Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/564 E. 2022/254 K. 04.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/564 Esas – 2022/254

T.C.
ANKARA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/564 Esas
KARAR NO : 2022/254

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 30/07/2018
KARAR TARİHİ : 04/04/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :
Davacı vekilince mahkememize sunulan dava dilekçesinde özetle; dava dışı … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile müvekkili … sevk ve idaresindeki … plakalı motosikletin 31/07/2010 tarihinde çarpışması sonucunda maddi hasarlı ve yaralanmalı trafik kazası meydana geldiğini, kazanın oluşumunda …’in kusurlu olduğunu, ve müvekkilinin yaralanarak sakatlandığını, olay ile ilgili … Cumhuriyet Başsavcılığının 2010/25723 sayılı dosyası ile soruşturma başlatıldığını, müvekkilinin 28/01/1986 doğumlu olup … (TC kimlik no:….) kaza neticesinde BTM ile giderilemez;hayat fonksiyonlarını 3(üç) derecede etkiler şekilde yaralandığını, kazaya bağlı olarak efor kaybının büyük olduğunu, davalının gerçek hak edilen bedelden daha az ödeme teklif etmesinin sebebinin anlaşılamadığını, Davalının sigortacısı olan araç sürücüsü ve işleteni tarafından müvekkilimin hiçbir zararı karşılanmadığını beyan ederek, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmak kaydıyla daimi iş gücü kaybı nedeni ile şimdilik 6.000,00-TL maddi tazminatın davalıdan poliçe limiti içerisinde temerrüt tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.

CEVAP :
Davalı vekilince mahkememize sunulan cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın 31/07/2010 tarihinde meydana gelen … plakalı aracın karıştığı trafik kazasında davacı davacının yaralanması sebebiyle maluliyetine ilişkin işbu davayı açtığını, … plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde sigortalı olduğunu, Müvekkilinin poliçeden kaynaklanan sorumluluğu kazanın poliçe vadesi içinde meydana gelmesi şartıyla poliçe teminat miktarı ile sınırlı olup; sürekli sakatlık halinde kaza tarihi itibariyle kişi başı teminat limiti 175.000,00-TL ile sınırlı olduğunu, davaya konu trafik kazası 31/07/2010 tarihli olduğunu, ve sigorta poliçesinden doğan talepler 2 yıllık zamanaşımı süresine bağlı olduğunu, kabul anlamına gelmemek üzere davanın yasal süresi içinde açılmış olduğundan davanın zamanaşımı nedeni ile reddine karar verilmesi gerektiğini, davacının maluliyet tazminatı istemiyle müvekkiline başvurması üzerine ödenecek tazminat miktarının aktüer tarafından 1019308 sayılı sayılı hasar dosyasına iletilen evraklar çerçevesinde tüm unsurlar dikkate alınarak hesaplandığını ve 16.521,73-TL tazminatın 16/03/2018 tarihinde davacıya ödendiğini, son yasal düzenlemeler çerçevesinde sağlık hizmet bedelleri ve geçici iş göremezlik zararı ve tedavi giderlerinin sosyal güvenlik kurumu tarafından karşılanacağını sigorta şirketlerinin sorumluluğunun bulunmadığını beyan ederek, başvuru sahibi vekilinin haksız tazminat talebinin reddine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :
Dava, Trafik kazasından kaynaklanan Maddi tazminat istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki ihtilafın; Taraflar arasındaki ihtilafın; davaya konu kazada kusur durumu , zarar miktarı, zararın poliçe teminat kapsamında olup olmadığı, temerrüt tarihi ile faizin türü noktasında toplandığı anlaşıldı.
Mahkememizce, hasar dosyası ve sigorta poliçesi, SGK kayıtları, sosyal ekonomik durum tespiti, … CBS’nin 2010/25723 sayılı soruşturma dosyası uyap sureti, hastane evrakları ilgili yerlerden temin edilerek dosyaya kazandırılmıştır.
Dava konusu trafik kazası nedeni ile davacının maluliyet oranının tespiti amacı ile Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesine müzekkere yazılmış, dosya içeriğinde bulunan Dokuz Eylül Tıp Fakültesince düzenlenen atk raporu arasında çelişki bulunması nedeni ile İstanbul Adli Tıp kurumunca maluliyet oranının tespit edilmesine karar verilmekle, mahkememize sunulan 30/11/2021 tarihli raporda, kişinin tüm vücut engellilik oranının %1 (yüzde bir) olduğu, Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği’ne göre iyileşme süresinin 4 (dört) aya kadar uzayabileceği, özürlülük kavramıyla meslekte kazanma gücü kaybı, çalışma gücü kaybı kavramlarının farklı kavramlar oldukları, farklı tüzük ve yönetmeliklerin farklı bölümlerinde değerlendirildiklerini, aralarında bağlantı bulunmadığı aralarında çelişkiden bahsedilemeyeceği rapor edilmiştir.
Mahkememizin 07/02/2022 tarihli celsesinde, ihtilaf konusu hususlarda tespit yapmak, tarafların kusur oranlarının tespit edilmesi ile maluliyet oranı da dikkate alınarak Aktüer hesabı yapılması amacı ile Kusur ve Aktüer bilirkişiden oluşacak bilirkişi heyetince rapor düzenlenilmesine karar verilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılamada; davacı tarafından davalı sigorta şirketine maddi tazminat talepli açılan davada, mahkememizce 07/02/2022 tarihli duruşmasında verilen ara karar ile tarafların kusur oranlarının tespit edilmesi ve maluliyet oranı dikkate alınarak, davacının tazmin edilebileceği miktarın hesaplanması amacı ile bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, aynı celsede davacı vekiline toplam 2.000,00-TL bilirkişi ücretini yatırması için 2 haftalık kesin süre verilmiş, 2 haftalık kesin süre içerisinde bilirkişi ücretinin yatırılmadığı taktirde bilirkişi incelemesinden vazgeçmiş sayılacağı ve mevcut delil durumuna göre karar verileceği ihtar edilmiş olup, verilen süre içerisinde ihtarata rağmen davacı vekili tarafından bilirkişi ücreti yatırılmadığı, söz konusu sürenin 22/02/2022 tarihinde sona erdiği ve vekil tarafından 04/04/2022 tarihinde yatırıldığı anlaşılmakla dosyadaki mevcut delil durumuna göre tarafların kusur durumu ve tazmin edilebilecek maddi tazminat miktarı ıspat edilemediği ayrıca davacı tarafa, davalı sigorta şirketince yapılan ödemenin davacının kabulünde olması nedeni ile davanın reddine dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
1-Davanın Reddine,
2-Alınması gereken karar ve ilam harcı 80,70-TL olduğundan peşin alınan 35,90-TL’nin mahsubu ile bakiye 44,80-TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davalı duruşmada kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısım var ise talep halinde karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mankemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 04/04/2022