmın tahsil edildiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 USD (16.01.2020 günü saat 15:30’da belirlenen gösterge niteliğindeki … Bankası kurlarında USD/TRY için belirlenen satışı kuru 5.88878 üzerinden 29.439,00 TL) tutarındaki bakiye cezai şart borcunun temerrüt tarihinden itibaren devlet bankalarının yabancı para cinsinden açılmış bir yıl vadeli mevduat hesaplarına uyguladığı en yüksek faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini dava etmiştir.

Davacı vekili 30.05.2023 günlü ıslah dilekçesinde; fazlaya ve ek dava açmaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 5.000,00 USD olarak talep ettikleri cezai şart alacaklarını 12.500,00 USD artırarak toplamda 17.500,00 USD talep etmek suretiyle davalarının kabulü ile cezai şart borçları bakımından temerrüt tarihinden itibaren işleyecek olan devlet bankalarının yabancı para cinsinden açılmış bir yıl vadeli mevduat hesaplarına uygulanan en yüksek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; iki yıllık zamanaşımı süresinin geçtiğini, sözleşmenin feshi dışındaki haller için cezai şartın sözleşmeye konulduğunu, müvekkilinin çeklerinin iade edilmediğini, 150.000,00 TL teminat mektubu ile 600.000,00 TL nakit teminatın irat kaydedilmesi neticesinde davacının menfaat temin ettiğini, haksız ve hukuka aykırı olarak yapılan bu işlem neticesinde müvekkil şirketin her türlü tazminat, talep ve dava haklarını saklı tuttuklarını, davacı yanın bu davranışları sonucunda müvekkiline zarar vermesi nedeni ile alım taahhüdünün yerine getirilemediğini, bu yüzden cezai şartın koşullarının oluşmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Dava, taraflar arasında akdedilen bayilik sözleşmenin erken feshine ve asgari ürün alım taahhüdüne bağlı cezai şart istemine ilişkindir.
Dosya içeriği ile toplanan delillerden; davacı tarafça gönderilen …. Noterliğinin 05.07.2017 gün ve … yevmiye numaralı, …. Noterliğinin 28.11.2018 tarih ve 41707 sayılı, yine aynı noterliğin 29.01.2019 gün ve … yevmiye sayılı ihtarnameleri ile; davalının akaryakıt alma yükümlülüğünün hatırlatıldığı, bunlardan ayrı …. Noterliğinin 09.08.2019 tarih ve …yevmiye numaralı ihtarnamesinde; taraflar arasındaki sözleşmenin ürün alım taahhütlerinin yerine getirilmemesi ile sözleşmede geçen stok bulundurma, akaryakıt ve türevleri ürünlerin kesintisiz bir şekilde satışını sürdürme, …’den akaryakıt ve türevleri ürünleri ikmal etme ile ilgili düzenlemelere aykırı davranma ve davalının … numaralı Akaryakıt Bayilik Lisansının 30.04.2019 tarihinde Petrol Piyasası Lisans Yönetmeliğinin 17. maddesinin 1. fıkrasının (g) bendi uyarınca 20722 sayılı karar gereğince sonlandırılmış olması nedeni ile sözleşmenin derhal feshedildiği, bu nedenle asgari taahhüdün tamamının muaccel hale geldiği, ödenmesi gereken borç miktarının 29.158,44 USD olduğu, erken feshe sebebiyet verilmesi nedeni ile 180.000,00 USD erken cezai şart bedelinin tahsil edileceği, toplam borcun bakiyesi olan 235.104,14 USD tutarındaki borcun ödenmesi gerektiği hususlarının ihtar edildiği; davalının ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucunda mali müşavir tarafından düzenlenen 21.03.2021 tarihli bilirkişi raporunda, davalı tarafça 2015-2016 yıllarına ilişkin defterlerin ibraz edilmediği, 2017-2018 ve 2019 yıllarına ait tutulması zorunlu olan yasal defterlerin usulüne uygun şekilde tutulduğu, davalı tarafın cari hesap ilişkisinden dolayı 1.239,10 TL borçlu olduğu, davalı tarafça 2015 ve 2016 yıllarına ilişkin defterlerin ibraz edilmemesi nedeni ile asgari ürün alım taahhüdünden kaynaklanan cezai şartın tespit edilemediği, 180.000,00 USD tutar için sözleşmedeki cezai şartın satış taahhüdü dışında hangi hükümlerin ihlal edildiğinin tespit edilemediği yönünde görüş belirtildiği; mali müşavir, kimya mühendisi ve hesap uzmanından oluşan 14.11.2021 tarihli bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen raporda ise, 31.08.2015 tarihli protokolün 4.5 maddesi hükümleri doğrultusunda hesaplamanın yapıldığı, sözleşmenin fesih tarihinin dikkate alındığı, davacının davalıdan 12.11.2021 tarihi itibari ile 134.751,29 USD karşılığı 1.335.452,66 TL kar mahrumiyeti ve cezai şart alacağı talep edebileceği yönünde mütalaada bulunulduğu; aynı mali müşavir ve hesap uzmanı tarafından düzenlenen ek raporun da bu doğrultuda olduğu; yine mali müşavir, kimya mühendisi ve hesap uzmanından oluşan aynı bilirkişi kurulunun 27.03.2022 günlü ek raporunda ise davalının davacıdan 31.05.2022 tarihi itibari ile kar mahrumiyeti ve erken fesih cezai şartı ödemeleri mahsup edildikten sonra 43.824,12 USD alacağı talep edilebileceği yönünde görüş belirtildiği, itirazlar doğrultusunda önceki bilirkişi heyetinden farklı mali müşavir, nitelikli hesap uzmanı ve mühendis tarafından düzenlenen 27.06.2022 tarihli bilirkişi kurulu raporunda, davalının lisansının 30.04.2019 tarihinde sonlandırılma gerekçesinin altı aydan uzun süre pompadan satış yapmaması dolayısıyla taraflar arasındaki sözleşmede belirlenen asgari ürün alım taahhüdü haricinde davalının sözleşme süresince ve tatil günleri de dahil her gün yirmi dört saat kesintisiz bir şekilde akaryakıt ve türevleri ile ürünlerin satışını sürdürmekle ve akaryakıt istasyonunu tüketiciye hizmet verebilir şekilde açık buldurmakla ilgili yükümlülüklere aykırı davrandığı, bu nedenle 180.000,00 USD cezai şarttan sorumlu olduğu, bununla birlikte dosya kapsamında yapılan incelemede davalı şirket tarafından davacıdan sözleşme süresi boyunca satın alınan akaryakıt miktarının 3.836,00 m3, madeni yağ miktarının ise 3.708,24 kg olduğu, davalının sözleşme ve eki protokol hükümleri gereğince eksik almış olduğu akaryakıt miktarının 5.664,00 m3, madeni yağ miktarının ise 1.29176 ton olarak tespit edildiği, bu kapsamda davalının bütün sözleşme dönemi boyunca 5 yıl sorumlu olacağı yönünde kanaate varılması halinde eksik alınan akaryakıt nedeni ile işleyecek olan cezai şart miktarının 226.560,00 USD olduğu, eksik alınan madeni yağ nedeniyle işleyecek olan cezai şart miktarının 2.583,52 USD olarak hesaplandığı, davalı şirketin tahsil edilemeyen cezai şart tutarının daha önceden tahsil edilen tutardan kaynaklanan tutarların mahsubu ile 29.452,25 USD olarak hesap edildiği, davalının erken fesihten kaynaklanan 180.000,00 USD cezai şartı ödemesi halinde eskisi gibi ticari hayatına devam etmesinin mümkün olamayacağı, davalının asgari alım tutarından kaynaklanan tahsil edilmeyen cezai şart tutarı olan 29.452,25 USD’yi ödemesi durumu da değerlendirildiğinde, erken fesihten kaynaklanan 180.000,00 USD cezai şart yerine davalının (180.000,00*2/10) 36.000,00 USD ödemesinin ticari faaliyetlerinin devamı açısından gerekli olduğu kanaatinin oluştuğu, davacı tarafından …. Noterliğinin 09.08.2019 tarih ve …yevmiye numaralı ihtarnamesinin davalıya keşide edilerek bakiye borç tutarının ihtarnamenin tebliği tarihinden itibaren 2 gün içerisinde ödenmesi gerektiğinin ihtar edildiği, ancak dosya içerisinde tebliğ şerhinin bulunmadığı, bu nedenle temerrüt tarihinin tespit edilemediği yönünde mütalaada bulunulduğu, tarafların itirazları gözetilerek aynı bilirkişiler tarafından düzenlenen 28.03.2023 günlü ek raporda ise; tarafların iktisadi durumu, davalı borçlunun ödeme gücü ve kabiliyeti göz önünde bulundurularak cezai şartın 36.000,00 USD’ye indirilmesinin uygun olacağı, nitekim davalının 2019 yılı öz kaynaklarının (-) 560.656,07 TL olduğu, bilançosunda mal varlığının bulunmadığı, davalının net zararının 2018 yılında 514.192,00 TL, 2019 yılı itibariyle 698.286,18 TL olduğu nazara alındığında cezai şartın 36.000,00 USD’ye indirilebileceği, taraflar arasındaki sözleşmede asgari alım taahhüdünün her yıl için ayrı ayrı belirlenmediği, sözleşmenin devamı süresince olacak şekilde belirlendiği, davalının sözleşme dönemi boyunca sorumlu olduğunun değerlendirilmesi durumunda eksik alınan akaryakıt nedeniyle işleyecek olan cezai şart miktarının 226.560,00 USD, eksik alınan madeni yağ nedeniyle işleyecek cezai şart miktarının ise 2.583,52 USD olarak hesaplandığı, daha önce tahsil edilen cezai şart tutarının bu miktardan mahsubu ile davacının davalıdan 29.452,25 USD cezai şart talep edilebileceği, davalının yalnızca fesih dönemine kadar sorumlu olması gerektiği yönünde kanaat oluşması durumunda sözleşmenin başlangıç tarihi ile davalının temerrüt tarihi olan 19.08.2019 tarihi arasında eksik alınan akaryakıt nedeniyle işleyecek cezai şart tutarının 179.685,50 USD, eksik alınan madeni yağ nedeniyle işleyecek cezai şart miktarının ise 2.048,99 USD olarak hesaplandığı, bu durumda ödenmesi gereken cezai şart tutarının toplam (179.685,50+2.048,99)=181.734,50 USD olacağı, bununla birlikte davalıdan daha önce tahsil edilen cezai şart tutarı olan 199.691,27 USD göz önüne alındığında davacının davalıdan cezai şart alacağı talep edemeyeceği şeklinde görüş belirtildiği anlaşılmıştır.
Yapılan yargılama, toplanan deliller, dosya içerisinde yer alan bilirkişi raporları ile taraflar arasında akdedilen sözleşme ve protokoller ile ihtarnameler hep birlikte değerlendirildiğinde, taraflar arasındaki 31.08.2015 tarihli protokolün “Asgari Ürün Alım Taahhüdünden Kaynaklanan Cezai Şart” başlıklı 4.5. maddesinde, her ne sebeple olursa olsun bayilik sözleşmesinin sonunda veya fesih tarihinde bu maddede bahsi geçen ve taahhüt ettiği halde perakende standart satış fiyatından …’den satın almadığı beher m3 beyaz ürün için 40,00 USD, …’den (veya … ile anlaşmalı olan madeni yağ üreticisinden/üreticilerinden) satın almadığı beher ton madeni yağ için 2.000,00 (ikibin) USD tutarında cezai şart bedelinin …’ye ödeneceğinin davalı yanca kabul ve taahhüt edildiği, 4.6 “Cezai Şart” başlıklı maddede ise, protokolün, sözleşme ve bunlara uygun akdedilecek olan sair sözleşmelerin satış taahhüdü dışındaki hükümlerinin ihlal edilmesi halinde bayi tarafından, …’ye 180.000,00 USD cezai şart ödeneceğinin kabul ve taahhüt edildiğinin belirlendiği, anılan maddeler kapsamındaki cezai şartın, ifaya ekli cezai şart anlamını taşıdığı, bu bağlamda davacının, cezai şart protokolü ve/veya buna bağlı olarak akdedilecek sair sözleşmeleri feshetmeden önce veya feshettikten sonra talep ve tahsile yetkili olduğu, …. Noterliğinin 09.08.2019 gün, … ve …yevmiye numaralı ihtarnameleri ile; sözleşme ve protokollerden kaynaklanan yükümlülüklerin yerine getirilmemesi ve bayilik lisanslarının sonlandırılmış olması nedeni ile sözleşmenin feshedildiğinin ihtar edildiği, böylelikle davalının 31.08.2015 tarihli sözleşme ve eki niteliğindeki protokollerde yer alan ilgili maddeler uyarınca davalı şirketin altı aydan uzun süren pompadan satış yapmamasına bağlı olarak lisansının iptal edilmesinden dolayı davacı şirket tarafından sözleşmenin haklı nedenle feshedildiği, bu itibarla 5 yıl süreli yapılan sözleşmenin 31.08.2020 tarihinde sona ermesi gerekirken, ihtarnamenin tebliğ tarihi olan 16.08.2019 günü feshin gerçekleştiğinin kabulünün gerektiği, taraflar arasındaki sözleşmenin 4.6 “Cezai Şart” başlıklı maddesi incelendiğinde, protokolün, sözleşme ve bunlara uygun akdedilecek olan sair sözleşmelerin satış taahhüdü dışındaki hükümlerinin bayi tarafından ihlal edilmesi halinde bayice, …’ye 180.000,00 USD cezai şartın ödeneceğinin kabul ve taahhüt edileceğinin düzenlendiği, dolayısıyla davacının haklı feshi nedeniyle davalının anılan madde hükümleri gereğince cezai şarttan sorumlu olduğu; buna karşılık sözleşmedeki alım taahhüdünün 5 yıl olarak belirlenmesi ve bu sürenin fesih tarihinde dolmamış olması nedeni ile muaccel hale gelmeyen alım taahhüdünün yerine getirilmediğinden bahsedilemeyeceğinden asgari alım taahhüdünün yerine getirilememesinden ötürü cezai şarttan davalının sorumlu tutulamayacağı ve davalıdan daha öncesinde 199.691,27 USD’nin tahsil edildiği de dikkate alınarak, davacının cezai şart alacağının bulunmadığı kanaatine ulaşıldığından davanın reddine ilişkin aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçeli kararda ayrıntılı şekilde açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 269,85 TL maktu harcın, peşin alınan 502,75 TL peşin harç ile 4.400,00 TL ıslah harcından mahsubu ile bakiye 4.632,90 TL harcın karar kesinleştiğinde, istek halinde yatırana iadesine,
3-Zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00 TL’nin davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 43.192,31 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde …. Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 11/07/2023

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza