Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2023/377 E. 2023/765 K. 10.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2023/377 – 2023/765
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/377
KARAR NO : 2023/765
KARAR TARİHİ : 10/10/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/01/2023 (Ara Karar)
NUMARASI : 2023/… Esas (Derdest Dosya)
DAVACI :
VEKİLİ : Av.
DAVALI :
VEKİLİ : Av.
DAVANIN KONUSU : Tazminat
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 10/10/2023
KARAR YAZIM TARİHİ :

Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 20/01/2023 tarihinde verilen 2023/33 esas sayılı ara kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, dosya üzerinden yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekilinin dilekçesinde özetle; Türkiye genelinde 2018 yılında uygulamaya giren gübre takip sisteminin Tarım Bakanlığı tarafından yapılan ihale ile davalı şirkete verildiğini, davalı şirketin müvekkil şirketin KEP adresine göndermiş olduğu 14.10.2022 tarihli “eksik ödenen barkod –DNA bandrol bedeli” açıklamalı 254.135,10 TL’lik faturanın müvekkili tarafından reddedildiğini, müvekkili şirket tarafından eksik ödenen barkod-DNA BANDROL ödemesi bulunmadığını, davalı şirketin geriye dönük olarak 2018 yılından itibaren yapılan siparişlerden alınan ücretlere fark uygulandığından bahisle 254.135,10 TL’lik ek ödeme çıkardığını, müvekkilinin davalı şirkete hiçbir borcu bulunmadığından faturayı reddettiğini, müvekkili şirketin borcu bulunmamasına rağmen GTS ekranının karartıldığını ve sipariş veremediğini, müvekkilim şirketin çok büyük maddi zarara uğradığını belirterek fazlaya dair tüm talep ve dava hakkının saklı kalması kaydıyla A tipi karekod ve B TİPİ karekod GTS ekranının açılmasını ve mağduriyetin giderilmesi için dava sonuna kadar GTS ekranının tedbiren açılması için ihtiyati tedbir kararı verilmesini, davacı şirketin davalıya borçlu olmadığının tespiti ile uğramış olduğu maddi zararın yasal faizi ile birlikte davacıya ödenmesini talep edilmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ’NİN KARAR ÖZETİ :
İlk Derece Mahkemesinin 20/01/2023 tarihli ara kararında; davacı vekili tarafından davalı şirketin geriye dönük olarak 2018 yılından itibaren yapılan siparişlerden alınan ücretlere fark uygulandığından bahisle 254.135,10 TL’lik ek ödeme çıkardığı, davacı şirketin davalı şirkete hiçbir borcu bulunmadığı, davacı şirketin borcu bulunmamasına rağmen GTS ekranının karartıldığı ve sipariş veremediği, bu yüzden çok büyük maddi zarara uğradığını belirtilerek maddi zararın faizi ile birlikte tahsili için iş bu davanın açıldığı ve A tipi karekod ve B TİPİ karekod gts ekranın açılması için ihtiyati tedbir talebinde bulunulduğu, borcun bulunup bulunmadığı, haksız olarak siparişlere ücret farkının uygulanıp uygulanmadığı, bu hususların davalının tekelinde olup olmadığı, GTS ekranının açılmasının bu aşamada mümkün olup olmadığının sunulan delillerle tespitinin mümkün olmadığı, bu bakımdan dosyada mevcut delillerin alacağın varlığı/miktarı ile tarafların haklılığı yönünden kanaat oluşturmadığı ve bu durumu kanıtlamadığı, alacağın niteliği itibarıyla yargılamayı gerektirdiği anlaşıldığından, ihtiyati tedbir şartlarının oluşmadığı sonuç ve kanaatine varılarak davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine dair karar verilmiştir.
DAVACI VEKİLİ TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ;
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı şirket tarafından hukuki yollara başvurma yerine haksız ve hukuka, anayasaya aykırı bir şekilde müvekkilinin hiçbir borcu olmamasına rağmen müvekkil şirketin ekranının karartıldığını ve sipariş vermesinin engellendiğini, müvekkili olan şirketin çok büyük maddi zarara uğradığını, davalı şirkete dava açmadan önce ihtarname gönderilerek arabulucuya başvurulduğunu, buna rağmen ekranlarının açılmadığını ve zararlarının karşılanmadığını, yerel mahkemenin ihtiyati tedbirin reddi kararının kaldırılarak ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Tarafların beyan ve dilekçeleri ve tüm dosya kapsamı
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Talep, davacı şirketin gübre takip sisteminin davalı tarafından haksız şekilde kapatılma iddiasına dayalı maddi tazminat istemli davada, davacı şirketin GTS ekranının yeniden açılması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesi istemine ilişkindir.
Davacı vekili, davalı şirket tarafından müvekkiline borç tahakkuk ettirildiğini, kesilen faturalara itiraz edilerek ödenmediğini, bunun üzerine davalı şirketin hukuka aykırı olarak davacı şirketin GTS sistemini durdurarak satış yapmasını engellediğini, bu nedenle maddi zarara uğradığını iddia ederek davacı şirketin GTS ekranının yeniden açılması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince, davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiş, bu karara karşı davacı vekili tarafından yukarıda yazılı sebeplerle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Geçici hukuki koruma türlerinden olan İhtiyati Tedbir 6100 sayılı HMK’nın 389 vd. maddelerinde düzenlenmiştir. HMK’nın 389. maddesinde ihtiyati tedbirin şartları, 390. maddesinde ihtiyati tedbir talebi, 391. maddesinde ihtiyati tedbir kararının kapsam ve içeriği, 393. maddesinde ihtiyati tedbir kararının uygulanması, 394. maddesinde ihtiyati tedbir kararına itiraz ve uygulanacak usule yer verilmiştir.
HMK’nın 389. maddesine göre ihtiyati tedbirin şartları; mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle bir hakkkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşması ya da tamamen imkansız hale gelmesi veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğmasından endişe edilmesi olarak açıklanmıştır. Ayrıca tedbirin uyuşmazlık konusu hakkında verileceği belirtilmiştir. Yine aynı Yasa’nın 390/3. maddesinde haklılığın yaklaşık olarak ispat edilmesi zorunluluğu koşulu aranmıştır.
Somut olayda, dava dilekçesinde ileri sürülen hususlar ve talep dikkate alındığında iddiaların yargılamaya muhtaç olduğu, bu aşamada yaklaşık ispat koşulunun gerçekleşmediği kanaatine varıldığından ilk derece mahkemesince davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, usul ve yasaya uygun olan ilk derece mahkemesi kararına karşı davacı vekili tarafından yapılan istinaf kanun yolu başvurusunun reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1)- Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2023/… esas sayılı dosyasından verilen 20/01/2023 tarihli ara kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nin 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2)-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 269,85.TL maktu istinaf karar harcından peşin alınan 179,90.TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 89,95.TL istinaf karar harcının ihtiyati tedbir talep eden davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3)-6100 sayılı HMK’nin 326/1 maddesi gereğince davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4)-6100 sayılı HMK’nin 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde İlk Derece Mahkemesince taraflara İADESİNE,
5)-6100 sayılı HMK’nin 330. Maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6)-6100 sayılı HMK’nin 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle İlk Derece Mahkemesince taraf vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nin 353/1-b-1 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 Sayılı HMK’nin 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak 10/10/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır