Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/219 E. 2022/50 K. 01.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/219 Esas
KARAR NO : 2022/50

DAVA : Tazminat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/05/2020
KARAR TARİHİ : 01/02/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 04/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili Banka ile davalı taraf 20/04/2016 tarihinde imzalanan sözleşme ile Kahramanmaraş İli … İlçesi …. Şube hizmet binasının inşaatının karşı tarafça yapılması hususunda anlaştıklarını, davalı tarafından imalatın tamamlanarak bankaya teslim edilmiş ise de, işin kapsamına dahil olan şube hizmet binasının dış cephesindeki kaplama malzemesi olarak kullanılan Kale Sinterflex granit seramik malzemenin zamanla sallanmaya başladığı ve cepheden parça parça düşmelerin yaşandığını, bahis konusu dış cephe kaplamalarının bina çevresine düşmeye başlamasından dolayı oluşacak cismani zararların önlenmesi için acele olarak … 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … D. İş dosyası ile delil tespiti yapıldığını, akabinde tehlike arz eden kusurlu dış cephe kaplamasının sökülerek yeniden yaptırıldığını, bahis konusu delil tespiti neticesi düzenlenen bilirkişi raporunda dava konusu dış cephe imalatının eksik ve kusurlu olarak yapıldığı yapıştırıcı olarak kullanılan malzemenin eksik ve standartlara uygun olmadığı, yapıştırıcının yıpranması veya kendini bırakması halinde devreye girecek olan fitilli alüminyum klipsler ile T profiller üzerine sabitleme şeklindeki uygulama yönteminin uygulanmadığının tespit edildiğini, eksik ve hatalı imalat neticesi dış cephe kaplamasının bina çevresindeki yayaların geçtiği alanlara dökülmeye başlamasından dolayı durumun aciliyeti sebebiyle durum hakkında delil tespiti yaptırılarak kusurlu dış cephe söktürülüp yenisinin yapıldığını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 212.2190,45-TL’nin ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin süresinde olmayan cevap dilekçesinde özetle; Davacının ön inceleme duruşmasından sonra delilleri genişletmesine muvafakatlarının olmadığını, kabul anlamına gelmemekle tespit dosyasında ayıp dış cephenin %10’u oranında olduğunu, davanın ise dış cephenin tamamının değiştirilmesinden kaynaklı tazminata ilişkin olduğunu, davacı tarafından dış cephenin tamamının ayıplı olduğunun ispat edilemediğini, davacı tarafça dava konusu tazmini istenen zarar kalemi 19/10/2021 tarihli dilekçelerinin 7 numaralı bendi ile müvekkiline ödenen cephe kaplama bedelinin iadesi olarak açıklandığını, davacının talepleri ile bağlı olduğunu, zarar kaleminin bu şekilde açıklanmasının davacı zararının ayıp oranında bedel indirimi şeklinde giderilmesini istediğini gösterdiğini, açıklanan nedenlerle ispat edilemeyen davanın reddini talep etmiştir.
Taraflar arasındaki ihtilafın; taraflar arasındaki eser sözleşmesi gereği davalı yüklenicinin edimli sözleşme ile fen ve sanat kurallarına uygun yerine getirip getirmediği, getirmemiş ise davacının zarar miktarı noktasında toplandığı anlaşılmaktadır.
… 1.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyasının tamamının uyap sureti, uyuşmazlık konusu ihale dosyasının bir örneğinin tamamı getirtilerek dosya içerisine eklenmiştir.
Tarafların bildirmiş olduğu deliller toplandıktan sonra dosyanın bir hesap ve iki inşaat bilirkişisinden oluşan heyete tevdi edildiği, söz konusu bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan 18/01/2022 tarihli bilirkişi raporunda, davanın eser sözleşmesine dayalı olarak iş sahibi tarafından, ayıplı imalat nedeniyle uğranılan zararın tazminine ilişkin olduğu, dava değerinin 212.219,46-TL olduğu, davacının davalı tarafa ayıp ihbarında bulunduğuna dair bir kayda rastlanılmadığı, geçici kabul tutanaklarının dosyada bulunmadığından ve ayıbın ortaya çıkış tarihine ilişkin de davacının bir beyanı olmadığından, ayıbın 12 aylık teminat süresi içinde ortaya çıkıp çıkmadığının belirlenemediği, dava konusu imalatın (gizli) ayıplı olduğu ve dış cephe kaplamasının %10 oranında hasarlanmış olduğunun … 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin … D. İş sayılı dosyasıyla tespit edildiği ancak ayıbın giderilmesi için gereken masrafa ilişkin herhangi bir tespitte bulunulmadığı, davacının, TBK’nun 475/3. Maddesi kapsamında uğradığı zararın tazminini talep ettiği anlaşılmakla birlikte, dava dilekçesinde belirttiği üçüncü kişilere ayıbın giderilmesi için yapmış olduğu masrafa ilişkin fatura, dekont,… vs. ödeme belgeleri sunulmadığından ödenen tutarın piyasa rayiçlerine göre mâkul olup olmadığı hususunun tespit edilemediğinin rapor edildiği, dosyadaki eksiklikler giderildikten sonra dosyanın raporun hazırlayan bilirkişi heyetine tevdi edildiği, söz konusu bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan 18/01/2022 tarihli ek raporda, davanın eser sözleşmesine dayalı olarak işsahibi tarafından ayıplı imalat nedeniyle uğranılan zararın tazminine ilişkin olduğu, dava değerinin 212.219,46-TL olduğu, ancak üçüncü kişilerce ayıbın giderilmesi kapsamında yapılan imalatın sözleşme konusu işten farklı bir imalat olan alüminyum kompozit malzeme olarak yapıldığı ve cephenin tamamına uygulanma bedeli olduğu, ayıbın 12 aylık teminat süresi içinde ortaya çıktığı, dava konusu imalatın (gizli) ayıplı olduğu ve dış cephe kaplamasının %10 oranında hasarlanmış olduğunun … 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin … D. İş sayılı dosyasıyla tespit edildiği, kalan %90 imalatın ise demonte edildikten sonra yeniden tekniğine uygun olarak monte edilmesi gerektiği, ayıp giderim bedelinin dava tarihi itibarıyla rayiç bedeller üzerinden 58.914,97-TL olarak hesaplandığının rapor edildiği görülmüştür.
Mahkememizce yapılan yargılama sonunda, davacı tarafından davalı ile aralarında bulunan 20/04/2016 tarihli sözleşme uyarınca davalının üzerine düşen edimleri ayıplı bir şekilde yerine getirdiği, bundan dolayı zararının meydana geldiği iddia edilerek mevcut davanın açıldığı, davalı tarafından iddiaların reddedildiği, bu çerçevede yapılan incelemede tarafların bildirmiş olduğu deliller toplandıktan sonra dosyanın bilirkişi kuruluna tevdi edildiği, bilirkişi kurulu tarafından dosyaya rapor ve ek raporun sunulduğu, söz konusu rapor, ek rapor ve tarafların talepleri değerlendirildiğinde; öncelikle davalı tarafından yapılan işin ayıplı olup olmadığı hususunun tespitinin gerektiği, buna göre davaya konu eser sözleşmesinin yapımında kullanılan malzemelerin belli bir firmaya ait ticari ürün olduğu, ilgili firmanın işbu davaya konu malzemelerin kullanımına ilişkin teknik şartname ve uygulama yönteminin bulunduğu, … 1.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş Sayılı dosyasında yapılan tespitte panel konstrüksiyon bağlantılarının malzemeleri üreten firmanın belirlemiş olduğu teknik şartnameye uygun olmadığı, poliüretan yapıştırıcının kısmen/eksik uygulandığı, panel düşey konstrüksiyon bağlantılarınında teknik şartnamedeki gibi klipsli yapılmadığı, fotoğraf ve cephe kaplama panellerinin düştüğü hususu göz önüne alındığında mahkememizde değişik iş sayılı dosyasındaki bilirkişi raporu, mahkememizce heyetten alınan ek rapordaki görüş doğrultusunda söz konusu malzemelerin davalı tarafından malzemeleri üreten firmanın teknik şartnamesine uygun işlem yapılmadığından dolayı ayıplı olduğu yönünde kanaatin oluştuğu, söz konusu ayıbın basit bir muayene ile anlaşılabilecek nitelikte olmaması nedeniyle gizli ayıp mahiyetinde olduğu, taraflar arasındaki sözleşmenin 25.maddesine göre teminat süresinin yani garanti süresinin geçici kabul tarihinden itibaren 12 ay olarak belirlendiği, söz konusu işin geçici kabulünün 06/01/2017 tarihinde yapıldığı, kesin kabul tarihinin 06/01/2018 tarihinde dolduğu, davacı tarafından davalıya aralarındaki sözleşme uyarınca yapmış olduğu dış cephe kaplamasına ilişkin ilk ihbarın 24/05/2017 tarihinde mail yolu ile yapıldığı, söz konusu maile cevap verilmemesi üzerine 27/11/2017 tarihinde mail yolu ile davalıya tekrar ihbarda bulunulduğu, bilindiği gibi eser sözleşmelerinde ayıp ihbarının herhangi bir şekle bağlanmadığı, davacı tarafından davalıya mail yolu ile yapılan ihbarların garanti süresi içerisinde yapılması ve ayıbın gizli bir ayıp olması nedeni ile mahkememizde davacının ayıp ihbarını davalıya süresi içerisinde yaptığı yönde kanaatin oluştuğu, yine davalının yapmış olduğu işin ayıplı olması ve davacı tarafından süresi içerisinde davalıya ayıp ihbarında bulunması nedeni ile davacının zararlarından davalının sorumlu olduğu, burada tespit yapılması gereken diğer hususun davacının zararının miktarı olduğu, davacı tarafından her ne kadar tüm dış kaplama cephesi sökülerek şartnamedekinden farklı alüminyum cephe kaplaması yapılmış ve bunun bedeli talep edilmiş ise de bu talebin yerinde olmayacağı, zira taraflar arasındaki sözleşme uyarınca davalının yapmış olduğu kaplamanın Kale Sinterflex malzeme olduğu, sözleşme uyarınca kararlaştırılan kaplama malzemesi kullanılarak ayıp giderildiği takdirde davacının zararının tespitinin gerektiği, bu zarar tespiti hususunda bilirkişi kurulu tarafından 18/01/2022 tarihli raporunda davacının zararının 58.914,97-TL olarak belirlendiği, ek rapordaki zarar bedellerine yönelik hesap yönteminin taraflar arasındaki sözleşmeye uygun olması nedeni ile mahkememizde kabul görmüş olup tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde davacının davasının bilirkişi kurulunun 18/01/2022 tarihli ek raporu doğrultusunda 58.914,97-TL yönünden kabulüne, söz konusu bedele davalının temerrüt tarihi olan 08/05/2020 tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
1-Davanın kısmen kabulü ile 58.914,97-TL’nin 08/05/2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte ve davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine,
2-Alınması gerekli karar ve ilam harcı 4.024,48-TL olduğundan peşin alınan 3.625,00-TL harcın mahsubu ile bakiye 399,48-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,000-TL’nin ret kabul oranına göre hesaplanan 366,43-TL’sinin davalıdan, geriye kalan 953,57-TL sinin davacı tarafından alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı duruşmada kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin uyarınca hesaplanan 8.458,95-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı duruşmada kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 18.513,93-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan 3.625,00-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 62,20-TL harç toplamı, 131,25-TL tebligat ve posta masrafı, 4.200,00-TL bilirkişi ücreti, 854,00-TL … 1.Asliye Hukuk Mahkemesi … Değişik İş sayılı dosyası masrafı olmak üzere toplam 5.247,45-TL yargılama giderinin red kabul oranına göre hesaplanan 1.456,69-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, redde tekabül eden kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısım var ise karar kesinleştiğinde talep halinde yatırana iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı tebliğiden itibaren iki haftalık süre içerisinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.01/02/2022

Katip …
¸¸

Hakim …
¸¸