Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2022/508 E. 2022/559 K. 28.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/508
KARAR NO : 2022/559
KARAR TARİHİ : 28/04/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MERSİN 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … Esas, (Ara Karar )

DAVACI : … –
VEKİLİ : Av….
DAVALI : ….
VEKİLLERİ : Av…
Av…
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 28/04/2022
YAZIM TARİHİ : …

Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … esas sayılı ara kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, dosya üzerinde yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında herhangi bir hukuki ilişki bulunmadığı halde davalının müvekkili aleyhine Mersin 2. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında takip başlattığını, takibe konu senet incelendiğinde senet bedelinin nakden ahzolunduğunun belirtildiğini, davalı tarafça site yönetimine 50.000,00.TL ödeme yapılmadığını, yöneticinin kambiyo taahhüdü altına girebilmesi için Kat Malikleri Genel Kurulu’nda bu hususta kendisine özel yetki verilmesi gerektiğini, kat maliklerinin bu şekilde usulsüz borçlandırılmaya çalışılması sebebiyle davacı sitede bulunan 264 kat malikinin mağdur olduğunu ileri sürerek; öncelikle Mersin 2. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasının tedbiren durdurulmasına, müvekkili sitenin davalıya borçlu olmadığının tespitine, haksız ve kötü niyetli davalının bono miktarının %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 03/12/2021 tarihli talep dilekçesi ile, İİK’nin 72. maddesi uyarınca tahsil edilen paranın alacaklıya ödenmemesi için mahkemece uygun görülecek teminat karşılığında tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince 03/12/2021 tarihli ara karar ile; davacı vekilinin tedbir talebinin İİK’nın 72/3 maddesi kapsamında değerlendirilip, İİK 72/3 maddesi gereği, %15 teminat karşılığında Mersin 2. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyasında tahsil edilen paranın davalı …’e(icra dosyasına girecek olan paranın) ödenmemesi hususunda ihtiyati tedbir konulmasına karar vermiştir.
Davalı vekili 14/12/2021 tarihli itiraz dilekçesinde özetle; tedbir kararı verilmesinin müvekkilinin mağduriyetine yol açacağını, ihtiyati tedbir kabul edildiği halde davacı tarafından süresinde teminat tutarının dosyaya yatırılmadığını, yatırılmayan ya da eksik yatırılan teminat neden ile ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARAR ÖZETİ :
İlk Derece Mahkemesi … tarihli kararında özetle; davalı vekilinin itiraz nedenlerinin HMK’nin 394/2. maddesinde sınırlı olarak sayılan hallerden olmayıp yargılamayı gerektirecek nitelikte olduğu, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı ya da tamamen imkansız hale geleceğinden gecikme sebebi ile bir sakıncasının yahut ciddi bir zararın doğacağı endişesinin bulunduğu gerekçesiyle davalı vekilinin ihtiyati tedbire ve teminata yönelik itirazının reddine karar verilmiştir.
DAVALI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; bononun mantolama hizmeti, klima temizliği, vs. için verildiğini, tedbir kararının müvekkilinin mağduriyetine sebep olduğunu, tedbir için yasal şartların bulunmadığını, teminatın süresi içinde yatırılmadığını, eksik teminat ile tedbir kararı verildiğini belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Taraf vekillerinin beyan ve dilekçeleri, tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır.
Davacı tarafın talebi üzerine mahkemece İİK’nin 72/3 maddesine göre icra dosyasına girecek paranın alacaklıya ödenmemesi konusunda tedbir kararı verildiği, tedbir kararına davalının itirazı üzerine mahkemece itirazın reddedildiği, bu karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
İstinaf incelemesi, HMK’nin 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.
Dosyanın incelenmesinde, mahkemece 03/12/2021 tarihinde ihtiyati tedbir kararı verildiği, ihtiyati tedbir ara kararının davacı vekiline 08/12/2021 tarihinde tebliğ edildiği, teminatın ise 27/12/2021 tarihinde yatırıldığı anlaşılmıştır.
HMK’nin 393/1. maddesinde “…tedbir kararının uygulanması, tedbir isteyen tarafa tefhim veya tebliğinden itibaren bir hafta içinde talep edilmek zorundadır. Aksi halde kanuni süre içinde dava açılmış olsa bile tedbir kararı kendiliğinden kalkar.” şeklinde düzenleme mevcut olup, aksi takdirde ihtiyati tedbir kararlarının çok uzun süre uygulanmadan ayakta kalması söz konusu olup, bu durum ihtiyati tedbir müessesinin düzenlenmesi amacına da aykırı düşecektir.
Somut olayda, dava icra takibinden sonra açılan menfi tespit istemine ilişkin olup, İİK’nin konuyla ilgili 72/3. maddesi uyarınca icra veznesine girecek paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde teminat karşılığı tedbir kararı verilmesi mümkün olup mahkemece de bu yönde ihtiyati tedbir kararı verilmiş ise de, davacı tarafça İİK’nin 393/1 maddesine göre bir haftalık yasal süre içinde teminat yatırılıp tedbirin uygulanmasını istemediğinden (teminat süresinden sonra yatırıldığından) tedbir kararı kendiliğinden kalkmıştır. İlk derece mahkemesince bu hususunun tespitine karar vermekle yetinilmesi gerekirken davalı vekilinin itirazının reddedilmesi yerinde olmamıştır.
Bu nedenlerle davalı vekilinin İlk Derece Mahkemesinin tedbirin kaldırılması talebinin reddine dair ara kararına karşı istinaf başvurusunun HMK’nin 353/1-b-2. maddesi uyarınca kabulüne, İlk Derece Mahkemesi ara kararının kaldırılmasına, ihtiyati tedbirin kendiliğinden kalktığının tespitine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle :
1-İhtiyati tedbir kararına itiraz eden davalı vekilinin İlk Derece Mahkemesinin … tarihli ara kararına ilişkin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
2-6100 Sayılı HMK’nin 353/1-b-2. maddesi gereğince Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … esas sayılı ARA KARARININ KALDIRILMASINA,
3- Davacı tarafça süresinde teminat yatırılmadığından ve bu şekilde süresinde ihtiyati tedbir kararının uygulanması istenmediğinden ihtiyati tedbirin kendiliğinden kalkmış olduğunun TESPİTİNE,
4-Alınan istinaf (karar ve ilam) harcının talebi halinde davalı tarafa İADESİNE,
5-Davalı tarafından istinaf başvurusu nedeniyle yapılan harcamaların İlk Derece Mahkemesince esas hakkında hükümle birlikte DEĞERLENDİRİLMESİNE,
6-6100 sayılı HMK’nin 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
7-6100 sayılı HMK’nin 333. maddesi uyarınca peşin alınan ve harcanmayan gider avansının İlk Derece Mahkemesi’ne İADESİNE,
8-Kararın ilk derece mahkemesince taraf vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 Sayılı HMK’nin 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak 28/04/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır