Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2023/48 E. 2023/720 K. 04.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/48
KARAR NO : 2023/720
KARAR TARİHİ : 04/10/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MERSİN 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/10/2022
NUMARASI : 2022/… Esas, (Ara Karar )

DAVACI : … –
VEKİLİ : Av. …,
DAVALI : … -TCK NO:…, …
VEKİLİ : Av. …,
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 04/10/2023
YAZIM TARİHİ :

Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 21/10/2022 tarihli ve 2022/… esas sayılı ara kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Mersin 2. İcra Müdürlüğü’nün 2022/… Esas sayılı dosyasıyla davalı borçlu hakkında ödenmeyen fatura ve cari hesap ekstresinden kaynaklı alacaklar ile ilgili takip başlatıldığını, davalı tarafın itirazıyla takibin durduğunu, davalı tarafın yetki itirazında bulunduğunu, yetki itirazını kabul etmediklerini, davalı-borçlu, alacaklı olan davacı ile aralarındaki hukuki ilişkiyi ispatlar nitelikteki ve kendi adına düzenlenmiş faturaları ve cari hesap ekstrelerini haksız şekilde kabul etmediğini ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, takibe dayanak faturalarda görüldüğü üzere “süresi içerisinde itiraz edilmeyen faturaların kabul edilmiş sayılacağı”nın belirtildiğini, davalı-borçlu hiçbir şekilde faturalara süresi içerisinde itiraz etmediğini, davacının mal kaçırma olasılığının son derece yüksek olduğunu, davacının hak ve alacaklarının güvence altına alınması için ihtiyati haciz verilmesi gerektiğini, fazlaya ilişkin dava tazminat ve cezai şart taleplerimiz saklı kalmak kaydı ile; davanın kabulü ile Mersin 2. İcra Müdürlüğü’nün 2022/… esas sayılı dosyasında yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, davalı-borçlunun haksız ve kötü niyetli itirazı nedeni ile alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, alacağının güvence altına alınması ve davanın sonuçsuz kalmaması amacı ile karşı tarafın taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ’NİN KARAR ÖZETİ :
İlk Derece Mahkemesi kararında özetle; ihtiyati haciz talep edenin delil olarak alacaklı olduklarını belirttikleri faturayı ve hesap ekstresini dosyaya sunduğu, ancak teslim belgesinin ve cari hesap mutabakatının olmadığı, faturanın tek başına alacağın varlığı ve muaccel olduğuna delil teşkil etmeyeceği, bu haliyle talep edenin iddia ettiği alacağının varlığı, yokluğu ve muacceliyetinin yargılamayı gerektirdiği ve alacağın varlığına ilişkin yaklaşık ispat şartının gerçekleşmediği gerekçesi ile ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
DAVALI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kanunun aradığı yaklaşık ispatın gerkçekleştiğini, teslim fişi, sevk irsaliyesi ve tüm faturaları sunduklarını, ihtiyati haczin şartlarının oluştuğunu, davalının haksız itirazı neticesinde icra takibinin kesinleşmediğini, müvekkilinin hak ve alacaklarının güvence altına alınması için ihtiyati haciz kararı verilmesinin gerektiğini, cari hesap ekstresi ile faturalardan, dosyaya sunulan sevk irsaliyesinden müvekkilinin alacaklı olduğunun anlaşıldığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Taraf vekillerinin beyan ve dilekçeleri ve tüm dosya kapsamı
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava hukuki niteliği itibariyle “İtirazın İptali” talebine ilişkin olup, istinaf konusu uyuşmazlık ihtiyati haciz talebinin reddine yönelik kararın kaldırılması talebine ilişkindir.
Davacı vekili dava dilekçesinde, taraflar arasında ticari ilişki dolayısıyla cari hesap oluşturulduğunu, sonrasında toplam 80.392,55.TL meblağındaki faturalarda yer alan malların teslim edilmesine rağmen alacağın ödenmediğini belirterek ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiş olup, ilk derece mahkemesince talebin reddine karar verildiği ve iş bu karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
İstinaf incelemesi, HMK’nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.
İhtiyati haciz, İİK’nun 257. ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup, İİK’nun 257. maddesinde; “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacakları ile diğer haklarını ihtiyaten haczettirebileceği, borçlunun muayyen ikametgâhının bulunmaması veya taahhütlerinden kurtulmak maksadı ile mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunması halinde vadesi gelmemiş borçtan dolayı da ihtiyatî haciz istenebileceği,” 258. maddesinde; “Alacaklının alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek delilleri göstermeğe mecbur olduğu, ihtiyati haciz talebinin reddi halinde alacaklının kanun yoluna başvurabileceği,” hükmüne yer verilmiş, 265.maddesinde ise ihtiyati haciz kararına karşı itiraz ve kanun yollarına başvuru düzenlenmiştir.
Somut olayda; ihtiyati haciz isteyen davacı vekili tarafından, e-faturalara dayalı olarak ihtiyati haciz talebinde bulunulduğu, faturalarda imza bulunmadığı gibi, fatura içeriğindeki mal ve/veya hizmetin, teslim yada ifa edildiği veya faturanın tebliğ edildiği hususlarında imzalı bir belgenin ibraz edilmediği, faturanın, tek başına malın teslim edildiğinin kabulü için yeterli bir belge olmadığı ve tek başına İİK’nun 258. md. kapsamında alacak ve ihtiyati haciz sebepleri bakımından kanaat verici bulunmadığı, bu nedenle, ilk derece mahkemesince, faturaya dayalı olarak talep edilen ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin olarak verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin, ilk derece mahkemesince verilen karara karşı istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b-1 md. gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve buna dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1-6100 sayılı HMK’nin 353/1-b-1 maddesi gereğince davacı vekilinin ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 269,85.TL maktu istinaf karar harcından peşin alınan 80,70.TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 189,15.TL maktu istinaf karar harcının davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3-6100 sayılı HMK’nin 326/1 maddesi gereğince istinaf eden davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerine BIRAKILMASINA,
4-6100 sayılı HMK’nin 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5-6100 sayılı HMK’nin 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının İlk Derece Mahkemesince İADESİNE,
6-6100 sayılı HMK’nin 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle ilk derece mahkemesince taraf vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nin 353/1-b-1 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle ve 6100 Sayılı HMK’nin 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.04/10/2023


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır


Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır