Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2023/78 E. 2023/622 K. 21.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2023/78 – 2023/622
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/78
KARAR NO : 2023/622
KARAR TARİHİ : 21/09/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSKENDERUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/09/2022
NUMARASI : 2022/… Esas, Ara Karar

DAVACI :
VEKİLİ : Av.
DAVALI :
VEKİLİ : Av.
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali, Alacak (Ticari Nitelikteki Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan)|

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 21/09/2023
YAZIM TARİHİ :

İskenderun Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 06/09/2022 tarihli ve 2022/… esas sayılı ara kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket ortağı …’in aldatıcı beyanlarıyla davalı şirkete ortak olarak girdiğini, hissenin karşılığı dışında ayrıca şirket faaliyetlerinin devamı için şirkete gerek nakit olarak ve banka yoluyla para göndererek, gerekse şirket faaliyetlerinde kullanılmak üzere 9 adet çek vererek alacaklı hale geldiğini, ancak gelinen noktada … tek başına şirketin adresini değiştirdiğini, borç olarak verdiği paraları vermediğini, şirketin makine ve ekipmanlarını kaçırdığını, 2 kez genel kurula çağrı ihtarı gönderdiğini ama adresinin kapalı olduğunu, Hatay Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2021/… değişik iş dosyasıyla şirket adresinin kapalı olduğunun tespit edildiğini, alacağın tahsili için yapılan takibe itiraz edildiğini belirterek dava konusu alacak miktarı için ihtiyati tedbir mahiyetinde ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ’NİN KARAR ÖZETİ :
İlk Derece Mahkemesi kararında özetle; Davacının davalı … … Teknolojileri İhracat İthalat Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi’nin ortağı olduğu, davanın mahiyeti gereği iddia edilen hususların yargılamayı gerektirdiği, mevcut durum ve deliller itibariyle yaklaşık ispat şartının yerine getirilmediği gerekçesi ile davacı vekilinin tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
DAVACI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin dava konusu alacağının belgeye dayalı olup alacak miktarının likit olduğunu, davalı tarafın icra takibine itiraz dilekçesinde takip ve dava dayanağı çek ve dekontlara konu paraların davalı şirketçe alınmadığı ve sunulan belgelerin içeriklerinin doğru olmadığı yönünde ya da borcun ödendiği yönünde bir itirazda bulunulmadığını, bu şekli ile belge içeriklerine ve belgelerin varit ve gerçek olduğuna ilişkin itirazda bulunmadıklarını, Hatay 1.Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2021/… D.İş sayılı dosyasında 25.11.2021 tarihinde şirketin ve adli işlem ile diğer ortağın teslim aldığı makine ve ekipmanların davalı şirketin ticaret sicilindeki adresinde bulunmadığının tespit edilmesi karşısında davalı şirketin tüm makine ve ekipmanları ile mali değeri olan unsurlarının yok edildiğini veya dava neticeleninceye kadar tamamen yok edileceğini ve müvekkilinin bilgisi ve rızası dışında ortağı olduğu şirketin borçlarından ve cezai sonuçlardan sorumlu olacağını, dava dilekçesi ekinde sundukları belgeler nazara alındığında yaklaşık ispat şartının gerçekleştiğini, ancak davalının mal kaçırması eyleminin tespit dosyasında belirlenmiş olması dikkate alındığında ve likit bir alacağın dekont ve belge ile yaklaşık olarak ispatlandığı nazara alındığında taleplerinin reddine ilişkin kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Taraf vekillerinin beyan ve dilekçeleri ve tüm dosya kapsamı
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, itirazın iptali davasında ihtiyati haciz mahiyetinde ihtiyati tedbir talebinin reddi kararının kaldırılması talebine ilişkindir.
Davacı vekili, müvekkilinin ortağı olduğu davalı şirkete gerek nakit olarak, gerek banka yoluyla para göndermek suretiyle ve gerekse çek verilerek davalı şirketten alacaklı hale geldiği, ancak borçların ödenmediği ve alacağın tahsili amacıyla yapılan takibe de itiraz edildiği belirtilerek, davalı şirket adına kayıtlı mallara ihtiyati tedbir mahiyetinde ihtiyati haciz şerhi işlenmesine karar verilmesini talep etmiş, mahkemece, 06/09/2022 tarihli ara karar ile ihtiyati tedbir mahiyetindeki ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir. Ara karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf incelemesi HMK’nun 355.maddesi gereğince davacı vekilinin istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılmıştır.
2004 sayılı İİK’nun 257. maddesi uyarınca, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir. Tanımdan da anlaşılacağı üzere ihtiyati haciz hukuki himaye tedbirinin işlerlik kazanabilmesi için ortada bir para borcu bulunmalı, buna ek olarak yasada belirlenen diğer koşullar gerçekleşmelidir.
Bir başka hukuki himaye tedbiri olan ihtiyati tedbir ise genel olarak 6100 sayılı HMK’nın 389 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Değinilen madde kapsamında, “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” genel tanımına yer verilmiştir.
Her iki tanımdan da anlaşılacağı üzere ihtiyati haciz kurumu para alacaklarına, ihtiyati tedbir kurumu ise dava konusuna ilişkin olarak güvence sağlamaktadır.
1-İhtiyati Haciz Talebi yönünden; 2004 sayılı İİK’nun 257. maddesinde ihtiyati haciz talep edilebilmesinin koşulları sayılmıştır. 2004 sayılı İİK’nun 257. maddesine göre, ihtiyati haciz istenebilmesi için alacağın vadesinin gelmesi ve rehinle temin edilmemiş olması yeterli olup, tam ispat gerekmeyip yaklaşık ispat yeterli olduğu gibi, borçlunun gerçek kişi veya tüzel kişi olması şeklinde bir ayrım da söz konusu değildir.
Somut olayda davacı tarafça davalı şirkete borç para ve çek verildiği ancak borçların ödenmediğinin iddia edildiği, ancak bu kapsamda sunulan belgelerin İİK’nun 258.md. kapsamında alacak ve ihtiyati haciz sebepleri bakımından kanaat verici olmayıp, alacağın varlığının, miktarının ve istenebilirliğinin yargılamayı gerektirdiği, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmıştır.
2-İhtiyati Tedbir Talebi yönünden; İhtiyati tedbir kurumu genel olarak 6100 sayılı HMK’nın 389 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Değinilen madde kapsamında, “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” genel tanımına yer verilmiş olup, eldeki davanın konusunu şirkete borç olarak verildiği iddia edilen para ve çekler oluşturmaktadır. İhtiyati tedbir yolu ile devrinin önlenmesi talep edilen, şirkete ait menkul, gayrimenkul ve araçlar dava konusu değildir. Bu nedenle ilk derece mahkemesinin ihtiyati tedbir talebi yönünden verdiği ara kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince ihtiyati tedbir mahiyetinde ihtiyati haciz talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1-6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davacı vekilinin ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 269,85.TL maktu istinaf karar harcından peşin alınan 80,70.TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 189,15.TL maktu istinaf karar harcının davacıdan alınarak HAZİNEY İRAD KAYDINA,
3-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince istinaf eden davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerine BIRAKILMASINA,
4-6100 sayılı HMK’nın 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının İlk Derece Mahkemesince İADESİNE,
6-6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle ilk derece mahkemesince taraf vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle ve 6100 Sayılı HMK’nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.21/09/2023

Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır