Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2021/660 E. 2021/1286 K. 11.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/660
KARAR NO : 2021/1286
KARAR TARİHİ : 11/11/2021

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :
NUMARASI :
DAVACILAR : 1-….
2-….
VEKİLİ : Av…
DAVALI : ….
VEKİLİ : Av…
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 11/11/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : …

Adana 2.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas …. karar sayılı kararına karşı istinaf başvurusu üzerine dosya Dairemize gönderilmiş olmakla, dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
DAVACININ İDDİALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasıda düzenlenen …. tarihli kira sözleşmesine istinaden verilen … tanzim, … vade tarihli, 200.000.TL bedelli senede dayanarak açılan kambiyo senetlerine özgü icra takibinde müvekkillerinin borçlu olmadığının tespiti ile takibin iptaline karar verilmesine ilişkin istem olduğunu, alacaklısı davalı … … borçlusunun da müvekkilerinin olduğu 200.000.TL bedelli senet nedeniyle Adana 14. İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyası ile takibe geçildiğini müvekkillerinin tüm mal varlıklarına, taşınır ve taşınmazlarına, banka hesaplarındaki mevduatlara haciz ve bloke konulduğunu ve iş yerlerinde haksız şekilde haciz işlemi gerçekleştirildiğini, müvekkillerinin banka hesaplarına haciz ve bloke konulmuş olduğundan hiçbir şekilde para transferi yapamayan müvekkilerinin durumu ve bononun dayandığı hukuki ilişkinin ispatının mümkün görünmediği göz önüne alınarak teminatsız şekilde icra takibinin yargılama sonuna kadar durdurulmasına ve telafisi imkansız zararların ortaya çıkmaması için müvekkillerinin banka hesaplarındaki haksız haciz ve bloke işleminin kaldırılmasını, telafisi imkansız zararların ortaya çıkmaması ve mağduriyetinin sonlandırılması için Adana 14. İcra Dairesi’nin …. esas sayılı dosyasındaki takibin yargılama sonuna kadar teminatsız olarak durdurulmasını, takibin iptaline ve davalıdan %20’den aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALININ SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davalı vekili, davacı tarafın dava dilekçesinde söz konusu kambiyo senedinin kira sözleşmesinin teminatı olarak verildiğinden bahisle iş bu davanın açıldığını, söz konusu iddianın gerçekleri yansıtmadığını, müvekkili …’ın alacaklı olduğu, davaya konu kambiyo senedinin söz konusu taşınmaz içerisinde bulunan bir kısım demirbaş eşyaların kiracının faaliyet alanının bu eşyaların nevine uygun olduğu için müvekkili …’a ait iken kiracının kullanımına verildiğini ve kiracının bu eşyaların bedelini ödeyeceğini taahhüt etmesine karşın borcunu ödemediğini, bunun üzerine bir süre sonra müvekkile nakit ödeme yapamayacağını beyan ederek kambiyo senedi verdiğini, davacıların iddia ettiği gibi kira sözleşmesinin teminatı olarak bir kısım senetler alınmadığını, dava dilekçesinde detaylandırılarak anlatılan kira ilişkisine ait olayların söz konusu dava ve davaya konu alacak ile bir ilgisinin bulunmadığını belirterek açılan davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
Yerel mahkemece verilen karar ile; ” davacı tarafından davalılardan … İnşaat ile aralarında …. tarihinden itibaren 5 yıllık kira sözleşmesi ibraz edildiği, davacının dava konusu …. vadeli 200.000,00-TL bedelli bononun bu kira sözleşmesinin teminatı olarak verildiği iddiasında bulunduğu, davalının söz konusu kira sözleşmesini kabul etmediği, ancak kiralanan taşınmazdaki demirbaş eşyalar, kiracının kullanımına verilmiş bu eşyaların bedelinin ödenmemesi üzerine davacı tarafından bu bononun verildiği, davalı vekilinin …. tarihli beyan dilekçesinde dava konusu kambiyo senedinin kiralanan taşınmazdaki demirbaş eşyalar ve hava parası olarak alındığı yönünde beyanda bulunduğu, davalının sunmuş olduğu … tarihli dava dışı … Gıda … Ltd. Şti ile … arasında demirbaş eşyalara konu bir protokol bulunduğu, protokoldeki bu eşyaların davalıya satışı nedeniyle takip konusu bononun alındığını beyan ettiği, bu beyan gereğince mahkememizce yapılan keşif sonrası alınan kök ve ek bilirkişi raporlarında demirbaş eşyaların bono tanzim tarihi olan …. tarihinde 113.715,00.TL değerinde olduğu, alınan bilirkişi raporunun hükme esas alındığı, 200.000,00.TL’lik takip konusu bononun 113.715,00.TL’lik kısmının demirbaş eşya satımından kaynaklı olduğu, bu miktarın üzerindeki kısmın ise hava parası olarak mahkememizce kabul edildiği, davacı vekilinin yemin deliline dayanmadığı, TBK’nin m.81 gereğince hukuka veya ahlaka aykırı bir sonucun gerçekleşmesi amacıyla verilen şeyin geri istenemeyeceği belirtilmiş olup davalı tarafından takip konusu bononun demirbaşlar için olan kısmı dışındaki alacağının hava parası olduğunun anlaşıldığı, bononun bu kısmı yönünden dava tarihi itibariyle ödeme olmadığı, eksik borcun ödenmemesi halinde def’i olarak ileri sürülebileceği, her ne kadar görevsiz mahkeme tarafından davalılardan … hakkındaki davanın tefrik edilerek mahkememize görevsizlik kararı verilmiş ve diğer davalı yönünden ise pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verildiği hususu sehven gözden kaçırılmış olduğundan yeniden davalılardan … İnşaat … Ltd. Şti. hakkında usulden red kararı verilmiş ise de bu hususta yargılama giderine hükmedilmemiş olup davanın kısmen kabulüne ” şeklinde karar verilmiştir.

DAVACILAR TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacılar vekili tarafından verilen istinaf dilekçesi ile; davalı … İnşaat dava konusu taşınmazı kullanmaya ve kiraya vermeye yetkili olduğunu, menfi tespit davalarında alacağın varlığını ve takibe konu bononun dayandığı hukuki ilişkiyi kanıtlama yükü davalıya ait olduğunu, davalı taraf tamamen soyut iddialarını huzurdaki dava ile alakasız bir belge ile somutlaştıramamasına rağmen soyut iddialar üzerine ilk derece mahkemesince hüküm kurulduğunu, bilirkişi raporunda tespit edilen tutara bakıldığında davalının savunma ve iddialarının gerçek dışı olduğunun ortaya çıktığını, müvekkili ile davalı arasında imzalanan kira kontratı ile takibe konu senedin düzenlenme tarihleri aynı gün olan … tarihli olduğunu, davalının iddia ve savunmalarının kendi içinde çelişkili olduğunu, iş yerindeki demirbaşların müvekkili tarafından önceki işletme sahibinden satın ve teslim alındığının dosyaya sunulan ödeme makbuzları ile sabit olduğunu, kök ve ek bilirkişi raporlarında demirbaş eşyaların bono tanzim tarihli olan …. tarihinde 113.715,00.TL değerinde olduğunu, bu miktarın üzerindeki kısmın ise dava parası olarak kabul edildiği kanısına varılmasının yanlış olduğunu belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını beyan etmiştir.
Davalılar vekilinin … tarihli dilekçesi ile, istinaf dilekçesini ve davayı kabul ettiklerini, kabul beyanları doğrultusunda dosya hakkında yeniden hüküm kurulmasını talep etmiştir.
Davacı vekilinin … tarihli dilekçesi ile, ilk derece mahkemesi her ne kadar davanın kısmen kabulüne karar vermiş ise de, davalı tarafın dosyaya sunmuş olduğu kabul beyanı neticesinde haklı davalarının sübuta erdiğini, beyanları doğrultusunda yeniden hüküm kurulmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Taraf vekillerinin beyan ve dilekçeleri, Adana 14.İcra Dairesi’nin …. esas sayılı dosyası ve tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :
Dava, kambiyo senedine dayanılarak başlatılan icra takibinden sonra açılan menfi tespit talebine ilişkindir.
Davacılar tarafından, Adana 14.İcra Müdürlüğü’ne ait ….. sayılı dosyada başlatılan icra takibine dayanak teşkil eden, alacaklısı … olan … tanzim, …. vade tarihli, 200.000,00.TL bedelli bononun, kira bedeline yönelik olarak verildiği ve borcun ödendiği iddia edilmiş, davalı ise, dava konusu bononun, davacıya satılan demirbaşların bedeline yönelik olarak alındığı, ancak bedelinin ödenmediği savunulmuş, mahkemece yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulü ile Adana 14.İcra Müdürlüğü’ne ait … sayılı dosyada takibine dayanak teşkil eden bonodan dolayı davacıların davalıya 86.285,00.TL borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmiştir.
Karara karşı davacılar vekili tarafından İ stinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Davalı … vekili tarafından, İstinaf dilekçesine karşı sunulan…. tarihli dilekçe ile davanın kabul edildiği belirtilerek, kabul beyanı doğrultusunda yeniden hüküm kurulması talep edilmiştir.
Davaya son veren taraf işlemleri olan feragat, kabul ve sulh, 6100 sayılı HMK.nun 307 ilâ 315. maddeleri arasında düzenlenmiştir. Tasarruf ilkesinin bir sonucu olarak davaya son veren taraf işlemleri hüküm kesinleşinceye kadar yapılabilir. Bir başka ifade ile taraflar davayı kabul ederek ya da davadan feragat ederek veya sulh sözleşmesi yaparak yargılamanın her aşamasında ve hatta kanun yollarında herhangi bir hükme gerek kalmaksızın davayı sona erdirebilirler. Ancak bu işlemler vekil tarafından yapılacaksa vekilin vekâletnamesinde özel yetkinin bulunması gerekir (HMK m. 74). Davadan feragat, davayı kabul ve sulh, içerikleri itibariyle birer maddi hukuk işlemi olmakla birlikte, yapılış şekli itibariyle birer usulü işlemdir. Bu nedenle söz konusu işlemler bir taraftan maddi hukuk anlamında uygulama imkânı bulan iradeyi bozan hâllere dayanılarak iptal edilebilirken, diğer taraftan kesin hüküm gibi sonuç doğurmaktadır.
Davayı kabul, davacının talep sonucuna, davalının kısmen veya tamamen muvafakat etmesidir (HMK m. 308/1). Davayı kabul eden davalı, bu şekilde, davacının talep sonucu bölümünde istemiş olduğu hakkı kısmen veya tamamen kabul eder.
Davayı kabul tek taraflı usul işlemidir; bu nedenle karşı tarafın izni ve mahkemenin onayına gerek kalmaksızın hüküm ifade eder.
Dosya içerisinde bulunan vekaletnamenin incelenmesinde, davalı asil tarafından vekiline davayı kabul yetkisinin verildiği anlaşılmaktadır.
Açıklanan nedenlerle; davanın, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri menfi tespit davası olduğu ve hüküm kesinleşinceye kadar davayı kabulün mümkün olup, davacının onayına gerek bulunmadığı, davalı tarafından İstinaf aşamasında davanın kabul edildiğinin belirtildiği , davayı kabulün dosyanın istinaf aşamasında ve Dairemizde iken yapılması nedeniyle ilk derece mahkemesince karar verilmesi mümkün bulunmadığı, bu nedenle, 6100 sayılı HMK.’nın 308. maddesi delaletiyle 353. maddesi kapsamında dairemizce değerlendirilip karara bağlanması gerekmektedir.
Bu nedenle, davacılar vekilinin ilk derece mahkemesine ilişkin istinaf başvurusunun konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın, 6100 sayılı HMK.’nın 308. maddesi gereğince kabul nedeni ile davanın kabulüne ve Adana 14. İcra Müdürlüğü’ne ait …. sayılı dosyada takibe dayanak teşkil eden bono nedeniyle, davacıların davalı …’a 200.000,00.TL borçlu bulunmadıklarının tespitine, davacıların kötü niyet tazminatına yönelik taleplerinin kabulü ile % 20 oranında olan 40.000,00.TL tazminatın davalıdan alınarak davacılara verilmesine karar vermek germiş ve buna dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1-Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun konusuz kalması nedeniyle incelenmesine YER OLMADIĞINA,
2-6100 Sayılı HMK’nun 353/1-b-2 maddesi gereğince Adana 2.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve …. Esas, …. Karar sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
3-YENİDEN HÜKÜM KURULMASINA
a)- Davanın kabul nedeniyle KABULÜNE,
b)-Adana 14. İcra Müdürlüğü’ne ait …. sayılı dosyada, takibe dayanak teşkil eden bono nedeniyle, davacıların, davalı …’a 200.000,00.TL borçlu bulunmadıklarının TESPİTİNE,
c)-Davacıların kötü niyet tazminatına yönelik talebinin kabulü ile, % 20 oranında olan 40.000,00.TL tazminatın davalıdan alınarak davacılara VERİLMESİNE,
d)-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibariyle alınması gerekli 13.662,00.TL nispi karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 3.415,50.TL harcın mahsubu ile bakiye 10.246,50 .TL’nin davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
– Adana 2.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. tarih ve … Esas … Karar, … harç nolu Harç Tahsil Müzekkeresinin İPTALİNE,
-İptaline karar verilen harç tahsil müzekkeresine göre eksik kalan kısmının davalıdan alınarak hazineye irad KAYDINA,

e)-Davacılar tarafından peşin olarak yatırılan 3.415,50.TL harcın davalıdan alınarak davacılara VERİLMESİNE,
f)-6100 Sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince davacı tarafından peşin yatırılan 14,50.TL başvurma harcı, 1.128,20.TL yargılama ve talimat giderlerinin davalıdan müteselsilen alınarak davacılara VERİLMESİNE,
g)-6100 Sayılı HMK’nın 330 maddesi gereğince davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine göre hesaplanan 22.450,00.TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara VERİLMESİNE,
İstinaf incelemesi yönünden;
1)-Davacılar tarafından peşin olarak yatırılan 59,30.TL istinaf karar harcının kararın kesinleşmesi ile talep halinde davacılara İADESİNE,
2)-6100 sayılı HMK.nun 326/1 maddesi gereğince davacı tarafından yapılan 162,10.TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı, 29,80.TL tebligat masrafı, 48,50.TL dosya gönderme ücreti olmak üzere toplam 240,40.TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılara VERİLMESİNE,
3)-6100 sayılı HMK’nın 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
4)-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde davacılara İADESİNE,
5)-6100 sayılı HMK’nın 359/3 maddesince karar tebliğ işlemlerinin Dairemizce YAPILMASINA,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 361/1 maddesi gereğince Dairemiz kararının tebliğinden itibaren İKİ HAFTALIK süre içinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere 11/11/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.


Başkan

¸e-imzalıdır


Üye

¸e-imzalıdır


Üye

¸e-imzalıdır


Katip

¸e-imzalıdır