Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2022/2303
KARAR NO : 2022/1647
KARAR TARİHİ : 29/12/2022
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSKENDERUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/06/2022
NUMARASI : 2021/… Esas, 2022/… Karar
DAVACI : … -TCNO:…,…
VEKİLLERİ : Av. …, …
Av. …, …
DAVALI : … – …
VEKİLLERİ : Av. …,…
Av. …, …
DAVANIN KONUSU : Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 29/12/2022
YAZIM TARİHİ : …
İskenderun Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 15/06/2022 tarih ve 2021/… Esas, 2022/… Karar sayılı kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, dosya üzerinden yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 08/08/2021 tarihinde … Konut Yapı Kooperatifi’nin … Mah. … Sok. No:… … adresinde gerçekleştirilen 2020 Hesap Yılı Olağan Genel Kurul Toplantısı’nın 5. gündem maddesinde Yönetim ve Denetim Kurulları’nın ayrı ayrı ibrasına geçilmiş, Yönetim Kurulu 32 Kabul, 35 Red oyu ile ibra edilmediğini, … Konut Yapı Kooperatifi’nin 2020 yılı Yönetim Kurulu Yıllık Çalışma Raporunda 2020 yılına ait tüm faaliyetler üyelere sunulmuş, herhangi bir mali ya da idari ihmal yahut çelişki olmadığı sabit olan rapora rağmen, ibra edilmeme kararının alındığı, kararla birlikte sorumluluk davası açılması yönünde bir kararın alınmamış ve dolayısıyla makul süre geçmiş olmasına rağmen sorumluluk davasının açılmamış olması nedeniyle ibra edilmeme kararının tamamen keyfi olduğunu, Kooperatif Olağan Genel Kurulu’nun 08/08/2021 günlü toplantısının 5. maddesinde alınan yönetimin ibra alınmış olmasına karşın makul sürede açılan bir sorumluluk davası da olmaması nedeniyle davanın kabulüne Kooperatif Olağan Genel Kurulu’nun 08.08.2021 günlü toplantısının 5. maddesinin alınan ibra edilememe kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; her ne kadar yönetim kurulunun ibra edilmemesine ilişkin kararlar, ilgilisinin kişisel sorumluluğunu gerektirmesine ve hukuki durumlarını etkileyecek kararların alınmasında oy kullanma yasaklarına sebebiyet vermesi nedeniyle iptali davasına konu edilebilseler de, Yargıtay’ca öncelikli kriter olarak davacının davayı açmakta hukuki yararının bulunması gerektiğinin altı çizildiğini, mahkemenin huzurdaki davayı ele alması için, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 98. maddesi yollaması ile TTK’nin 341. maddesi hükmüne göre açılmış bir sorumluluk davasının mevcut olup olmadığının değerlendirmesi gerektiğini, davacının bu davayı açmakta hukuki yararı olmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
İlk Derece Mahkemesi kararında özetle; davacı …’in, davalı Kooperatif’in Yönetim Kurulu adına Yönetim Kurulu Başkanı olarak Yönetim Kurulu’nun ibra edilmemesine ilişkin Genel Kurul Kararı’nın iptalini talep ettiği, davacı tarafın, Yönetim Kurulu üyelerinin ibra edilmemelerine ilişkin bir genel kurul kararının iptalini, haklarında sorumluluk davası açılması yolunda alınmış Genel Kurul Kararı bulunmadan önceki bir aşamada dava edebilmelerinin mümkün olmadığı, Yönetim Kurulu üyeleri sorumlu olmadıkları iddiasına dayandıkları ve bu husus Genel Kurul kararlarının iptali davasında değil, kooperatifin açacağı sorumluluk davası veya bu yola uzun bir zaman zarfında gidilmediği takdirde daha sonra ibra edilmeyenlerin açacağı hükmen ibra davasında karara bağlanması gerektiği, somut olayda ise, hem tarafların duruşmada alınan beyanlarında hem de dava dilekçesinde yönetim kurulu aleyhine bir sorumluluk davası açılmadığı ve Genel Kurul’da sorumluluk davası açılması hakkında bir karar alınmadığı, bu nedenle ibra edilmeme yönünde alınan 08/08/2021 tarihli Genel Kurul Kararı’nın iptali için davacı tarafın davayı açmakta hukuki yararı bulunmadığından ve hukuki yarar dava şartı olduğundan, davanın hukuki yarara ilişkin dava şartı noksanlığından usulden reddine karar verilmiştir.
DAVACI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Yönetim Kurulu yıllık çalışma raporunda herhangi bir çelişki ve usulsüzlük olmadığı halde ibra edilmemesi ve bu kararla birlikte sorumluluk davası açılması yönünde kararda alınmamış olması ve makul sürenin de geçmesine rağmen, sorumluluk davasının açılmaması nedeni ile ibra edilmeme kararının keyfi alındığının ortaya çıktığını, mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Taraf vekillerinin beyan ve dilekçeleri, genel kurul toplantı tutanağı ve tüm dosya kapsamı
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, Yönetim Kurulu’nun ibra edilmemesine ilişkin 08/08/2021 tarihli Genel Kurul Kararı’nın 5. Maddesinin iptali istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince hukuki yarar yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verildiği işbu karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
İstinaf incelemesi HMK’nin 355.maddesi gereğince istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılmıştır.
Uyuşmazlık, kooperatif yönetim kurulu üyesi olan davacının ibra edilmemesine ilişkin genel kurul kararının iptali gerekip gerekmediği, davacının iptal davası açmakta hukuki yararı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Dava konusu genel kurulda, yönetim kurulu üyelerinin ibraları da oylanmıştır. Ancak bu karar henüz uygulanabilir nitelikte bir karar değildir. Zira, böyle bir karara dayanılarak yönetim kurulu üyeleri hakkında sorumluluk davası açılabilmesi mümkün bulunmamaktadır. Bunun için, genel kurulun sorumluluk davası açılmasına karar vermesi gerekmektedir. Bu itibarla, yönetim kurulu üyelerinin ibra edilmemelerine ilişkin bir genel kurul karar iptalinin haklarında sorumluluk davası açılması yolunda alınmış genel kurul kararı bulunmadan önceki bir aşamada dava edilebilmesi mümkün değildir. Zira, yönetim kurulu üyeleri sorumlu olmadıkları iddiasına dayanmaktadırlar, bu husus genel kurul kararlarının iptali davasında değil, şirketin açacağı sorumluluk davası veya bu yola uzun bir zaman zarfında gidilmediği takdirde daha sonra ibra edilmeyenlerin açacağı hükmen ibra davasında karara bağlanmalıdır.
Somut olayda davaya konu genel kurulun 08/08/2021 tarihinde yapıldığı, 5 numaralı kararla yönetim kurulunun ibra edilmemesine karar verildiği, işbu davanın ise 07/09/2021 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır. Sonraki tarihlerde davacı hakkında sorumluluk davası açılması için karar alındığına ilişkin tarafların bir iddia ve savunması da bulunmadığından ve sorumluluk davası için makul bir sürenin geçmesi beklenilmeden eldeki davaların açıldığı anlaşılmış olup, bu nedenle ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir durum görülmemiştir. (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 21/06/2022 tarih ve 2021/1700 E. 2022/5128 K.sayılı kararı, Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 26/01/2021 tarih ve 2018/2562 E., 2021/237 K.sayılı ilamları da bu da yöndedir.)
Yukarıda açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1)İskenderun Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 15/06/2022 tarih ve 2021/… Esas, 2022/… Karar sayılı kararına karşı davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nin 353/1-b.1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2)492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibarıyla alınması gereken 80,70.TL karar ve ilam harcının peşin alındığından yeniden alınmasına YER OLMADIĞINA,
…)6100 sayılı HMK’nin 326/1 maddesi gereğince davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4)-6100 sayılı HMK’nin 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5)-6100 sayılı HMK’nin 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde İlk Derece Mahkemesince İADESİNE,
6)-6100 sayılı HMK’nin 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/… maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle İlk Derece Mahkemesince taraf vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, dosya üzerinden yapılan istinaf incelemesi sonucunda, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b-1 bendi gereğince aynı kanunun 361/1 maddesi gereğince Dairemiz kararının tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere 29/12/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
…
Başkan
…
¸e-imzalıdır
…
Üye
…
¸e-imzalıdır
…
Üye
…
¸e-imzalıdır
…
Katip
…
¸e-imzalıdır