Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2022/657 E. 2022/831 K. 16.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2022/657
KARAR NO : 2022/831
KARAR TARİHİ : 16/06/2022
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/04/2022
NUMARASI : 2022/… Esas

DAVACILAR : 1-… -TCK NO: …
2-… – TCK NO:… –
VEKİLİ : Av. …
DAVALILAR : 1-…
2-… – TCK NO:… –
VEKİLİ : Av. …,
DAVANIN KONUSU : Fesih ve Tasfiye (Adi Ortaklıktan Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 16/06/2022
YAZIM TARİHİ :

Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/… Esas sayılı dosyasından verilen 10/02/2022 tarihli ara karara karşı istinaf başvurusu üzerine dosya Dairemize gönderilmiş olmakla, dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davacıların %50 ve davalı …’nun %50 oranında pay sahipliği ile adi ortaklığın kurulduğunu, …’ın ortaklık öncesi şirket üzerinde yaptığı işlemin diğer kar payı, KDV, fason yapacağı avansalar v.s.den sadece 50.000.USD’lik kısmı sermaya olarak kabul edildiğini, kalan kıskının şirketi güçlü kılmak için …’in insiyatifinde … …’in alacağı olarak şirket bünyesinde bırakıldığını, faaliyetlerin şirket üzerinden 2020’ye kadar yürütüldüğünü, bu adi ortaklıkta davacı …’in gizli ortak statüsünde olduğunu, diğer ortak …’nun hukuka aykırı davranışları, adi ortaklık gelirlerini şahsi hesabına ve kendisinin ortağı olduğu başka şirketlere transfer etmesi, bilgi vermek kaçması, kar payı dağıtmaması sebebiyle işlerin yürümez hale geldiğini, adi ortaklığın fesih ve tasfiyesine, davalı şirket hisselerinin, banka hesaplarının, şirket adına kayıtlı menkul ve gayrimenkullerin, haczi kabil tüm aktif malvarlığının devrinin/satışının engellenmesi amacıyla teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesini, ayrıca davalı …’nun Adana’da bulunan taşınmazlarına, tasfiye sonunda davacılara çıkacak tasfiye kar paylarının şimdiden güvence altına alınması amacıyla 3.kişilere devrinin/satışının engellenmesine ilişkin dava sonuçlanıncaya kadar teminatsız olarak ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ’NİN KARAR ÖZETLERİ :
İlk Derece Mahkemesi 10/02/2022 tarihli ara kararında özetle; davalılar adına kayıtlı menkul ve gayrimenkullerin davanın konusu olmaması, ayrıca davacı tarafından davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat edecek deliller sunmamış olması nedeniyle, ihtiyati tedbir taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
DAVACI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; tedbir talep edilen hususların aslında hem davanın konusunu yani tasfiyeye dahil edilecek kalemleri oluşturduğundan korunması gerektiğini hem de davanın ilerleyen sürecinde ortaklık tasfiye edilip tasfiye karı dağıtılacağı zaman tasfiye payını şimdiden koruyacağını, olayda yaklaşık ispatın var olduğunu ileri sürerek yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Tarafların beyan ve dilekçeleri ve tüm dosya kapsamı.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, adi ortaklığın haklı nedenle fesih ve tasfiyesi istemine ilişkin olup, istinaf konusu uyuşmazlık ise, mahkemece verilen ihtiyati tedbir talebinin reddine dair ara kararın kaldırılması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi’nce verilen ara karara karşı davacılar vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İstinaf incelemesi, HMK’nin 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.
İhtiyati tedbir kurumu genel olarak 6100 sayılı HMK’nin 389 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Değinilen madde kapsamında, “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” genel tanımına yer verilmiştir.
Davada, adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi talep edilmekte olup, davalı …’ya ait malvarlığının davanın konusu olmaması, davalı şirkete yönelik talep yönünden ise yaklaşık ispat şartının mevcut delil durumu nazara alındığında gerçekleşmemiş olması nedeniyle ilk derece mahkemesince ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön görülmemiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, İlk Derece Mahkemesi’nce ihtiyati tedbir taleplerinin reddine dair verilen ara kararın usul ve yasaya uygun olduğu, davacı vekilinin istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve buna dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1-6100 sayılı HMK’nin 353/1-b-1 maddesi gereğince davacılar vekilinin ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 80,70.TL maktu istinaf karar harcının peşin olarak alındığından yeniden harç alınmasına YER OLMADIĞINA,
3-6100 sayılı HMK’nin 326/1 maddesi gereğince istinaf eden davacılar tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde BIRAKILMASINA,
4-6100 sayılı HMK’nin 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının İlk Derece Mahkemesince İADESİNE,
6-6100 sayılı HMK’nin 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle ilk derece mahkemesince taraf vekillerine tebliğine,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nin 353/1-b-1 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 Sayılı HMK’nin 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere 16/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır