Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2022/1973 E. 2023/3 K. 06.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1973
KARAR NO : 2023/3
KARAR TARİHİ : 06/01/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MERSİN 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/06/2022
NUMARASI : 2022/… D.İŞ ESAS 2022/… D.İŞ KARAR
İHTİYATİ HACİZ
TALEP EDEN : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF : … LOJİSTİK İNŞAAT TAAHHÜT PETROL ÜRÜNLERİ İTHALAT İHRACAT SANAYİ VE TİCARET LTD.ŞTİ.
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : İhtiyati Haciz

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 06/01/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : …

Mersin 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 06/06/2022 tarih ve 2022/… .İş, 2022/… D.İş ek Karar sayılı kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, istinaf talebinin süresi içinde yapıldığı, istinaf başvurusuna tabi bir karar olduğu, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ :
İhtiyati haciz talep eden vekili dava dilekçesi ile; müvekkili şirketin istasyonlu akaryakıt bayiliğini yapmış olan aleyhine ihtiyati haciz istenen borçlu şirketin, müvekkili şirketten fatura karşılığı satın aldığı akaryakıt bedellerini ödemediğinden ve borçlunun mal kaçırma ihtimali olduğundan fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydı ile ihtiyati haciz istediklerini, müvekkil şirketin akaryakıt dağıtımı şirketi olduğunu, aleyhine ihtiyati haciz kararı istenen borçlu ile müvekkil şirket arasında aleyhine ihtiyati haciz istenen borçlunun … lisans numarası ile faaliyette bulunduğunu, … -… karayolu caddesi no:… (Ada- Pafta … …, parsel:…) … Köyü … adresindeki akaryakıt istasyonu için 03/07/2019 başlangıç tarihli ve 5 yıl süreli akaryakıt bayilik sözleşmesi ve sözleşmeye bağlı protokolün akdedildiğini, aleyhine ihtiyati haciz istenen bayi sözleşme süresi dolmadan … 5. Noterliği’nden göndermiş olduğu 22/04/2022 tarih ve … yevmiye numaralı fesih ihbarı ile müvekkil şirket ile akdettiği bayilik sözleşmesini ”gördüğüm lüzum üzerine” ibaresi ile haksiz ve tek taraflı olarak feshettiğini ve hemen akabinde başka bir dağıtım şirketinin bayisi olduğunu , bayilik sözleşmesini feshetmeden kısa bir süre aleyhine ihtiyati haciz istenen bayi müvekkil şirketten ekte örneğini sunduğu 01/03/2020 tarih ve … numaralı fatura ve sevk irsaliyesinden de görüleceği üzere müvekkil şirketten 29.487 litre yerli motorin satın aldığını, satın alınan yakıt bedeli masraflar dahil toplam 462.763,72.TL olduğunu, bu miktarın faturada belirtildiği üzere 30/03/2022 tarihinde peşin ödenmesi gerekirken aleyhine haciz istenenin borcunu ödemediğini, yapılacak normal takibin akim kalması ihmaline binaen ve borçlunun mal kaçırmasına meydan vermemek için borcuna ve masraflarına yeter miktarda taşınır taşınmaz malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz kararı verilmesini talep ve beyan etmiştir.
İlk derece mahkemesi’nin 10/05/2022 tarihli kararı ile,Aleyhine ihtiyati haciz istenen borçlu dilekçeye bağlı mal alım faturası nedeniyle 462.763,72-TL borçlanmış olup, borcun ödeme günü geçtiği halde borçlu tarafından ödenmediği ve alacağın bir şekilde güvence altına alınması da söz konusu olmadığından, İİK.’nın 257. ve devamı maddeleri gereğince borçlunun borca yetecek orandaki taşınır ve taşınmaz malları ile 3. kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmiştir.
Davalı vekili ihtiyati haciz kararına itiraz ederek, dava dilekçesine ve ihtiyati haciz kararına esas teşkil eden 30.03.2022 tarihli 462.763,72.TL fatura içeriğini kabul etmediklerine dair icra dosyasına itiraz ettiklerini, kaldı ki talebe konu faturanın doğruluğunun dahi kesin olmadığını, faturanın davalı şirket kayıt ve defterlerinde kayıtlı olup olmadığının tartışılmadığı, fatura karşılığı mal ve emtianın davalı şirkete teslim edilip edilmediğinin kesin olmadığı, fatura üzerinde davalı şirket yetkililerine ait hiçbir imza ve kabul şerhinin mevcut olmadığı, fatura ekinde sunulmuş olan bilgi ve belgelerin alacağın varlığına kanaat getirecek yeterlilikte olmadığına, kaldı ki sözleşmenin 7. maddesi ile taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında alacakların teminatı olarak belli miktar limitli teminat alınacağının ifade edildiği, davacının iddia etmiş olduğu borcu kabul etmemekle birlikte kabul edilse dahi davacı uhdesinde bulunan teminat mektubu ile davacının muhtemel alacaklarının teminat altına alındığını, bu sebeple İİK 257 maddesi kapsamında ihtiyati haciz kararı için gerekli yasal şartların sağlanmadığını, izah edilen nedenler ile Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/… D.İş. 2022/… K. sayılı kararının kaldırılmasına ve ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince itiraz değerlendirilmek üzere duruşma açılmıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ EK KARAR ÖZETİ :
Mersin 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 06/06/2022 tarih ve 2022/… D.İş, 2022/… D.İş Karar sayılı ek kararı ile;”İhtiyati hacze itiraz sebepleri İİK 265. maddesinde sayılmış olup, “dayanılan sebep, teminat ve yetki” hususları ile sınırlıdır. İhtiyati hacze itiraz eden vekili dava dilekçesine ve ihtiyati haciz kararına esas teşkil eden 30.03.2022 tarihli 462.763,72-TL fatura içeriğini kabul etmediklerine dair icra dosyasına itiraz ettiklerini, kaldı ki talebe konu faturanın doğruluğunun dahi kesin olmadığını, faturanın davalı şirket kayıt ve defterlerinde kayıtlı olup olmadığının tartışılmadığı, fatura karşılığı mal ve emtianın davalı şirkete teslim edilip edilmediğinin kesin olmadığı, fatura üzerinde davalı şirket yetkililerine ait hiçbir imza ve kabul şerhinin mevcut olmadığını kabul etmeyerek ihtiyati haciz kararına itiraz etmiştir. Her ne kadar faturanın tek taraflı olarak düzenlenmesi mümkün ise de; dosyaya sunulan, taraflar arasında imzalanan protokol, fatura ve sevk irsaliyesi, cari hesap ekstresi, istasyon otomasyon verilerini gösterir fatura içeriği ile uyumlu döküman dikkate alınarak, yaklaşık ispat koşulunu sağladığı, ticari defterlerin incelenmesi yönündeki itirazın esas yargılamada değerlendirileceği kanaatine varılarak, ihtiyati haciz kararına itirazların reddine” şeklinde karar verilmiştir.
İHTİYATİ HACZE İTİRAZ EDEN TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
İhtiyati hacze itiraz eden vekili istinaf talebi ile; davacı tarafça dosyaya sunulan bilgi ve belgeler doğruluğu ve gerçekliği yargılamayı gerektirdiği nitelikte belgeler olduğunu, alacağın varlığı hususunda yeterli kanaat uyandırmadığını, tartışılması ve doğruluğun araştırılması zaruret arz ettiğini, davacı tarafça dosyaya sunulmuş olan fatura ve belgeler davacının yaklaşık alacağını ispattan uzak olduğunu, bu sebeple dosya kapsamından ihtiyati haciz talebinin kabulüne dair karar haksız ve hukuki olmadığını, sözleşme kapsamında ifade edildiği üzere davacının muhtemel alacakları teminat mektubu ile güvence altına alındığını, güvence altına alınan alacağın tahsili için İİK 257.maddesi kapsamında ihtiyati haciz talep edilemeyeceğini belirterek, ilk derece mahkemesinin ek kararının kaldırılmasını talep ve beyan etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ :
Dava, ihtiyati haciz talebine ilişkindir.
Davacı tarafından, taraflar arasındaki Akaryakıt Bayiilik Sözleşmesi gereğince davalıya satılarak, teslim edilen akaryakıta ilişkin fatura bedellerinin ödenmediği belirtilerek, alacaklarını teminen ihtiyati haciz kararı verilmesi talep edildiği, ilk derece mahkemesince verilen 10/05/2022 tarihli karar ile ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verildiği, borçlunun karara itirazı sonucu, mahkemece verilen 06/06/2022 tarihli karar ile ihtiyati hacze itirazın reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Karara karşı davalı borçlu vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
İstinaf incelemesi, HMK’nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.
İhtiyati haciz, alacaklının bir para alacağının süresinde ödenmesini garanti altına almak amacıyla mahkeme kararıyla borçlunun mallarına önceden geçici olarak el konulmasıdır.
İİK’nun 257. maddesinde hem vadesi gelmiş, hem de henüz vadesi gelmemiş para alacakları için ihtiyati haciz şartları düzenlenmiştir. Muaccel alacaklar için alacağın vadesinin gelmiş olması ve alacağın rehinle temin edilmemiş olması, müeccel (vadesi gelmemiş) alacaklar yönünden ise, borçlunun belli bir adresinin bulunmaması veya borçlunun taahhütlerinden kurtulmak amacıyla hileli işlemlerde bulunması koşullarının varlığı halinde ihtiyati haciz kararı verilebileceği öngörülmüştür. Anılan maddede başkaca her hangi bir koşul öngörülmemiştir.
İİK’nun 258. maddesi hükmüne göre ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için mahkemenin “alacağın varlığı hakkında kanaat edinmiş olması” yeterlidir. Mahkemenin “alacağın varlığına kanaat getirmesinden” anlaşılması gereken alacağın usul hukuku kurallarına göre kesin bir şekilde ispat edilmesi değildir. Bununla birlikte, özellikle hukukî bir işlem söz konusu olduğunda, alacağın varlığının ve muaccel olduğunun yazılı bir belgeye veya belgeler zincirine dayanması tercih edilmesi gereken bir seçenektir. Diğer hukukî himaye tedbirlerinde olduğu gibi ihtiyati hacizde de amaç, davaya ilişkin bir yargılamadan farklı olarak, maddi hukuka dayanan hak bakımından nihai bir karar verip uyuşmazlığı sona erdirmek değildir. İhtiyati hacizde amaç, ihtiyati tedbire benzer şekilde, Anayasanın 2’nci maddesinde yer alan “hukuk devleti” ilkesinin bir gereği olarak, bireylere etkin hukukî himaye sağlamaktır. İhtiyati haciz yargılamasında, etkin hukukî himaye sağlamak, bunu sağlarken mümkün olduğunca çabuk ve seri hareket etme gerekliliği, usul kurallarına göre maddi hukuka dayanan hakkın araştırılmasından önce gelir. Maddi hukuka göre kimin haklı kimin haksız olduğu, İİK.’nun 264. maddesi çerçevesinde itirazın kaldırılması veya itirazın iptali davası çerçevesinde ya da açılacak bir menfi tespit veya istirdat davası sırasında incelenerek sonuçlandırılacaktır.
Somut olayda, davacı tarafından davalıya akaryakıt satıldığı, ancak bedelinin ödenmediği belirtilerek ihtiyati haciz kararı verilmesinin talep edildiği, ihtiyati haczin dayanağı olarak, taraflar arasındaki sözleşme, fatura, sevk irsaliyesi, cari hesap ekstresi ve istasyon otomasyon belgelerine dayanıldığı, bu durumda ihtiyati haciz için aranan yaklaşık ispat koşulunun gerçekleştiği, davalı borçlunun, şirket defterlerinin incelenmediği, bu nedenle mal teslim edilip edilmediği hususunun belirsiz olduğu yönündeki savunmalarının, açılacak davalarda irdelenmesi gerektiği, bu aşamada, İİK’nun 258. maddesi hükmüne göre, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için mahkemenin alacağın varlığı hakkında kanaat edinmiş olmasının yeterli olduğu, bu nedenle ilk derece mahkemesince, davalı borçulunun ihtiyati haciz kararına itirazının reddine karar verilmiş olmasının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesi tarafından ihtiyati hacze itirazın reddine dair verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından, ihtiyati hacze itiraz eden vekilinin istinaf başvurusunun, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiş ve buna dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1)-6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince İhtiyati Hacze İtiraz Eden vekilinin Mersin 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 06/06/2022 tarih ve 2022/… .İş, 2022/… D.İş ek Karar sayılı kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2)-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 179,90.TL karar ve ilam harcından peşin alınan 80,70.TL istinaf karar harcının mahsubu ile bakiye 99,20.TL harcın ihtiyati hacze itiraz eden taraftan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3)-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince istinaf başvurusu nedeniyle İhtiyati Hacze İtiraz eden tarafından yapılan harcamaların kendi üzerine BIRAKILMASINA,
4)-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının İlk Derece Mahkemesince İADESİNE,
5)-6100 sayılı HMK’nın 330. maddesi gereğince inceleme dosya üzerinden yapıldığından talep eden lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6)-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle ve 6100 Sayılı HMK’nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak karar verildi. 06/01/2023


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır