Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2021/320 E. 2023/1037 K. 12.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/320
KARAR NO : 2023/1037
KARAR TARİHİ : 12/11/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/11/2020
NUMARASI : … Esas, … Karar

DAVACI : …-…
VEKİLİ : Av. …,
DAVALI : … –
VEKİLİ : Av. …,
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 12/11/2023
YAZIM TARİHİ : 12/11/2023

Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas ve … karar sayılı kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, dosya üzerinde yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında ticari ilişki bulunduğunu, davacı tarafından taraflar arasındaki ticari ilişki nedeni ile oluşan alacağın tahsili amacı ile Adana 10. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ancak davalı borçlunun haksız olarak borca itiraz ederek takibi durdurduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına, ayrıca borçlunun %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirketin banka hesap hareketleri, ticari defterleri ve tahsilat makbuzları incelendiğinde açık ve net bir şekilde müvekkili şirketin davacı şirketten alacaklı olduğunun ortaya çıkacağını, davacı şirketin hesap hareketleri incelendiğinde 3. kişilerin kredi kartlarıyla davacının pos cihazı kullanılarak yatırılan tutarların görüleceğini, pos cihazı vasıtasıyla hesaba geçen tutarların, davacı şirket yetkilileri tarafından tahsilat makbuzu düzenlenerek bir kısmının müvekkili şirkete teslim edildiğini, cari hesap ektresi ile davacı tarafından gönderilen tahsilat makbuzları karşılaştırıldığında bazı tahsilat makbuzlarının cari hesap ektresine kaydedilmediğini, bu durumda pos cihazı kullanılarak davacının hesabına geçen bazı tahsilatların cari hesap ektresine geçirilmediğini, pos cihazının bağlı olduğu bankaların 2016-2017-2018 yıllarına ait hesap hareketleri incelendiğinde maddi gerçeğe ulaşılmış olacağını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ’NİN KARAR ÖZETİ :
İlk Derece Mahkemesi kararında özetle; bilirkişi raporunda, davacının takip tarihi itibariyle 24.414,14.TL alacağının olduğuna dair görüş bildirilmesi karşısında, davacı tarafından davalı adına takibe konu alacak nedeni ile kesilen faturaların her iki taraf defterinde de kayıtlı olmasına göre davalının mal verdiğine yönelik iddialarının ispat edildiği, her ne kadar davalı tarafından verilen mal veya hizmet bedellerinin ödendiğine dair savunmada bulunulmuş ve davalı defterlerine göre ödeme kayıtları mevcut ise de, davalı kayıtlarında bu ödemelerin yer almadığı ve davalının mal veya hizmet karşılığı takibe dayanak alacak için davacıya ödeme yaptığına ilişkin savunmasının ispat edilememesine göre davanın kabulü ile, davalının Adana 10 İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin 24.414,14.TL asıl alacak ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa yasal faiz uygulanmak sureti ile devamına, hükmolunan alacak miktarının %20’si oranında 4.882,82.TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
DAVALI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece bilirkişi raporundaki görüşe itibar edilmediğini, ancak bilirkişi raporundaki tespit ve görüşlerin davacı lehine delil teşkil etmeye uygun olmadığını, bilirkişi raporundaki tespitler ile bilirkişinin yorumlarının çelişkili olduğunu, muhasebe usul ve esaslarına göre tutulmuş muhasebe defterlerine, muhasebe usul ve esaslarına göre tutulmamış dendiğini, gerekçe olarak davacı borcu olduğu halde davacıdan kredi kartı ile tahsilat yapıldığının yazıldığını, esasen ne anlama geldiği belli olmayan bir değerlendirme yaptığını, davacının cevaba cevap dilekçesinde ikrar ettiği gibi müvekkilinin davacıya olan borçlarının bir kısmının müvekkilinin mal sattığı kişilerin kredi kartı ile davacıya ait mobil pos cihazı marifeti ile ödendiğini, bu tahsilatların bir kısmının davacı tarafından makbuz haline dönüştürüldüğünü, davalının müvekkiline bir kısım makbuzları teslim ettiğini, ancak bir kısmının ise davacı tarafından makbuz haline getirilmediğini, bilirkişi tarafından da mahsup ödeme olarak değerlendirilmediğini, makbuzların üst kısmında davacının unvanının yer aldığını, bu hususun dahi ödemelerin davacıya ait pos cihazından gerçekleştiğini ortaya koyduğunu, davacının ticari defterleri ile dava dosyasına sunulan ödeme belgelerinin uyumsuz olduğunu, davacı firma tarafından düzenlenen makbuzların davacının ticari defterlerinde müvekkilinden tahsilat olarak yer almadığını, bilirkişi raporunda makbuzları ve slipleri değerlendirmeden davacının müvekkilinden 24.414,14.TL alacağı bulunduğunun belirtildiğini, ancak makbuz ve slip toplamları olan 37.883,00.TL’nin ticari defterlere yansıması halinde müvekkilinin davacıya borcu değil alacağının bulunduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Taraf vekillerinin beyan ve dilekçeleri ve tüm dosya kapsamı
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı vekili, taraflar arasında süregelen ticari ilişki sebebiyle cari hesap alacağına göre davacının davalıdan alacaklı olduğunu, ancak alacağın tahsili için yapılan icra takibine haksız olarak itiraz edildiğini belirterek itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep etmiş, davalı vekili ticari ilişki sebebiyle müşterileri tarafından davacıya kredi kartı yoluyla ödeme yapıldığını ve davacının alacağı olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiş, neticede mahkemece yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Adana 10 İcra Müdürlüğü’ nün … Esas Sayılı dosyasının incelenmesinde, alacaklının … Ltd.Şti., borçlunun … olduğu, takip dayanağının 12/03/2018 tanzim ve 12/03/2018 vade tarihli … cari kod numaralı cari hesap alacağı olduğu ve takipte 24.414,14.TL alacak talep edildiği, borçlu tarafından süresinde yapılan itiraz nedeniyle takibin durduğu anlaşılmıştır.
Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere göre, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, hükme esas alınan ve denetime elverişli bilirkişi raporuna göre davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 24.414,14.TL alacaklı olduğu, davacı tarafından davalı adına düzenlenen faturaların her iki taraf defterinde de kayıtlı olduğu, her ne kadar davalı tarafından verilen mal veya hizmet bedellerinin müşteri kredi kartlarından ödendiğine dair savunmada bulunulmuş ise de, borca mahsuben ödeme yapıldığının davalı tarafça ispatlanamadığı, ibraz edilen kradi kartı tahsilatlarının hangi müşterinin hesabından düşüldüğünün anlaşılamadığı, ödemelerin davacı defterlerinde de kayıtlı olmadığı, bu haliyle davalının ödeme yaptığına ilişkin savunmasını ispatlayamadığı, davalı defterlerinin kayıt nizamına uygun tutulmadığı, inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davalı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf kanun yolu başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1-6100 sayılı HMK’nin 353/1-b-1 maddesi gereğince davalı vekilinin ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibarıyla alınması gereken 1.667,72.TL karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 416,94.TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.250,78.TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3-6100 sayılı HMK’nin 326/1 maddesi gereğince istinaf eden davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerine BIRAKILMASINA,
4-6100 sayılı HMK’nin 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5-6100 sayılı HMK’nin 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının İlk Derece Mahkemesince İADESİNE,
6)-6100 sayılı HMK’nin 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle ilk derece mahkemesince taraf vekillerine tebliğine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 sayılı HMK’nin 362/1-a maddesi gereğince dava değerinin karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırı olan 238.730,00.TL’nin altında kalması nedeniyle 12/11/2023 tarihinde KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi.


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır