Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2021/23 E. 2023/949 K. 31.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/51
KARAR NO : 2023/986
KARAR TARİHİ : 03/11/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MERSİN 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/10/2020
NUMARASI : … Esas … Karar
DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …:
DAVALI : …(…) -…
VEKİLİ : Av. …:
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 03/11/2023
YAZIM TARİHİ : 07/11/2023

Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 09/10/2020 tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, istinaf talebinin süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirilmiş olduğu ve istinafa başvuru koşullarının mevcut olduğu dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucu anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
İDDİALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirket tarafından 9666 rulo 103,600 kg net ağırlığındaki … … muhtelif kumaşların satışı konusunda davalı … … … tekstil ile anlaşıldığını ve davacı şirket tarafından Mersin Limanında bulunan gümrükte … sayılı 05/12/2017 günlü özet beyanda kayıtlı … sayılı konşimento muhteviyatlı takibe konu fatura içeriğindeki malların 04/05/2018 tarihinde Mersin Gümrük Müdürlüğüne sunulan dilekçeler ve evraklarla davalı şirkete devredildiğini, devirlere ilişkin davacı ve davalıya ait belgelerin mevcut olduğunu, taraflar arasındaki ticaret nedeniyle davacı şirketin davalıya 02/08/2018 tarihli … sıra nolu faturayı keşide ettiğini, yapılan alım satım ve devirlerden dolayı davalının davacı şirkete 20.000,00 USD borcu kaldığını, davalı şirketin davacı şirket tarafından keşide edilen fatura içeriğine itiraz etmediğini ve faturanın kesinleştiğini, taraflar arasında kararlaştırıldığı üzere faturanın 15.000,00 USD’lik kısmının peşin olarak davacı şirkete ödendiğini, geriye kalan 20.000,00 USD için davalı şirket ile defalarca borçlu oldukları meblağın ödenmesi konusunda görüşüldüğü ancak davalı şirketin ödeme yapmadığını, davalı şirket aleyhine Kayseri 7. İcra Dairesinin … E sayılı dosyası ile yürütülen takibe davalı şirket tarafından yetki itirazında bulunulduğunu, dosyanın yetkili Mersin İcra Dairesine gönderildiğini, Mersin 8. İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile yürütülen takibe davalı şirket tarafından itiraz edildiğini ve takibin icra dairesi tarafından durdurulduğunu belirterek borçlunun icra takibine yaptığı itirazın iptaline, borçlunun takip konusu borcu takip dosyasında belirtilen faiz, vekalet ücreti ve icra masraflarıyla ödemeye ve takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı tarafa dava dilekçesinin usulüne uygun tebliğ edildiği, davalı tarafın ilk derece mahkemesine cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 09/10/2020 tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararı ile ; davaya konu faturanın davacı defterinde kayıtlı olduğu, davacının dayandığı faturanın davalının ticari defterlerinde de kayıtlı olduğu ancak bu faturaya ilişkin iade faturası düzenlenerek defterdeki hesabın kapatıldığı, taraflar arasında 35.000,00 USD bedelli faturaya konu hukuki ilişkinin mevcudiyeti sabit olmakla birlikte, faturaya konu malın iade edildiğinin ileri sürüldüğü, iade faturasının sonuç doğurması için salt tebliğe çıkarılmış olması yeterli olmayıp iade olgusunun yazılı deliller ve davacı defterlerindeki kayıtlarla ispat edilmesinin gerektiği, dosyaya konu iade faturasının davacının defterinde kayıtlı olmadığı, iade faturası davacının defterine kayıtlı olmadığından ve iadeyi doğrulayan delil de bulunmadığından dava konusu 20.000,00 USD alacak hakkında yapılan takibin yerinde olduğu kanaatine varılarak davanın kabulüne dair karar verilmiştir.
DAVALI VEKİLİ TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı vekili istinaf talebi ile; davalı müvekkil tarafından 05.05.2018 tarih, … sıra nolu iade faturası tanzim edildiği ve davacıya tebliğ edildiği, 11.07.2019 tarihli bilirkişi heyet raporu ile incelenen davalı müvekkil ticari defterlerinden iade faturasının deftere işlendiği, Mersin Gümrük Müdürlüğü’nden elde edilen 12.06.2018 tarih, … sayılı belge yazı içeriğinden de görüleceği gibi, “… kesilmiş fatura ile iade edilmiştir. …” denilerek Mersin Gümrük Müdürlüğü’ne bilgi dilekçesi verildiğini, davacı tarafından tamamen kötüniyet çerçevesinde bir işleme maruz bırakılarak, ‘alınmamış olunan hizmete/mala dair kesilen faturanın ödetilmesinin dayatılması’ suretiyle davalı müvekkilinin adeta mağdur edildiğini, tüm dosya kapsamından görüleceği üzere toplam 35.000.-USD olan faturaya konu malın işlemleri başlasın diye ön ödeme olarak 15.000.USD ödeme davalı tarafından davacıya yapıldığı, malı teslim almadığı için kalan 20.000.USD meblağı ödemediğini ve aslında davacıdan alacaklı olduğunu, açıklanan nedenlerden dolayı Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 9.10.2020 tarih, … E … K sayılı kararı eksik tetkikat neticesinde hak kaybı ve mağduriyete sebep olacağından bozulmasına, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 15/10/2020 tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararı dosyası ve tüm dosya kapsamı,

HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, fatura alacağından kaynaklı icra takibine yapılan itirazın iptali talebine ilişkindir.

Davacı vekili dava dilekçesi ile, taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu, kumaş alım satımı yapıldığı, buna ilişkin fatura tanzim ettiği, davalının sipariş verdiği malların Gümrük belgeleri ile sabit olduğu üzere teslim edildiği, davalı tarafından fatura bedelinin 15.000 USD’sinin ödendiği, ancak kalan 20.000 USD’nin ödenmediği, alacağın tahsili için icra takibi başlatıldığı, yapılan takibe haksız olarak itiraz edildiğini belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiş, davalı ise aradaki akdi ilişkiyi kabul ederek satın alınan malların teslim alınmadığı, bu sebeple iade faturası düzenlediğini ve davacı tarafa tebliğ ettiğini, herhangi bir borcu bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş ve iş bu karara karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.
İlk derece mahkemesine sunulan bilirkişi raporunda özetle “davacı … Tekstil … A.Ş.’nin 2018 yılı ticari defter kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucunda; satış kaydı yapılması gerekirken, alış kaydı olarak hatalı hesaplara kayıtlar yapıldığı ve sonuç olarak 159. Verilen sipariş avansları borç bakiyesi 144.487,00 TL (Davalı-… … …’dan verilen sipariş avansı hesabından alacaklı) olduğunun tespit edildiği, davalı … …’ın 2018 yılı ticari defter kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucunda; davacının düzenlendiği 35.000,00 USD tutarlı 02/05/2018 tarih ve … nolu faturanın davalı tarafından usulüne uygun kayıtlara alındığı, dava dilekçesi ekinde sunulan davacının Kayseri 7. Noterliğinin 20/06/2018 tarih ve … yevmiye numarasında düzenlenen ihtarname ile davacı tarafından itiraz edilen davalının düzenlendiği iade faturasının davalı tarafından kayıtlara alındığı bu nedenle davalı defter kayıtlarında davacıya herhangi bir bakiye borcu bulunmadığının tespit edildiğinin” görüldüğü, bilirkişi heyet raporuna itiraz edilmesi üzerine bilirkişi heyetinden ek rapor alınmış, bilirkişi heyeti ek raporunda sonuç olarak “dosyada fatura muhteviyatı malların fiilen davacıya iade edildiğine dair herhangi bir belge olmadığı, iade faturası muhteviyatı malları davalının teslim ve devir aldığına dair dosya kapsamında belge olduğu, davalının iade faturası düzenlemesinin tek başına yeterli olmadığı, bunun için faturaya itiraz edilmemiş olması veya ticari defterlerin birbirini doğrulaması gerektiğinin bildirildiği anlaşılmıştır.
Somut olayda taraflar arasındaki uyuşmazlık, 25.05.2018 tarihli 35.000,00 USD. tutarındaki faturadan dolayı davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Tüm dosya kapsamından taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu konusunda bir uyuşmazlık olmadığı, davacıya ait olup davalı tarafından satın alınan malların 05.12.2017 tarihli Gümrük Özet Beyanı’na göre Mersin Gümrük Müdürlüğüne geldiği, Mersin Gümrük Müdürlüğü’nün 20.11.2018 tarihli yazı cevabı ve ekindeki belgelerden, davaya konu muhtelif kumaş emtiasının davacı tarafından davalıya devredildiği konusunda taraflarca ayrı ayrı Gümrük Müdürlüğüne dilekçelerle başvuruda bulunulduğu ve davalı tarafça malların tasfiyeye tabi tutulmaması için 5 kez süre uzatım talebiyle Gümrük Müdürlüğüne talepte bulunulduğu, davacı tarafın davaya konu mallara ilişkin 02.05.2018 tarihli 35.000,00 USD tutarlı faturayı tanzim ettiği, bu faturayı ticari defterlerine kaydettiği, davalının bu faturadan kaynaklı 15.000,00 USD ödeme yaptığı, ancak davalının 25.05.2018 tarihli 35.000,00 USD tutarlı iade faturası tanzim ettiği, bu iade faturasının davalı defterlerinde kayıtlı olduğu, davacıya tebliğ edildiği ancak davacı defterinde kayıtlı olmadığı ve davacının iade faturasını kabul etmeyerek yeniden 35.000,00 USD tutarlı fatura tanzim ettiği anlaşılmakta olup, gümrük belgelerine ve tüm dosya kapsamına göre, davacı tarafın davaya konu mallar üzerindeki haklarını davalı tarafa devrettiği ve mallar üzerindeki hakların davalı tarafından devralındığı, tüm bu durumlar karşısında işbu davada ispat yükünün malları almadığını iddia eden davalı tarafta olduğu, iade faturası düzenlenip bunun kendi defterlerine kaydedilmiş olmasının tek başına bu durumun ispatı için yeterli olmadığı, davalı tarafın malı iade ettiği husususun yazılı delille veya davacı defterleriyle ispatlaması gerektiği, davalı tarafça Gümrük Müdürlüğüne verilen 12.06.2018 tarih … sayılı dilekçe ile malları teslim almadıkları ve iade faturası düzenledikleri yönündeki tek taraflı beyanın ispat için tek başına yeterli olmadığı, davaya konu malların davalı tarafından Mersin Gümrük Müdürlüğünden teslim alınmamasının davacıdan kaynaklandı da ispat edilemediğinden malların davalıya teslim edildiğinin kabulü gerektiği, fatura konusu malların davacıya iade edildiği veya satım bedelinin tamamının ödendiği davalı tarafından usulüne uygun deliller ile ispat edilemediğinden ilk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön görülmemiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından, davalı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1)Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 09/10/2020 tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararına karşı davalı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2)-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 6.273.86.TL karar ve ilam harcından peşin alınan 1.668,46.TL istinaf karar harcının mahsubu ile bakiye 4.605,40.TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3)-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin davalı üzerinde BIRAKILMASINA,
4)-6100 sayılı HMK’nın 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5)-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde İADESİNE,
6)-6100 sayılı HMK’nın 359/3 maddesince karar tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesince YAPILMASINA,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle; 6100 Sayılı HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince karar tarihindeki dava değerinin 238.730,00.TL’nin altında olması nedeniyle kesin olmak üzere 03/11/2023 tarihinde karar verildi.


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır