Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/561 E. 2021/835 K. 29.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/561 Esas – 2021/835
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/561 Esas
KARAR NO : 2021/835
DAVA : Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235))
DAVA TARİHİ : 09/01/2019
KARAR TARİHİ : 29/12/2021
KR.YZL.TARİHİ : 02/02/2022

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının alacaklı olduğu müflis … Grup Mimarlık Müh. İnş. Taah. Turz. Cam ve Alüminyum İmalat San. Tic. Ltd.Şti tarafından açılan Ankara … Ticaret Mahkemesi … E. Dosyasının 16.05.2018 tarihli duruşmasında iflas erteleme davasının davasının reddi ile davacının iflasına karar verildiği, davacı şirketin müflisten 6 (altı) adet faturadan kaynaklanan toplamda 10.853,49 TL cari hesap alacağı bulunduğu, İş bu borca konu faturalara müflisin hiçbir itirazı bulunmadığını, … Grup….Ltd. Şti’nin iflas dosyasının açılması üzerine alacağa konu faturalar ve cari hesap extresi sunularak 23.10.2018 tarihli alacak kayıt talepli dilekçe ile … Dairesi … İflas sayılı dosyaya başvuruda bulunulduğu, Alacak kayıt taleplerinin iflas müdürlüğünce müflis şirketin ticari defter ve kayıtlarına ulaşılamadığı, istenilen alacağın kayıtlarda olduğunun tespit edilmediği, taraflar arasındaki borç ilişkisinin ispat edilemediği gerekçesiyle reddedilerek 4. Sıraya alındığı beyan ederek, itiraz —kayıt kabul davalarının kabulüne hatalı olarak düzenlenen sıra cetvelinin iptaline, davacının 10.853,49TL fatura alacağının iflasın açılmasından itibaren işlemiş ve işleyecek olan faiziyle birlikte iflas masasına kaydı ile iş bu alacağın iflas masasından tahsiline alacağın haklılığı ispat edilinceye kadar ikinci alacaklılar toplantısına alacaklı sıfatıyla tedbiren katılmalarına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP :Davalı cevap dilekçesinde özetle; … Grup Mim. Nüh. Taah. Tur. Cam. Alm. İm, San. Ltd. Şti ‘nin Ankara … Ticaret Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyasından verilen iflas kararı 13.11.2018 tarihinde kesinleştiği, 05.03.2019 tarihinde ikinci alacaklılar toplantısında iflas idaresinin oluşturulduğu, İflasta sıra cetveline karşı üç tane başvuru yolu bulunduğu, bunların sıra cetveline şikayet yoluyla itiraz, iflas masasına karşı açılan sıra cetveline itiraz, başka bir deyişle kayıt kabul davası ve bir alacaklının diğer bir alacaklıya karşı açacağı sıra cetveline itiraz, başka bir deyişle kayıt terkini davası olduğu, davacının başvurduğu dava yolu açısından bir uyuşmazlık bulunmadığını, zira alacağın esasına ilişkin bir karar gerektiği göz önünde bulundurulduğunda, Asliye Ticaret Mahkemelerinde sıra cetveline itiraz yoluyla kayıt kabul davası açtıklarını, Davacıların alacaklarının sıra cetvelinde tamamen reddedilmesi nedeniyle dava yoluna başvurmuş ve alacaklarının kabulünü talep ettiklerini, ancak dava şartı arabuluculuğa başvurulmamış olması nedeniyle , HKM 114 ve 115 maddeleri uyarınca usulden davanın reddedilmesi gerektiğini, Davacının esasen alacağının sıra cetveline itiraz davası açılmasından önce arabuluculuğa başvurması gerektiği, İİK m. 226 uyarınca iflas idaresinin veya vekilinin, arabuluculuk görüşmelerinde anlaşmaya yetkili olduğunu, 9.250-TL’ye kadar anlaşmalar yapılabildiğini, arabuluculuğa ve iflas idaresinin görev ve yetkilerine ilişkin açık kanuni düzenlemeler göz önünde bulundurulduğunda, davacı tarafından arabuluculuğa başvurulması halinde uyuşmazlığın, iflas idaresinin ve dolaysıyla vekilinin anlaşma sınırları içerisinde anlaşarak, Mahkeme önüne taşınmadan çözümlenebileceğini, Sıra cetveline itiraz davalarında 15 günlük hak düşürücü süre içerisinde açılması gerektiğini, Bu yola başvurmadan önce arabuluculuk yoluna başvurulursa da süreler arabuluculuk görüşmeleri süresinde duracağını, Bu doğrultuda ticari uyuşmazlıklarda 642 haftalık bir süreç içerisinde arabuluculuk görüşmelerinin sonlandırılmasının öngörüldüğünü, Dava şartı arabuluculuğa başvurulmamasını, esasen iflas idaresinin veya vekilinin yetkisinin bulunmadığı gibi bir gerekçeyle, istinafa taşınmasını hakkı gösterir bir neden bulunmadığını, İstinaf neticesinde her ne kadar sayın Mahkemenin vermiş olduğu karar kaldırmış olsa da önceki kararda direnilmesini talep ettiklerini, zira İflas İdaresi vekiline verilen vekaletname de incelendiğinde arabuluculuk görüşmelerinde müflis şirketin iflas idaresini temsil etme yetkisini taraflarına verildiğini, davacı tarafın kayıt kabul davasının bir alacak veya tazminat davası olmadığını belirtmiş olsa da, bunun bir alacak davası olduğunu, zira alacağın esasına ilişkin inceleme yapılıp, alacağın varlığı tespit edildikten sonra, alacağın sıraya kaydına karar verileceğini, netice de söz konusu davanın bir alacağın tahsiline hizmet ettiğini, usuli taleplerinin kabul görmeyecek olursa, esasa ilişkin olarak tarafların defter incelemesinin yaptırılmasını, faturaya konu alacakların gerçekte var olup olmadığını, ayıp bulunup bulunmadığının incelenmesini ve davanın reddine karar verilmesini talep ettikleri hususlarına yer verilerek sıra cetveline itiraz yoluyla açılmış kayıt kabul davasının Usulden Reddine, aksi esasına ilişkin incelemeler yapılarak neticede esasen reddine , yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER, KABUL VE DEĞERLENDİRME : Dava, Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) davasıdır.
Taraflarca gösterilen tüm deliller toplanmıştır.
Mahkememizin …. Karar sayılı kararı ile davanın usulden reddine karar verilmiş, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi’nin 16/05/2018 tarih, …. Karar sayılı ilamı ile; sıra cetveline itiraz davalarında dava açılmadan evvel zorunlu arabuluculuğa başvurmanın bir dava şartı olmadığı ve iflas idaresinin arabuluculuk görüşmelerine katılma yetkisinin bulunmadığı, bu kapsamda davanın zorunlu arabuluculuğa başvurulmamış olması nedeniyle davanın reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğundan bahisle kaldırılmasına karar verilmiş, kaldırma kararından sonra dosya eldeki esasa kayıt olmuştur.
Mahkememizce dava konusu faturaların dosyaya kazandırılması istenilmiş, uyuşmazlık konusu dönem olan 2013-2014 yıllarına ilişkin davacı tarafın ticari defterlerin incelenmesi amacı ile İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmış, talimat mahkemesince sunulan 16/11/2020 sistem tarihli bilirkişi raporunda; Davacının, iflas tarihi itibari ile cari hesap bilgileri incelenen Müflis … Grup Mim. Müh. İnş. Taah.ve Alm. İml. San. ve Tic. Ltd. Şti’den Toplam 10.853,49 TL cari bakiye alacağının olduğu; İflas tarihi itibari ile tespit edilen 10.853,49 TL cari bakiye alacağının varlığını ve iflas masasına kaydını, Davacı tarafın yevmiye defterinin kapanış tasdikinin olmaması neticesi itibari ile Ticari Defterlerin lehine delil niteliğini kaybettiğinin rapor edildiği görülmüştür.
Davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi sonucu Mali Müşavir bilirkişi marifetiyle mahkememize sunulan 13/07/2021 tarihli bilirkişi raporunda, 2013 ticari defterlerin açılış onaylarının ve yevmiye defteri kapanış onayının yasal süresi içerisinde yaptırıldığı, 2013 defter-i kebir ve envanter defterinin yazdırılmadığı, eksik ve usulüne uygun tutulmayan ticari defterlerin delil niteliğine haiz olup olmadığı yönündeki takdirin mahkemeye ait olduğu, dava konusu faturalardan 2013 yılına ilişkin düzenlenen 4 adet toplam 8.490,22 TL tutarlı faturaların yevmiye defter kayıtlarında yer aldığı, defteri kebir yazdırılmadığından ödemelere ilişkin kayıtların tespit edilemediği, 2013 yılı kapanış kayıtlarına göre 19.597,99TL davacıya borcu olduğu, 2014 ticari defterleri ibraz edilmediğinden bu yıla ilişkin bir tespitin yapılamadığının rapor edildiği görülmüştür.
Öncelikle belirtmek gerekir ki kayıt kabul davalarında ispat yükü davacı alacaklıda olup davacı alacağın mevcudiyetini ve belirtilen miktarda olduğunu ispat etme zorunluluğu altındadır.
Taraflar arasındaki ihtilafın; davacının Ankara … Müdürlüğünün … iflas sayılı dosyasında kabul edilmeyen 6 adet faturadan dolayı iflas tarihi itibari ile müflis şirketten 10.853,49 TL alacaklı olup olmadığı noktasında toplanmış olduğu tespit edilmiştir.
Davacı şirket müflis … Grup…. Ltd. Şti. Den 2013 ve 2014 yılların ait altı adet faturadan kaynaklı olarak toplam 10.853,49 TL alacağının bulunduğundan bahisle Ankara … Müdürlüğünün … iflas sayılı dosyasındaki iflas masasına kayıt kabul isteminde bulunmuş, davacının iflas masasına yaptığı bu talep 17/12/2018 tarih ve 26 nolu karar ile reddedilmiş, ret kararı davacıya 02/01/2019 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davacı eldeki davayı 09/01/2019 tarihinde açmış olup dava süresindedir.
Davacının iflas tarihi itibariyle alacaklı olup olmadığı ve alacaklı ise miktarının tespiti bakımından taraf defterlerinin değerlendirilmesine yönelik bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. 16/11/2020 tarihli bilirkişi raporunda; davacının 2013 ve 2014 yıllarına ait yevmiye defterlerinin kapanış tasdiklerinin olmaması nedeniyle lehine delil niteliğini kaybettiği, iflas tarihi itibariyle cari hesap bilgilerine göre müflis şirketten 10.853,49 TL alacaklı olduğu bildirilmiş, 13/07/2021 tarihli bilirkişi raporunda ise; davalının 2014 yılına ait ticari defterlerini ibraz etmediği, 2013 yılı ticari defterlerinden defter-i kebir ve envanter defterinin yazdırılmadığı, yevmiye defteri kapanış onayının yasal süresi içerisinde yaptırıldığı, davaya konu faturalardan 2013 yılına ilişkin dört adet toplam 8.490,22 TL tutarlı olanların yevmiye defter kayıtlarında yer aldığı, defter-i kebir yazdırılmadığından ödemelere ilişkin kayıtların tespit edilemediği, 2013 yılı kapanış kayıtlarına göre davacıya 19.597,99 TL borçlu olduğu, 2014 yılı ticari defterleri ibraz edilmediğinden bu yıla ilişkin bir tespitin yapılamadığı bildirilmiştir. Davacıya ait ticari defterlerin kapanış tasdiklerinin süresi içerisinde yapılmamış olması karşısında davacı lehine delil olarak değerlendirilmesi mümkün değildir. Müflis şirketin 2013 tarihli ticari defterlerinde yer alan kayıtlara göre davaya konu faturalar dolayısıyla davacıya 8.490,22 TL borçlu olduğu belirlenmiş olup davalının defterlerinin davacı lehine ve kendi aleyhine delil olma niteliği devam etmektedir. Müflis şirketin 2013 yılı ticari defterlerindeki bu kayıt gözetilerek davanın bu miktar üzerinden kabulü gerekmiştir. Davacı yemin deliline de dayanmış ise de; borçlu şirket iflas etmiş olup temsil yetkisi iflas idaresine geçtiğinden yemin delinin eda edilemeyeceği kanaatiyle bu delil, ispat edilmeyen miktar bakımından davacıya hatırlatılmamıştır. İspat edilen alacak miktarının Ankara İflas Müdürlüğü’nün … Esas sayılı iflas dosyasında davacı lehine 4.sırada iflas masaya kayıt ve tesciline dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
8.490,22-TL alacağın Ankara … (İflas) dairesi’nin … İflas sayılı dosyasındaki sıra cetveline davacı adına 4.sıradan kayıt ve tesciline,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-İşbu sıra cetveline itiraz davası maktu harca tabi olduğundan ve alınması gereken harç 59,30 TL olduğundan, peşin alınan 44,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 14,90 TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 5.100,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 2.369,27 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,

5-Davacı tarafından yatırılan 88,80-TL harç toplamı ile 1.847,77-TL (posta tebligat gideri ve bilirkişi ücreti olmak üzere) 1.936,57-TL yargılama giderinin kabul red oranına göre hesaplanan 1.514,90-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, geri kalan kısmının davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı tarafça yatırılan gider avansından artan kısmın HMK’nun 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde, yatırana iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, reddedilen miktar yönünden kesin, kabul edilen miktar yönünden ise kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 29/12/2021