Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/926 E. 2021/181 K. 18.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2016/926 Esas
KARAR NO : 2021/181

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 12/02/2016
KARAR TARİHİ : 18/03/2021
GR.KR.YZM.TARİHİ : 19/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili … Ticaret Mahkemesi’nin … Esasına kaydı yapılan dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin yeni yapılan inşaatlarla ilgili olarak inşaatın bütün mekanik tesisatı ve elektrik tesisatının yapım işi ile iştigal ettiğini, müvekkilinin bir çok ihalede belirtilen işler ile ilgili olarak taşeron sıfatı ile davalı …’nun yetkilisi ve sahibi olduğu dava dışı … İnşaat A.Ş. ile yaptığı sözleşmeler yaptığını, davalı …’nun dava dışı … İnşaat’ın en çok hissesine sahip yönetim kurulu başkanı ve münferiden şirket yetkilisi olduğunu, müvekkilinin … İnşaat A.Ş. ile akdedilen 11/06/2006 tarihli sözleşmeye istinaden 400.000,00-TL bedelli çeki, 02/08/2008 tarihli sözleşmeye istinaden 500.000,00-TL tutarlı çeki yine 06/03/2008 tarihli sözleşmeye istinaden 750.000,00-TL bedelli çeki teminat olarak dava dışı şirkete verdiğini, 02/08/2008 ve 06/03/2008 tarihli sözleşmelere istinaden verilen toplam 1.250.000,00-TL bedelli çek için müvekkili aleyhine … Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası ile icra takibine girişildiğini, bu durum üzerine açtıkları menfi tespit davasının … Ticaret Mahkemesi’nin … Esasına kayıtlı olduğunu, yine müvekkili ile dava dışı şirket arasında akdedilen 11/09/2006 tarihli sözleşmeye istinaden verilen 400.000,00-TL çekin … Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasında icra takibine konu edildiğini, … Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile çekin kayıtsız şartsız borç ikrarı içermediği ve bu nedenle kambiyo senetlerine mahsus takibe konu edilemeyeceğinden bahisle … Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının iptal edildiğini, yine davacı ile dava dışı … İnşaat A.Ş. arasında akdedilen 02/01/2009 tarihli sözleşmenin 9 maddesi ile taşeron sıfatına haiz müvekkilinin 750.000,00-TL tutarlı çeki teminat olarak vereceğinin düzenlendiğini, her ne kadar sözleşme ile teminat olarak çek verileceği kararlaştırılmış ise de, ekonomik sıkıntılar sebebi ile müvekkilinin bankadan çek alamadığı için teminat olarak boş bono verdiğini, boş olarak verilen senedin 1.300.000,00-TL bedel ile doldurulduğunu ve müvekkili aleyhine … Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası ile icra takibine konu edildiğini, senedin lehtar kısmında davalının isminin yer aldığını, taraflar arasında karşılıklı davaların devam ettiği dönemde müvekkilinin davalıya senet vermesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, senedin ihdas sebebinde nakden ibaresinin yer aldığını, yine karşılıklı davaların devam ettiği dönemde davalının müvekkiline 1.300.000,00-TL tutarında borç vermesinin hayatın olağan akışına, ticari örf ve adete aykırı olduğunu, yine senedin düzenlenme tarihi olan 15/10/2010 tarihinde müvekkilinin yurt dışında olduğunu, davalının … Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının müvekkili lehine karara bağlanmasından bir ay sonra senedi geçmişe dönük tarihler atarak ve bedel kısmı doldurularak takibe konu ettiğini, senedin kayıtsız şartsız borç ikrarı içermediğini beyan ederek; … Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasına konu edilen 15/10/2012 vade tarihli, 1.300.000,00-TL bedelli senet ve faizi ile ilgili olarak müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine, takibin iptaline, icra baskısı altında borcun ödenmesi durumunda bedelin istirdatına, davalının %20’den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş;
… Ticaret Mahkemesi … Esas, 2016/308 Karar sayılı ilamı ile davanın mahkememizin 2016/128 Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar vermiş;
Mahkememizin 2016/128 Esas sayılı dosyasının 29/09/2016 tarihli celsesinde asıl davada ihtilafın 02/08/2008 ve 06/03/2008 tarihli sözleşmeden, birleşen davadaki ihtilafın ise 02/01/2009 tarihli sözleşmeden kaynaklanması, her iki dava konusu çek ve bonoların birbirinden farklı olması karşısında birleşen … Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının tefrikine karar verilmiş ve tefrik edilen dosyanın yukarıdaki esasa kaydı sağlanmıştır.
CEVAP: Davalı vekili dava dilekçesi ile özetle; öncelikle takibe konu senedin teminat senedi olduğunun ispat külfetinin davacı üzerinde olduğunu, ortada yasal şartları tam ve imzası inkar edilmeyen bono bulunduğunu, dava konusu bononun sözleşmeye davalı olmadığını, müvekkilinin … İnşaat A.Ş.’nin yönetim kurulu başkanı ve hissedarı olduğunu, davacı ile davalının yetkilisi olduğu şirket arasında 2006 yılından bu yana süregelen bir çok işi kapsayan sözleşme yapıldığını, bu sözleşmelere dayalı olarak on milyon TL’nin üzerinde para alışverişi yapıldığını ve bu işlerden kaynaklanan ihtilaflar çıktığını, ancak dava konusu senedin davacı tarafından davalının almış olduğu borç paraya istinaden verilen şahsi bir senet olduğunu, davacının senette bulunan imzaya itiraz etmemesi karşısında 2012-2015 tarihleri arasında yurtdışında olduğu iddiasının herhangi bir anlam ifade etmediğini, davacının borca ve senet vasfına itirazlarının İcra Hukuk Mahkemesi’nde ileri sürmediğini, iddianın tanık ile ispat edilemeyeceğini beyan ederek, davanın reddini istemiştir.
KABUL VE GEREKÇE : Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
Eldeki davada, davacı ile davalının yetkili temsilcisi olduğu … İnşaat A.Ş. arasında 02/01/2009 tarihli …. mevkii 150 Yataklı Devlet Hastanesi İnşaat İşi’ne ilişkin olarak taşeronluk sözleşmesi akdedildiği, sözleşmenin 9 maddesi uyarınca taşeron sıfatına haiz davacının 750.000,00-TL tutarında açık tarihli çeki imza tarihinden itibaren en geç 3 gün içerisinde müteahhit sıfatına haiz dava dışı … İnşaat A.Ş.’ye teminat olarak verileceğinin düzenlendiği, davaya konu bononun keşidecisinin davacı, lehtarının davalı, 15/10/2012 vade, 15/10/2010 keşide tarihli, 1.300.000,00-TL bedelli olduğu ve ihdas nedeninde “Nakden” ibaresinin yer aldığı, … Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası ile davacı aleyhine kambiyo senetlerine mahsus icra takibine konu olduğu dosya kapsamı ile sabit olup, taraflar arasındaki ihtilafın davaya konu bononun davacı tarafından dava dışı … İnşaat A.Ş. ile akdedilen 02/01/2009 tarihli sözleşmenin 9 maddesine istinaden teminat senedi ve boş olarak verilip verilmediği, senedin kambiyo senedi vasfına haiz olup olmadığı noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
Öncelikle belirtmek gerekir ki, bononun anlaşmaya aykırı olarak boş olarak verildiği, bononun teminat senedi olduğu ve neyin teminatı olduğunu ispat külfetinin davacı/keşideci üzerinde olup, davacının iddiasının yazılı delil ile ispatı zorunludur. Somut olayda, davaya konu bononun zorunlu şekil şartlarının tamamını içerdiğinden kambiyo senedi vasfına haiz olduğu, davacının bononun boş olarak verildiğini yazılı delil ile ispat edemediği, davaya konu bono altındaki imzanın ikrar edilmesi karşısında, davacının keşide tarihinde yurt dışında olduğu yönündeki savunmasına hukuken değer verilemeyeceği, yine her ne kadar davacı 02/01/2009 tarihli sözleşmenin 9.maddesi uyarınca boş ve teminat senedi olarak davaya konu bononun verildiğini iddia etmiş ise de, 02/01/2009 tarihli sözleşmede davalının taraf olmadığı, sözleşmenin 9. maddesi uyarınca 750.000,00-TL tutarında çekin teminat olarak verileceğinin düzenlenmesine rağmen davaya konu bononun 1.300.000,00-TL olduğu ve ihdas sebebinde” nakden” ibaresinin yazılı oldugu nazara alındığında, davacının davaya konu bononun 02/01/2009 tarihli sözleşmenin teminatı olarak verildiğini yazılı delil ile ispat edemediği kabul edilmiştir. Ayrıca, … Mahkemesi’nin … Esas, … Karar sayılı ilamı ile davalı hakkında davaya konu senet ile ilgili olarak resmi belgede sahtecilik, nitelikli dolandırıcılık, açığa imzanın kötüye kullandırılması ve bedelsiz senedi kullanmak suçundan dolayı açılan davada anılı tüm suçlardan dolayı CMK 223/2-c-e maddeleri uyarınca ayrı ayrı beraat kararı verildiği ve ilamın 13/03/2020 tarihinde kesinleştiği, anılı dosyada davalının sanık sıfatına haiz olarak vermiş olduğu beyanların davacının iddialarını kabul anlamına gelmeyeceği, yine mahkememize ibraz edilen 07/01/2021 tarihli bilirkişi raporuna göre, bononun davacı ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı nazara alındığında, davacının iddialarının subut bulmadığı ve yazılı delil ile ispat bulunamadığı saptanmıştır.
Bu kabulden hareketle, dava dilekçesinde açıkça yemin deliline dayanan davacı vekiline mahkememizin 18/02/2021 tarihli celsesinde davaya konu bononun davacı ile dava dışı … İnşaat A.Ş. arasında akdedilen 02/01/2009 tarihli sözleşmenin 9 maddesi uyarınca boş olarak teminat amacıyla verildiği maddi vakıasına yönelik yemin teklif etme hakkı hatırlatılmış, davacı vekili mahkememizin 18/02/2021 tarihli celsesinde yemin teklifini kabul etmiş, anılı maddi vakıaya yönelik olarak davalı asilin mahkememizin 08/03/2021 tarihli celsesinde davaya konu bononun 02/01/2009 tarihli sözleşmenin 9 maddesi uyarınca boş olarak teminat amacıyla verilmediği yönünde yemin etmesi karşısında subut bulmayan davanın reddine, davacı lehine verilen ve infaz edilen tedbir kararı bulunmadığından İİK 72.maddesi uyarınca davacının tazminata mahkum edilmesi yönündeki davalı isteminin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm fıkrası tesis kılınmıştır.
HÜKÜM:
1-Davanın REDDİNE,
2-Davacının tazminata mahkum edilmesi yönündeki davalı isteminin İİK 72. maddesi gereğince reddine,
3-Harçlar Kanunu’na göre alınması zorunlu 59,30-TL maktu harcın, peşin alınan 22.200,75 harçtan mahsubu ile bakiye 22.141,45-TL harcın karar kesinleştiğinde istek halinde yatırana iadesine,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 78.300,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmının HMK’nun 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 18/03/2021

Başkan …
¸e-imza
Üye …
¸e-imza
Üye …
¸e-imza
Katip …
¸e-imza