Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2022/2220 E. 2022/1693 K. 29.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/2220
KARAR NO : 2022/1693
KARAR TARİHİ : 29/12/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/06/2022
NUMARASI : 2022/… ESAS
DAVACILAR : 1- …-
2- …- (T.C No:…)
3-… – (T.C No: …)
VEKİLİ : Av. … –
DAVALILAR : 1- … – (T.C No: …) Av.
2- … – (T.C No: …)
3-… – (T.C No:
4-…-(T.C No: …)
5- … – (T.C No: …) …
6- … –
DAVA : Kooperatif Üyeliğinin Tespiti ve Kayyım Atanması

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 29/12/2022
KARAR YAZIM TARİHİ :

Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 28/06/2022 tarih ve 2022/… Esas sayılı ara kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, istinaf talebinin süresi içinde yapıldığı, istinaf başvurusuna tabi bir karar olduğu, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ :
Davacılar vekili dava dilekçesi ile; davalılardan …’ın davalı kooperatifin kuruluşuna ve tanıtımına ilişkin tüm işlerle ilgili olarak iletişim kurulacak kişi olarak seçilip kooperatifin organizatörü olduğunu, söz konusu projenin çeşitli nedenlerle gerçekleşmediğini, … tarafından 30.12.2019 tarihinde … ve … konulu kooperatife ilişkin whatsapp grubu oluşturularak müvekkillerinin 2020 yılında kooperatife whatsapp üzerinden üye olduklarını, …’in 13 Kasım 2020 tarihinde, …’nın 16 Kasım 2020 tarihinde 5.000,00.TL’yi, …’ın ise 15.000,00.TL’yi davalı kooperatifin banka hesabına yatırarak ortaklık başvuru formlarını 16 Kasım 2020 tarihinde teslim ettiklerini, sonrasında bir arsa bulunup bunun tapusunun alınacağını paylaşması üzerine müvekkillerinin 25.000,00’er TL’yi davalı kooperatifin ve …’ın banka hesaplarına gönderdiklerini, pandemi döneminde herhangi bir toplantı yapılmayıp genel kurul tarafından yönetim kuruluna arsa alma yetkisi verilmediğinden söz konusu arsanın öncelikle … üzerine alınması konusunda üyelerce muvafakatname verildiğini, arsanın tamamının 6712 m2 olduğunun belirtilmesine rağmen 6709/6712 metre karesinin alındığını, 3 m2’sinin üzerinde ipotek olduğunun bildirilip 05.07.2021 tarihinde de bunun satın alındığını, ruhsat alımının devamlı geciktiğini, arsa alımı sonrasında maliyetler ve masraflar için talep edilen bedellerin kooperatifin banka hesabına yatırıldığını, müvekkillerinin konut kredisi başvurusunun reddedildiğinin bildirildiğini, müvekkillerinin kooperatifin kuruluşundan itibaren 02.04.2021 tarihine kadar yapılan genel kurullara çağrılmadıklarını, müvekkilleri tarafından yapılan araştırma neticesinde yapılan tüm genel kurul toplantıları ve alınan kararlarda usulsüzlük olduğu gibi sahte imzalar ile genel kurullar yapılıp hazirun cetvellerinin düzenlendiğini, olağan veya olağanüstü toplantılara çağrının sadece yazılı olarak imza karşılığında yapılması gerektiğini, …’ın bazı akraba ve tanıdıklarının kooperatife üye yapılarak usulsüz işlemlere dahil edildiklerini, ilk genel kurul toplantısına kadar görev yapmak üzere temsile yetkili asil üye … olmasına rağmen bu kişinin …’a vekalet verdiğini, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun şartlarına uyulmadan tüm işlemlerin yapılarak kanun ve usule uygun hareket edilmediğini, genel kurulun yetkilerini devir ve terk edemeyeceğini, ancak müvekkillerinin organlarda kendilerini temsile usule, yasaya ve var olan kooperatif hükümlerine rağmen engellendiğini, yeterli çoğunluk olmadan toplantı yapılması ve karar alınması nedeniyle 04.12.2020-02.04.2021 ve 08.07.2021 tarihli genel kurulların iptaline, 16/11/2020 tarihi itibarıyla davacıların kooperatif üyeliklerinin tespitine, ayrıca genel kurulda seçilen denetleme, yönetim kurulu üyelerinin ve kooperatif müdürü …’ın ihtiyati tedbir yolu ile görevlerine son verilerek kooperatife kayyım atanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İlk dere mahkemesince verilen 26/05/2022 tarihli ara karar ile; dava konusu ile istenilen tedbir talebi birlikte değerlendirildiğinde, HMK’nun 389/1.maddesinde belirtilen ihtiyati tedbir koşullarının oluşmadığı anlaşıldığından, davacılar vekilinin kooperatifin denetleme, yönetim kurulu üyeleri ve kooperatif müdürünün ihtiyati tedbir yolu ile görevlerine son verilerek kooperatife kayyım atanması talebinin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Davacılar vekili tarafından ilk derece mahkemesine sunulan 30/05/2021 tarihli dilekçe ile; ihtiyati tedbire ilişkin HMK 389 ve devamı maddeleri dikkate alınarak sonrasında doğacak telafisi mümkün olmayacak zararın önlenmesi açısından mahkememizce ihtiyati tedbirin reddine ilişkin karardan dönülerek ihtiyati tedbir kararı verilmesini, arsa bedeli olarak hatalı bir şekilde 25.000,00.TL ödedikleri belirtilmiş olmakla, müvekkillerinin her birince ayrı ayrı 250.000,00.TL ödenmiş olarak düzeltilmesini, ara kararda hatalı olarak sanki müvekkillerince kredi başvurusu yapılmış gibi olan beyanın düzeltilmesini, müvekkillerinin 02.04.2021 tarihli karara kadar değil, hiçbir genel kurula çağrılmamış olarak düzeltilmesini, delilleri arasında belirtmiş oldukları kooperatife ait Ayrıntılı İnşaat Sarfiyat (Maliyet) tablosu, defter kayıt ve belgelerin, bilanço ve gelir gider cetvellerin istenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince verilen 31/05/2022 tarihli ara karar ile; mahkemenin 26.05.2022 tarihli ara kararı ile davacılar vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verildiği, bu kararın HMK 391/3 maddesi uyarınca itiraza değil, istinaf yasa yoluna tabi olduğu, ihtiyati tedbirin reddine ilişkin ara kararda hatalı yazıldığı belirtilen hususların maddi hata niteliğinde olup yargılama sırasında her zaman düzeltilebileceği anlaşılmakla, davacılar vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara karardan dönülmesine ilişkin talebinin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Davacılar vekili tarafından sunulan 25/06/2022 tarihli dilekçe ile; kooperatif kuruluşunda 350.000,00.TL, sonra 620.000,00.TL olarak beyan edilen maliyetin 2022/Nisan ayında 2.500.000,00.TL olduğunun yönetim kurulu ve … tarafından beyan edilerek üyelerin para yatırmalarının istenmesine rağmen resmi sarfiyat tablosunun hiçbir zaman sunulmadığını, yapılan genel kurullarda üyelerin ekonomik durumunu oldukça zorlayan kararlar alındığını, davalıların cevap dilekçesi ekinde sundukları arsa satışına ilişkin sözleşmenin mahkemeyi aldatma kastı ile sahte ve sonradan düzenlenmiş olup ilgili arsanın … tarafından …’a tapuda devir tarihinin 09.02.2021 olmasına rağmen sözleşmenin birinci paragrafında 08.08.2021 tarihinde satıldığı ibaresinin bulunduğunu, her iki tarih arasında çelişki olduğunu, kooperatifle o tarihlerde hiçbir ilişkisi olmayan … tarafından … adına 17.12.2020 tarihinde 10.000,00.TL, 24.12.2020 tarihinde 20.000,00.TL para gönderildiğini, …’ın hesabından 420.000,00.TL tutarın … hesabına gönderilmiş olduğu belirtilirken, 10.02.2021 tarihli dekontla 1.300.000,00.TL’nin kooperatif hesabından nakit çekilerek …’e elden verilerek ödenmiş olduğunun belirtildiğini, bu ödemenin tapu devir tarihinden sonra gerçekleştiğini, kooperatif banka hesabından … adına 280.000,00.TL gönderildiğini, …’a ait … plakalı aracın …’na devredilmiş olmasının kooperatif ile ilgisinin bulunmadığını, ilgili arsanın tapuda devir tarihinin 09.02.2021 olup sözleşmenin tanzim tarihinin 10.02.2021 tarihi olması nedeniyle sözleşme yapılmadan tapu devri yapılmasının hayatın genel akışına aykırı bir işlem olduğunu, inşaatın seviyesinin %50 olduğu belirtilmiş ise de Sarıçam Belediyesi’nden alınan yazıda 21.06.2021 tarihi itibari ile inşaatın bitirilme oranının %10 olduğu ve ruhsat sonrasında herhangi bir tadilat yapılmadığının görüldüğünü, bu nedenlerle dava tarihinden sonra 20.06.2022 tarihinde yapılan genel kurulda alınmış bütçeleri sınırlı ortaklar açısından ağır yaptırım niteliğindeki karar ve uygulamaların devam etmemesi için kooperatif alanına satışa hazır villalara ilişkin afiş asılmış olması, mevcut yönetimin daha fazla üye almasını engelleyecek yasal düzenleme bulunmaması karşısında dava tarihinden geçerli olmak üzere, genel kurulda seçilen denetleme ve yönetim kurulu üyelerinin ihtiyati tedbir yolu ile görevlerine son verilerek kooperatife kayyım atanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARAR ÖZETİ :
Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 28/06/2022 tarih ve 2022/… Esas sayılı ara kararı ile; dava konusu ile istenilen tedbir talebi birlikte değerlendirildiğinde, HMK’nun 389/1.maddesinde belirtilen ihtiyati tedbir koşullarının oluşmadığı anlaşıldığından, davacılar vekilinin kooperatifin denetleme, yönetim kurulu üyelerinin ihtiyati tedbir yolu ile görevlerine son verilerek kooperatife kayyım atanması talebinin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
DAVACILAR TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacılar vekili istinaf talebi ile; ilk derece mahkemesinin 28/06/2022 tarih ve 2022/… Esas sayılı ihtiyati tedbir talebinin reddine dair ara kararı istinaf ettiklerini, işbu ara karar ile ihtiyati tedbir taleplerinin reddedildiğini, açılan dava üyeliğin tespiti, genel kurul kararlarının iptali ve yargılama süresince karar kesinleşinceye ihtiyati tedbir kararı ile yönetim kurulu, kooperatif müdürünün görevlerine son verilerek kayyım atanması istemine ilişkin olduğunu, dava dilekçesi ve yine aşamalarda dosyaya celp edilen ve haklı olduklarını destekleyen toplanan delillere rağmen ihtiyati tedbir talebinin reddedildiğini, tedbir talebinin reddi davalılar açısından büyük avantaj, müvekkilleri açısından ise telafisi mümkün olmayacak bir mağduriyeti meydana getirdiğini, verilmeyen ihtiyati tedbir kararından cesaret alan davalıların, müvekkillerinin arsasına zarar verme kastının varlığı, kendileri açısından ise haksız menfaat etme saikini açıkça ortaya koyan, 20.06.2022 tarihli genel kurulda toplam bir yıl boyunca ayda 125.000,00.TL aidat ödenmesi konusunda (müvekkillerinin muhalefet şerhine rağmen oy çokluğu ile) karar alındığını, sunulan fotoğraflardan da görüleceği üzere mahkemece ihtiyati tedbir kararının verilmemesinden cesaret alarak kooperatife ait olmasına rağmen kooperatif inşaat alanına kooperatif olduğu belirtilmeden satışa sunulmuş villa afişleri eklendiğini, görüldüğü üzere kooperatife ait inşaat … İNŞAAT olarak telefon numarası ile birlikte … VİLLALARI olarak düzenlendiği ve asıldığını, davalıların niyetlerini çekinmeden açıkça göstermekte olduklarını, kaldı ki şu anki yönetimin yeni genel kurul kararı alarak daha fazla üye almasını engelleyen yasal bir düzenleme de bulunmadığını, afişlerin açıkça bu ihtimali dahi düşündürmekte olduğunu, bu pervasızlığın önüne geçilmesi için mahkemeden tedbir taleplerini yenileme gereği duyulduğunu, ayrıca cevap dilekçesinde beyanlarını destekleyen hiçbir belge veya delil olmamasına rağmen inşaatın gecikme nedeninin üyelerin isteği doğrultusunda tadilatlar yapıldığı ve inşaat seviyesinin % 50 olduğu belirtilmiş olsa da, yine Sarıçam İlçe Belediyesi’nden alınan yazı cevabında da görüleceği üzere, 21.06.2021 tarihi itibarıyla inşaatın bitirilme oranının %10 olduğu ve ruhsat sonrasında herhangi bir tadilat yapılmamış olduğunu görüldüğü, sunmuş oldukları deliller ve ara kararları doğrultusunda toplanan deliller dağerlendirildiğinde açılmış olan davaya rağmen kendilerine dur denilemeyen davalıların usulsüz işlemleri ile müvekkillerinin ve kooperatif ortakları zararına, kendileri açısından ise haksız kazanç sağlamaya yönelik işlemlere devam etmekte olduklarının açıkça görüldüğünü bu nedenlerle doğan, doğmakta olan ve daha ileride doğacak zararların önüne geçilmesi adına iptal kararının icrası açısından müvekkillerinin kayyım atanması talebine ilişkin ihtiyati tedbir kararı verilmesi talebinin reddine dair ara kararı istinaf ettiklerini istinaf talebinin kabulü ile talep doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ :
Dava hukuki niteliği itibarıyla Kooperatif Üyeliğinin Tespiti ve Kayyım Atanması davası olup, istinaf konusu uyuşmazlık ise, davacılar tarafından talep edilen ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin verilen ara kararın kaldırılması talebine ilişkindir.
Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının davalı kooperatif üyesi olduğunun tespiti ile kooperatif müdürü …’ın ihtiyati tedbir yoluyla görevine son verilerek kayyım atanmasını talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince 26.05.2022 tarihli ara karar ile tedbir talebinin reddine karar verildiği, davacı vekilince iş bu ara karardan dönülmesi için 30.05.2021 tarihli dilekçe verdiği ve ilk derece mahkemesince 31.05.2022 tarihli ara kararla iş bu talebinde reddine karar verildiği, davacı vekilinin 25.06.2022 tarihli dilekçesi üzerine ilk derece mahkemesince tedbir talebinin yeniden reddine karar verildiği ve iş bu karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
Ticari şirketlerde, asıl olan mevcut idareciler tarafından idare edilmek olup, davalı kooperatifte organ boşluğu bulunmadığı, şirkete kayyım tayinini gerektirecek yaklaşık ispat düzeyinde delil ibraz edilmediği ve kayyım tayini koşullarının mevcut dosya kapsamına göre oluşmadığı anlaşıldığından, ilk derece mahkemesinin ret kararının usul ve yasaya uygun olduğu sonuç ve kanaatine varıldığından, davacı vekili tarafından ileri sürülen istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle ilk derece mahkemesince verilen kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından HMK’nın 353/1-b-1 md. gereğince davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1)-Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 28/06/2022 tarih ve 2022/… Esas sayılı ara kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2)-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibarıyla alınması gereken 80,70.TL istinaf karar harcı peşin olarak alındığından yeniden harç alınmasına YER OLMADIĞINA,
3)-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince istinaf eden davacılar tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin davacılar üzerinde BIRAKILMASINA,
4)-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde İlk Derece Mahkemesince taraflara İADESİNE,
5)-6100 sayılı HMK’nın 330. Maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6)-6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle İlk Derece Mahkemesince taraf vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle ve 6100 Sayılı HMK’nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak 29/12/2022 tarihinde karar verildi.


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır