Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2023/640 E. 2023/652 K. 27.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2023/640 – 2023/652
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/640
KARAR NO : 2023/652
KARAR TARİHİ : 27/09/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MERSİN 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/06/2023
NUMARASI : 2023/… ESAS 2023/… KARAR
DAVACI :
VEKİLİ : Av.
DAVALI :
VEKİLİ : Av.
DAVALI :
DAVANIN KONUSU : Ticari Şirket (Olağanüstü Genel Kurul İstemli)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 27/09/2023
KARAR YAZIM TARİHİ :

Mersin 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2023/… esas sayılı ara kararına karşı istinaf başvurusu üzerine dosya Dairemize gönderilmiş olmakla, dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
DAVACININ İDDİALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili, … Gıda Maddeleri Giyim Temizlik Tarım Ürünleri İş Makineleri Sanayi Ve Dış Ticaret Limited Şirketinin %90 hissesinin müvekkili …, %10 hissesinin ise müdür olarak tayin edilen …’ya ait olduğunu, müdür …’nın bir yandan şirketin yönetimi ve idaresi bir yandan da şirket ile ilgili yapılması gereken zaruri, hayati işlemleri yapmamakta, bir yandan da bu işlemlerin yapılamaması, şirketin zarara uğraması için kasti olarak hareket etmekte olduğunu, bir yandan şirket ortaklığından çıkmak isteyen şahsın aynı zamanda şirket müdürlüğü görevini hem elinden bırakmayıp hem de şirketin defter ve kayıtlarını ortaklıktan çıkma davasına sunmayıp, şirket bilgilerini sakladığını bir yandan da şirketin zorunlu yapılması gereken işlemlerini de kasti olarak yapmayarak şirketi zarara uğratmaya devam ettiğini, Şirketin, ortaklıktan ayrılmak isteyen ve şirket ile çıkar çatışması yaşayan ortak tarafından yönetilmesi, daha doğrusu yönetilmeyip, yönetilmesine de müsaade edilmemesinin, gerek TTK. gerekse MK. hükümlerine aykırı bir durum olduğunu, şirket ortaklığından ayrılmak isteyen, ancak kötü niyetle şirket faaliyetlerini engelleyen ve şirketi organsız hale getiren davalı …’nın şirketi temsil ve ilzam yetkilerinin dava kesinleşinceye kadar kaldırılmasına ve davalının yerine tedbiren şirkete bir yönetim kayyımı veya mahkemenin takdirine göre bir denetim kayyımı atanmasına ve dava sonuna kadar tedbiren temsil ve ilzama yetkili kılınmasına, Türk Ticaret Kanunu 412 md. uyarınca davanın kabulü ile davalı şirketin olağanüstü genel kurul toplantısına çağrılmasına, davalı şirket genel kurulunun toplantıya çağrılması ve gündemin hazırlanması için gerekli işlemleri yapmak üzere Mahkemece kayyım atanmasına karar verilmesini talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ’NİN ARA KARAR ÖZETİ :
İlk Derece Mahkemesi’nin 30/03/2023 tarihli tensip ara kararında özetle;” Davacı vekili tarafından Türk Ticaret Kanunu 412 md. uyarınca davalı şirketin olağanüstü genel kurul toplantısına çağrılması, davalı şirket genel kurulunun toplantıya çağrılması ve gündemin hazırlanması için gerekli işlemleri yapmak üzere mahkemece kayyım atanması talepli olarak dava açılmış olup, bu hususun yargılama sonucunda değerlendirilecek olması ve yargılamayı gerektirmesi nedeniyle bu aşamada tedbiren yönetim veya temsil kayyumu atanmasının yasal şartları oluşmadığı anlaşıldığından ihtiyati tedbir talebinin reddine” şeklinde karar verilmiştir.
DAVACI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili tarafından verilen istinaf dilekçesi ile; davalının bir kısım hileli yollarla … Gıda maddeleri Giyim Temizlik Tarım Ürünleri İş Makineleri San. Ve Dış Ticaret Ltd. Şti.’nin içini boşalttığını, ve malvarlıklarını kaçırdığını, stok ve muhasebe kayıtları üzerinde oynadığını, Serbest bölgede faaliyet belgesinin iptalini sağladığını, şirketin fabrika faaliyetlerini bu şirket ile aynı adreste kurduğu … Gıda Maddeleri San. ve Dış Tic. Ltd. Şti. adına sürdürdüğünü, şirket defter, belge ve kayıtlarına davalı müdür tarafından el konulduğunu, şirketin menkullerinin kimlere ne şekilde satıldığının tespit edilmediğini belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep ve beyan etmiştir.
DELİLLER :
Taraf vekillerinin beyan ve dilekçeleri ve tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :
Dava, şirket yöneticisinin, yönetim ve temsil yetkisinin kaldırılması ve Genel Kurulun Olağanüstü Toplantıya Çağrılmasına izin verilmesi ya da bu işlemi yapmak üzere şirkete kayyum atanması istemine ilişkin olup, istinafa konu uyuşmazlık ise, dava sonuna kadar şirkete tedbiren yönetim ya da denetim kayyumu atanması talebinin reddi kararının kaldırılması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi’nce verilen 30/03/2023 tarihli tensip ara kararı ile davacının ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
Mahkemece verilen ara karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İstinaf incelemesi, HMK’nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.
Geçici hukuki koruma türlerinden olan İhtiyati Tedbir, 6100 sayılı HMK’nın 389 vd. maddelerinde düzenlenmiştir. HMK’nun 389. maddesinde ihtiyati tedbirin şartları, 390. maddesinde ihtiyati tedbir talebi, 391. maddesinde ihtiyati tedbir kararının kapsam ve içeriği, 393. maddesinde ihtiyati tedbir kararının uygulanması, 394. maddesinde ihtiyati tedbir kararına itiraz ve uygulanacak usule yer verilmiştir.
HMK’nın 389. maddesine göre ihtiyati tedbirin şartları; “mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle bir hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşması ya da tamamen imkansız hale gelmesi veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğmasından endişe edilmesi” olarak açıklanmıştır. Ayrıca tedbirin uyuşmazlık konusu hakkında verileceği belirtilmiştir. Yine aynı Yasa’nın 390/3. maddesinde haklılığın yaklaşık olarak ispat edilmesi zorunluluğu koşulu aranmıştır.
6102 sayılı TTK’nda, sermaye şirketlerinde yönetime dışarıdan müdahaleye, yani şirkete mahkemece yönetim kayyumu atanmasına olanak sağlayan açık bir kanun hükmü bulunmamaktadır. Sermaye şirketlerinde kayyum atanması ile ilgili olarak, TTK’da bulunan tek madde 617. maddesinin üçüncü fıkrası ile yapılan yollama uyarınca 412. maddesidir. Burada, genel kurula çağrının yapılması için kayyum atanabileceği düzenlenmiştir.
Somut olayda, davacı tarafından, davalı şirketin Olağanüstü Genel Kurul Toplantısına çağrılması ve buna ilişkin işlemlerin yapılması için kayyum atanması talebiyle dava açılmış ve dava süresince şirkete kayyum atanması yönünde ihtiyati tedbir talebinde bulunulmuş ise de, uyuşmazlığın esasını çözümleyecek ve yargılama sonucunda elde edilebilmesi muhtemel olan bir hakkın, tedbir yoluyla elde edilmesi sonucunu doğuracak nitelikte ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği, davalı şirkette kayyum atanmasını gerektirir organ boşluğu da bulunmadığı, sonuç olarak, HMK’nun 389. Maddesi gereği şirkete tedbiren kayyım atanmasını gerektirir bir durumun varlığının, HMK’nun 390/3 maddesi kapsamında yaklaşık olarak ispat edilemediği, bu nedenle ilk derece mahkemesince, davacının ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, İlk Derece Mahkemesi’nce ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin olarak verilen ara kararın usul ve yasaya uygun olduğu, davacı vekilinin istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşıldığından, istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve buna dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1-6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davacı vekilinin ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 269,85.TL maktu istinaf karar harcından peşin alınan 179,90.TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 89,95.TL maktu istinaf karar harcının davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince istinaf eden davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerine BIRAKILMASINA,
4-6100 sayılı HMK’nın 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının İlk Derece Mahkemesince İADESİNE,
6-6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle ilk derece mahkemesince taraf vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nin 353/1-b-1 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 Sayılı HMK’nin 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere 27/09/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır