Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2023/126 E. 2023/730 K. 05.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/126
KARAR NO : 2023/730
KARAR TARİHİ : 05/10/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSKENDERUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/11/2022
NUMARASI : 2022/… ESAS
DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : … -…
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 05/10/2023
KARAR YAZIM TARİHİ :

İskenderun Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/… esas sayılı ara kararına karşı istinaf başvurusu üzerine dosya Dairemize gönderilmiş olmakla, dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
DAVACININ İDDİALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili, müvekkilinin ticari ilişkiden dolayı faturalardan kaynaklı olarak borçlu …’ya İskenderun İcra Dairesi’nin 2022/… esas numaralı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, akabinde borçlu ödeme emrinde asıl borca ve fer’ilerine süresinde itiraz ederek hiç borcunun olmadığını iddia ettiğini ve takibin durduğunu, söz konusu davada yargılama süresi sonlanması uzun süreceğinden ve davalı tarafın alacaklarının son bulması veya malik olduğu malların el değiştirebileceği sebebiyle müvekkilimin mağduriyet yaşamaması için ihtiyati haciz taleplerinin davalının menkul ve gayrimenkullerine ayrıca üçüncü kişilerden olan alacağı üzerine ihtiyati haciz konulmasını teminatsız talep ettiklerini, ihtiyati haczin şartları oluştuğu gözetildiğinde borçlunun/davalının icra takibinin sonucunun güvence altına alınması için de ihtiyati haciz talebimizin kabulüne karar verilmesini talep ettiklerini, davalı taraf ile arabuluculuk görüşmesi yapılmış, fakat sonuç alınamadığını, davalı taraf ile anlaşma sağlanamadığından dolayı işbu davayı açma zorunluluğu hasıl olduğunu, İhtiyati haciz talebimizin kabulüne,itirazın iptaline ve takibin kaldığı yerden devam etmesine, borca itiraz eden davalının üzerine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
Yerel mahkemece verilen karar ile; ” dosyaya sunulan faturalarda teslim alan kısmında imzaları bulunan kişilerin karşı taraf nezninde malı teslim almaya yetkili kişi olup olmadıklarının bilinmediği, fatura konusu ürünlerin borçluya teslim edildiğine ve bedelinin alınmadığına ilişkin başkaca delil sunulmamış olması, mal teslim fişleri her ne kadar mahkememiz dava dosyasına sunulmuş ise de ; bu fişlerde teslim alan kısmında yer alan kişilerin davalı çalışanı olup olmadığı hususununda yargılamayı gerektirmesi nedeniyle ihtiyati haciz talebinin reddine ” şeklinde karar verilmiştir.
DAVACI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili tarafından verilen istinaf dilekçesi ile; söz konusu mal alışverişlerinin defterlere işlendiği dikkate alındığında müvekkilinin muaccel alacağının ispatlandığını, ihtiyati haciz şartlarının da oluştuğunu, söz konusu faturalara karşı tarafça itiraz edilmediğinden davalı tarafça fatura içeriğinin de kabul edildiğini, dava dilekçesinde çelişkinden uzak hususlar ile toplam dava değerinin 750.494,61.TL olması, ihtiyati haciz için gerekli şartları sağladığını, dosyaya sunmuş oldukları tüm deliller ve Yargıtay içtihatları doğrultusunda ihtiyati haciz taleplerinin kabul edilmesini belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını beyan etmiştir.
DELİLLER :
Taraf vekillerinin beyan ve dilekçeleri ve tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :
Dava hukuki niteliği itibariyle “İtirazın İptali” talebine ilişkin olup, istinaf konusu uyuşmazlık ihtiyati haciz talebinin reddine yönelik kararın kaldırılması talebine ilişkindir.
Davacı vekili dava dilekçesinde, taraflar arasında ticari ilişki dolayısıyla cari hesap oluşturulduğunu, sonrasında toplam 750.494,61.TL mablağındaki faturalarda yer alan malların teslim edilmesine rağmen alacağın ödenmediğini belirterek ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiş olup, ilk derece mahkemesince talebin reddine karar verildiği ve iş bu karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
İstinaf incelemesi, HMK’nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.
İhtiyati haciz, İİK’nun 257. ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup, İİK’nun 257. maddesinde; “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacakları ile diğer haklarını ihtiyaten haczettirebileceği, borçlunun muayyen ikametgâhının bulunmaması veya taahhütlerinden kurtulmak maksadı ile mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunması halinde vadesi gelmemiş borçtan dolayı da ihtiyatî haciz istenebileceği,” 258. maddesinde; “Alacaklının alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek delilleri göstermeğe mecbur olduğu, ihtiyati haciz talebinin reddi halinde alacaklının kanun yoluna başvurabileceği,” hükmüne yer verilmiş, 265.maddesinde ise ihtiyati haciz kararına karşı itiraz ve kanun yollarına başvuru düzenlenmiştir.
Somut olayda; ihtiyati haciz isteyen davacı vekili tarafından, e-faturalara dayalı olarak ihtiyati haciz talebinde bulunulduğu, e-faturalarda imza bulunmadığı gibi, fatura içeriğindeki mal ve/veya hizmetin, teslim yada ifa edildiği veya faturanın tebliğ edildiği hususlarında imzası inkar edilmeyen yada imzanın davalının SGK’lı çalışanı olduğunu ortaya koyan bir belgenin ibraz edilmediği, faturanın tek başına malın teslim edildiğinin kabulü için yeterli bir belge olmadığı ve tek başına İİK’nun 258. md. kapsamında alacak ve ihtiyati haciz sebepleri bakımından kanaat verici bulunmadığı, mevcut belgelerin bu haliyle yargılamaya matuf oluşu nedeniyle, ilk derece mahkemesince, faturaya dayalı olarak talep edilen ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin olarak verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin, ilk derece mahkemesince verilen karara karşı istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b-1 md. gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve buna dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1-6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davacı vekilinin ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 269,85.TL maktu istinaf karar harcından peşin alınan 80,70.TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 189,15.TL maktu istinaf karar harcının davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince istinaf eden davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerine BIRAKILMASINA,
4-6100 sayılı HMK’nın 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının İlk Derece Mahkemesince İADESİNE,
6-6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle ilk derece mahkemesince taraf vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nin 353/1-b-1 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 Sayılı HMK’nin 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere 05/10/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır


Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır