Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2022/992 E. 2022/1014 K. 07.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/992 – 2022/1014
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/992
KARAR NO : 2022/1014
KARAR TARİHİ : 07/07/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/01/2022
NUMARASI : 2021/ ESAS-… KARAR
DAVACILAR :
DAVALI :
VEKİLİ : Av.
DAVA : Menfi Tespit (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 07/07/2022
YAZIM TARİHİ :

Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 25/01/2022 tarih, 2021/ Esas, … Karar sayılı kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucu;
GEREKÇE :
Dava “Menfi Tespit (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)” talebine ilişkindir.
Davacılar vekili dava dilekçesi ile; ortak miras bırakın … … ilçesi Müminli köyü … parselde kayıtlı taşınmazını oğlu … kullanacağı kredi için 09/11/2009 tarihinde 60.000,00.TL bedelle ipotek verdiğini, kullanılan kredilerin tamamının ödenmesinden sonra … ipoteğin kaldırılmasını talep etmesine rağmen sonuç alınamadan vefat ettiğini, bu konuda mirasçılarının da talepte bulunmasına rağmen fek yazısı alamadıklarını, davalı bankanın, dava dışı …’a ait … mahallesi … parsel ile … parseller üzerinde de ipotek tesis edilerek kredi vermeye devam ettiğini, bankanın tahsilde tekerrür olmamak üzere Adana 6. İcra Müdürlüğü 2020/… Esas ve Adana 8. İcra Müdürlüğü 2020/… Esas sayılı dosyalarında başlattığı takiplere konu kredilerin müteveffanın ölümünden sonra kullanıldığını, 2020/… sayılı icra takibine konu senetlerdeki imzanın murisin imzasına benzemediğini, kaldı ki murisin okuma yazma bilmediğini, gönderilen ihtarnamede senetlerden hiç bahsedilmediğini, davalı bankanın yaptığı icra takibinin usulsüz ve hukuka aykırı olduğunu belirterek öncelikle her iki icra takibinin tedbiren durdurulmasına, takiplerin iptaline, müvekkillerinin bu icra dosyalarından dolayı borçlu olmadıklarının tespitine, ipoteğin fekkine, müvekkillerinin ekonomik hayatlarına onarılmaz zararlar veren bankanın alacak miktarının %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece 25/01/2022 tarih, 2021/ Esas, … Karar sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne, davacıların Adana 6. İcra Dairesi’nin 2020/… Esas sayılı icra takibinde, borçlulardan … mirasçısı sıfatıyla borçlu olmadıklarının tespitine, icra takibinin … yönünden iptaline, (… asıl borçlu olarak sorumluluğu devam etmektedir) davacıların Adana 8. İcra Dairesi’nin 2020/… Esas sayılı icra takibinde, … olarak takip girişi tutarın (667.058,72.TL) … İlçesi, Müminli Köyü, … Parselde tesis edilen ipotek limitinin (60.000,00.TL) üzerinde kalan 607.058,72.TL’lik kısmından dolayı davalıya borçlu olmadıklarının tespitine (… asıl borçlu sıfatıyla sorumluluğu devam etmektedir), ipoteğin kaldırılması talebinin reddine, davacıların kötüniyet tazminatı taleplerinin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Karara karşı davacılar vekili ve davalı vekili istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Davacılar vekili tarafından sunulan 24/05/2022 tarihli dilekçe ile davacılar tarafından ayrı ayrı vekillikten azledildiğini bu nedenle vekil kaydının silinmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Dava, istinaf aşamasında iken davacıların ilk derece mahkemesine sunduğu 03/06/2022 havale tarihli dilekçe ile davalı ile yapılan protokol kapsamında ve şartlarında Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/… Esas sayılı dava dosyasından feragat ettiklerini, herhangi bir vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin bulunmadığını, davadan dolayı hiçbir maddi ya da manevi tazminat taleplerinin olmadığını ve gereğinin yapılmasını talep etmiştir. Davalı vekili tarafından Dairemize sunulan 13/06/2022 tarihli dilekçe ile davacıların davadan feragat ettiklerini, feragate bir diyecekleri bulunmadığını, herhangi bir vekalet ücreti taleplerinin olmadığını, feragat nedeniyle kendilerince yapılan istinaf başvurusundan vazgeçtiklerini ve talep gibi işlem yapılmasını talep etmiştir.
Davalı vekilinin vekaletnamesinde feragat yetkisinin bulunduğu anlaşılmıştır.
Feragat, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 307. maddesinde, davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olarak tanımlanmış; 310. maddesinde ise hükmün kesinleşmesinden önceki herhangi bir aşamada davadan feragat edilebileceği açıklanmıştır.
Hiçbir kimse kendi lehine olan bir davayı açmaya zorlanamayacağı gibi, davacı da açmış olduğu bir davayı sonuna kadar takip etmeye zorlanamaz. Usul hukukumuzda kural olarak hüküm kesinleşinceye kadar her davadan feragat edilebilir ve bir usul hukuku kavramı olarak davadan feragatin açık, kesin ve koşulsuz olması, yasa gereğidir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 309. maddesi aynen; “(1) Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. (2) Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. (3) Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. (4) Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır” şeklindedir.
Davaya son veren taraf işlemlerinden biri olan feragat davacının mahkemeye karşı yapacağı tek taraflı bir irade beyanı ile olur. Feragatin geçerliliği için bunun davalı ve mahkeme tarafından kabul edilmesine gerek yoktur. Davacının davasından feragat etmesi ile dava konusu uyuşmazlık sona erer. Bu nedenle mahkeme henüz feragat nedeniyle davanın reddine karar vermemiş olsa bile, davacı feragatten dönemez; feragati ile bağlıdır.(HGK.’nın19/02/2019 tarih ve 2015/21-1114 Esas-2019/164 Karar, HGK.’nın 11/04/2019 tarih ve 2018/12-1004 Esas-2019/433 Karar)
Somut olay bakımından, davacılar dosya istinaf aşamasında iken ilk derece mahkemesine sundukları 03/06/2022 tarihli dilekçe ile davadan feragat etmişlerdir. Davacılar, davadan feragat ettiklerini açıkça ve koşulsuz olarak bildirdiğinden, bu beyan çerçevesinde işlem yapılması zorunludur.
Hükümden sonra ortaya çıkan ve istinaf incelenmesine usulen engel oluşturan bu durumun “Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari İşleri ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin”, “Karar Verilmiş Dosyalara İlişkin İşlemler” başlıklı 215/1 maddesinde düzenlenen “Hükmün kesinleşmesinden önce davadan feragat, davayı kabul veya sulh hâlinde, hâkim dosya üzerinden bu konuda ek karar verir. Taraflarca kanun yoluna başvurulmuş olsa dahi sırf bu nedenlerle dosya istinaf veya temyiz incelemesine gönderilmez.” hükmü gereğince davadan feragatin dosyanın istinaf aşamasında ve Dairemizde iken yapılması nedeniyle ilk derece mahkemesince karar verilmesi mümkün bulunmadığından 6100 sayılı HMK.’nın 307. maddesi delaletiyle 353. maddesi kapsamında Dairemizce değerlendirilip karara bağlanması gerekmektedir.
Bu nedenle, davacıların ve davalı vekilinin istinaf başvurusunun konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın 6100 sayılı HMK.’nın 307. maddesi gereğince feragat nedeni ile reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1-Davacıların ve davalı vekilinin ilk derece mahkemesine ilişkin istinaf başvurusunun davadan feragat nedeniyle konusuz kaldığından KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-6100 sayılı HMK.’nın 355. maddesi gereğince Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 25/01/2022 tarih, 2021/ Esas, … Karar sayılı KARARININ RES’EN KALDIRILMASINA,
3-6100 sayılı HMK.’nın 307. maddesi gereğince davanın FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
4-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70.TL karar ve ilam harcının peşin yatırılan 5.635,58.TL harçtan mahsubu ile bakiye 5.554,88.TL harcın kararın kesinleşmesi ile talep halinde davacılara İADESİNE,
5-Davalı vekili vekalet ücreti talep etmediğini bildirdiğinden davalı yararına vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-6100 sayılı HMK’nın 326/1. maddesi gereğince davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacılar üzerinde BIRAKILMASINA,
7-6100 sayılı HMK’nın 326/1. maddesi gereğince davalı tarafından yapılan 9,00.TL tebligat gideri, 2,50.TL posta gideri olmak üzere toplam 11,50.TL yargılama giderinin davacılardan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
İstinaf incelemesi yönünden;
1-a)İstinaf eden davalı tarafından yatırılan 80,70.TL istinaf karar harcının kararın kesinleşmesi ile talep halinde davalıya İADESİNE,
b)492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70.TL istinaf karar harcı istinaf eden davacılar tarafından peşin olarak yatırıldığından YENİDEN HARÇ ALINMASINA YER OLMADIĞINA,
2-a)6100 sayılı HMK’nun 326/1 maddesi gereğince davalı tarafından yapılan 220,70.TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile 88,60.TL posta gideri olmak üzere toplam 301,40.TL istinaf yargılama giderinin davacılardan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
b)İstinaf eden davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacılar üzerinde BIRAKILMASINA,
3-6100 sayılı HMK’nın 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
4-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde İADESİNE,
5-6100 sayılı HMK’nın 359/3 maddesince karar tebliğ işlemlerinin Dairemizce YAPILMASINA,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 361’inci maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere tarihinde oy birliğiyle karar verildi.


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır