Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2022/1569 E. 2022/1672 K. 29.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1569
KARAR NO : 2022/1672
KARAR TARİHİ : 29/12/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MERSİN 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/05/2022
NUMARASI : 2022/… ESAS-2022/… KARAR
DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … -…
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … -…
DAVA : Şirketin İhyası

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 29/12/2022
YAZIM TARİHİ :…

Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 27/05/2022 tarih ve 2022/… Esas, 2022/… Karar sayılı kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, istinaf talebinin süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirilmiş olduğu ve istinafa başvuru koşullarının mevcut olduğu dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucu anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesi ile; Müvekkilinin … Turizm Nakliyat Gıda İnşaat Otomotiv Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin yönetici ortağı aynı zamanda şirket yetkilisi olduğunu, şirketin, Türk Ticaret Kanunu’nun ilgili hükümleri gereğince, (son 5 yıl olağan genel kurul yapılmaması nedeniyle) münfesih ettiğini ve 26.03.2014 tarihinde re’sen terkin edildiğini, şirketin tüzel kişiliğinin ticaret sicilinden silinme (terkin) ile sona ereceğini, tüzel kişiliğin sona ermesi için de, tasfiye işlemlerinin eksiksiz tamamlanmasının gerektiğini, şayet, tasfiye işlemleri gerektiği gibi tamamlanmamış ve tasfiyesi gereken hususlar eksik bırakılmışsa, tüzel kişilik ticaret sicilinden silinse bile, şirketin tüzel kişiliğinin sona erdiğinin kabulünün olanaksız olduğunu, müvekkilinin yetkilisi olduğu şirket tasfiye aşamasına geçilmeden re’sen terkin olunduğundan dolayı bu şirketin tasfiye aşamasına geçilmesi için bu davayı açma zorunluluğunun hasıl olduğunu, ihyasını istedikleri şirket ticaret sicilinde re’sen terkin ediliğinden ötürü bu davada husumeti, sadece ticaret sicil müdürlüğüne yöneltmiş bulunduklarını, şirketin ihyası davasının, TTK geçici 7/15. Maddesi kapsamında “silinme tarihinden itibaren 5 yıllık hak düşürücü süre içerisinde” açılması gerektiğini, ancak yukarıda belirtilen hukuki sebepler kapsamında ikame edilecek ihya taleplerinde hak düşürücü sürenin uygulanmadığını, ilgiliye tebligat gönderilmeden gerçekleştirilen terk işlemlerinde, ortada usule uygun terk işlemi bulunmadığından ihya talebi her zaman istenebileceğinden burada da hak düşürücü sürenin uygulanmadığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla Mersin Ticaret Sicili Müdürlüğünün sicilinde kayıtlı … Turizm Nakliyat Gıda İnşaat Otomotiv Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin tüzel kişiliğinin ihyasına karar verilmesini, tasfiye/ek tasfiyesi için karar vererek şirketle ile ilgili işlemlerin yapılabilmesi için yeni bir veya birkaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; … Turizm Nakliyat Gıda İnşaat Otomotiv Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin müvekkili kurumun … ticaret sicili numarasında kayıtlı iken 6102 sayılı kanunun Geçici 7. Maddesi uygulanarak kaydı 26/03/2014 tarihinde resen silindiğini, davacının dava dilekçesinde belirttiğinin aksine ilgiliye tebligat gönderilmeden gerçekleşen ve usule uygun olmayan bir terkin işleminin söz konusu olmadığını, ihtarname ve ilan edilen 02/04/2014 Tarih … sayılı Ticaret Sicili Gazetesinde de görüleceği üzere müvekkili kurumca ilgili şirketin tescilli adresine tebligat yapıldığını ancak adreste tanınmadığı ve başka bir şirketin olduğu gerekçesi ile tebligatın iade edildiğini, ayrıca müvekkili kurumun yasal hasım konumunda olduğundan aleyhlerine vekalet ücreti ve yargılama gideri hükmedilmesinin yasaya aykırı olduğunu yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 27/05/2022 tarih ve 2022/… Esas, 2022/… Karar sayılı kararı ile; ihyası istenilen şirketin 26/03/2014 tarihinde sicil kaydının resen silindiği, şirket ortağı tarafından beş yıllık yasal süre geçtikten sonra ihya talep edildiği, ancak yasal düzenlemeye göre on yıllık sürenin dolmaması nedeniyle şirkete ait malvarlıklarının hazineye intikal etmesi koşulu gerçekleşmediği, ihyası talep edilen şirketin celp edilen ticaret sicil dosyasına göre, dava konusu şirketi temsile yetkili kişinin ortak … olduğu, 6102 sayılı TTK’nın geçici 7. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca davalı … Sicili Müdürlüğü tarafından ihyası istenen şirketin temsil ve ilzama yetkilendirilmiş yetkilisinin ticaret sicilindeki adreslerine bu konuda ihtarat yapıldığına ilişkin tebligat ticaret sicil dosyasında bulunmadığını, bu nedenle sicil işlemi hatalı olmakla birlikte 559 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname ile eklenen geçici 10. maddesi gözetildiğinde asgari sermaye şartını süresinde arttırmadığından münfesihlik durumu ortadan kalkmadığından şirketin tasfiye aşamasına geçilmek üzere tasfiyesi ile sınırlı ihyasına karar verilmesi gerektiği anlaşıldığından ihya isteminin kabulüne, TTK 547/2. maddesi gereğince tasfiye memuru olarak ek tasfiye işlemleri için terkinden önce şirket yöneticisi olan şirket ortağı …’nun tasfiye memuru olarak atanmasına, usulüne uygun şekilde de terkin işlemi yapmayan Ticaret Sicil Müdürlüğünün yargılama ve vekalet ücretine sorumlu tutulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
DAVALI VEKİLİ TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili istinaf talebi ile; … Turizm Nakliyat Gıda İnşaat Otomotiv Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin müvekkili …’nün … ticaret sicili numarasında kayıtlı iken 6102 sayılı kanunun geçici 7. Maddesi uygulanarak kaydının 26/03/2014 tarihinde resen silindiğini, Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin kararının hukuka aykırı ve haksız istinaf incelemesi sonucunda kaldırılması gerektiğini, davalı … terkin işlemini yerine getirirken üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirdiğini ve ihtarat yapıldığını, müvekkili tarafından ilgili şirketin tescilli adresine tebligatın yapıldığını, ancak adreste tanınmadığını ve başka bir şirketin olduğu gerekçesi ile tebligatın iade edildiğini, …’nün terkin işlemlerinde tüm yasal yükümlülüklerini yerine getirdiğini, bu nedenlerle istinaf başvurusunun kabulüne, Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin kararının kaldırılmasına, dava yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/… Esas, 2022/… Esas sayılı dosyası
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava hukuki niteliği itibarıyla “Şirketin İhyası” talebine ilişkindir.
Davacı vekili dava dilekçesinde, dava konusu şirketin resen sicilden terkin edildiğini, şirketin tasfiye işlemlerinin yapılmadığını, tasfiye işlemlerinin yapılması için ihya kararı verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince yapılan açık yargılama neticesinde terkinin usulüne uygun olmadığından bahisle davanın kabulüne karar verildiği, iş bu karara karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
TTK’nın geçici 7. maddesinde şirketlerin hangi şartlarda ve usullerle sicilden re’sen terkin edileceği düzenlenmiştir. Aynı maddenin 4. fıkrasının (a) bendi ile Ticaret Sicili Müdürlüklerince; kapsam dâhilindeki şirket ve kooperatiflerin ticaret sicilindeki kayıtlı son adreslerine ve sicil kayıtlarına göre şirket veya kooperatifi temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişilere bir ihtar yollanacağı, yapılacak ihtarın ilan edilmek üzere Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi Müdürlüğüne aynı gün gönderileceği, ilanın, ihtarın ulaşmadığı durumlarda, ilan tarihinden itibaren otuzuncu günün akşamı itibarıyla, 11/02/1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapılmış tebligat yerine geçeceği, 4/c bendine göre terkin sebepleri bulunan şirketlerin faaliyetlerini devam ettirme isteğinde bulunmaları halinde, münfesih olma nedenini verilen süre içinde ortadan kaldırıp ticaret siciline bildirmelerinin ihtar edileceği, aynı maddenin 11. bendi uyarınca, ihtara rağmen süresinde işlem yapmayan şirketin unvanının ticaret sicilden re’sen silineceği, aynı maddenin 15. bendinde “…ticaret sicilden kaydı silinen şirket veya kooperatifin alacaklıları ile hukuki menfaatleri bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren 5 yıl içinde mahkemeye başvurarak şirketi veya kooperatifin ihyasını isteyebileceği,” düzenlemeleri yer almaktadır.
TTK’nın geçici 7. maddesinin 15. fıkrasının son cümlesinde, ticaret sicilinden kaydı silinen şirket veya kooperatifin alacaklıları ile hukuki menfaati bulunanların haklı sebeplere dayanarak, silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde mahkemeye başvurarak şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebileceği düzenlenmiştir. Anılan fıkranın ikinci cümlesinde ise bu maddeye göre tasfiye edilmeksizin unvanı silinen şirket veya kooperatiflerin ortaya çıkabilecek mal varlığı, unvana ilişkin kaydın silindiği tarihten itibaren on yıl sonra Hazineye intikal eder düzenlemesi bulunmaktadır.
Dava konusu şirketin 26.03.2014 tarihinde sicil kaydının resen silindiği, şirket ortağı tarafından beş yıllık yasal süre geçtikten sonra ihya talep edildiği açıktır. Ancak, yasal düzenlemeye göre on yıllık sürenin dolmaması nedeniyle şirkete ait malvarlığının Hazineye intikal etmesi koşulu gerçekleşmemiştir.
İş bu davanın dava konusu şirketin resen terkini tarihinden itibaren 5 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığı, bu nedenlerle terkinin usulsüz olduğundan bahisle ihya kararı verilemeyecek ise de dava konusu şirketin mal varlığının bulunması halinde bu mal varlığının tafiyesi için ihya kararı verilebileceği ancak somut dosyamızda dava konusu şirketin tasfiyeye tabi mal varlığı bulunup bulunmadığı belirlenmeden ihya kararı verilmesinin doğru olmadığı anlaşılmıştır.

Yukarıda açıklanan nedenlerle istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılarak dava konusu şirketin tasfiye edilecek mal varlığı olup olmadığı varsa ihya şartlarının bulunup bulunmadığı değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi için hüküm fıkrasının aşağıdaki şekilde kurulması uygun görülmüştür.

HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1)- Davalı tarafından Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 27/05/2022 tarih ve 2022/… Esas, 2022/… Karar sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun KABULÜNE,
2)-Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 27/05/2022 tarih ve 2022/… Esas, 2022/… Karar sayılı kararının HMK.’nun 353/1-a-6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
3)-Dava dosyanın yeniden yargılama yapılmak üzere Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne GÖNDERİLMESİNE,
4)-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince peşin alınan 80,70.TL istinaf karar harcın istinaf eden davalıya İADESİNE,

5)-Davalı tarafından istinaf için yapılan yargılama giderinin esas hüküm ile birlikte İlk Derece Mahkemesince karara BAĞLANMASINA,
6)-6100 Sayılı HMK’nun 333. maddesi gereğince peşin alınan ve harcanmayan gider avansının İlk Derece Mahkemesi’ne İADESİNE,
7)-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından lehe vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
8)-6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle İlk Derece Mahkemesince taraf vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 353/1-a/6 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle kesin olmak üzere 29/12/2022 tarihinde karar verildi.


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır