Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2021/2476 E. 2022/294 K. 14.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/2476
KARAR NO : 2022/294
KARAR TARİHİ : 14/03/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MERSİN 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … ESAS-… KARAR
DAVACI : …

VEKİLİ : Av…
DAVALI : …

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 14/03/2022
YAZIM TARİHİ :…

Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, istinaf talebinin süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirilmiş olduğu ve istinafa başvuru koşullarının mevcut olduğu dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucu anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
İDDİALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesi ile; davalı ile müvekkili şirket arasında telefon cihazları satın almak amacıyla sözlü olarak anlaşma sağlandığını, anlaşma gereğince davalı tarafa toplam 441.280,00.TL cihaz bedeli olarak ödeme yapıldığını, telefon cihazlarının müvekkilinin işyerine teslim edilmediği ve davalılara ödenen bedellerin iade edilmediğini, müvekkilinin davalı taraftan alacaklı olduğunu yasal belgeler ile ispat edildiğini, bu nedenlerle davalı tarafa ait taşınmazlar hakkında ihtiyati haciz kararı verilmesini, fazlaya dair hakları saklı kalmak üzere 5.000,00.TL’nin yasal faiziyle davacı müvekkiline ödenmesini, yargılama giderlerinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararı ile; Her ne kadar davacı tarafından arabulucuya başvurulmadan dava açılmış ise de, 7155 sayılı kanunun 20. maddesi ile değişik 6102 sayılı TTK’nın 5/A maddesi uyarınca konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında arabuluculuğa gidilmesi dava şartı olduğu, 6325 sayılı kanunun 18/A-2 maddesi uyarınca eldeki istirdat davasında da dava açılmadan önce arabulucuya başvurulması gerektiği buna rağmen arabulucuya başvurulmadan dava açıldığı, her davanın açıldığı tarihteki koşullara göre değerlendirilmesi gerektiği, (bknz, Ankara BAM 23 Hukuk Dairesinin 2020/1289E-2020/1203 Karar sayılı kararı, Ankara BAM 23 Hukuk Dairesinin 2020/1463E-2020/1291 Karar sayılı kararı, İzmir BAM 17 Hukuk Dairesinin 2020/1304E-2020/1121 Karar sayılı kararı) anlaşılmakla 6102 sayılı kanunun 5/A ve 6325 sayılı kanunun 18/A maddeleri uyarınca davanın usulden reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
DAVACI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf talebi ile; Arabuluculuk bürosuna 04/11/2021 tarihinde başvuru yapıldığını, dava şartının yerine getirildiğini, 441.280,08.TL cihaz bedeli olarak ödeme yapıldığını, cihazların teslim edilmediğini, ihtiyati haciz kararı verilmesini talep ettiğini belirterek yerel mahkemenin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas, … Karar sayılı dosyası.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ :
Dava hukuki niteliği itibarıyla alacak talebine ilişkindir.
Davacı tarafından ilk derece mahkemesine sunulan 09/11/2021 tarihli dava dilekçesi ile; telefon cihazlarının satın alınması amacı ile davalı ile anlaşıldığını, davalı tarafa toplam 441.280,08.TL ödeme yapıldığını, ancak malların davacıya teslim edilmediğini belirterek 5.000,00.TL alacağın davalıdan tahsiline karar verilmesi talep edilmiş, mahkemece, davanın açılmasından önce arabuluculuğa başvurulduğunun ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın, dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf incelemesi HMK.nun 355. Maddesi gereğince davacı vekilinin istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile sınırlı olmak üzere yapılmıştır.
Dosya kapsamında bulunan arabuluculuk başvuru formu ve arabuluculuk son tutanağının incelenmesinde; davacı tarafın 04.11.2021 tarihinde arabulucuğuna başvurduğu, arabuluculuk sürecinin 27.12.2021 tarihinde sona erdiği, davanın ise 09.11.2021 tarihinde yani arabuluculuk süreci tamamlanmadan açıldığı anlaşılmıştır.
7155 sayılı Kanun ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na eklenen ve 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren 5/A maddesi ile getirilen “Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. ….” hükmü uyarınca konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkındaki ticari davalarda dava açmadan önce arabuluculuğa başvurmak zorunlu hale getirilmiş, yani arabuluculuğa başvurmak dava şartı haline getirilmiş bulunmaktadır.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-2 maddesindeki “Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” hükmü gereğince arabuluculuğa tabi davalarda dava açılırken, arabulucuya başvurulması ve arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslının veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğinin dava dilekçesine eklenmesi gerekir. Arabulucuya başvurulmadan doğrudan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilecektir.
Yukarıda belirtilen sebeplerle, İlk Derece Mahkemesince 7155 Sayılı Kanunun 20. maddesi ile değişik TTK’nun 5/A maddesi hükümlerine göre, alacak davası açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması gerektiği, yasal düzenleme dikkate alındığında söz konusu dava şartının noksanlığı sonradan giderilebilecek nitelikte olmadığı, davacı tarafça arabuluculuk süreci tamamlanmadan doğrudan doğruya eldeki alacak davasının açıldığı, bu itibarla eldeki davada dava şartının gerçekleşmediğinden davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu, davacı vekilinin istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı ayrıca davacı tarafça ihtiyati haciz kararı verilmesi talep edilmiş ise de dairemizce bu aşamada ihtiyati haciz kararı verilmesi mümkün olmadığından bu husustaki talebi yerinde görülmemiş, davacı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilerek hüküm fıkrasının aşağıdaki şekilde oluşturulması uygun görülmüştür.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1)Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararına karşı davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2)-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 80,70.TL istinaf karar harcından peşin olarak alınan 59,30.TL istinaf karar harcının mahsubu ile bakiye 21,40.TL’nin davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3)-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4)-6100 sayılı HMK’nın 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5)-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde İlk Derece Mahkemesince İADESİNE,
6)-6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle İlk Derece Mahkemesince taraf vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-a-1maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle; 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-a-4 maddesi gereğince kesin olmak üzere 14/03/2022 tarihinde karar verildi.


Başkan

¸e-imzalıdır


Üye

¸e-imzalıdır


Üye

¸e-imzalıdır


Katip

¸e-imzalıdır