Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2022/2066 E. 2022/1549 K. 27.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1623
KARAR NO : 2022/1552
KARAR TARİHİ : 27/12/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/06/2022
NUMARASI : 2022/… D.İŞ-2022/… KARAR
İHTİYATİ HACİZ
TALEP EDEN : … (VN:…)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF : … – T.C…. …
VEKİLİ : Av. …-
KARŞI TARAF :… – T.C….-…
… – T.C…. …
VEKİLİ : Av. …-
TALEP : İhtiyati Haciz

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 27/12/2022
KARAR YAZIM TARİHİ :

Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17/06/2022 tarih ve 2022/… D.İş, 2022/… Karar sayılı kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, istinaf talebinin süresi içinde yapıldığı, istinaf başvurusuna tabi bir karar olduğu, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ :
İhtiyati haciz talep eden vekili dava dilekçesi ile; müvekkili şirket ortakları …, … ve 07/08/2022 tarihine kadar %10 ortağı aleyhine ihtiyati haciz istenen … olduğunu, borçlu …’nın ise şirket ortaklarının öz yeğeni, diğer borçlu …’nın eşi olduğunu, davalı …’nın müvekkili şirkette 07/08/2022 tarihine kadar şirketin %10 hissedarı olup, grup şirketleri olan … Perde A.Ş.’de asgari ücretle çalışmış tüm şirketlerin bankacılık, internet bankacılığı gibi işlemlerini yapması için kendisine yetki verildiğini, diğer davalı …’nın ise grup şirketlerinde bugüne satış elemanı olarak asgari ücretle çalıştığını, davalıların asgari ücret maaşı dışında hiçbir geliri olmadığı halde, lüks restoran ve gece kulüplerini kapatıp eğlenceleri, milyonluk arabalara binmeleri, 7,5 milyonluk villa satın almaları gibi durumların müvekkili şirkette şüphe uyandırdığını, bunun üzerine şirketin iç muhasebesinde ve banka hesapları üzerinde yapılan incelemelerde, şirketin %10 ortağı … ve eşi … şirketin nakit satışlarının şirket kasasına vermeyip kendilerine aldıklarını, sahte banka talimatı ile şirket hesaplarından para çekildiğini, şirketin onayı olmadan şirket ödemeli kendi adlarına kredi kartı çıkardıkları, şirketin internet bankacılığını kullanarak kendi adlarına ve başka kişilere milyonlarca lira para aktardıklarını, şirketin devam ettirdiği inşaat projelerinde 3. kişilere adi satışla taşınmaz satışı yapıp bu kişilerden para aldıklarını, ayrıca şirketin başka kişilere yaptığı satışlardaki son sayfaları alıp, ilk iki sayfa değiştirilerek sanki şirketten kendilerine taşınmaz satışı yapılmış gibi gösterildiğini, davalı …’nın şirket yetkilisi …’nın imzasını taklit ederek … Bankası … Şubesi’nde bulunan hesabından eşi davalı …’ya ödenmek üzere 200.000,00.TL talimat verildiği ve bu paranın davalı … tarafından çekildiğini, davalıların yine şirkette kendilerini yetkili gibi gösterip, şirketin inşaa ettiği taşınmazları, hatta şirketle hiçbir alakası olmayan başka ada ve parselde ki taşınmazları 3. kişilere adi satışla satış yaptığını, bu kişilerden milyonlarca lira aldığının ortaya çıktığını, müvekkili şirketin bir dönem %10 hissedarı olan ve grup şirketlerinde SGK’lı asgari ücretle çalışan davalıların şirketin gerek banka hesapları gerekse nakit alışverişlerinde usulsüzlük yaparak kendilerine haksız menfaat elde edip, şirketi milyonlarca lira zarar verildiğini, davalıların SGK’lı asgari ücretle çalıştığı halde, üzerlerine milyonluk taşınmazlar, araçlar ve banka hesapları olduğunun müvekkilce sonradan öğrenildiğini, açılacak dava öncesi arabuluculuğa başvurduklarını, aleyhine ihtiyati haciz istenen kişilerin mal kaçırması kuvvetle muhtemel olup, zarara uğrayan müvekkili şirketin dava sonucu alacağını elde etmesi için İİK 257 madde uyarınca sunulan deliller doğrultusunda davalılar adına kayıtlı taşınır, taşınmaz, 3. kişilerdeki hak ve alacakları, banka hesapları ve bankalarda bulunan kiralık kasaları üzerine uygun teminat mukabilinde 5.000.000,00.TL üzerinden, ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17/06/2022 tarih ve 2022/… D.İş, 2022/… Karar sayılı kararı ile; ihtiyati haciz istenebilmesi için öncelikle muaccel bir para borcunun varlığının, alacak muaccel değilse, borçlunun muayyen yerleşim yerinin bulunmadığını veya taahhütlerinden kurtulmak maksadiyle mallarını gizlemeğe, kaçırmağa veya kendisi kaçmağa hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunduğunun yaklaşık düzeyde alacaklı tarafça ispatlanması gerektiği (6100 HMK 190. İİK 258). buradaki ispat yükümlüğü yargılama sonucunda verilen hükümde aranan tam ispat şartı değil, ihtiyati tedbir kurumunun amacına uygun olarak yaklaşık ispat düzeyi olduğu, somut olayda alacaklı tarafın sunduğu belgeler muaccel bir alacağın varlığını ve miktarını yaklaşık düzeyde ispattan uzak olduğu bu nedenlerle talebin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
İHTİYATİ HACİZ TALEP EDEN TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
İhtiyati haciz talep eden vekili istinaf talebi ile; yerel mahkemece eksik inceleme ve hatalı değerlendirme sonucu usul ve yasaya aykırı verilen bu karara karşı istinaf yoluna başvurma zarureti hasıl olduğunu, mahkemece her ne kadar muaccel bir alacağını yaklaşık düzeyde ispat edilemediğinden talebin reddine karar vermiş ise de müvekkili şirketin alacağı yaklaşık düzeyin üstünde bir düzeyde ispatlandığını, muaccellik, vadesi gelmiş olan ve ödenmesi gereken ya da talep edilebilen anlamına geldiğini, şirketin yüzde %10 ortağı olan davalı …’nın, hileli davranışlarla şirket hesaplarını adeta boşaltması gibi bir durum mevzu bahistir ki bu durumda davalıların sebepsiz zenginleşme durumu mevcut ve sabit olup müvekkili şirketin bir alacağının olduğu kuşkusuz olmakla davalıların haksız fiilleri sebebiyle müvekkili firmadan mal kaçırmaları durumunun mevzu bahis olduğunu, haksız eylemler sebebiyle zararın ve borcun doğumu ise, haksız eylemlerin gerçekleştiği tarih olduğunu, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte borç/zarar muaccel olduğundan dolayı borçlunun temerrütü bu tarihtir ve işleyecek faiz haksız fiilin gerçekleştiği tarihten itibaren işlemeye başladığını bu nedenle, müvekkil firmanın alacağı ve borcun muacceliyeti davalı borçluların bu haksız eylemleri gerçekleştirdiği zaman doğmuş olduğundan yerel mahkemenin borç muaccel olmadığı gerekçesiyle verdiği ihtiyati haciz talebinin reddi kararının hukuka uygun olmadığını, bu nedenlerle istinaf başvurusunun kabulü ile Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17.06.2022 tarih ve 2022/… D.İş, 2022/… Karar sayılı kararının istinaf incelemesi sonucu kaldırılarak, açılacak dava öncesi arabuluculuğa başvurulması halinde aleyhine ihtiyati haciz istenen kişilerin mal kaçırması kuvvetle muhtemel olup, zarara uğrayan müvekkil şirketin dava sonucu alacağını elde etmesi için İİK 257 madde uyarınca davalılar adına kayıtlı taşınır, taşınmaz, 3. kişilerdeki hak ve alacakları, banka hesapları ve bankalarda bulunan kiralık kasaları üzerine uygun teminat mukabilinde 5.000.000,00.TL üzerinden, ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ :
Dava, İhtiyati Haciz talebine ilişkindir.
Davacı vekilince davalıların davacı şirket çalışanları oldukları ve davacı şirket aleyhinde haksız olarak zenginleştiklerinden bahisle ihtiyati haciz talebi üzerine ilk derece mahkemesince ihtiyati haciz talebinin reddine karar verildiği, iş bu karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
İhtiyati haciz, İİK’nin 257. ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup, İİK’nin 257. maddesinde; “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacakları ile diğer haklarını ihtiyaten haczettirebileceği, borçlunun muayyen ikametgâhının bulunmaması veya taahhütlerinden kurtulmak maksadı ile mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunması halinde vadesi gelmemiş borçtan dolayı da ihtiyatî haciz istenebileceği,” ” 258. maddesinde; “Alacaklının alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek delilleri göstermeye mecbur olduğu, ihtiyati haciz talebinin reddi halinde alacaklının kanun yoluna başvurabileceği,” hükmüne yer verilmiş, 265.maddesinde ise ihtiyati haciz kararına karşı itiraz ve kanun yollarına başvuru düzenlenmiştir.
İİK’nin 257. maddesinde hem vadesi gelmiş hem de henüz vadesi gelmemiş para alacakları için ihtiyati haciz şartları düzenlenmiştir. Muaccel alacaklar için alacağın vadesinin gelmiş olması ve alacağın rehinle temin edilmemiş olması, müeccel (vadesi gelmemiş) alacaklar yönünden ise, borçlunun belli bir adresinin bulunmaması veya borçlunun taahhütlerinden kurtulmak amacıyla hileli işlemlerde bulunması koşullarının varlığı halinde ihtiyati haciz kararı verilebileceği öngörülmüştür.
Somut dosyamızda alacağın varlığı ve miktarının yargılamayı gerektirdiği, yukarıda açıklandığı üzere ihtiyati haciz kararı verilmesi için yaklaşık ispat düzeyinde delil bulunmadığı anlaşılarak davacı vekilince ileri sürülen istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla istinaf başvurusunun reddi ile hüküm fıkrasınına aşağıdaki şekilde kurulması uygun görülmtüştür.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1)-Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17/06/2022 tarih ve 2022/… D.İş, 2022/… Karar sayılı kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan ihtiyati haciz talep eden vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2)-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibarıyla alınması gereken 80,70.TL istinaf karar harcı peşin olarak alındığından yeniden harç alınmasına YER OLMADIĞINA,
3)-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince ihtiyati haciz talep eden tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ihtiyati haciz talep eden üzerinde BIRAKILMASINA,
4)-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde İlk Derece Mahkemesince taraflara İADESİNE,
5)-6100 sayılı HMK’nın 330. Maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6)-6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle İlk Derece Mahkemesince taraf vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle ve 6100 Sayılı HMK’nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak 27/12/2022 tarihinde karar verildi.


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır