Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2008/257 E. 2021/239 K. 06.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREÇELİ KARAR
ESAS NO : 2008/257 Esas
KARAR NO : 2021/239

DAVA : Kooperatif üyeliğinin tespiti
DAVA TARİHİ : 29/04/2008
KARAR TARİHİ : 06/04/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 16/04/2021
BİRLEŞEN ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN 2014/468 ESAS SAYILI DOSYASINDA;
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 04/11/2011
KARAR TARİHİ : 27/04/2016
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 29/04/2016
Mahkememizde görülmekte olan Kooperatif üyeliğinin tespiti ve tazminat davalarının yapılan açık yargılamaları sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili … kooperatifin 575 nolu üyesi iken 2004 yılında devir işlemi sırasında kooperatif başkanı olan davalı … tarafından dolandırılmak sureti ile hissesi haksız şekilde bu davalı tarafından devir alındığını, müvekkilinin 1997 yılında haksız yere kooperatiften ihraç edildiğini, mahkeme kararı ile üyeliğe yeniden hak kazandığını, müvekkilinin o tarihten sonra kooperatife yazılı başvuruda bulunduğunu, üyeliğinin yeniden tesisi ile borçlarının kendisine bildirilmesi ile bunları ödeyeceğini bildirdiğini, müvekkilinin hiçbir konuda karşısında muhatap bulamadığını, 2004 yılında kooperatif başkanı … ile yapmış olduğu görüşmede müvekkiline 64 milyar borcun var diyerek hesap çıkarıldığını, müvekkilinin bu durum karşısında zor durumda kaldığını, müvekkilinin bu borcu ödememesi durumunda hissedarlıktan çıkarılacağının söylendiğini, borcu ödeyemezse hissesini devredebileceğinin söylendiğini, müvekkilinin bu söylenen yalanlara uyarak değerinin çok altında hissesini devretmek zorunda kaldığını, gerçekte müvekkilinin böyle bir borcu olmadığının daha sonra ortaya çıktığını, açıklanan nedenlerle her türlü maddi manevi tazminat ve fazlaya ilişkin talep haklarının saklı kalmak kaydıyla 19/02/2004 tarihli kooperatif üyeliğinin devrine dair sözleşme ile buna ilişkin 310 sayılı kooperatif kararının iptalini ve müvekkilinin kooperatif üyeliğinin yeniden tesisini, yargılama giderleri ve vekalet ücretlerinin karşı taraf üzerine yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı S.S…. Yapı Kooperatifi vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının 19/02/2004 tarihli kooperatif üyeliğinin devrine dair sözleşme ile buna ilişkin 310 sayılı kooperatif kararının iptali ile müvekkilinin kooperatife üyeliğinin yeniden tesisi için dava açtığını, dava konusu …’a ait kayıtların ve 310 nolu yönetim kurulu kararının incelemesinde , eski yönetim kurulu başkanı davalı …’nün 310 nolu yönetim kurulu kararına ekleme yaparak bilirkişi raporunda sahtecilik yaptığının ispat edildiğini verilecek kararın bunlar göz önüne alınarak değerlendirilmesini talep etmiştir.
Birleşen … Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında;
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi iken haksız ve hileli bir şekilde üyeliğin ihracına karar verildiğini, mahkeme kararlarına rağmen üyeliğin ihracına ilişkin karar iptal edilmesine rağmen davalı kooperatifin borcu nedeniyle dava dışı …’ın borcuna karşılık olmak üzere davaya konu …. numaralı bağımsız bölümün icra yoluyla satıldığını, satış bedelinin müvekkiline ödenmediği gibi gerçek değerinden de satış yapılmadığını belirterek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, müvekkilinin zararı nedeniyle daire bedeli ve kira kaybı olarak 60.000,00.-TL.nin 13.05.2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava dilekçesinde ileri sürülen hususların gerçeğini yansıtmadığını müvekkili kooperatifin borcu nedeniyle davaya konu bağımsız bölümün kooperatife ait olması nedeniyle cebri icra yoluyla satışın yapıldığı, davacının üyelikten doğan borçlarının bulunduğunu, alacaklı olmadığını belirterek haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddini istemiştir.
Mahkememiz dosyasının 03/11/2020 tarihinde, Birleşen … Ticaret Mahkemesi’nin …. Esas sayılı dosyasının ise 22/12/2020 tarihinde takipsiz kalması nedeniyle işlemden kaldırıldığı görülmüştür.
Mahkememizce yapılan yargılama sonunda, mevcut ve birleşen davaların işlemden kaldırıldığı tarihlerden itibaren 3 aylık süre içerisinde yenilenmemesi nedeni ile mevcut ve birleşen davanın HMK 150. madde gereğince açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
Mevcut Dosya Yönünden;
1-Davanın HMK 150.Madde gereğince AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Alınması gerekli karar ve ilam harcı 59,30-TL olduğundan peşin olarak alınan 14,00-TL harçtan mahsubu ile bakiye 45,30-TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davalı duruşmada kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısım var ise karar kesinleştiğinde talep halinde yatırana iadesine,
Birleşen …Ticaret Mahkemesi’nin …. Esas Sayılı Dosyası Yönünden;
1-Davanın HMK 150.Madde gereğince AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Alınması gerekli karar ve ilam harcı 59,30-TL olduğundan peşin olarak alınan 891,00-TL harcın mahsubu ile bakiye 831,70-TL harcın karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
3-Davalı duruşmada kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısım var ise karar kesinleştiğinde talep halinde yatırana iadesine,
Dair tarafların yokluğunda taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
06/04/2021

Katip …
¸¸

Hakim …
¸¸