Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2023/453
KARAR NO : 2023/833
KARAR TARİHİ : 16/10/2023
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MERSİN 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/01/2023
NUMARASI : 2022/… ESAS-2023/… KARAR
DAVACI : …-T.C….-
VEKİLLERİ : Av. … –
DAVALI : HASIMSIZ
DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 16/10/2023
YAZIM TARİHİ :
Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/01/2023 tarih ve 2022/… Esas, 2023/… Karar sayılı kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, istinaf talebinin süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirilmiş olduğu ve istinafa başvuru koşullarının mevcut olduğu dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili …’nın vinç operatörü ve servis şoförü olarak bir firmada çalıştığını, ev hanımı eşi için bir butik/tuhafiye dükkanı açmak istediklerini, arkadaşı …’in tanıştırdığı … isimli şahsın kendisinin iş takibini yapacağını söylemesi üzerine tüm resmi işleri takip etmek üzere üzere … isimli şahsa Mersin 5. Noterliği’nden 11.12.2017 tarih ve … Yevmiye numaralı vekaletnamesini verdiğini, vekalet verdiği …’nin bir dükkan bulduğunu söylemesi üzerine … Yenişehir/MERSİN adresindeki dükkanı butik açmak üzere 01.02.2018 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile kiraladığını, ancak bu sırada eşinin ayaklarından ciddi bir ameliyat olması nedeniyle iş yerini açmaktan vazgeçtiklerini, dükkan hiç açılmadan kira akdi feshedilerek kapandığını, iş takibi için vekaletname verdiği …’ye iş yerini açamayacağını, kapatmasını söylediğini, bir süre sonra müvekkiline vergi cezaları geldiğinde, vergi cezalarını ödediği dükkanın vergi kaydının kapatılmadığını anladığını, …’den yeniden vergi kaydını kapattırmasını söylediğini, …’in bu talebini yerine getirmediğini 01/2018-12/2018 dönemi için gelir vergisi ziyaı cezası için ödeme emri gelince anladığını, …’yi aradığında telefonun kullanılmadığını, bu vergi cezasını da ödedikten sonra bizzat kendisi Uray Vergi Dairesine giderek Temmuz 2018 tarihinde vergi kaydını da kapattırdığını, ancak vergi müfettişi tarafından genel inceleme kapsamında defter ve belgelerinin inceleneceğinin bildirildiğini, 28.09.2022 tarihinde saat 10.00’da Maliye binasının 20. katında görüşmeye çağrıldığını, vergi müfettişi …’un daveti üzerine müvekkili ile birlikte gittiği görüşmede müvekkilinin vergi kaydında yetkili muhasebecisi olarak 13.02.2018-24.04.29018 tarihine kadar …; 26.04.2018 tarihinden 31.12.2018 tarihine kadar … isimli bir muhasebecinin kaydının olduğunun görüldüğünü, dilekçesi ekinde sunduğu Katma değer beyannamesinde, beyannamenin müvekkili adına Muhasebeci … tarafından düzenlenip Uray Vergi Dairesi’ne verildiğinin anlaşıldığını, vergi müfettişinin incelemesi sonucu … isimli muhasebecinin 12.12.2021 tarihinde vefat ettiğini öğrendiğini, defterleri bulamadıklarını, Mersin SMM Odasına başvurduklarını, ancak defter ve belge tesliminin kurumlarına yapılmadığının beyan edildiğini, muhasebecinin ölmüş olması nedeniyle Mersin Uray Vergi Dairesi Müdürlüğü’ne defter ve belgelerin kurumlarına teslip edilip edilmediğinin yazı ile sorulduğunu ancak 06.10.2022 tarihli cevabı yazıda vergi mahremiyetini ihlali sayıldığından kurumun cevap vermediğini belirterek mahkemeden TKK madde 82/7 uyarınca 2018 yılına ait tüm defter, fatura ve sair belgelerinin zayi olduğuna dair zayi belgesi verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/01/2023 tarih ve 2022/… Esas, 2023/… Karar sayılı kararı ile; dava dilekçesi ve davacı tarafın duruşmalardaki beyanları değerlendirildiğinde bir afet halinden bahsedilemeyeceği gibi suça konu bir eylem de söz konusu olmadığını, davacı tarafın muhasebecilerinin vefat ettiğini, bu yüzden ellerinden olmayan sebeplerden dolayı defterlere ulaşamadıklarını belirtmişler ise de, tacirin basiretli davranmak zorunda olması ve defterlerin muhafazası adına özen yükü ile yüklenmiş olduğu nazara alındığında, davacı tarafı beyanları mahkememizce kanunun aradığı şartlar içerisinde değerlendirildiğini, hal böyle olunca açılan davada davacı tarafın haksız olduğu kanaati ile davanın reddine karar verilmiştir.
DAVACI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf talebi ile; Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/… Esas, 2023/… Karar sayılı kararı ile zayi belgesi verilmesi talebinin reddine ilişkin kararın istinaf yolu ile kaldırılarak, zayi belgesi verilmesi talebinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/… Esas, 2023/… Karar sayılı dosyası.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ :
Dava, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 82/7 maddesi gereğince ticari defter ve belgelerin zıyaa uğramasından ötürü zayi belgesi verilmesi istemine ilişkindir.
Davacı vekili dava dilekçesinde, muhasebecinin vefat ettiğini, 2018 yılına ait tüm defter, fatura ve sair belgelerinin zayi olduğuna dair zayi belgesi verilmesini talep etmiş olup, ilk derece mahkemesince yapılan açık yargılama sonunda davanın reddine karar verildiği ve iş bu karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
6102 Sayılı TTK’nın 82/7. maddesinde; “Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir. Bu dava hasımsız açılır. Mahkeme gerekli gördüğü delillerin toplanmasını da emredebilir.” şeklinde düzenleme yapılmakla tacirlere ticari defter ve kayıtlarını saklama ve ibraz hususunda zorunluluk getirilmiştir.
Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerden, davacının en son 2018 yılı Temmuz ayında bizzat vergi dairesine giderek vergi kaydını kapattırdığından bahisle kendisi adına vergi dairesi nezdinde işlemler yapan ve kimliğini vergi müfettişi tarafından davet edilmesi üzerine öğrendiği muhasebecinin vefatı nedeniyle şirkete ait defterlerin bulunamaması nedeniyle zayi belgesi verilmesini talep ettiği anlaşılmaktadır. Yasada da belirtildiği üzere defterin bir şekilde kaybolması veya muhasebecinin vefatı sebebiyle aramalara rağmen bulunamamasının yasada sayılan sebeplerden olmadığı, davacının iddiasına yönelik kesin ve inandırıcı delil ibraz edilmediği gibi davacının tutmak ve saklamakla yükümlü olduğu defter ve belgeleri özenle korumadığı (Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 05.12.2016 tarih 2016/1 E., 2016/9288 K. sayılı ilamı ve yine Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 03.06.2014 tarih 2014/5195 E., 2014/10394 K. Sayılı emsal içtihatları) anlaşıldığından davacı şirket temsilcisinin istinaf başvurusu yerinde görülmemiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle ilk derece mahkemesinin dava konusu ticari defterlerin zayi olduğunun ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine ilişkin verilen kararın usul ve esas yönden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1)-Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/01/2023 tarih ve 2022/… Esas, 2023/… Karar sayılı kararına karşı davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2)-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibarıyla alınması gereken 269,85.TL istinaf karar harcından peşin olarak alınan 179,90.TL harcın mahsubu ile bakiye 89,95.TL harcın davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3)-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4)-6100 sayılı HMK’nın 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5)-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde İlk Derece Mahkemesince İADESİNE,
6)-6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle İlk Derece Mahkemesince taraf vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 Sayılı HMK’nun 362/1-ç maddesi gereğince kesin olmak üzere 16/10/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
…
Başkan
…
¸e-imzalıdır
…
Üye
…
¸e-imzalıdır
…
Üye
…
¸e-imzalıdır
…
Katip
…
¸e-imzalıdır