Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2022/2765 E. 2023/584 K. 20.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/2765 – 2023/584
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/2765
KARAR NO : 2023/584
KARAR TARİHİ : 20/09/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : … 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/10/2022
NUMARASI : 2022/… ESAS
DAVACI :
VEKİLİ : Av.
DAVALI :
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 20/09/2023
KARAR YAZIM TARİHİ :

… 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 21/10/2022 tarih ve 2022/… Esas sayılı ara kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, istinaf talebinin süresi içinde yapıldığı, istinaf başvurusuna tabi bir karar olduğu, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesi ile; … İcra Müdürlüğü tarafından 2022/… Esas numaralı dosya ile işbu dilekçeye ekledikleri faturalar vesilesiyle doğan para alacağı için takip başlatıldığını, davalının haksız ve kötü niyetli itirazı sonucu takibin durdurulduğunu, davalının müvekkil ile arasında hukuken geçerli olan ticari ilişkiyi ispatlar nitelikteki takibe dayanak belgelere rağmen işbu hukuki ilişkiyi kötü niyetli olarak inkar ettiği ve takibe haksız ve kötü niyetle itiraz ettiklerini ve icra takibinin durduğunu, icra dosyasındaki takibe dayanak belgeden ve satış faturalarından görüleceği üzere müvekkili şirketin davalı borçlu arasındaki satış sözleşmesi uyarınca yemlerin satıldığını ve teslim edildiğini, davalının çeşitli tarihlerde ödeme yaptığını bu durumun borçlunun borcunu kabul ettiği anlamına geldiğini, davalı borçlunun halihazırda mal kaçırma olasılığı son derece yüksek olması dolayısıyla müvekkilin hak ve alacaklarının güvence altına alınması için ihtiyati haciz verilmesi gerektiğini, söz konusu alacağın rehinle veya başkaca bir şekilde teminat altına alınmadığından, ihtiyati haciz isteme mecburiyeti doğduğunu, bu nedenlerle fazlaya ilişkin dava tazminat ve cezai şart taleplerinin saklı kalmak kaydı ile; davanın kabulü ile … İcra Müdürlüğü’nün 2022/… esas sayılı dosyasında yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, davalı borçlunun haksız ve kötü niyetli itirazı nedeni ile alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacı müvekkiline verilmesine, alacağının güvence altına alınması ve davanın sonuçsuz kalmaması amacı ile karşı tarafın taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz konulmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARAR ÖZETİ :
… 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 21/10/2022 tarih ve 2022/… Esas sayılı ara kararı ile; ihtiyati haciz talep edenin delil olarak alacaklı olduklarını belirttikleri faturayı ve hesap ekstresini dosyaya sunduğu, ancak teslim belgesinin ve cari hesap mutabakatının olmadığı, faturanın tek başına alacağın varlığı ve muaccel olduğuna delil teşkil etmeyeceği, bu haliyle talep edenin iddia ettiği alacağının varlığı, yokluğu ve muacceliyetinin yargılamayı gerektirdiği ve alacağın varlığına ilişkin yaklaşık ispat şartının gerçekleşmediği gerekçesi ile ihtiyati haciz talebinin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
DAVACI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf talebi ile; … 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/… esas sayılı dosyası kapsamında 21/10/2022 tarihli ara kararı ile ihtiyati haciz taleplerinin reddine karar verildiğini, bu kararın hukuka ve kanuna aykırı olduğunu, davalı borçlunun işbu haksız ve kötü niyeli itirazı neticesinde icra takibinin durduğunu, davalı borçlu tarafın takibe konu borca, faize, bütün ferilerine ve hukuki ilişkiye yönelik itirazını salt icra takibini durdurmaya yönelik olduğunu, hukuka aykırı olarak yapılan bu itirazın hukuk düzenince korunmasının mümkün olmadığını, davalı borçlunun haksız ve kötü niyetli itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmesi gerektiğini, icra dosyasındaki takibe dayanak belgeden ve satış faturalarından görüleceği üzere müvekkil şirket ile davalı borçlu arasındaki satış sözleşmesi uyarınca yemler satıldığını ve teslim edildiğini, davalının çeşitli tarihlerde kısmi ödemeler yaptığını, bu durumun borçlunun borcunu kabul ettiği anlamına geldiğini, icra takibine itiraz eden davalının müvekkili ile aralarında hukuki ilişki olmadığını ve müvekkile borcu olmadığını iddia ederek takibe haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, ihtiyati haczin şartları oluşmuş olup yerel mahkemece bu şartların oluşmadığından bahisle verilen ret kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, taraflarınca dosya kapsamına sunmuş oldukları cari hesap ekstresi ile faturalardan ve istinaf dilekçelerindeki eki olarak sundukları faturalar, teslim fişi ve sevk irsaliyesinden müvekkilinin alacaklı olduğu açıkça anlaşıldığını, bu nedenlerle … 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/… Esas numaralı dosyasında verilen 21/10/2022 tarihli ihtiyati haciz taleplerinin reddine ilişkin kararın istinaf incelemesi neticesinde kaldırılarak davanın konusuz kalmaması, müvekkilinin alacağının karşılıksız kalmaması amacıyla davalıya ait taşınır, taşınmaz mal, 3.kişilerdeki hak ve alacakları bakımından teminatsıçz olarak ihtiyati haciz taleplerinin kabulüne, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ :
Dava, itirazın iptali istemine ilişkin olup, istinafa konu uyuşmazlık ise mahkemece verilen ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin ara kararın kaldırılması talebine ilişkindir.
Davacı tarafından, davalı hakkında faturadan doğan alacağın tahsili için icra takibi başlatıldığını, yemlerin davalıya satılarak teslim edildiğini, borcun ödenmediğini ileri sürerek, ihtiyati haciz talebinde bulunulmuş, mahkemece verilen ara karar ile ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
Ara karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi gereğince davacı vekilinin istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılmıştır.
İhtiyati haciz, İİK’nın 257. ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup, İİK’nın 257. maddesinde; “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacakları ile diğer haklarını ihtiyaten haczettirebileceği, borçlunun muayyen ikametgâhının bulunmaması veya taahhütlerinden kurtulmak maksadı ile mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunması halinde vadesi gelmemiş borçtan dolayı da ihtiyatî haciz istenebileceği,” ” 258. maddesinde; “Alacaklının alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek delilleri göstermeye mecbur olduğu, ihtiyati haciz talebinin reddi halinde alacaklının kanun yoluna başvurabileceği,” hükmüne yer verilmiş, 265.maddesinde ise ihtiyati haciz kararına karşı itiraz ve kanun yollarına başvuru düzenlenmiştir.
İİK’nın 257. maddesinde hem vadesi gelmiş hem de henüz vadesi gelmemiş para alacakları için ihtiyati haciz şartları düzenlenmiştir. Muaccel alacaklar için alacağın vadesinin gelmiş olması ve alacağın rehinle temin edilmemiş olması, müeccel (vadesi gelmemiş) alacaklar yönünden ise, borçlunun belli bir adresinin bulunmaması veya borçlunun taahhütlerinden kurtulmak amacıyla hileli işlemlerde bulunması koşullarının varlığı halinde ihtiyati haciz kararı verilebileceği öngörülmüş olup, ihtiyati haciz talep eden vekili ticari ilişkiye konu malın davalıya teslim edildiği ancak davalı tarafın bedelin ödemediğini ileri sürüp ihtiyati haciz talebinde bulunmuş, ise de, somut olayda davacı tarafça dava dilekçesine faturalar ve hesap ekstresinin eklendiği, faturaların ve hesap ekstresinin alacaklı tarafından tek taraflı düzenlenen belge olduğu, anıların belgelerin ihtiyati haciz kararı vermeye yeterli nitelikte olmadığı, ihtiyati haciz için aranan yaklaşık ispat şartının somut olayda gerçekleşmediği, dairemizce istinaf incelemesinin istinafa konu kararın verildiği tarih itibari ile hukuka uygunluğu noktasında yapıldığı, istinafa konu karardan sonra ve istinaf aşamasında dosya sunulan belgelerin ise dairemizce bu aşamada değerlendirilmesinin mümkün olmadığı, bu durumda ilk derece mahkemesince yazılı gerekçe ile ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiş olmasının usul ve yasaya uygun olduğu, davacı vekilinin aksi yöndeki istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, İlk derece mahkemesi’nin ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin ara kararı usul ve yasaya uygun olup, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince reddine karar vermek gerekmiş ve buna dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1)-… 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 21/10/2022 tarih ve 2022/… Esas sayılı ara kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2)-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibarıyla alınması gereken 269,85.TL istinaf karar harcından peşin olarak alınan 80,70.TL istinaf karar harcının mahsubu ile bakiye 189,15.TL harcın davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3)-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4)-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde İlk Derece Mahkemesince taraflara İADESİNE,
5)-6100 sayılı HMK’nın 330. Maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6)-6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle İlk Derece Mahkemesince taraf vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle ve 6100 Sayılı HMK’nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak 20/09/2023 tarihinde karar verildi.

Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır