Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/960 E. 2021/431 K. 08.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/960 Esas
KARAR NO : 2021/431

DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/12/2018

DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/05/2019
KARAR TARİHİ : 08/07/2021
GR.KR.YZM.TARİHİ : 13/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVA YÖNÜNDEN;
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; … Belediyesi ile davalı arasında Çorum ili, … ilçesi sınırları içerisinde bulunan … parsel sayılı taşınmazda yer alan … Enerji Santrali Yapım işine ait sözleşme akdedildiğini, sözleşme uyarınca davalının taahhüdünün taraflar arasındaki akdedilen 27.09.2017 tarihli sözleşme ile davacı taşerona verildiğini, müvekkili davacı taşerona ödemesi gereken bedellerin davalı tarafça ödenemediğini, buna rağmen davacının zorluklar içerisinde işi tamamladığını, alacağının tahsili amacıyla davacının 013780 ve 03786 numaralı faturalara istinaden davalı aleyhine … Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası ile icra takibine giriştiğini, davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini beyan ederek, şimdilik 750.000,00-TL alacak için davalının … Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazının iptaline,takibin devamına, davalının %20 ‘den aşağı olmamak üzere icra-inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili ile dava dışı … Belediyesi arasında akdedilen yapım işlerinin bir kısmının 07.09.2017 tarihli alt taşeronluk sözleşmesi ile davacıya verildiğini, sözleşmeye göre iş teslim süresinin 11.01.2018 tarihinde sona erdiğini, davalının süre bitiminde işi teslim edemediğini, … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …D.İş sayılı dosyasında icra edilen keşif sonrası tanzim edilen rapora göre, davacı tarafından yapılan imalat tutarının 723.840,00-TL olduğunu, bu rakamlar esas alındığında işin sadece %18,09 TL’lik kısmının davacı tarafından tamamlandığını, bakiye işin müvekkili tarafından davacı nam ve hesabına yaptırıldığını, davacının 1 nolu hakedişe istinaden kesilen fatura tutarının KDV hariç 233.359,60-TL olup, yapmış olduğu iş bedelinden mahsup edildiğinde davacının kesmesi gereken iş ve imalat tutarının 490.480,40-TL olduğunu, sözleşmenin 8.1 maddesi uyarınca davacıya 340.000,00-TL tutarında ceza faturası kesildiğini, yine sözleşmenin 13.1 maddesi uyarınca 129 günlük cezaya ilişkin davacı aleyhine 96.750,00-TL tutarında fatura tanzim edildiğini, müvekkilinin alacağı mahsup edildiğinde davacının müvekkili şirkete 205.663,73-TL borçlu olduğunun görüleceğini, kesin hesap yapılmadığından maliyet farkından kaynaklanan davacı alacağının belirlenemediğini beyan ederek, davaya konu 013780 nolu faturadan dolayı davacıya borçlu olunmadığından bu fatura yönünden davanın reddine, yine cari hesaptan kaynaklanan müvekkili alacağının mahsubu neticesinde 013786 nolu faturadan dolayı müvekkilinin 205.663,73-TL alacaklı olduğundan bu fatura yönünden davanın reddine, davacının %20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile dava dışı … Belediyesi arasında akdedilen yapım işlerinin bir kısmının 07.09.2017 tarihli alt taşeronluk sözleşmesi ile davacıya verildiğini, sözleşmeye göre iş teslim süresinin 11.01.2018 tarihinde sona erdiğini, davalının süre bitiminde işi teslim edemediğini, … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …D.İş sayılı dosyasında icra edilen keşif sonrası tanzim edilen rapora göre, davacı tarafından yapılan imalat tutarının 723.840,00-TL olduğunu, davalının süresi içerisinde edimini yerine getiremediğini, müvekkili şirketin davalıdan cari hesap alacağı, maliyet farkı alacağı ve yapmış olduğu masraflardan kaynaklı alacağının bulunduğunu beyan ederek, cari hesap alacağından kaynaklanan 10.000,00-TL, maliyet farkından kaynaklanan 10.000,00-TL’nin 10.01.2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte, yine bakım onarım dönemi zararından kaynaklanan 100,00-TL’nin ise avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş;
Mahkememize ibraz etmiş olduğu 30.09.2019 tarihli açıklama dilekçesinde 10.000,00-TL’Lik cari hesap alacağından kaynaklanan talebin 3.000,00-TL’lik kısmının 17.10.2010 tarihli, 37.920,00-TL bedelli faturadan, 2.000,00-TL’lik kısmının 31.12.2018 tarihli, 340.000,00-TL bedelli faturadan, 3.000,00-TL’lik kısmının 31.12.2018 tarihli, 96.750,00-TL bedelli faturadan, 2.000,00-TL’lik kısmının ise faturaya bağlanması mümkün olmayan ve davalı yüklenici adına yapılan SGK, işçi ödemelerinden kaynaklandığını beyan etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
KABUL VE GEREKÇE : Asıl dava, yüklenici tarafından işverene karşı açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan hakediş alacağının tahsili amacıyla girişilen icra takibine vaki itirazın iptali, birleşen dava ise işveren tarafından yükleniciye karşı açılan ve yine eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak davası niteliğindedir.
Somut olayda, asıl davada davacı/yüklenicinin, davalı/işveren aleyhine … Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası ile 013780 numaralı, 262.762,91-TL bedelli, 013786 numaralı, 1.249.906,17-TL bedelli faturaya istinaden 1.512.669,08-TL asıl alacak, 14.180,31-TL işlemiş faiz olmak üzere toplamda 1.526.849,39-TL üzerinden ilamsız icra takibinde bulunduğu, ödeme emrinin davalıya 05.09.2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalının süresi içerisinde (06.09.2018) tarihinde takibe borcun esası yönünden itiraz ettiği, asıl davada itirazın iptali davasının 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı, davalı/birleşik davacı ile dava dışı … Belediye Başkanlığı arasında 2017/272878 ihale numaralı … Enerji Santral Yapım işi akdedildiği, anılı sözleşme uyarınca davalı/birleşik davacı edimlerinin taraflar arasında akdedilen 07.09.2017 tarihli taşeron sözleşmesi ile davacı/birleşik davalı tarafından üstlenildiği, ana ihale dosyasında sözleşme tarihinin 11.08.2017 olup, iş süresinin sözleşmeye göre 150 gün olarak belirlendiği, dava dışı idare tarafından sözleşme süresinin 125 gün cezasız, 30 gün cezalı olmak üzere 155 gün olarak uzatıldığı, geçici kabulün 26.07.2018 tarihinde yapıldığı dosya kapsamı ile sabit ve taraflar arasında ihtilafsız olup, taraflar arasında asıl davadaki ihtilafın davacı/yüklenicinin hakediş alacağı olup olmadığı, var ise takip tarihi itibariyle var ise davacı alacağının miktarı, birleşen davada ise 17.10.2017 tarihli, 37.920,00-TL bedelli “… Enerji Damga Vergisi Yansıtma Faturası” içerikli faturada, 31.12.2018 tarihli “Gecikme cezası, … Belediyesi … Santrali Yapım işi kapsamında 07.09.2017 tarihli alt yüklenici sözleşmesinin 8.1 maddesi uyarınca iş süresinde tamamlanmadığı için gecikme cezası uygulanmıştır.” açıklamalı 340.000,00-TL bedelli faturadan, yine 31.12.2018 tarihli “Teknik uygulama sorumlusu bulundurmama cezası” , “… Belediyesi … Enerji Santrali Yapım işi kapsamında 07.09.2017 tarihli alt yüklenici sözleşmesinin 13.1 maddesi uyarınca teknik uygulama sorumlusu bulundurmadığınız günler için gecikme cezası uygulanmıştır.” açıklamalı, 96.750,00-TL bedelli faturadan ve faturaya bağlanmayan davalı/yüklenici namına ödenen SGK ve işçilik ücretlerinden kaynaklı var ise davacı/işveren cari hesap alacağının miktarı, davacı/işverenin maliyet farkı alacağının olup olmadığı, ayrıca bakım onarım giderinden kaynaklı tazminat alacağı olup olmadığı, var ise miktarı noktasında toplandığı anlaşılmıştır.

Öncelikle her ne kadar, … TC kimlik numaralı … vekili 23.06.2021 tarihli dilekçesi ekinde, davacı/birleşik davalı … Energy … A.Ş. ile aralarında akdedilen 17.12.2018 tarihli alacağın temliki sözleşmesiyle asıl davaya konu … Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasındaki alacağın %60’ının kendisine temlik edildiğini beyan ederek, asıl davada davacı sıfatında yer almak istediğini beyan etmiş ise de, Türk Borçlar Kanununun 183. maddesindeki (B.K. 162.md); “kanun sözleşme veya işin niteliği engel olmadıkça alacaklı borçlunun rızasını aramaksızın alacağını 3. bir kişiye devredebilir” amir hüküm nazara alındığında, asıl davada alt yüklenicinin (davacının) sözleşmede yasaklanmamış ise alacağını temlik edebileceği, ancak somut olayda taraflar arasında akdedilen 07.09.2017 tarihli sözleşmenin 7.5 maddesinde açıkça davacı-alt yüklenicinin ancak davalı-yüklenicinin açık rızası ile alacağını temlik edebileceği düzenlendiği, davalı/birleşik davacı vekilinin mahkememize ibraz etmiş olduğu 24.04.2021 tarihli dilekçeden anlaşılacağı üzere, davalı-yüklenicinin temlike rızasının bulunmadığı, bu suretle …’ın 17.12.2018 tarihli temlik sözleşmesi ile asıl davada davalıdan talepte bulunamayacağı kabul edilmiş ve bu suretle temlik sözleşmesine itibar edilmemiştir.
Mahkememize ibraz edilen bilirkişi heyet kök ve ek raporundan, tespit dosyaları, dava dışı idare tarafından yapılan hakedişler nazara alındığında, Asıl dava yönünden; bilirkişi heyet ek raporunda, her ne kadar davacı/birleşik davalı/yüklenici tarafından yapılan imalat bedelinin 955.650,46-TL olduğu belirtilmiş ise de (kök raporda her ne kadar imalat oranı 1.062.893,69-TL olarak belirtilmiş ise de, bu tutarın davalı/birleşik davacı ile idare arasındaki sözleşme hükümlerine göre yapıldığı, oysa ki taraflar arasındaki sözleşme bedelinin 4.000.000,00-TL olduğu nazara alınarak, ek rapor doğrultusunda imalat bedeli mahkememizce kabul edilmiştir.), ek rapor ekinde bulunan icmalden anlaşılacağı üzere imalat kalemi olarak yer alan 1-1, 1-2, 1-3, 1-4 nolu imalatların toplam bedeli olan 73.933,36-TL’nin genel toplama mükerrer olarak aktarıldığı, mahkememizce resen yapılan hesaplama uyarınca mükerrer ödeme kaldırıldığında ek bilirkişi raporuna göre davacının yapmış olduğu imalat bedelinin 881.717,10-TL olduğu, taraf ticari defterlerine göre sözleşme kapsamında davalı/birleşik davacı/işveren tarafından yükleniciye 434.391,30-TL ödeme yapıldığı, bu suretle asıl davada davacının 447.325,80-TL alacaklı olduğu, Birleşik dava yönünden; öncelikle, taraf ticari defterlerinde göre davacının muhtelif harcamalardan dolayı davalı namına yapmış olduğu ödeme tutarının 56.497,70-TL + KDV olduğu, yine davacı namına 62.192,34-TL SGK ve işçilik ödemesi yaptığı, bu suretle cari hesaptan kaynaklanan faturalandırılmayan KDV dahil davacı alacağının 128.859,62-TL olduğu, 17.10.2017 tarihli, 37.920,00-TL bedelli “… Enerji Damga Vergisi Yansıtma Faturası” içerikli fatura içeriğinin sözleşmeye uygun olduğu nitekim sözleşmenin 2.3 maddesine göre her türlü verginin alt yüklenici olan davalıya ait olduğu, 31.12.2018 tarihli “Teknik uygulama sorumlusu bulundurmama cezası” , “… Belediyesi … Enerji Santrali Yapım işi kapsamında 07.09.2017 tarihli alt yüklenici sözleşmesinin 13.1 maddesi uyarınca teknik uygulama sorumlusu bulundurmadığınız günler için gecikme cezası uygulanmıştır.” açıklamalı, 96.750,00-TL bedelli faturadan kaynaklı davacı alacağının bulunmadığı, zira davacının davalı tarafından teknik personel bulundurmadığına ilişkin herhangi bir tutanak vb. delil ibraz etmediği, her ne kadar davalı süre uzatımı ile birlikte işi 04.06.2018 tarihinde teslim etmesi gerekir iken 26.08.2018 tarihinde geçici kabule hazır hale getirmesi nedeni ile davacının 3 nolu hakedişinden 15 günlük gecikmesi için 40.131,00-TL, 4 nolu hakedişinden ise 2 günlük gecikmesi için 5.350,80-TL ceza kesilmiş ise de, keşif tarihi olan 08.06.2018 tarihinde davacının yüklenici-davalı alacağı olan 613.110,86-TL tutarındaki imalat tutarının ödemesini yapmadığı, hakediş alacağının ödemeyerek temerrüde düşen davacının davalıdan gecikme cezası talep edemeyeceği dikkate alındığında, davacının gecikme cezasından kaynaklanan başka bir deyişle 31.12.2018 tarihli “Gecikme cezası, … Belediyesi … Santrali Yapım işi kapsamında 07.09.2017 tarihli alt yüklenici sözleşmesinin 8.1 maddesi uyarınca iş süresinde tamamlanmadığı için gecikme cezası uygulanmıştır.” açıklamalı 340.000,00-TL bedelli faturadan alacağının bulunmadığı, yine davacının davalı nam ve hesabına yapmış olduğu iş bedelinin 3.562.910,46-TL olduğu, bu tutardan mahkememizce re’sen yapılan hesaplamaya göre, taraflar arasında akdedilen sözleşme kapsamında davalının yapmış olduğu imalat bedeli dışında kalan, başka bir deyişle, kalan kısım için davacının sözleşme kapsamında davalıya ödeyeceği 3.118.282,90-TL çıkartıldığında (4.000.000,00-TL-881.717,10-TL=3.118.282,90-TL KDV’siz) KDV hariç maliyet farkından kaynaklanan davacı zararının 444.627,56-TL olduğu saptanmıştır. İbraz edilen rapor mahkememizce hukuka uygun ve hüküm kurmak için yeterli görülmüştür.
Her ne kadar davalı/birleşik davacı vekili yüklenicinin imalatlarının … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin D.İş dosyaları ile yapılan tespitler neticesinde tanzim edilen rapora göre belirlenmesini talep etmiş ise de, mahkememizce görüşüne başvurulan bilirkişilerin yerinde bir tespit ile tespit dosyasındaki bilirkişi raporu ile taraflar arasında tanzim edilen 2. hakedişleri karşılaştırarak ve 2. hakedişlerde davalı/birleşik davacının imzasının bulunması sebebiyle pursantaj oranı 2 nolu hakedişte daha yüksek ise 2 nolu hakedişe itibar edilerek tanzim edildiği nazara alınarak anılı itiraza mahkememizce itibar olunmamış, yine yüklenici hakedişinin belirlenmesinde mükerrer kaydın mahkememizce resen yapılan hesaplama ile çıkartıldığı gözetildiğinde, ibraz edilen rapor doğrultusunda hüküm tesis etmek gerekmiştir.
İbraz edilen bilirkişi raporu ve davalı/birleşik davacı tarafından ibraz edilen ıslah dilekçesi çerçevesinde her bir dava için ayrı ayrı yapılan değerlendirmede;
A) Asıl dava yönünden;
İbraz edilen ek bilirkişi raporuna göre, davacının yapmış olduğu imalat bedeli nedeni ile davalıdan 447.325,80-TL alacaklı olduğu,
Birleşik dava dilekçesinde 10.000,00-TL cari hesap alacağı kısmında 3.000,00-TL olarak talep edip, 30.09.2019 tarihli dilekçesinde açıklama yaparak ıslaha konu etmediği 17.10.2017 tarihli faturadan kaynaklanan 37.920,00-TL fatura alacağının birleşik davada tahsiline karar verilmeyen bakiye 34.920,00-TL’lik kısmı asıl davadaki alacaktan davalının talebi üzerine mahsup edilmesi gerektiği, nitekim ibraz edilen bilirkişi raporuna göre sözleşmenin 2.3 maddesi gereğince her türlü verginin davalının yükümlülüğünde olduğu, bu bağlamda damga vergisine ilişkin fatura alacağından davalının sorumlu olduğu, böylelikle, takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 412.405,80-TL (447.325,80-TL-34.920,00-TL=412.405,80-TL) alacaklı olduğu kabul edilerek ve dava dilekçesi ile sadece asıl alacak yönünden dava açıldığı, davacının takip öncesi temerrütü ispat edemediği gözönünde bulundurularak davalının … Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 412.405,80-TL asıl alacak üzerinden takip talebindeki koşullar ile devamına karar vermek gerekmiş,
Ancak, davalı/birleşik davacı vekili mahkememize ibraz etmiş olduğu 02.07.2021 tarihli dilekçesinde, birleşik davada hüküm altına alınacak olan alacağın tamamını asıl davadaki alacaktan takasını istediği, her iki tarafın alacağının aynı sözleşmeden kaynaklanması karşısında istemin mahsup talebi niteliğinde olduğu ve davanın her aşamasında ileri sürülebileceği kabul edilerek, asıl davadaki alacak olan 412.405,80-TL’den birleşik davada hüküm altına alınacak olan 318.739,00-TL mahsup edildiğinde neticeden davacının talep edebileceği asıl alacak miktarının 93.666,80-TL olduğu gözetilerek, davalının … Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 412.405,80-TL asıl alacak üzerinden takip talebindeki koşullar ile devamına, eser sözleşmesinden kaynaklanan ve kesin hesaba ilişkin ihtilafta alacak likit olarak kabul edilemeyeceğinden davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesi yönündeki davacı isteminin reddine, davanın reddedilen kısmı yönünden davacının takibe kötü niyetli giriştiği sabit olmadığından davacının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesi yönündeki davalı isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
B) Birleşik dava yönünden;
-Davacı vekilinin mahkememize ibraz etmiş olduğu ıslah dilekçesi ile dava dilekçesinde fiyat farkından kaynaklanan alacak olarak talep etmiş olduğu 10.000,00-TL’yi 290.000,00-TL artırarak 300.000,00-TL’ye çıkarttığı, yine 30.09.2019 tarihli açıklama dilekçesinde 31.12.2018 tarihli, 340.000,00-TL bedelli faturadan kaynaklanan 2.000,00-TL alacağını 168.000,00-TL artırarak 170.000,00-TL’ye çıkarttığı, 30.09.2019 tarihli açıklama dilekçesinde faturaya bağlı olmayan alacak kalemini 13.739,00-TL artırarak 15.739,00-TL’ye artırdığı, 30.09.2019 tarihli açıklama dilekçesinde 31.12.2018 tarihli 97.750,00-TL faturadan kaynaklanan 3.000,00-TL’lik alacağının 45.375,00-TL artırarak 48.375,00-TL’ye çıkarttığı, 30.09.2019 tarihli açıklama dilekçesinde 17.10.2017 tarihli 37.920,00-TL faturadan kaynaklanan 3.000,00-TL’lik alacağının dava değerini ise ıslaha konu etmediği (davacı vekili tarafından ibraz edilen 10.06.2021 tarihli açıklama dilekçesinden anlaşılacağı üzere) nazara alınarak;
-Maliyet farkından kaynaklanan KDV alacağının 444.627,56-TL olup, davacının ıslah dilekçesi ile maliyet farkından kaynaklanan zararını 300.000,00-TL’ye çıkarttığı nazara alınarak, 300.000,00-TL maliyet farkından kaynaklanan zararın davalıdan tahsiline,
-Dava dilekçesinde 10.000,00-TL cari hesap alacağı kısmında 3.000,00-TL olarak talep edip, 30.09.2019 tarihli dilekçesinde açıklama yaparak ıslaha konu etmediği 17.10.2017 tarihli faturadan kaynaklanan 37.920,00-TL fatura alacağının 3.000,00-TL’lik kısmının davalıdan tahsiline karar verilmesi gerektiği (bakiye 34.920,00-TL’lik kısmı asıl davadaki alacaktan davacının talebi üzerine mahsup edilmiştir), nitekim ibraz edilen bilirkişi raporuna göre sözleşmenin 2.3 maddesi gereğince her türlü verginin davalının yükümlülüğünde olduğu, bu bağlamda damga vergisine ilişkin fatura alacağından davalının sorumlu olduğu,
-Dava dilekçesinde 10.000,00-TL cari hesap alacağı kısmında 2.000,00-TL olarak talep edip, 30.09.2019 tarihli dilekçesinde açıklama yaparak ıslaha konu edip 170.000,00-TL’ye çıkartılan 31.12.2018 tarihli 340.000,00 -TL bedelli faturadan kaynaklanan davacı alacağının bulunmadığı, nitekim kendi ödeme yükümlülüğünü yerine getirmeyen davacının gecikmeden kaynaklanan cezai şart alacağını davacı-yükleniciden talep edemeyeceği, anılı talep yönünden açılan davanın reddine karar verilmesi gerektiği,
-Dava dilekçesinde 10.000,00-TL cari hesap alacağı kısmında 3.000,00-TL olarak talep edip, 30.09.2019 tarihli dilekçesinde açıklama yaparak ıslaha konu edip 48.375,00-TL’ye çıkartılan 31.12.2018 tarihli 96.750,00-TL bedelli faturadan kaynaklanan davacı alacağının bulunmadığı, nitekim davacının davalı tarafından teknik personel bulundurmadığına ilişkin herhangi bir tutanak vb. delil ibraz etmediği, anılı faturadan kaynaklanan alacağı ispat edemediği,
-Dava dilekçesinde 10.000,00-TL cari hesap alacağı kısmında 2.000,00-TL olarak talep edip 30.09.2019 tarihli dilekçesinde açıklama yaparak ıslaha konu edip 15.739,00-TL’ye çıkartılan, faturaya bağlanmayan alacak olarak talep edilen alacak yönünden ibraz edilen bilirkişi raporuna göre, muhtelif harcamalardan dolayı davalı namına yapılan 56.497,70-TL + KDV ödemesi ile yine davalı namına SGK ve işçilik ödemesi olarak yapılan 62.192,34-TL’nin toplamı 128.859,62-TL üzerinden davacının alacaklı olduğu ancak davacının talebi ile bağlı kalınarak anılı talep yönünden 15.739,00-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
Böylelikle, davacı alacağının toplamı olan (300.000,00-TL + 3.000,00-TL + 15.739,00-TL=318.739,00-TL) 318.739,00-TL tutarında davacının davalıdan alacaklı olduğu, davacının anılı alacak kalemi için dava tarihinden önde davalıyı temerrüte düşürdüğü ispat edemediğinden dava tarihinin temerrüt tarihi olarak kabul edilmesi gerektiği, yine tarafların tacir, ihtilafın ticari iş mahiyetinde olması sebebiyle davacının avans faizi isteminde bulunabileceği nazara alınarak, 318.739,00-TL’nin birleşik dava tarihi olan 25.12.2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ise de,
Birleşik davacı vekili mahkememize ibraz etmiş olduğu 02.07.2021 tarihli dilekçesinde, birleşik davada hüküm altına alınacak olan alacağın tamamını asıl davadaki alacaktan takasını istediği, her iki tarafın alacağının aynı sözleşmeden kaynaklanması karşısında istemin mahsup talebi niteliğinde olduğu ve anılı talep doğrultusunda alacağın tamamının asıl davadaki davacı alacağından mahsup edildiği, bu suretle birleşik davada davacı alacağının bulunmadığı kabul edilerek davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Yine, Dava dilekçesinde 100,00-TL bakım onarım gideri olarak talep edilen zarar kalemi yönünden açılan davanın mahkememizin 07.11.2019 tarihli celsesinde işlemden kaldırıldığı, aradan 3 aylık süre geçmiş olmasına rağmen davanın yenilenmediği nazara alınarak, 100,00-TL bakım onarım gideri yönünden açılan davanın HMK. 150. maddesi gereğince açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm fıkrası tesis kılınmıştır.
HÜKÜM :
A) ASIL DAVA YÖNÜNDEN;
Davanın KISMEN KABULÜ ile,
1- Davalının … Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 93.666,80-TL asıl alacak üzerinden takip talebindeki koşullar ile devamına,
-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
-Davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesi yönündeki davacı isteminin İİK. 67. maddesi gereğince reddine,
-Davanın reddedilen kısmı yönünden davacının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesi yönündeki davalı isteminin İİK. 67. maddesi gereğince reddine,
-…’ın talebinin reddine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 6.398,38-TL harçtan peşin alınan 12.808,13-TL harcın mahsubu ile bakiye 6.409,75-TL harcın kararın kesinleşmesine müteakip istemi halinde yatırana iadesine,
3-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre davanın kabul edilen kısmı yönünden hesaplanan 12.848,35-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre davanın red edilen kısmı yönünden hesaplanan 49.866,66-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 9.895,00-TL (dava açılış masrafı, bilirkişi ücreti, tebligat gideri ve posta gideri olmak üzere) yargılama giderinin kabul ve red oranına göre hesap edilen 1.235,78-TL’si ile davacı tarafından peşin harç olarak yatırılan 6.398,38-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Asıl davada davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Yatırılan gider avansından artan kısmın HMK’nun 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesine müteakip yatırana iadesine,

B) BİRLEŞİK DAVA YÖNÜNDEN;
1-Bakım onarım giderinin tahsili talebi dışında kalan tüm alacak kalemleri yönünden açılan davanın REDDİNE,
-100,00-TL bakım onarım gideri yönünden açılan davanın HMK 150. maddesi gereğince açılmamış sayılmasına,
2-Harçlar Kanunu’na göre alınması zorunlu 59,30-TL maktu harçtan, peşin alınan 9.175,26-TL (343,26-TL peşin harç + 8.832,00-TL ıslah harcı toplamı) harcın mahsubu ile bakiye 9.115,96-TL harcın kararın kesinleşmesine müteakip talebi halinde yatırana iadesine,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 42.905,70-TL nispi vekalet ücreti ile 100,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Yatırılan gider avansından artan kısmın HMK’nun 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde, yatırana iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 08/07/2021

Başkan …
¸e-imza
Üye …
¸e-imza
Üye …
¸e-imza
Katip …
¸e-imza