Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2021/2468 E. 2022/176 K. 24.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/2468
KARAR NO : 2022/176
KARAR TARİHİ : 24/02/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MERSİN 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … Esas, … Karar

DAVACI : … –
VEKİLİ : Av…
DAVALI : …
VEKİLİ : Av…
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 24/02/2022
YAZIM TARİHİ : …

Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih, … esas ve … karar sayılı kararına karşı istinaf başvurusu üzerine dosya Dairemize gönderilmiş olmakla, dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
İDDİALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının müvekkili şirkete gönderdiği taşıma talimatı ile ihraç edeceği emtianın … seferli gemi ile Mersin Limanı’ndan Jeddah Limanı’na deniz yolu ile taşımasının talep ettiği ve bu taşımada kullanılmak üzere müvekkilinden 40 adet 40’lık konteynerın kendisine tahsisini talep ettiğini, talep üzerine ve mutabık da kalınarak dilekçeye ekli listede sunulan konteynırların davalının fabrikasına/deposuna tam ve eksiksiz teslim edildiğini, taşıma ilişkisinin kurulduğuna dair yazışmaların ekli olduğunu, bu konteynerlerin davalı tarafından dolumu yapılıp gemiye yüklemek için Liman’a getirilmesi gerekirken, müvekkilinin bilgisi dışında ve konteynerlerin kullanım amacına aykırı olarak bazılarının tek parça bazılarının parçalanarak hurdacıya satıldığını öğrendiklerini, Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … soruşturma sayılı dosyası ile dolandıcılık/hırsızlık nedeni ile şikayette bulunulduğunu, 21 adedinin bulunduğunu ve teslim edildiğini, ancak bulunanlardan bazılarının kısmen, bazılarının tamamen hasarlı olduğunu, 19 adedinin ise halen kayıp olduğundan davalıya ihtar çekildiğini, bulunamayan veya bulunduğu halde hasarlı olan konteynerler nedeni ile zararın şimdilik 134.661,40.USD olduğunu, davalının hakkında başlatılan takibe haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
İlk Derece Mahkemesi kararında özetle; deniz hukukundan kaynaklanan davalarda ayrı bir ihtisas mahkemesi bulunmaması durumunda görevli mahkemenin Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi (Denizcilik İhtisas Mahkemesi Sıfatıyla) olduğu gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir.
DAVALI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; görevsizlik kararının yerinde olmadığını, görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, dava dilekçesinin müvekkiline tebliğ edilmeden karar verildiğini, savunma hakkının engellendiğini ileri sürerek yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Taraf vekillerinin beyan ve dilekçeleri ve tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince dosya üzerinden görevsizlik kararı verildiği, karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmıştır.
İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.
6100 sayılı HMK’da ilk derece yargılamasında yazılı yargılama usulü beş aşamadan oluşacak şekilde düzenleme yapılmıştır. Bunlar; 1-Davanın açılması ve dilekçeler aşaması, (Madde 118,126-136) 2-Ön inceleme, (Madde 137-142) 3-Tahkikat (Madde 143-293) 4-Sözlü yargılama (Madde 184-186) ve 5-Hükümdür (madde 294). Dava şartları ve ilk itirazlar ön incelemede sonuca bağlanır. Ön inceleme ise dilekçelerin karşılıklı olarak verilmesinden sonra yapılır (HMK. m.137/1, 139/1 ilk cümle). Buna göre, usule ilişkin kararın verilebilmesi için; dava dilekçesinin davalıya tebliği, cevap süresinin (HMK. m. 127/1) beklenmesi, süresi içinde cevap verilmesi halinde davacıya tebliği, onun cevaba cevap verme süresinin (HMK. m.136/1) beklenmesi, davacı dilekçe verdiğinde bunun davalı tarafa tebliği ve davalının ikinci cevap süresinin beklenmesi zorunludur. Mahkemenin, dava şartları ve ilk itirazlar hakkında dosya üzerinden karar verebileceğini öngören aynı Kanun’un 138. maddesi hükmü, dilekçelerin karşılıklı verilmesi zorunluluğunu ortadan kaldırmaz. Bu hüküm, hakime belirtilen hususlar hakkında gerekmiyorsa ön inceleme duruşması yapmaksızın karar verebilme yetkisi tanır. Ön inceleme duruşması yapmaksızın dosya üzerinden karar verilebilmesi için de davanın ön inceleme aşamasına getirilmiş olması gereklidir. Yasa’nın 137/1. fıkrasında, ön incelemenin dilekçelerin karşılıklı verilmesinden sonra yapılacağının açıkça öngörülmüş olması karşısında, dava şartlarının mevcut olup olmadığının davanın her aşamasında hakim tarafından kendiliğinden gözetileceğine ilişkin 115/1. madde hükmü de bu hususlarda, davalıya dava dilekçesi tebliğ edilmeden karar verilebileceğine izin verir tarzda bir yoruma elverişli değildir.
Diğer yandan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu, 1086 sayılı Kanun’dan farklı olarak iddia ve savunmanın genişletilmesi yahut değiştirilmesi yasağını dava ve cevap dilekçesinin verilmesiyle başlatmamış; bu yasağı, dilekçelerin karşılıklı verilmesinin tamamlanmasına, bazı hallerde ön inceleme duruşmasına kadar ileriye ötelemiştir. Tarafların bu haklarını kullanabilmeleri, dilekçelerin karşılıklı olarak verilmesini veya bunun için kanunda belirlenen sürelerin geçmesini gerekli kılar. 6100 sayılı HMK’nın 138. maddesi uyarınca dava şartları hakkında dosya üzerinden karar verilebilir ise de; bunun için dava dilekçesinin davalıya tebliğ edilerek savunma hakkı tanınması gerekir.
Somut olaya gelince; mahkemece davalıya dava dilekçesi tebliğinin yapılmayıp, dilekçeler aşaması tamamlanmadan görevsizlik nedeniyle usulden red kararı verilmesi Anayasa’nın 36. maddesinde ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6. maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkının en önemli unsuru olan hukuki dinlenme hakkına aykırıdır.
Açıklanan nedenlerle; ilk derece mahkemesince, 6100 sayılı HMK ile öngörülen yargılama aşamalarına uyulmadan, dava dilekçesi davalıya tebliğ edilmeyip dilekçeler aşaması tamamlanmadan görevsizlik nedeniyle usulden red kararı verilmek suretiyle davalının hukuki dinlenilme hakkına aykırı davranılması usul ve yasaya aykırı olduğundan davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına ve dosyanın gerekli işlemler yapılıp bir karar verilmek üzere yerel mahkemeye gönderilmesine, kaldırma nedenine göre davalı vekilinin sair istinaf sebebinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
2- Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih, … esas ve … karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,

3-İlk derece mahkemesince dava dilekçesi davalıya tebliğ edilip, dilekçeler aşaması tamamlandıktan sonra bir karar verilmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
4-Kaldırma sebebine göre davalı vekilinin istinaf sebebinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına,

5-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince peşin alınan 59,30.TL istinaf karar harcının davalıya İADESİNE,

6-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate ALINMASINA,
7-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından istinaf kanun yoluna başvuranlara vekalet ücreti takdirine yer OLMADIĞINA,
8- Kararın ilk derece mahkemesi tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu, HMK’nın 353/1-a-3 maddesi uyarıca KESİN olarak 24/02/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır