Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2022/1341 E. 2022/1104 K. 22.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1341
KARAR NO : 2022/1104
KARAR TARİHİ : 22/09/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MERSİN 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/05/2022
NUMARASI : 2021/… ESAS-2022/… KARAR
DAVACI : …-TC:…
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : … – …-…
VEKİLİ : Av. … -…
DAVA : Menfi Tespit

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 22/09/2022
YAZIM TARİHİ : …

Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 16/05/2022 tarih ve 2021/… Esas, 2022/… Karar sayılı ek kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, istinaf talebinin süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirilmiş olduğu ve istinafa başvuru koşullarının mevcut olduğu dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucu anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
İDDİALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesi ile; davalının, davacı aleyhine Mersin 3. İcra Müdürlüğü’nün 2021/… Esas sayılı icra dosyası ile icra takibi başlattığını, takip dayanağı olarak 18/12/2020 düzenleme, 30/12/2020 vadeli, 50.000,00.TL bedelli bono gösterildiğini, bonoda alacak nedeni olarak nakden gösterilmiş ise de davacının davalı ile arkadaşlığı olmadığını, davacının davalıdan nakden para alma gibi durumunun söz konusu olmadığını, davacı ile davalının mülkiyeti …’a ait olan … plaka sayılı aracın alım-satımı konusunda haricen anlaşarak sözleşme imzaladığını, imzalanan sözleşme gereğince davalının anılan aracı davacıya 65.000,00.TL bedelle sattığını, satım bedelinin 15.000,00.TL kısmı nakit olarak davalıya ödenmiş geri kalan kısmı için 50.000,00.TL’lik bono imzalanarak davalıya teslim edildiğini, davalı tarafından bono imzalandığında bedel kısmı ve vade tarihi yazıldığı geri kalan kısımların boş bırakıldığını, paranın ve bononun davalıya teslim edilmesi üzerine araç maliki olan …’ın eşi … tarafından vekaleten aracın devir işlemlerinin 18/12/2020 tarihinde gerçekleştirilerek aracın davacıya teslim edildiğini, aracın devri nedeniyle davacının herhangi bir ödeme yapmadığını, aracın davacıya satıştan önceki malikin eşine devrinin gerçekleşmesi üzerine davacının, davalıdan yazılı sözleşme gereğince alınan nakit paranın ve bononun kendisine geri verilmesini istediğini, davalı aldığı parayı ödeyemeyeceğini aracın satışının üçüncü kişiye yapıldığında parayla birlikte bonoyu da geri verebileceği sözünü verdiğini, aracın geri alınması üzerine aldığı parayı ve bedelsiz kalan bonoyu davacıya vermesi gerekirken bononun eksik kısımlarını doldurarak davacı aleyhine icra takibi başlattığını, bononun düzenlenme ve davalıya teslim edilme nedeninin … plakalı aracın satışı olduğunu, aracın ağır hasarlı olması üzerine satış işlemlerinin ortadan kaldırıldığı ve aracın eksi malikine geri iade edildiğini, davalının elinde kalan bononun bedelsiz hale geldiğini, bonoyu geri vermesi gerekirken eksik kısımlarını doldurarak icra takibi başlattığını, davalının hukukun temeli olan dürüstlük ilkesine aykırı davrandığını, davalının icra takibi başlatmakla tamamen haksız ve kötüniyetli olduğunu, icra takibi nedeniyle davacının malvarlığı üzerine haciz koydurduğunu, haczedilen araçlardan birisinin yalanarak trafikten yasaklandığını ve araç parkına yediemine bırakıldığını, icra takibinin sürmesi davacı yönünden ileride giderilmesi olanaksız ve güç durumlara neden olacağından icra takibinin durdurulmasına, haczedilen araçlar üzerindeki hacizlerin kaldırılmasına yada malların yediemin olarak davacıya teslim edilmesine, davacının borçlu olmadığının tespitine, bononun bedelsiz kaldığı belirlenerek iptaline, davalıya iadesine, davalının haksız ve kötüniyetli olması nedeniyle takip değerinin %20’nden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; dava konusu bononun satış sözleşmeleri ile bir ilgisi olmadığını, müvekkilinin kesinlikle iyi niyetli olduğunu ve haksız kazanç peşinde olmadığını belirterek neticede, her türlü hakları saklı tutmak kaydı ile müvekkili lehine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi ile davanın reddine, mahkeme masrafları ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 24/03/2022 tarih ve 2021/… Esas, 2022/… Karar sayılı kararı ile; davanın reddine, İ.İ.K.’nın 72/4. maddesi uyarınca hükmolunan alacak üzerinden %20 oranında takdir edilen 10.000,00.TL tazminatın davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ EK KARAR ÖZETİ :
Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 16/05/2022 tarih ve 2021/… Esas, 2022/… Karar sayılı ek kararı ile; iş bu dosyasında verilen gerekçeli kararın davacı vekiline elektronik posta ile 20/04/2022 tarihinde tebliğ edildiği, davacı vekilinin ise yasal istinaf süresi geçtikten sonra 14/05/2022 tarihinde istinaf dilekçesi sunduğu ve aynı gün istinaf harç ve masraflarını yatırdığı, bu haliyle 6100 sayılı HMK’nın 345. maddesindeki 2 haftalık istinaf başvuru süresi geçtikten sonra başvuru yapıldığı anlaşılmakla süresinde sunulmayan istinaf dilekçesinin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
DAVACI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf talebi ile; dosyada verilen ek karar ile istinaf başvurusunun süresinde olmadığından başvurunun reddine karar verildiğini, dosyadaki belgeler incelendiğinde istinaf başvurusunun süresinde olduğunun sabit olmakla mahkeme kararının hatalı olduğunu, bu nedenlerle mahkemece verilen kararın kaldırılarak istinaf başvurusunun kabulüne ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/… Esas, 2022/… Karar sayılı dosyası.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava hukuki niteliği itibarıyla “Menfi Tespit” talebine ilişkindir.
Davacı vekili dava dilekçesinde, davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince yapılan açık yargılama neticesinde davanın reddine karar verildiği ve iş bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğu, ilk derece mahkemesince süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmadığından bahisle istinaf başvurusunun reddine karar verildiği, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunun reddi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
Gerekçeli kararın davacı vekiline 20.04.2022 tarihinde e-tebligat yoluyla tebliğ edildiği, davacı vekilinin 14.05.2022 tarihli dilekçe ile istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır.
HMK’nun 345.maddesi uyarınca istinaf süresi 2 hafta olup bu süre ilamın tebliği tarihinden itibaren başlar.
Davacı vekiline yapılan tebligatın usulüne uygun olduğu, davacı vekilinin süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurmadığı anlaşılmakla, ilk derece mahkemesince verilen istinaf başvurusunun reddi kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun reddine karar verilerek hüküm fıkrasının aşağıdaki şekilde kurulması uygun görülmüştür.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1)-Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 16/05/2022 tarih ve 2021/… Esas, 2022/… Karar sayılı ek kararına karşı davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2)-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 80,70.TL istinaf karar harcı peşin olarak alındığından yeniden harç alınmasına YER OLMADIĞINA,
3)-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4)-6100 sayılı HMK’nın 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5)-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde İlk Derece Mahkemesince İADESİNE,
6)-6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle İlk Derece Mahkemesince taraf vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle; 6100 Sayılı HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince karar tarihindeki dava değerinin 107.090,00.TL’nin altında olması nedeniyle kesin olmak üzere… tarihinde karar verildi.


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır