Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2022/1027 E. 2022/1557 K. 28.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/1027 – 2022/1557
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1027
KARAR NO : 2022/1557
KARAR TARİHİ : 28/12/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MERSİN 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/03/2022
NUMARASI : 2020/… ESAS-2022/… KARAR
DAVACILAR : 1-
2-
VEKİLLERİ : Av.
DAVALI : HASIMSIZ
FERİ MÜDAHİLLER : 1-
2-
VEKİLLERİ : Av.
3-
4-
5-
VEKİLLERİ : Av.
6-
VEKİLİ : Av.
7-
8-
VEKİLLERİ : Av.
9-
VEKİLİ : Av.
10-
11-
VEKİLLERİ : Av.
12-
VEKİLİ : Av.
13-
VEKİLİ : Av.
14-
VEKİLİ : Av.
15-
VEKİLİ : Av.
16-
VEKİLLERİ : Av.
Av.
Av.
17-
VEKİLİ : Av.
18-
19-
VEKİLLERİ : Av.
20-
VEKİLİ : Av.
21-
VEKİLLERİ : Av. HASAN CAN – [16071-70775-87639] UETS,
Av.
22-
VEKİLİ : Av.
23-
VEKİLİ : Av.
24-
25-
VEKİLLERİ : Av.
26-
VEKİLİ : Av.
27-
VEKİLİ : Av.
28-
VEKİLİ : Av.
29-
VEKİLİ : Av.
30-
VEKİLİ : Av.
31-
VEKİLLERİ : Av.
Av.
32-
VEKİLLERİ : Av.
Av.
33-
VEKİLİ : Av.
34-
VEKİLİ : Av.
35-
VEKİLLERİ : Av.
Av.
Av.
36-
VEKİLİ : Av.
37-
DAVA : Konkordato (2004 Sayılı İİK.nin 309/a vd. maddelerine göre açılan Malvarlığının Terki Suretiyle Konkordato)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 28/12/2022
YAZIM TARİHİ :

Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 15/03/2022 tarih ve 2020/… Esas, 2022/… Karar sayılı kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, istinaf talebinin süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirilmiş olduğu ve istinafa başvuru koşullarının mevcut olduğu dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucu anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ :
Davacılar vekili dava dilekçesi ile; müvekkilleri olan davacıların tamamının İİK 285. maddesi ve takip eden hükümleri gereğince vade ve tenzilat konkordatosu tasdikini sağlamak amacıyla Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/… Esas sayılı dosyasında kankordatonun tasdiki davası açtıklarını, alınan geçici ve kesin mühletlerin akabinde borçlu davacıların, alacaklılar toplantılarında gerekli nisapları sağlayamadıklarını, akabinde açılan davanın borçluların borca batık olmamaları ve iflasa tabi şahıslardan olmamaları nedeniyle red ile sonuçlandığını, konkordatonun tasdiki istemi reddedilen şirketlerin 23.12.2020 tarihinde 2020/… sayılı kararlarıyla mal varlığının terki suretiyle konkordato davası ikame edilmesine karar verildiğini, Müvekkilinin red ile sonuçlanan vade ve tenzilat konkordatosu davasında işletmenin ticari faaliyeti ile borçları ödemekten ziyade malik oldukları gayrimenkulleri satmak suretiyle borçlarını ödeme yolunu başarmaya çalıştıklarını ama gerek malum ekonomik kriz gerekse pandeminin güçlü olumsuz etkisinin bunu gerçekleştirmelerinin önünü kapattığını, Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/… Esas sayılı dosyasında red ve tedbirlerin kaldırılması kararı verilmesi ile beraber bütün alacaklıların icra yoluyla şirket ve şahısların üzerine gitmesinin pek çok alacaklının alacağını alamamasına, sadece rehinli alacak sahiplerinin alacaklarını tahsiline diğer alacaklıların ise açıkça mağduriyetine neden olacağını, Konkordato talep eden 6 firmanın, konkordato mühletinden önce de birlikte hareket ettiklerini, birbirlerine müteselsil kefil olduklarını, hatta bahse konu İlişkinin sadece kefillikle kalmamış şirketler arasında ticari ilişkinin borç/alacak ilişkisi ve müşterek borçlanma gibi girift münasebetler olduğunu, grup içindeki şirketlerin ticari ilişkilerinden kaynaklı (kefalet yada müşterek borçlanma olmaksızın) alacaklarının toplam 60.458.395,93.TL olduğunu, bu alacakların tamamının talep edilmeyip borç tasfiyesinde kullanılacağını, Şirketlerin birbirlerine kefil olmayıp, aynı borçtan müşterek sorumlu borçlu, hatta diğer firmanın borcundan tek başına borçlu sıfatlarını taşıdıklarını, bir şirketin diğer şirketin borcuna müşterek borçlu sıfatı ile ortak olduğunu, gayrimenkullerinin üzerine borcun teminatı olarak rehin tesis ettirdiğini ve böylece asıl finansmanı kullanan borçlu şirketin alacaklısı olan finans kuruluşunun borca ortak olan müşterek borçlu/rehin veren şirketin adi alacaklıların önüne geçtiğini, … Grup olarak adlandırılan ve konkordato ilan eden 6 firmanın 6102 Sayılı TTK.” nun kabulünden önce kurulan firmalar olduğunu, … Şirketler Topluluğunun, yine TTK.’ da 136-148. maddelerinde hüküm altına alınan Birleşme müessesi ile tek bir tüzel kişilik altında birleşerek, tüm borçlardan tüm şirketlerin sorumlu olacağı ve tüm şirketlerin tüm mal varlıkları ile oluşturacakları yeni bir yapının tesisi hususunda karar aldıklarını, Mal Terkini ile yapılacak konkordato ile, şirketlere ait tüm gayrimenkuller ile, mülkiyeti üçüncü kişilerde bulunan ve üzerlerinde ki ipoteklerle birlikte devir edilmiş gayrimenkullerin satışı ile borcun tamamının herhangi bir vade ve tenzilat olmadan ödenmesinin öngörüldüğünü, gayrimenkullerin tamamının terkini sonucunda artan tutar ile birleşerek tek bir şirket olarak ticari hayatına devam edecek şirketin nakliye ve lojistik alanında faaliyet göstermesinin sağlanacağını, müvekkillerinin tüm malvarlıklarını kullanarak borçlarını ödemek arzusunda olduklarını belirterek, taleplerinin tüm yasal koşulları taşıyor olması sebebiyle; müvekkili gerçek kişi davacılar ve şirketler adına ayrı ayrı tanzim edilmiş bulunan Konkordato Ön Projelerinin İİK. kapsamında kabulü ile gerçek kişi müvekkilleri ile tüzel kişi müvekkilleri hakkında 3 aylık geçici mühlet süresinin verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 15/03/2022 tarih ve 2020/… Esas, 2022/… Karar sayılı kararı ile; davacıların konkordato tasdik davalarının reddine, davacılar Mersin Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sicil numarasında kayıtlı davacı … Nakliyat Turizm İnşaat Tarım Ürünleri Tekstil Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi, Mersin Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün 7787 sicil numarasında kayıtlı davacı … Uluslararası Taşımacılık İnşaat ve Ticaret Limited Şirketi yönünden İİK’nun 308, 292/1 maddesi uyarınca ayrı ayrı iflaslarına karar verildiği anlaşılmıştır.
DAVACILAR TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacılar vekili istinaf talebi ile; her ne kadar ilk derece mahkeme kararı ile borçlular ve konkordatosu talep edilen şirketler hakkında iflas kararı verilmişse de söz konusu kararın usul ve yasaya aykırı olması nedeniyle kaldırılması gerektiğini, somut olayda mahkemenin borçlu müvekkili şirketler yönünden İİK 308. maddesinde düzenlenen iflas şartını değerlendirdiğini, dosya içinde mevcut komiser heyeti tarafından verilen raporda mevcut borca batıklık tespitini dikkate alarak iflas kararı ihdas ettiğini, huzurdaki davanın mal varlığının terki davası olduğunu, bu konkordatonun tasdik edilmesinin en önemli koşulu paraya çevrilme halinde elde edilecek meblağın iflas yolu ile tasfiye halinde elde edilecek bedelden fazla olacağının öngörülebilmesi olacağını, bu öngörünün gerçekleşmesi ise borçlunun karara en yakın tarihteki güncel rayiç bilançosunun tespit edilmesi güncel rayiç bilançonun tespiti ise borçlunun aktif mal varlığının bilirkişi incelemeleri neticesi tespit edilmesi olmakla müvekkilinin davayı açarken bu konuda gerekli incelemeleri yaptırdığı ve eksper raporları ile tahmini değerleri dosyaya sunduğunu dava açılış tarihi 23.12.2020, mal varlığı eksper rapor tarihlerinin ise 2019 olup dosyada iflas kararının 01.04.2022 tarihinde verildiğini, aradan geçen 2 yılda olağanüstü değişimler yaşanmış dünyada gayrimenkul ve menkul fiyatlarının (araç listesi ) astronomik şekilde arttığını, aktif unsurların tahmini değerleri mühlet aşamasında teknik bilirkişilerden alınacak bilirkişi raporlarıyla anlaşılacağını, ayrıca hesap uzmanları tarafından borçlunun gayrimenkulleri ile ticari defterlerininde kıymet takdirlerinin yapılması gerektiğini, bunun için gerekirse özel firmalarla anlaşılmalı gerekirse de hakim huzurunda keşif yapmak suretiyle tespit yapılması gerektiğini yargı çevresinin dışındaki mülkler içinde icra müdürlüğü aracılığıyla tespit yapılması gerektiğini, bu hususların hiçbiri yerine getirilmemiş bunun yerine tüm taleplere karşı ret cevabı verilerek emsal rayiçler üzerinden menkul ve gayrimenkul mal varlığı kıymet takdiri yapılmadığını, oysa gerçek rayiç bilanço kıymet takdirlerine göre yapılmış olsa idi sunulacak teklifin kabul görmesinin çok daha olası hale geleceğini, en kötü ihtimalde ise borca batıklık olamayacağı için iflas kararı verilemeyeceğini, borçlu şirket yetkilileri çağrılarak dinlenmeden karar ihdas edildiğini, İlk derece Mahkemesince şirketin iflasına yönelik karar İİK 287-5 maddesinin yollaması ile aynı yasanın 292/1-b maddesine göre tesis edildiğini, tüm bu nedenlerle istinaf başvurusunun kabulü ile Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/… Esas, 2022/… Karar sayılı kararının istinaf incelemesi neticesinde kaldırılmasını ve yeniden yargılama yapılarak talebimiz doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
… A.Ş. TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
… A.Ş. vekili istinaf talebi ile; yerel mahkemenin konkordato talebinin reddine yönelik verilen kararı yerinde ise de iflas kararının yerinde olmadığını, davacı şirketlerin iflasına dair verilen kararın kaldırılması ve davacı şirketlerin konkordato taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiğini, mahkemece eksik ve hatalı inceleme ile iflas karır verildiğinden iflas kararının kaldırılması gerektiğini, davacı şirketin borca batıklık durumu kesin ve net verilere dayalı olarak gerçekli kararda açıklanamadığını, bu nedenle mahkeme tarafından davacı borçlu hakkında eksik ve hatalı inceleme ile iflas kararı verildiğinden iflas kararının kaldırılması gerektiğini, çünkü iflas kararının gerekçesinin açıklanmadığını, ayrıca davacı şirket hakkında iflas kararı verilmesini gerektirir bir durum da olmadığını bu nedenle iflas kararının kaldırılarak davacının talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/… Esas, 2022/… Karar sayılı dosyası.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava hukuki niteliği itibarıyla “Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))” talebine ilişkindir.
Davacı vekilince açılan mal varlığının terkini suretiyle konkordato davasında konkordato talebinin reddi ile davacı şirketin iflasına karar verildiği iş bu karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.
2004 sayılı İİK’nın 292. maddesinde “İflasa tabi borçlu bakımından, kesin mühletin verilmesinden sonra aşağıdaki durumların gerçekleşmesi halinde komiserin yazılı raporu üzerine mahkeme kesin mühleti kaldırarak konkordato talebinin reddine ve borçlunun iflasına resen karar verir:
a)Borçlunun malvarlığının korunması için iflasın açılması gerekiyorsa.
b)Konkordatonun başarıya ulaşamayacağı anlaşılıyorsa.
c)Borçlu, 297 nci maddeye aykırı davranır veya komiserin talimatlarına uymazsa ya da borçlunun alacaklıları zarara uğratma amacıyla hareket ettiği anlaşılıyorsa.
d)Borca batık olduğu anlaşılan bir sermaye şirketi veya kooperatif, konkordato talebinden feragat ederse.
İflasa tabi olmayan borçlu bakımından ise birinci fıkranın (b) ve (c) bentlerindeki hallerin kesin mühletin verilmesinden sonra gerçekleşmesi durumunda, komiserin yazılı raporu üzerine mahkeme kesin mühleti kaldırarak konkordato talebinin reddine resen karar verir.
Mahkeme, bu madde uyarınca karar vermeden önce borçlu ve varsa konkordato talep eden alacaklı ve alacaklılar kurulunu duruşmaya davet eder; diğer alacaklıları ise gerekli görürse davet eder.” hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayda, iflas kararı öncesinde konkordato talep eden davacı borçlu şirket temsilcisinin yargılama sırasında mahkemeye çağrılarak dinlenmediği, İİK’nın 292/son maddesinde yer alan kanunun amir hükmünün yerine getirilmediği dosya kapsamından anlaşılmıştır. Bu durumda konkordato talep eden borçlu davacı şirket yetkilisinin usule uygun meşruhat içerir davetiye ile mahkemeye çağrılıp dinlenmeden yazılı şekilde iflas kararı verilmesi doğru görülmemiştir.(Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 24.05.2021 tarih ve 2021/640-2021/21052 ve 10.03.2021 tarih 2021/490-752, Yargıtay 6.Hukuk Dairesi’nin 12.09.2022 tarih 2021/6648-2022/4036 ve 19.09.2022 tarih 2021/5773-2022/4207 EK sayılı sayılı kararları da bu yöndedir.)
Konkordato komiserinin 28.02.2022 tarihli kesin mühlet sonuç raporunun 26.sayfasında ‘Rayiç bedel bilançosu oluşturulurken şirket aktifinde görülen taşıtlar, gayrimenkuller ve demirbaşlar davacı firmanın yaptırmış olduğu değer tespit baz alınarak hesaplanmıştır.’ şeklinde olduğu anlaşılmıştır.
Dosyanın incelenmesinden davacı vekilince gayrimenkul değerlerinde artış olduğundan yeninden değerlendirme yapılmasının talep edildiği ve ilk derece mahkemesince 03.12.2021 tarihli duruşmanın 5 nolu ara kararı ile talebin red edildiği anlaşılmıştır.
Davacı şirketin rapor tarihi itibariyle rayiç değerlere göre borca batık olup olmadığının tereddüte yer bırakmayacak şekilde belirlenerek borca batık ise iflasına, değil ise konkordato talebinin reddine karar verilmesi gerekir.(YARGITAY 6.HD’sinin 2022/3601- 2022/4819 sayılı kararı bu yöndedir)
Borca batıklık, borçlunun malvarlığındaki aktif değerler toplamının, pasif değerler toplamını karşılayamaması durumudur. Şirketin borca batık durumda olup olmadığı TTK’nun 376. maddesi uyarınca rayiç değerlere göre tespit edilmelidir. Mahallinde keşif yapılarak, uzman bilirkişi aracılığıyla tespit edilebilen niteliklerine göre kayıtlardaki malvarlığının (örn; araçlar, model ve yaş gibi diğer özelliklerine göre) rayiç tespitinin yapılması mümkündür. Rayiç değerler ve yapılan araştırma ve inceleme sonucu elde edilen gerçekçi verilere göre bilirkişilerce yeniden oluşturulacak borca batıklık bilançosu da dikkate alınıp bir sonuca gidilmelidir. Dava teorisindeki genel ilkeden farklı olarak konkordato bir dava olmadığından borca batıklık sadece talep tarihi itibariyle değil, yargılama safhasındaki olumlu veya olumsuz gelişmeler de dikkate alınarak belirlenmelidir. (YARGITAY 6.HD’sinin 2021/4755- 2022/3074 sayılı kararı bu yöndedir)
Somut dosyamızda davacı şirketin mal varlıklarının rayiç değerinin hesabında dava dilekçesi ekinde yer alan rayiç değerlerin esas alındığının yukarıda özetlenen konkordato komiseri raporunda belirtildiği, davacı vekilince yeninden rayiç değer tespitinin ilk derece mahkemesince red edildiği anlaşılmakla, ülkemizde dava tarihinde var olan hali hazırda devam eden yüksek enflasyon nedeniyle mal ve hizmetlerinden değerinden aşırı bir artış olduğu gözetilerek davacı şirketin mal varlığının rayiç değerinin yukarıda özetlenen Yargıtay kararında açıklandığı üzere belirlenerek sonucuna göre borca batıklığın tespiti gerekmektedir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı şirket yetkilisi dinlenmeden iflas kararı verilmesi doğru olmadığı gibi, davacı şirketin mal varlığının rayiç değeri belirlenip buna göre borca batıklık durumunun tespiti ile iflas şartlarının bulunup bulunmadığının değerlendirilmesi için ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak hüküm fıkrasının aşağıdaki şekilde kurulması uygun görülmüştür.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1)-Davacılar vekili ve … A.Ş. vekili tarafından Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 15/03/2022 tarih ve 2020/… Esas, 2022/… Karar sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun KABULÜNE,
2)-Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 15/03/2022 tarih ve 2020/… Esas, 2022/… Karar sayılı kararının HMK.’nun 353/1-a-6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
3)Dava dosyanın yeniden yargılama yapılmak üzere Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne GÖNDERİLMESİNE,
4)-a)492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince peşin alınan 80,70.TL istinaf karar harcının kararın kesinleşmesi ile talep halinde davacılara İADESİNE,
b)492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince peşin alınan 80,70.TL istinaf karar harcının kararın kesinleşmesi ile talep halinde … A.Ş.’ye İADESİNE,
5)-Davacılar ve … A.Ş. tarafından istinaf için yapılan yargılama giderlerinin esas hüküm ile birlikte İlk Derece Mahkemesince karara BAĞLANMASINA,
6)-6100 Sayılı HMK’nun 333. maddesi gereğince peşin alınan ve harcanmayan gider avansının İlk Derece Mahkemesi’ne İADESİNE,
7)-İnceleme dosya üzerinden yapıldığından lehe vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
8)-6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle İlk Derece Mahkemesince taraf vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 353/1-a/6 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle kesin olmak üzere 28/12/2022 tarihinde karar verildi.

Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır