Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2023/581 E. 2023/1028 K. 10.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/581
KARAR NO : 2023/1028
KARAR TARİHİ : 10/11/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MERSİN 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/02/2022
NUMARASI : … ESAS … KARAR
DAVACI :…
VEKİLİ : Av. ….
DAVALI :… -… …
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU :Alacak (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan Sebepsiz İktisab Nedeniyle)
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 10/11/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 10/11/2023

Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/02/2022 tarih ve … Esas … Karar sayılı kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, istinaf talebinin süresi içinde yapıldığı, istinaf başvurusuna tabi bir karar olduğu, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesi ile; Davacının davalıdan olan alacağı sebebiyle keşidecisi … cirantası … Dek. İn. Tic. Ltd. Şti. olan … Bankası Ulus/Ankara Şubesi’nin … numaralı 17.04.2009 keşide tarihli 100.000,00.TL’lik çeki aldığını, davalı, vade dolmasına rağmen davacıya olan borcunu ödemediğini, bunun üzerine davacının alacağını tahsil amacıyla davalı keşideci … Ltd. Şti. aleyhine Mersin 1. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında icra takibi başlattıklarını, davalının davacıya borçlu olduğunu bildiği için takibe hiçbir itirazda bulunmadığını, davalı çekteki imzasını da kabul ettiğini, takibe konu alacak nedeniyle borçlu …’in 3. Kişi … …’a yapmış olduğu taşınmaz devrinin/tasarrufunun iptali için Mersin 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayısı ile 14/07/2009 tarihinde dava açtığını, ancak davanın 28/06/2011 tarihinde reddedildiğini, karşı tarafın 12/12/2018 tarihinde kesinleşmesinden sonra dosyadaki yapılan işlemler arasında yasadaki öngörülen zamanaşımı süresi dolduğu gerekçesiyle takibin iptali için Mersin 1. İcra Hukuk Mahkemesi’nin … Esas Ve … Karar Sayılı dosyası ile dava açıldığını. mahkeme yaptığı yargılama sonunda davacı … Dekorasyon İnş. Oto. Turizm Gıda San. Ltd. Şti. yönünden aktif husumet yokluğu nedeniyle şikayetin reddine, davacı … yönünden şikayetin kabulü ile zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verildiğini, bu karar kanun yolu aşamasında 14/01/2021 tarihinde kesinleştiğini, davacının belirtilen şekilde duran takip sebebiyle davalıdan alacağını tahsil edemediğini, davacı ile davalı arasında muhtelif ticari ilişki bulunduğunu, davacı ticari ilişki nedeniyle davalıdan alacaklı olduğunu, ticari belgelerden davacının davalıdan alacaklı olduğu, dava konusu çekin yazılı delil başlangıcı niteliğinde olduğunu, bu nedenlerle üst ve sair haklarının saklı kayması kaydı ile 100.000,00.TL’nin vade tarihi olan 17/04/2009 tarihinden itibaren reeskont faiz oranında ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı cevap dilekçesi ile; öncelikle usulüne uygun bir arabuluculuk görüşmesi yapılmadığını, yetki itirazlarının olduğunu, bunun sonucu olarak da davalının adresinin Malatya ilinde olduğunu, çeklerin keşide edildiği yer ise Ankara olduğunu, bu nedenle yetki itirazında bulunan tarafın yetkili mahkemeyi de göstermesi gerektiğinden, davanın yetkili Ankara mahkemelerinde açılması gerektiğini, açıklanan nedenlerle dava dilekçesinin yetki yönünden reddine karar verilmesini talep ettiğini, davacının çeki Mersin 1.İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasından icra takibine koyduğunu, Mersin 1.İcra Hukuk Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasındaki açık tespite göre icra dosyasından süreleri kesen en son işlem 06.07.2010 tarihinde yapıldığını, buna göre çekin keşide tarihi dikkate alındığında 6 aylık zamanaşımı süresi 07.01.2011 tarihinde ve genel olarak 10 yıllık zamanaşımı süresi 07.01.2021 tarihinde dolduğunu, zaman aşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiği, takip ve dava konusu bononun vade tarihi 31.12.1999 olduğunu, bu tarihin üzerinden üç yıl geçmekle bono, 31.12.2002 tarihinde zamanaşımına uğradığını, davacının 31.12.2002 tarihinden itibaren 1 yıl içinde en geç 31.12.2003 tarihine kadar bononun düzenleyeni davalı aleyhine takip başlatması ya da dava açması gerektiğini, ancak eldeki davaya konu takip 21.07.2004 tarihinde başlatıldığını, davalı taraf, icra takibine itirazında ve cevap dilekçesinde zamanaşımı savunmasında bulunduğunu, davacının icra hukuk mahkemesinin takibin iptaline geri bırakılmasına dair kararına karşı itiraz etmesi zamanaşımı süresini uzatmayacağı gibi, 07.01.2011 tarihinde dolan 6 aylık zamanaşımı süresini değiştirmeyeceğini, davacı dilekçesinde, davalı ile aralarında muhtelif ticari ilişki olduğunu alacağını alamadığını, çeklerin yazılı delil başlangıcı olduğunu iddia etmediğini, davalı adı geçen çeki keşide ettiğini ve lehtara verdiğini, lehtar olan şirket de davacı ile ticari ilişkiye girdiğini, dolayısıyla davalı ile davacı arasında doğrudan hiç bir hukuki ilişki olmadığını, talep edilen faiz oranına ve başlangıç tarihine itiraz ettiğini, davalının defter tutmakla yükümlü olmadığını, bu nedenlerle davacı açmış olduğu icra takip dosyasında 06.07.2010-27.01.2011 tarihleri arasında zaman aşımını kesen haciz-takip işlemi yapmadığından 6 aylık zamanaşımı süresi 07.01.2011 tarihinde dolduğunu, sebepsiz zenginleşme davası bu tarihten itibaren 1 yıllık süre içinde yani 07.01.2012 tarihine kadar açılması gerekirken 25.10.2021 tarihinde açılan dava süresinde olmadığını, davanın zamanaşımın dolmuş olması nedeniyle reddini, yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/02/2022 tarih ve … Esas … Esas sayılı kararı ile; dava çekin zamanaşımına uğraması nedeni ile sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talebine ilişkin olmakla, genel kural davalının yerleşim yeri mahkemesinin yetkili olması ile birlikte, sebepsiz zenginleşme davası, davalının ticari işlerini yürüttüğü bir yer varsa o yer; böyle bir yer yoksa davalının ikametgahının bulunduğu yer veya çekin düzenlendiği yer mahkemesinde açılabileceği (Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 18.04.2012 gün ve 2012/4935 E., 2012/6279 K sayılı ilamı), Davalının ikametgahı ve çekin keşide yerinin Mersin İli olmadığı , söz konusu çekin keşide yerinin Ankara İli olması sebebi ile mahkemenin yetkili olmadığı gerekçesi ile mahkemenin yetkisizliğine, görevli ve yetkili mahkemenin Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi olduğuna karar verildiği anlaşılmıştır.
DAVACI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf talebi ile; mahkeme kararının hukuka uyarlılığı bulunmadığını, davanın müvekkil ile davalı arasında yapılan ticari iş nedeniyle müvekkilinin davalıya sattığı cam ürünlerinin bedeli olan para alacağına dayandığını, alacağın faturaya dayalı bir para alacağı olduğu için yetkili yer alacaklı müvekkilinin ikametgahının bulunduğu Mersin Mahkemeleri olduğunu, müvekkili ile davalı arasındaki sözleşmenin Mersin İlinde yapıldığını, müvekkilinin sözleşme gereği üzerine düşen ifayı Mersin İlinde gerçekleştirdiğini, bu nedenle Mersin İli sözleşmenin ifa edildiği yer olduğu için HMK 10. Maddeye göre Mersin mahkemelerinin yetkili olduğunu, davalı aleyhine Mersin 1. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile başlatmış oldukları icra takibinde de davalı yetkiye itiraz etmediğini ve yetkili yerin Mersin İli olduğunun kesinlik kazandığını, davayı açmadan önce yapmış oldukları arabuluculuk başvurusunda da davalının yetki itirazı olmadığını, bu nedenlerle Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas, … Karar sayılı kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ :
Dava, zamanaşımına uğramış çekten kaynaklı alacak istemine ilişkindir.
Davacı tarafından, davalıdan olan alacağı sebebiyle keşidecisi … cirantası … Dek. İn. Tic. Ltd. Şti. olan … Bankası Ulus/Ankara şubesinin 17.04.2009 keşide tarihli 100.000,00.TL lik çeki aldığı, çekin ödenmemesi üzerine Mersin 1. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında icra takibi başlattığı, davalının zamanaşımı süresi dolduğu gerekçesi ile Mersin 1. İcra Hukuk Mahkemesi’nde dava açtığı, yargılama sonucunda icranın geri bırakılmasına karar verildiği, davacının ticari ilişki nedeniyle davalıdan alacaklı olduğu, çekin yazılı delil başlangıcı olduğu ileri sürerek 100.000,00.TL nin davalıdan tahsiline karar verilmesi talep edilmiş, davalı ise, yetki itirazının bulunduğu, Ankara Mahkemelerinin yetkili olduğu, zamanaşımı süresinin dolduğu, davacı ile davalı arasında doğrudan hiçbir hukuki ilişki olmadığı davanın reddi gerektiğini savunmuş, mahkemece yazılı gerekçe ile mahkemenin yetkisizliğine ve yetkili mahkemenin Ankara Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğuna karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.
Davaya konu çek zamanaşımına uğramakla kambiyo hukukundan doğan haklar yitirilmiş olacağından, çekin hamili, zamanaşımına uğramış çekler nedeniyle TTK’nın 732. maddesi uyarınca sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanabileceği gibi temel ilişkiye dayanması halinde alacağını tanık delili de dahil olmak üzere ibraz edeceği her türlü delil ile ispatlama hakkına da sahiptir.
Öte yandan HMK’nın 31. maddesinde “(1) Hâkim, uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabilir; soru sorabilir; delil gösterilmesini isteyebilir. ” hükmü düzenlenmiştir.
Somut olayda, takibe konu edilen çekin zamanaşımına uğraması üzerine mahkemece davanın sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak davası olarak kabul edilerek yetkisizlik kararı verilmiş ise de; davacının dava dilekçesinde açıkça TTK 732. Maddesinde belirtilen sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayandığını belirtmediği anlaşıldığından bu durumda öncelikle mahkemece 6100 sayılı HMK’nın 31. maddesinde düzenlenen “Hakimin Davayı Aydınlatma Ödevi” ilkesi çerçevesinde önce davacıya dava dilekçesi açıklattırılarak davacının TTK’nın 732.maddesine dayalı sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre mi yoksa temel ilişkiye dayalı olarak mı davalıya yöneldiğinin sorulması, temel ilişkiye dayanıldığının belirtilmesi halinde temel ilişkinin var olup olmadığına ilişkin davacının dayandığı tüm deliller toplandıktan sonra akdi ilişki olup olmadığı tespit edilerek buna göre hukuki nitelendirmenin yapılarak mahkemenin yetkili olup olmadığının belirlenmesi, mahkemenin yetkili olduğu sonucuna ulaşılır ise, bu kez mahkemece işin esasına girilerek tarafların delillerinin toplanarak oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davanın yetkisizlik nedeniyle reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur.
Bu nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6. maddesi uyarınca esastan kabulüne, İlk Derece Mahkemesinin kararının kaldırılarak yukarıda açıklanan şekilde değerlendirme yapılarak ulaşılacak sonuca göre karar verilmek üzere dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1)-Davacı vekili tarafından Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/02/2022 Tarih … Esas … Karar sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun KABULÜNE,
2)-Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/02/2022 tarih ve … Esas … Karar sayılı kararının HMK.’nun 353/1-a-6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
3)-Dava dosyanın yeniden yargılama için Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne GÖNDERİLMESİNE,
4)-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince peşin alınan 80,70 istinaf karar harcının kararın kesinleşmesi ile talep halinde davacıya İADESİNE,
5)-Davacı tarafından istinaf için yapılan yargılama giderinin esas hüküm ile birlikte ilk derece mahkemesince karara BAĞLANMASINA,
6)-6100 Sayılı HMK’nun 333. maddesi gereğince peşin alınan ve harcanmayan gider avansının İlk Derece Mahkemesi’ne İADESİNE,
7)-İnceleme dosya üzerinden yapıldığından lehe vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
8)-6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle ilk derece mahkemesince taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 353/1-a/6 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle kesin olmak üzere 10/11/2023 tarihinde karar verildi.


Başkan

¸e-imzalıdır


Üye

¸e-imzalıdır


Üye

¸e-imzalıdır


Katip

¸e-imzalıdır